OZURDEX 0.7 mg intravitreal implant Klinik Özellikler

Poli D + L-laktid-ko-glikolid Polimer }

Duyu Organları > Antienflamatuar İlaçlar > Deksametazon (Oftalmik)
AbbVie Tibbi İlaçlar San. Tic. Ltd. Şti. | 2 March  2012

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

4.1. Terapötik endikasyonlar

OZURDEX, Retina Ven Dalı Tıkanıklığı (RVDT [BRVO]) veya Santral Retinal Ven Tıkanıklığını (SRVT [CRVO]) takiben, maküler ödemi olan yetişkin hastaların tedavisinde endikedir.

OZURDEX, gözün posteriyor segmentinde, kendisini non-infeksiyöz üveit şeklinde gösteren inflamasyonu olan yetişkin hastaların tedavisinde endikedir.

OZURDEX, diyabetik maküler ödem tedavisinde endikedir.

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:

OZURDEX, intravitreal enjeksiyonlarda deneyimli bir göz hastalıkları uzmanı tarafından uygulanmalıdır.

Tavsiye edilen doz, etkilenen göze intravitreal olarak uygulanan bir OZURDEX implantıdır. Her iki göze eşzamanlı olarak uygulanması tavsiye edilmemektedir (Bkz. Bölüm 4.4).

Diyabetik Maküler Ödem

OZURDEXile tedavi edilen ve başlangıçta yanıt alınan ve hekimin görüşüne göre önemli bir riske maruz kalmaksızın tedavinin tekrarından fayda görebilecek olan hastalara yeniden tedavi uygulanması düşünülmelidir.

Eğer nükseden veya kötüleşen diyabetik maküler ödeme sekonder olarak hastanın görmesinde azalma ve/veya retina kalınlığında artış varsa, doktorun değerlendirmesi sonrası tekrar tedavi uygulanabilir.

RVO ve üveit

Hasta tedaviye yanıt verdikten daha sonra eğer görme keskinliğinde kayıp gelişirse ve doktorun düşüncesine göre önemli bir riske maruz kalmaksızın tekrar tedaviden yarar görebilecekse, tekrarlanan uygulamalar gündeme getirilebilir (Bkz. Bölüm 5.1).

Görmede iyileşme sağlanan ve bu iyileşmenin devam ettiği hastalarda, tekrar tedavisi uygulanmamalıdır. OZURDEX ile azaltılamayan bir görme bozukluğu olan hastalarda tekrar tedavisi uygulanmamalıdır.

Doz tekrarlanması konusundaki bilgiler için Bölüm 5.1’e bakınız.

Posteriyor segment non-infeksiyöz üveitte ya da retinal ven dalı tıkanıklığında 2 implanttan fazla tekrarlı uygulamalar konusunda güncel güvenlilik deneyimi için Bölüm 4.8’e bakınız.

İnfeksiyon ya da göz içi basıncında artış gelişmesi halinde erken tedaviye imkân sağlanabilmesi için, hastalar enjeksiyondan sonra izlenmelidir (Bkz. Bölüm 4.4).

Uygulama şekli:

OZURDEX tek kullanımlık aplikatörlü intravitreal implant sadece intravitreal kullanım içindir.

Her aplikatör yalnızca tek bir gözün tedavisi için kullanılabilir.

İntravitreal enjeksiyon prosedürü kontrollü aseptik koşullar altında (steril eldiven, steril örtü ve steril göz kapağı spekulumu veya eşdeğerin kullanımı) yürütülmelidir.

Enjeksiyondan önceki ve sonraki 3 gün, hastaya geniş spektrumlu antimikrobiyal damla kullanması tavsiye edilmelidir. Enjeksiyondan önce perioküler deri, göz kapağı ve oküler yüzey dezenfekte edilmeli (örneğin OZURDEXin onay alması için yapılan klinik çalışmalar sırasında olduğu gibi konjonktiva üzerinde %5’lik povidon iyot solüsyonu kullanılabilir) ve yeterli bir lokal anestezi uygulanmalıdır. Aplikatörün içinde bulunduğu folyo torba kutudan çıkarılır ve hasarlı olup olmadığı incelenir (Bkz. Bölüm 6.6). Daha sonra, folyo torba steril bir ortamda açılır ve aplikatör yavaşça steril bir tepsiye yerleştirilir. Aplikatörün kapağı dikkatli bir şekilde çıkarılır. Aplikatör, folyo açıldıktan hemen sonra kullanılmalıdır.

