ZLYNDA 4 mg film kaplı tablet (28 film kaplı tablet) Klinik Özellikler

Drospirenon }

Ürogenital Sistem ve Cinsiyet Hormonları > Sistemik Hormonal Gebeliği Önleyici İlaçlar
Exeltis İlaç San. ve Tic. Ltd Şti. | 21 March  2023

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

    4.1. Terapötik endikasyonlar

    Oral kontrasepsiyon

    4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

    Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:

    Art arda 28 gün boyunca günlük olarak, ilk 24 gün boyunca günde bir defa beyaz bir aktif tablet ve sonraki 4 gün boyunca günde bir defa yeşil bir inaktif tablet alınır. Tabletler her gün yaklaşık olarak aynı saatte alınmalıdır, böylece iki tablet arasındaki aralık her zaman 24 saat olur. Tabletler blisterde gösterilen sıraya göre alınmalıdır. Haftanın 7 günü ile işaretlenmiş çıkartmalar verilmiştir. Kadın, tabletleri almaya başladığı gün ile başlayan çıkartmayı seçmeli ve blisterin üzerine yapıştırmalıdır.

    Tedavinin ilk tableti menstrüel kanamanın ilk gününde alınmalıdır. Bundan sonra tablet alımı süreklidir. Günlük tablet alımında herhangi bir kesinti olmadan önceki paket bittikten hemen sonra bir sonraki pakete başlanır.

    Uygulama şekli:

    Oral kullanım içindir.

    Önceden hormonal kontraseptif kullanımı yoksa (önceki ay içinde)

    Tablet alımına, kadının doğal döngüsünün 1. Gününde (menstrüel kanamasının ilk günü) başlanması gerekir. Bunu yaparken ek kontraseptif önlemler gerekli değildir.

    İlk trimesterde gerçekleşen abortustan sonra

    İlk trimesterde gerçekleşen abortustan sonra, ZLYNDA'ya abortus gerçekleştikten hemen sonra başlanması önerilmektedir. Bu durumda, ek bir kontraseptif yöntem kullanmaya gerek yoktur.

    Doğumdan veya ikinci trimesterde gerçekleşen abortustan sonra

    ZLYNDA ile kontraseptif tedavinin doğumdan veya ikinci trimesterde gerçekleşen abortustan sonra 21 ila 28. günler arasında başlaması önerilmektedir. ZLYNDA ile kontraseptif tedaviye daha sonra fakat menstrüasyon geri dönmeden önce başlanırsa hamilelik bertaraf edilmeli ve ilk hafta boyunca ek bir kontrasepsiyon yöntemi kullanılmalıdır.

    Emziren kadınlar için 4.6 bölümüne bakınız.

    Kombine hormonal kontraseptiften (kombine oral kontraseptif (KOK), vajinal halka veya transdermal flaster) geçiş

    Kadın, ZLYNDA almaya tercihen önceki KOK'unun son aktif tabletinden (etkin maddeleri içeren son tablet) sonraki gün veya vajinal halka ya da transdermal flasterinin çıkarıldığı gün başlamalıdır. Bu durumlarda, ek bir kontraseptif kullanımı gerekli değildir.

    Kadın en geç, genel tabletsiz, halkasız, flastersiz veya önceki kombine hormonal kontraseptifinin plasebo tablet aralığını takip eden gün de ZLYNDA almaya başlayabilir, ancak tablet alımının ilk 7 günü boyunca ek bir bariyer yöntemi önerilmektedir.

    Sadece progestojen içeren bir yöntemden (sadece progestojen hapı (POP), enjeksiyon, implant) veya progestojen salımlı intrauterin bir sistemden (IUS) geçiş

    Kadın herhangi bir gün diğer POP'dan geçiş yapabilir ve önceki POP'u bıraktıktan sonraki gün 24

    saat içinde ZLYNDA almaya başlamalıdır. Bir kadın, implant veya IUS'un çıkarıldığı gün bir implanttan veya IUS'tan geçiş yapabilir. Bir kadın, enjeksiyonluk bir kontraseptif kullanımından

    geçiş yapabilir ve bir sonraki enjeksiyonun yapılmasının planlandığı gün ZLYNDA almaya başlamalıdır. Tüm bu durumlarda, ek bir kontraseptif kullanımı gerekli değildir.

    Alınmayan tabletlerin yönetimi

    Tabletler her 24 saatte bir alınmalıdır. Kadın kullanıcılar herhangi bir tableti almakta 24 saatten daha az gecikirse, kontraseptif koruma azalmaz. Kullanıcı hatırladığı anda tableti almalı ve takip eden tabletler normal zamanında alınmalıdır.

