Koçak İlaçları ETYOMID 250 mg 50 draje KUBKlinik Özellikler

ETYOMID 250 mg 50 draje Klinik Özellikler

Etiyonamid }

Enfeksiyona Karşı Kullanılan (Antienfektif) İlaçlar > Tüberküloz İlaçları > Etiyonamid
Koçak Farma İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş. | 25 November  2011

4.1. Terapötik endikasyonlar

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:

Erişkinler için günlük doz 500 mg ile 1000 mg’dır. Genellikle günlük doz 1-3 parçaya bölünmüş olarak verilir. Bazı hastalar günlük dozu, yatarken tek doz halinde aldıklarında ilacı daha iyi tolere ederler; bazılarında ise günlük dozun 3 eşit porsiyon halinde ve yemeklerle birlikte alınması daha iyi tolere edilmesini sağlamaktadır. Günlük dozun hiç bir şekilde 1000 mg’ı geçmemesi tavsiye edilir.

Etionamid uygulaması sırasında hastalara piridoksin (Vit-B6) verilmesi, yan etkilerin önlenmesi ve/veya azaltılması bakımından faydalıdır.

Tedavi süresi, seçilen doz rejimine, hastanın tedaviye verdiği yanıta bağlıdır.

Uygulama şekli:

Etionamid oral yolla kullanılır. Tüberkülozun ve/veya diğer mikobakteriyel enfeksiyonların tedavisinde etionamid tek başına kullanılmamalıdır.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler: Böbrek/Karaciğer yetmezliği:

Çok az miktarda etionamid, böbrek yoluyla atılır, ve böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarına gerek yoktur.

Ciddi karaciğer yetmezliği olan hastalarda kullanılmamalıdır. Hafif ve orta şiddette karaciğer yetmezliği olan hastalar için veriler mevcut değildir.

Pediatrik popülasyon:

Çocuklarda optimum terapötik dozlar saptanmamıştır; çocuklarda tüberküloz tedavisinde, çok gerekli görüldüğü takdirde, etionamide uygulanması yapılabileceği bildirilmiştir.

Çocuklarda kullanılması gerektiğinde, tavsiye edilen günlük toplam doz 15-20 mg/kg’dır.

Geriyatrik popülasyon:

4.3. Kontrendikasyonlar

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

Direnç

Tüberküloz tedavisinde etionamid’in tek başına kullanılması hızlı direnç gelişimine neden olur. Bu nedenle, uygun diğer antitüberküloz ilaç ya da ilaçların verilmesi esastır. Duyarlılık testlerinin sonuçlarına göre seçim yapılmalıdır. Ancak, hekimin uygun görmesi halinde duyarlılık testlerinin sonuçları alınmadan önce tedavi başlatılabilir.

Karaciğer toksisitesi

Etionamid tedavisi sırasında hepatik transaminaz, bilirubin ve (sarılıkla beraber ya da sarılıksız) alkalin fosfataz düzeylerinin az miktarda yükselmesi yanında toksik hepatit, obstruktif sarılık, akut hepatik nekroz tanımlanmıştır. Tedaviden önce karaciğer fonksiyon testlerinin başlangıç değeri saptanmalı ve tedavi sırasında her 2-4 haftada bir serum transaminaz değerleri ölçülmelidir. Eğer transaminaz değerleri normal üst sınırın (ULN) 5 katını (semptomlu ya da semptomsuz) ya da normal üst sınırın (ULN) 3 katını (sarılık ve/veya hepatit semptomları ile beraber) aşarsa etionamid ve diğer beraber uygulanan hepatotoksik ilaçlar, laboratuar değerleri normale dönünceye kadar kesilmelidir. Sonra, hepatotoksisiteye neden olan ilacı (ya da ilaçları) saptamak için bu ilaçlara kademeli olarak başlanabilir.

Diabetes mellitus’u olan hastalarda hepatotoksisite riskinde artış bildirilmiştir. Nörolojik etkiler

Etionamid ile pellagraya benzer sendromun yanında psikotik bozukluklar, ensefalopati, periferal ve optik nevrit bildirilmiştir. Bazı vakalarda bu semptomlar nikotinamid ve piridoksinin tedaviye eklenmesi ile düzelmiştir. Bu nedenle, etionamidin nörotoksik etkilerini önlemek için eş zamanlı piridoksin kullanımı önerilir.

Kan glukozu

Etionamid tedavisi hipoglisemiye neden olduğundan ETYOMID tedavisinden önce ve tedavi süresince kan glukoz değerleri ölçülmelidir. Diyabetik hastalar, hipoglisemi epizodları için uyarılmalıdır.

Hipotiroidizm

Etionamid tedavisi ile guatrlı ya da guatrsız hipotiroidizm bildirilmiştir. Bu nedenle düzenli olarak tiroid fonksiyonları izlenmelidir.

Alerjik reaksiyonlar

Etionamid, döküntü ve ateşli ciddi alerjik aşırı duyarlılık reaksiyonlarına neden olabilir. Bu durum oluşursa etionamid tedavisi kesilmelidir.