Aplikatör tek elde tutulur ve aplikatörün güvenlik kulakçığı düz bir şekilde çekilir. Kulakçık çekilirken kıvrılmamasına veya bükülmemesine özen gösterilmelidir. İğne, eğimli kısmı skleraya göre yukarıda kalacak şekilde skleraya yaklaşık 1 mm kadar sokulur ve silikon uç konjonktivanın karşısında kalana kadar vitröz boşluk içinde gözün ortasına doğru yeniden yönlendirilir. İşitilebilir bir klik sesi fark edilene kadar tetik butonuna yavaşça basılır. Aplikatör gözden çıkarılmadan önce, tetik butonuna tamamen basıldığından ve aplikatör yüzeyi ile aynı hizada olacak şekilde kilitlenmiş olduğundan emin olunmalıdır. İğne, vitreusa giriş için kullanılmış olan aynı doğrultudan çıkarılır.

OZURDEX enjekte edildikten hemen sonra, implantasyonun başarılı olduğunun doğrulanması amacıyla, enjeksiyonun yapıldığı kadranda indirekt oftalmoskopi yapılmalıdır. Olguların çok büyük bir bölümünde görselleme (vizualizasyon) mümkün olur. İmplantın görülemediği durumlarda, steril bir pamuklu çubuk alınır ve enjeksiyon alanına hafifçe bastırılarak implantın görünmesi sağlanır.

İntravitreal enjeksiyondan sonra, hastaların geniş spektrumlu bir antimikrobiyal ile tedavisine devam edilmelidir.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

Böbrek yetmezliği:

OZURDEX böbrek yetmezliği olan hastalarda incelenmemiştir; ancak bu popülasyonda herhangi özel bir önlem gerekli değildir.

Karaciğer yetmezliği:

OZURDEX karaciğer yetmezliği olan hastalarda incelenmemiştir; ancak bu popülasyonda herhangi özel bir önlem gerekli değildir.

Pediyatrik popülasyon:

OZURDEX’in pediyatrik popülasyonda aşağıdaki durumlarla ilişkili kullanımı bulunmamaktadır:

  • •  Diyabetik maküler ödem

  • •  Retinal ven dalı tıkanıklığı (RVDT [BRVO]) veya santral retinal ven tıkanıklığını (SRVT [CRVO]) izleyerek gelişen maküler ödem

OZURDEX’in pediyatrik popülasyonda üveit üzerindeki etkililiği ve güvenliliği belirlenmemiştir. Herhangi bir veri bulunmamaktadır.

Geriyatrik popülasyon:

Yaşlı hastalarda (> 65 yaş) herhangi bir doz ayarlaması gerekmemektedir.

4.3. Kontrendikasyonlar

•  Etkin maddeye veya bölüm 6.1’de sıralanan yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılık

  • •   Aktif epitelyal herpes simpleks keratiti (dendritik keratit), çiçek (vaccinia), su çiçeği, mikobakteriyel enfeksiyonlar ve fungal hastalıklar dahil, çoğunlukla kornea ve konjonktivanın viral hastalıklarından oluşan aktif veya şüpheli oküler veya perioküler enfeksiyon

  • •   İleri glokom (sadece ilaçla yeterince kontrol altına alınamayan vakalar)

  • •   Posterior lens kapsülü yırtığı olan afakik gözlerde

  • •   Ön Kamara İntraoküler Lensi (ÖKİL), iris veya transkleral sabitlenmiş intraoküler lensi ve posterior lens kapsülü yırtığı olan gözlerde

  • 4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

    OZURDEX için yapılanlar dahil intravitreal enjeksiyonlar, endoftalmit, intraoküler inflamasyon, artmış göz içi basıncı ve retina dekolmanı ile ilişkili olabilir. Her zaman için uygun aseptik enjeksiyon teknikleri uygulanmalıdır. İlave olarak, bir enfeksiyon veya göz içi basıncı artışı meydana gelirse erken tedaviye olanak sağlamak amacıyla hastalar enjeksiyondan sonra takip edilmelidir. Gözlem için enjeksiyondan hemen sonra optik sinir başı perfüzyonunun kontrolü, enjeksiyon sonrasındaki 30 dakika içinde tonometri ve enjeksiyonu takip eden ikinci ve yedinci günler arasında biyomikroskop incelemesi kullanılabilir.