    Kullanıcının herhangi bir aktif beyaz tableti almakta 24 saatten fazla geç kalması durumunda, kontraseptif koruma azalabilir ve sonraki 7 gün boyunca kondom gibi bariyer bir yönteminin kullanılması düşünülmelidir. Alınmayan tablet, aynı anda iki tablet alınması anlamına gelse dahi, hatırlandığı anda alınmalıdır. Daha sonra normal zamanında tablet alımına devam edilir.

    Tabletler, ZLYNDA'ya başlandıktan sonraki ilk hafta alınmadıysa ve tabletlerin alınmadığı günden önceki hafta cinsel ilişki gerçekleştiyse hamilelik ihtimali düşünülmelidir.

    Hap alımının üçüncü haftasında tablet alımı unutulduysa sıradaki 4 günlük hormonsuz aralık nedeniyle azalmış güvenilirlik riski kaçınılmazdır. Bununla birlikte, tablet alım programını ayarlayarak kontraseptif korumasının azalması hala önlenebilir. Kullanıcı aynı anda iki tablet alması gerekse bile, hatırlar hatırlamaz unutulan en son tableti almalıdır. Daha sonra normal zamanında aktif tablet almaya devam edilir. Kullanıcının plasebo hapları almaması ve doğrudan sonraki aktif blister ambalaja devam etmesi tavsiye edilir.

    Unutulan plasebo tabletler (yeşil) göz ardı edilebilir. Unutulan plasebo tabletler aktif tabletlerin alımı arasındaki süreyi istem dışı uzatmamak için kullanılmamalıdır.

    Gastrointestinal bozukluklar durumunda tavsiye

    Şiddetli gastrointestinal bozukluklarda (örneğin, kusma veya diyare), absorpsiyon tam olmayabilir ve ek kontraseptif önlemler alınmalıdır.

    Tablet alımından sonraki 3-4 saat içinde kusma veya diyare meydana gelirse en kısa sürede yeni (replasman) bir tablet alınmalıdır. Yeni tablet, mümkünse, normal tablet alım süresinden sonraki 24 saat içinde alınmalıdır. 24 saatten fazla sürenin geçmesi halinde, Bölüm 4.2 “Alınmayan tabletlerin yönetimiâ€nde verilen unutulan tabletlere ilişkin tavsiyeler geçerlidir. Normal tablet alım programını değiştirilmek istenmiyorsa ekstra tabletler başka bir blister ambalajdan alınmalıdır.

    Özel poülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

    Böbrek yetmezliği:

    ZLYNDA, şiddetli böbrek yetmezliği ve akut böbrek yetmezliği olan kadınlarda kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3)

    Karaciğer yetmezliği:

    ZLYNDA, şiddetli karaciğer yetmezliği olan kadınlarda kullanılmamalıdır.

    Pediyatrik popülasyon:

    ZLYNDA'nın güvenliliği ve etkililiği üreme çağındaki kadınlarda belirlenmiştir. Güvenlilik ve etkililiğin 18 yaşın altındaki post-pubertal adolesanlar ile 18 yaş ve üstü kullanıcılar için aynı olması beklenmektedir. Menarş (ilk regl) öncesi bu ürünün kullanımı belirtilmemiştir.

    Geriyatrik popülasyon:

    Geriyatrik popülasyonda kullanımı yoktur. ZLYNDA menopozdan sonra endike değildir.

    4.3. Kontrendikasyonlar

    ZLYNDA gibi sadece progestojen kontraseptifler (POC) aşağıda listelenen koşullardan herhangi birinin varlığında kullanılmamalıdır. ZLYNDA kullanımı sırasında koşullardan herhangi birinin ilk kez ortaya çıkması durumunda tıbbi ürünün kullanımı derhal kesilmelidir.

      Aktif venöz tromboembolik bozukluk.

      Karaciğer fonksiyon değerleri normale dönmediği sürece şiddetli karaciğer hastalığının varlığı veya öyküsü.

      Şiddetli böbrek yetmezliği veya akut böbrek yetmezliği.

      Bilinen veya şüpheli seks steroidlerine duyarlı maligniteler.

      Teşhis edilmemiş vajinal kanama.

      Beyaz renkli her bir aktif film kaplı tablet 4 mg drospirenon içermektedir. Yeşil renkli plasebo film kaplı tabletleri etkin madde içermemektedir.