Etionamid, görme bozukluklarına neden olabilir, bu nedenle ETYOMID tedavisinden önce tedavi sırasında düzenli olarak oftalmoskopi yapılması önerilir.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Etionamid ve rifampisinin aynı zamanda kullanılması, sarılıkla beraber hepatit görülme sıklığını artırmıştır. Bir çalışmada, rifampisin ve etionamid ile beraber tedavi edilen hastaların % 4.5’inde hepatit görülmüştür. Bu hasta grubunda mortalitinin % 26 olduğu tespit edilmiştir.Yararları risklerinden ağır basmadıkça beraber uygulamadan kaçınılmalı ve bu sebeple hastalar, karaciğer fonksiyon bozukluğunun klinik belirti ve semptomlarına ek olarak karaciğer fonksiyon anomileri için de düzenli olarak izlenmelidir.

Etionamid ve izoniyazidin beraber kullanılması, hem hızlı ve hem de yavaş asetilatörlerde izoniyazidin serum konsantrasyonunu artırır. Eğer her iki ilacın beraber uygulaması gerekiyorsa, destek olarak piridoksin verilmeli, ayrıca izoniyazidin yan etkileri (periferal nevrit, hepatotoksisite, ensefalopati) izlenmelidir.

Etionamid ve sikloserinin beraber uygulandığı zaman geri dönüşümlü pellagra benzeri ensefalopati görülmüştür. Bu duruma, piridoksin metabolizmasındaki bozulma neden olmuş olabilir.

Etionamid tedavisi sırasında aşırı alkol kullanımının psikotik reaksiyonları hızlandırdığı bildirilmiştir ve bu durumdan kaçınılmalıdır.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler: Pediyatrik popülasyon:

4.6. Gebelik ve laktasyon

Genel tavsiye

Gebelik kategorisi C.

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir. İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda gerekli olmadıkça ETYOMID kullanılmamalı veya uygun ilacın kullanılma durumunda uygun bir doğum kontrol yöntemi uygulanmalıdır.

Gebelik dönemi

Etionamid’in gebelikte uygulanması hususunda yeterli araştırma ve bilgiler yoktur. Bazı çalışmalar konjenital malformati oranını artırdığını göstermektedir.Hayvan denemelerinde, yüksek dozların teratojenik etkileri saptanmıştır. Hamile olan ya da hamilelik ihtimali bulunan kadınlarda kullanılması tavsiye edilmez. ETYOMID, gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.

Laktasyon dönemi

Etionamid’in anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Etionamid tedavisi sırasında emzirme durumunda bebek, yan etkiler açısından izlenmelidir.

Üreme yeteneği/Fertilite

4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

4.8. İstenmeyen etkiler

Advers etkilerin sıklık gruplandırması şöyledir:

Çok yaygın ( > 1/10); yaygın (> 1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan (> 1/1000 ila < 1/100); seyrek (> 1/10.000 ila < 1/1000); çok seyrek (< 1/10.000). Ek olarak, etionamidin pazarlama sonrası görülen yan etkilerin sıklık gruplandırması bilinmiyor olarak belirtilmiştir.

| Kan ve lenf sistemibozuklukları

Bilinmiyor: trombositopeni

Metabolizma ve beslenme bozuklukları

Bilinmiyor: Pellagra benzeri sendrom, hipotiroidizm, hipoglisemi

Psikiyatrik bozukluklar

Bilinmiyor: psikotik reaksiyonlar

Sinir sistemi bozuklukları

Yaygın: baş ağrısı, baş dönmesi, sersemlik, asteni, parestezi Bilinmiyor: ensefalopati, periferal nevrit, koklama duyusunda bozukluk

Vaskülerbozukluklar

Bilinmiyor: postural hipotansiyon

Gastrointestinal bozukluklar

Çok yaygın: Epigastrik rahatsızlık, karın ağrısı, anoreksi, bulantı, kusma, diyare Bilinmiyor: Metalik tat ve sülfürlü geğirme, tükrük salgısında artış, tat bozuklukları

| Hepato-bilier bozukluklar

Çok yaygın: serum transaminazlarında artış Yaygın: hepatit, sarılık

Deri ve deri altı doku bozuklukları

Bilinmiyor: Döküntü, ürtiker, akne, ışığa duyarlılık, stomatit, alopesi, purpura

Üreme sistemi ve meme bozuklukları

Bilinmiyor: Jinekomasti, mentrual bozukluklar, impotens

Göz bozuklukları

Bilinmiyor: Görme bozuklukları (örn. Diplopi, bulanık görme, optik nevrit)

Kulak ve iç kulak bozuklukları

Bilinmiyor: ototoksisite

Genel bozukluklar ve uygulama yerine ilişkin bozukluklar

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

Bu konuyla ilgili yeterli bilgi yoktur. Aşırı doz alınması durumunda, mide lavaji ile ilacın uzaklaştırılması, genel destekleyici tedavi ve i.v. piridoksin verilmesi yararlı olur.

Diyaliz yoluyla uzaklaştırılması mümkün değildir.

Şizofrenlik Şizofrenlik Şizofrenliğin psikiatrik teşhisi hakkında çok fazla anlaşmazlık vardır. Bu sayfadaki bilgiler, şizofrenliğin teşhisi, nedenleri ve tedavisi hakkındaki faklı teoriler hakkında bilgi verecektir. Parkinson  Hastalığı Parkinson Hastalığı Hastalık ilk kez 1817 de İngiliz doktor James Parkinson tarafından tanımlanmış ve Dr. Parkinson hastalığı “sallayıcı felç” olarak kaleme almış.