    Hastalar, endoftalmit veya yukarıda sözü geçen herhangi bir olaya dair gözde ağrı, görmede bulanıklık gibi anlamlı herhangi bir semptom görülmesi durumunda, gecikmeden doktorlarına başvurmaları konusunda bilgilendirilmelidir (Bkz. Bölüm 4.8).

    Posterior kapsül yırtığı olan tüm hastalar, örneğin vitrektomi geçmişi olan veya olmayan posterior lens (örneğin katarakt cerrahisinden kaynaklanan) ve/veya vitreal boşluğa açılan irisi (örneğin iridektomiye bağlı) olanlar ön kamaraya implant migrasyonu riski altında bulunmaktadır. İmplantın ön kamaraya migrasyonu kornea ödemine yol açabilir. Uzun süreli şiddetli kornea ödemi, kornea nakli ihtiyacına kadar ilerleyebilir. OZURDEX’in kontrendike olduğu hastaların dışında kalanlarda OZURDEX sadece dikkatli bir risk yarar değerlendirmesi yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Bu hastalar cihazın yer değiştirmesine dair erken teşhis ve tedaviye olanak sağlamak için implant migrasyonu belirtileri yönünden yakından takip edilmelidir.

    OZURDEX dahil kortikosteriodlerin kullanımı katarakt (posterior subkapsüler katarakt dahil), göz içi basıncında artış, steroid kaynaklı glokoma sebep olabilir ve sekonder oküler enfeksiyonlarla sonuçlanabilir.

    3 yıllık diyabetik maküler ödem klinik çalışmalarında, çalışma gözü fakik olan ve OZURDEXile tedavi edilen hastaların %59’u çalışma gözünde katarakt cerrahisi geçirmiştir (bkz. Bölüm 4.8).

    İlk enjeksiyondan sonra katarakt insidansı, posteriyor segmentte non-infeksiyöz üveiti olan hastalarda, RVDT/SRVT hastalarına kıyasla daha yüksek gibi görünmektedir. RVDT/SRVT klinik çalışmalarında katarakt, ikinci bir enjeksiyon uygulanan fakik lensli hastalarda daha sık bildirilmiştir (Bkz. Bölüm 4.8). İlk tedavi sırasında 368 hastadan yalnızca 1’inde ve ikinci tedavi sırasında 302 hastadan 3’ünde katarakt cerrahisi gerekmişti. Non-infeksiyöz üveit tedavisi çalışmasında, 62 fakik lens hastasından 1’i tek enjeksiyondan sonra katarakt cerrahisi geçirmiştir.

    Posteriyor segmentte non-infeksiyöz üveiti olan hastalarda konjonktival hemoraji prevalansının, RVDT/SRVT ve diyabetik maküler ödem hastalarına kıyasla daha yüksek olduğu görünmektedir. Bu durum, intravitreal enjeksiyon prosedürüne ya da topikal ve/veya sistemik kortikosteroidlerin veya non-steroid antiinflamatuar ilaçların eşzamanlı kullanımına bağlı olabilir. Tablo kendiliğinden düzeldiği için tedavi gerekli değildir.

    Oküler steroid tedavisi ve intravitreal enjeksiyonlardan beklendiği gibi, göz içi basıncı (GİB) artabilir. Göz içi basıncındaki artış normalde, göz içi basınç düşürücü ilaçla tedavi edilebilir (bkz. Bölüm 4.8). Göz içi basıncında başlangıç dönemine kıyasla >10 mmHg’lık bir artış görülen hastaların büyük bir bölümünde, bu GİB artışı, enjeksiyondan sonraki 45 ve 60 gün arasında ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, başlangıç dönemindeki düzeyi ne olursa olsun, düzenli aralıklarla GİB kontrolü yapılmalı ve enjeksiyon sonrasında göz içi basıncındaki herhangi bir artış uygun bir şekilde tedavi edilmelidir. Retinal ven tıkanıklığından sonra maküler ödem gelişen, ya da posteriyor segmentte non-infeksiyöz üveiti olan 45 yaşından küçük hastalarda göz içi basıncında artış olasılığı daha yüksektir.

    Kortikosteroidler oküler viral (örneğin herpes simpleks) enfeksiyon geçmişi olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır ve aktif oküler herpes simpleks’te kullanılmamalıdır.

    OZURDEX’in her iki göze eş zamanlı olarak uygulanmasının güvenliliği ve etkililiği üzerinde çalışılma yapılmamıştır. Bu nedenle her iki göze eşzamanlı olarak uygulanması önerilmemektedir.

    OZURDEX retinal ven tıkanıklığına sekonder olarak maküler ödem gelişen ve anlamlı retinal iskemisi olan hastalarda incelenmemiştir. Bu nedenle, OZURDEX kullanımı önerilmemektedir.

    Tip 1 diyabeti olan sınırlı sayıda gönüllü Faz 3 çalışmalarında araştırılmıştır ve bu gönüllülerde OZURDEX’e verilen yanıt, Tip 2 diyabeti olan gönüllülerden anlamlı bir şekilde farklı olmamıştır.

    RVO’da, OZURDEX uygulanan hastaların %2’sinde antikoagülan tedavi uygulanmıştır; bu hastalarda herhangi bir hemorajik advers olay bildiriminde bulunulmamıştır. Diyabetik maküler ödemde, hastaların %8’inde antikoagülan tedavi kullanılmıştır. Antikoagülan tedavi uygulanan hastalar arasında, hemorajik advers olayların sıklığı OZURDEX ve sham gruplarında benzer olmuştur (%29 ve %32). Antikoagülan tedavi uygulanmayan hastalar arasında, OZURDEX ile tedavi edilen hastaların %27’si hemorajik advers olay bildirmiştir, buna karşılık bu oran plasebo grubunda %20 olmuştur. Vitröz hemoraji, OZURDEX ile tedavi edilen hastalardan antikoagülan tedavi almış olanların (%11) antikoagülan tedavi almamış olanlara (%6) kıyasla daha büyük bir kısmında bildirilmiştir.

    Klinik araştırmaların herhangi bir evresinde, hastaların %56’sı kadarına klopidogrel gibi antiplatelet ilaçlar kullanılmıştır. Eşzamanlı antiplatelet ilaçları kullanan hastalar için, hemorajik advers olaylar, endikasyon ve tedavi sayısından bağımsız olarak OZURDEX enjeksiyonu yapılan hastalarda (%29’a kadar), sham grubuna kıyasla (%23’e kadar) biraz daha yüksek oranda bildirilmiştir. En sık karşılaşılan hemorajik advers olay, konjonktival hemoraji olmuştur (%24’e kadar).

    OZURDEX antikoagülan ya da antiplatelet ilaç almakta olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.

    Görmede bozukluk

    Sistemik ve topikal kortikosteroid kullanımıyla görmede bozukluk bildirilebilir. Eğer hastada bulanık görme veya diğer görsel rahatsızlık semptomları gözlenirse, topikal kortikosteroidlerin kullanımından sonra bildirilmiş olan; katarakt, glokom veya sistemik ve merkezi seröz koryoretinopati (SSKR) gibi nadir hastalıklar için olası nedenler değerlendirilmelidir.

    4.5 Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

    Herhangi bir etkileşim çalışması gerçekleştirilmemiştir.

    Sistemik absorpsiyon minimaldir ve herhangi bir etkileşim beklenmemektedir.

    Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

    Bildirilmemiştir.

    Pediyatrik popülasyon:

    Bildirilmemiştir.

    Geriyatrik popülasyon:

    Bildirilmemiştir.

    • 4.6. Gebelik ve laktasyon

      Genel tavsiye

      Gebelik kategorisi: C

      Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon) Deksametazonun çocuk doğurma yaşındaki kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir.

      Çocuk doğurma yaşındaki kadınlar tedavi süresince etkili doğum kontrolü uygulamak zorundadır.

      Gebelik dönemi

      Gebe kadınlarda intravitreal yoldan uygulanan deksametazon kullanımına ilişkin yeterli veri bulunmamaktadır Hayvan çalışmalarında topikal oftalmik uygulamadan sonra teratojenik etkiler gösterilmiştir (Bkz. Bölüm 5.3). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir. Gebelik sırasında glukokortikoidlerle uzun dönemli sistemik tedavi, yeni doğan bebekte intrauterin büyüme geriliği ve adrenal yetersizlik riskini artırmaktadır. Bu nedenle, lokal intraoküler tedaviden sonra sistemik deksametazon temasının çok düşük olması beklenmekle birlikte, potansiyel yararları fetus üzerindeki potansiyel riske üstün gelmediği sürece gebelik sırasında OZURDEX kullanmamalıdır.

      Laktasyon dönemi

      Deksametazon süte geçmektedir. Uygulama yolu ve sonuçta oluşan sistemik düzeyler nedeniyle bebek üzerinde herhangi bir etki beklenmemektedir. Yine de, açık bir şekilde gerekli olmadığı sürece, emzirme sırasında OZURDEX kullanımı önerilmemektedir.

      Üreme yeteneği/Fertilite

      Deksametazonun üreme yeteneği ve fertilite üzerindeki etkilerine dair yeterli veri mevcut değildir.

      4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

      OZURDEX araç ve makine kullanımı üzerinde orta derecede bir etkiye sebep olabilir. İntravitreal OZURDEX enjeksiyonu sonrasında hastalarda geçici görme azalması yaşanabilir (Bkz. Bölüm 4.8). Bu sorun geçene kadar araç veya makine kullanılmamalıdır.

      4.8. İstenmeyen etkiler

      Güvenlilik profilinin özeti:

      Oftalmik steroid tedavisi veya intravitreal enjeksiyonlar (yükselmiş GİB, katarakt oluşumu ve sırayla konjonktival veya vitreal kanama) sonrasında sıklıkla görülen advers reaksiyonlar, OZURDEXtedavisinden sonra en sık bildirilen advers reaksiyonlardır.

      Daha az sıklıkla bildirilen, ancak daha ciddi advers reaksiyonlar, endoftalmi, nekrotizan retinit, retina dekolmanı ve retina yırtığını içerir.

      Baş ağrısı ve migren dışında OZURDEXkullanımı ile ilgili hiçbir sistemik advers ilaç etkisi saptanmamıştır.

      Faz III klinik çalışmalardan derlenen OZURDEX ile ilgili olduğu düşünülen advers reaksiyonlar (DMÖ, RVDT/SRVT ve üveit) ve spontan bildirimler MedDRA sistem organ sınıfı ile aşağıdaki düzende sıralanmaktadır.

      Çok yaygın (> 1/10); yaygın (> 1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (> 1/10.000 ila < 1/1.000); çok seyrek (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor). Her sıklık derecesi grubunda advers reaksiyonlar azalan ciddiyet sırasına göre sunulmaktadır.

      Sinir sistemi hastalıkları:

      Yaygın: Baş ağrısı Yaygın olmayan: Migren

      Göz hastalıkları:

      Çok yaygın:

      Göz içi basıncı artışı**, katarakt**, konjonktival hemoraji*

      Yaygın:

      Oküler hipertansiyon, subkapsüler katarakt, vitreus kanaması (hemoraji)**,     görme     keskinliğinde     azalma*,     görme

      bozukluğu/rahatsızlığı, vitreus dekolmanı*, vitreusta uçuşan siyah noktalar*, vitreusta opasiteler*, blefarit, göz ağrısı*, fotopsi*, konjonktival ödem*, konjonktival hiperemi*

      Yaygın olmayan:

      Nekrotizan retinit, endoftalmi*, glokom, retina dekolmanı*, retina yırtılması*, gözde hipotoni*, ön kamara iltihabı*, ön kamarada hücre/“flare” (hücre proteini)*, gözde anormal duyular*, göz kapağında kaşıntı, sklerada hiperemi*

      Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar:

      Yaygın olmayan:    Korneal ödem ile birlikte veya korneal ödem olmadan cihaz

      dislokasyonu* (implant migrasyonu) (Bkz. Bölüm 4.4).

      Göz dokusu zedelenmesi ile sonuçlanan cihazın uygulanmasında komplikasyon* (yanlış implant yerleşimi)

      * İntravitreal enjeksiyon prosedürü ile ilişkili olduğu düşünülen istenmeyen etkileri belirtir (bu advers reaksiyonların sıklığı uygulanan tedavilerin sayısı ile orantılıdır)

      ** 24 aylık gerçek dünya gözlemsel çalışmasına göre, RVO’yu takiben maküler ödem ve posterior segment non-infeksiyöz üveit tedavisinde 2 enjeksiyondan fazla uygulama alan hastalarda, 2 ve daha az enjeksiyon alan hastalara göre bu advers etkiler daha sık bildirilmiştir: katarakt oluşumu (% 24,7’ye karşı %17,7), katarak ilerlemesi (%32’ye karşı % 13,1), vitreus kanaması (% 6’ya karşı %2), göz içi basıncı artışı (% 24’e karşı % 16,6).

      Seçili advers reaksiyonların tanımı

      Diyabetik Maküler Ödem

      OZURDEX’in diyabetik maküler ödemi olan hastalardaki klinik güvenliliği iki adet faz 3 randomize, çift kör, sham kontrollü çalışmada değerlendirilmiştir. Her iki çalışmada, toplam 347 hasta OZURDEX ve 350 hasta sham uygulanmak üzere randomize edilmiştir.

      Tüm çalışma dönemi boyunca OZURDEX alan hastaların çalışma gözünde en sık olarak bildirilen advers reaksiyonlar katarakt ve göz içi basınç artışı olmuştur (aşağıya bakınız).

      3 yıl süren diyabetik maküler ödem klinik çalışmalarında, başlangıçta çalışma gözü fakik olan ve OZURDEXile tedavi edilen hastaların %87’sinde belirli bir derece lens opasifikasyonu/ katarakt başlangıcı görülmüştür. Gözlenen tüm katarakt tiplerinin (kortikal katarak, diyabetik katarakt, nükleer katarakt, subkapsüler katarakt, lentiküler katarakt, katarakt) insidansı, 3 yıllık çalışmalarda OZURDEXile tedavi edilen ve çalışma gözü fakik olan hastalarda %68 olmuştur. Çalışma gözü fakik olan hastaların %59’u için 3. yıldaki son ziyarette katarakt cerrahisi gerekmiştir, bunların birçoğu 2. ve 3. yılda yapılmıştır.

      Başlangıçta, çalışma gözündeki göz içi basınç her iki çalışma gözünde de aynı olmuştur (15,3 mmHg). Başlangıçtaki göz içi basınçtan ortalama artış, OZURDEXgrubunda tüm ziyaretlerde 3,2 mmHg’yi aşmamıştır; ortalama göz içi basıncı enjeksiyon sonrasındaki 1,5. ayda en yüksek seviyeye ulaşmış olup her bir enjeksiyondan sonraki 6. ay itibariyle yaklaşık olarak başlangıç düzeylerine dönmüştür. OZURDEXtedavisinden sonraki göz içi basınç artışının hızı ve büyüklüğü, OZURDEX’in tekrarlı enjeksiyonundan sonra artmamıştır.

      OZURDEXile tedavi edilen hastaların %28’inde başlangıca göre, çalışma süresince bir veya daha fazla ziyarette > 10 mm Hg artış olmuştur. Başlangıçta, hastaların %3’ü için göz içi basınç düşürücü ilaç gerekmiştir. Sonuç olarak, hastaların %42’si için 3 yıllık çalışmalar süresince belirli bir aşamada göz içi basınç düşürücü ilaç gerekmiş olup, bu hastaların çoğunluğu için birden fazla ilaç gerekmiştir. En fazla kullanım (%33) ilk 12 ayda meydana gelmiş ve yıldan yıla benzer olarak kalmıştır.

      OZURDEXile tedavi edilen toplam 4 hastanın (%1) çalışma gözünde, göz içi basınç artışının tedavisi için işlem yapılmıştır. OZURDEXile tedavi edilen bir hasta için, steroid kaynaklı göz içi basıç artışını tedavi etmek için insizyonel cerrahi (trabekülektomi) gerekmiştir, 1 hasta ön kamara fibrinin sıvı çıkışını bloke etmesinin göz içi basınç artışına yol açması nedeniyle trabekülektomi geçirmiştir, 1 hasta dar açılı glokom nedeniyle iridotomi geçirmiş olup 1 hasta da katarakt cerrahisi nedeniyle iridektomi geçirmiştir. Hiçbir hasta için göz içi basıncını kontrol etmek amacıyla implantın alınması gerekmemiştir.

      RVDT/SRVT

      OZURDEX’in santral ya da dal retinal ven tıkanıklığı sonrasında maküler ödem gelişen hastalardaki klinik güvenliliği, Faz III randomize, çift kör, sham kontrollü iki çalışmada değerlendirilmiştir. Bu iki Faz III çalışmada, toplam 427 hasta OZURDEX ve 426 hasta sham uygulanmak üzere randomize edilmiştir. OZURDEX’e randomize edilerek tedavi edilen toplam 401 hasta (%94), başlangıç tedavisi dönemini tamamlamıştır (180 güne kadar).

      Hastaların toplam %47,3’ü en az bir advers reaksiyon geçirmiştir. OZURDEX uygulanan hastalarda en sık bildirilen advers reaksiyonlar göz içi basıncında artış (%24) ve konjonktival hemoraji (%14,7) olmuştur.

      RVDT hastalarındaki advers reaksiyon profili, SRVT hastalarında gözlenen ile benzerdi; ancak SRVT hasta alt-grubundaki bütünsel advers reaksiyon insidansı daha yüksekti.

      OZURDEX ile oluşan göz içi basınç (GİB) artışı 60 günde doruğa ulaşmış ve 180 günde başlangıç dönemindeki düzeylerine dönmüştür. GİB artışları ya tedavi gerektirmemiş ya da GİB düşürücü topikal ilaçların geçici sürelerle kullanılmasıyla tedavi edilmiştir. Başlangıç tedavisi dönemi sırasında OZURDEX uygulanan hastaların %0,7’sinde (3/421) çalışma yapılan gözdeki GİB artışı için lazer ya da cerrahi girişimlere gerek duyulurken, sham uygulanan hastalarda bu oran %0,2 (1/423) olmuştur.

      İkinci bir OZURDEX enjeksiyonu uygulandıktan sonra analiz edilen 341 hastanın advers reaksiyon profili, ilk enjeksiyondan sonrakine benzerdir. Toplam %54 hastada en az bir advers reaksiyon gelişmiştir. GİB artış insidansı (%24,9) ilk enjeksiyondan sonra gözlenene benzer niteliktedir ve aynı şekilde açık etiketli180. günde başlangıç düzeylerine dönmüştür. Bir yıl sonraki bütünsel katarakt insidansı, ilk 6 aydakine kıyasla daha yüksekti.

      Üveit

      OZURDEX’in gözün posterior segmentinde, kendisini non-infeksiyöz üveit şeklinde gösteren inflamasyonu olan hastalardaki klinik güvenliliği, çok-merkezli, kör, randomize bir çalışmada değerlendirilmiştir.

      Toplam 77 hasta OZURDEX ve 76 hasta sham uygulanmak üzere randomize edilmiştir. OZURDEX’e randomize edilerek tedavi edilen toplam 73 hasta (%95) 26 haftalık çalışmayı tamamlamıştır.

      OZURDEX uygulanan hastaların çalışma yapılan gözlerinde en sık bildirilen advers reaksiyonlar konjonktival hemoraji (%30,3), göz içi basıncında artış (%25) ve katarakt (%11,8) olmuştur.

      Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

      Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türki ye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)

      4.9. Doz aşımı ve tedavisi

      Eğer bir doz aşımı ortaya çıkarsa, göz içi basıncı doktorun gerekli gördüğü doğrultuda izlenmeli ve tedavi edilmelidir.