    4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

    Aşağıda belirtilen koşullardan/risk faktörlerinden herhangi biri mevcutsa ZLYNDA'nın yararları her bir kadın için olası risklere karşı değerlendirilmeli ve kullanımına karar verilmeden önce kadınla tartışılmalıdır. Bu koşullarda ağırlaşma, alevlenme veya bu koşullardan herhangi birinin ilk kez ortaya çıkması durumunda, kadın doktoruna başvurmalıdır. Doktor ZLYNDA kullanımının durdurulmasının gerekip gerekmediğine karar vermelidir.

    Hiperkalemi

    referans aralıkta serum potasyum düzeyleri olan ve potasyum koruyucu tıbbi ürünleri eş zamanlı olarak kullanan kadınlarda ilk tedavi döngüsü sırasında serum potasyum düzeylerinin kontrol edilmesi önerilmektedir (bkz. Bölüm 4.5).

    Dolaşım bozuklukları

    Epidemiyolojik çalışmalardan, sadece progestojen preparatları ile artmış miyokard enfarktüsü veya serebral tromboembolizm riski arasında bir ilişki olduğuna dair çok az kanıt vardır.

    Kardiyovasküler ve serebral olayların riski artan yaş, hipertansiyon ve sigara ile ilişkilidir. Hipertansiyonu olan kadınlarda, inme riski sadece progestojen preparatları ile hafifçe artabilir.

    Her ne kadar istatistiksel olarak anlamlı olmasa da bazı çalışmalar sadece progestojen preparatların kullanımıyla ilişkilendirilen venöz tromboembolizm (derin ven trombozu, pulmoner embolizm) riskinde bir miktar artış olabileceğini göstermektedir. Genel olarak, venöz tromboembolizm (VTE) için kabul görmüş risk faktörleri arasında pozitif bir kişisel veya aile öyküsü (nispeten erken bir yaşta bir kardeş veya ebeveynde VTE), yaş, obezite, uzun süreli immobilizasyon, majör cerrahi veya majör travma bulunmaktadır.

    Eğer arteriyel veya venöz trombotik olay semptomları varsa veya bunlardan şüphe ediliyorsa tedavi derhal durdurulmalı ve ameliyat veya hastalık nedeniyle uzun süre hareketsiz kalma durumunda ZLYNDA'nın kesilmesi düşünülmelidir.

    Kemik metabolizması

    ZLYNDA ile tedavi estradiol serum seviyelerinin erken foliküler faza karşılık gelen bir seviyeye düşmesine yol açar. Estradiol serum seviyelerindeki azalmanın kemik mineral yoğunluğu üzerinde klinik olarak bir etkisinin olup olmadığı halen bilinmemektedir. Kemik mineral yoğunluğunun kaybedilmesi, özellikle kritik bir kemik büyümesi dönemi olan ergenlik ve erken yetişkinlik döneminde endişe vericidir. Bu popülasyondaki kemik mineral yoğunluğunun azalmasının pik kemik kütlesini azaltıp azaltmadığı ve yaşamın ilerleyen dönemlerinde kırık riskini artırıp artırmayacağı bilinmemektedir.

    Meme Kanseri

    54 epidemiyolojik çalışmadan yapılan bir meta analiz, ağırlıklı olarak östrojen-progesteron preparatları olmak üzere halihazırda oral kontraseptif (OK) kullanan kadınlarda tanı alan meme kanseri bağıl riskin (RR =1.24) biraz arttığı bildirmiştir. Kombine OK (KOK) kullanımının sona ermesinden sonraki 10 yıl boyunca bu aşırı risk kademeli olarak kaybolur. Meme kanseri, 40 yaşın altındaki kadınlarda nadir görüldüğünden, şu anda KOK kullananlar ile yakın zamanda kullanmış olanlarda meme kanseri teşhisi sayısı, genel meme kanseri riskine göre azdır. Bu çalışmalar nedensellik için kanıt sağlamamaktadır. Artmış riskin gözlemlenen paterni, OK kullanıcılarında meme kanserinin erken teşhisi, OK'ların biyolojik etkileri veya her ikisinin bir kombinasyonundan

    kaynaklanıyor olabilir. OK kullanıcılarında teşhis edilen meme kanserleri, hiç OK kullanmayanlarda teşhis edilen kanserlerden klinik olarak daha az gelişmiş olma eğilimindedir.

    Sadece progestojen preparatlarının kullanıcılarında teşhis edilen meme kanseri riski, muhtemelen KOK ile ilişkili olanlara benzer büyüklüktedir. Bununla birlikte, sadece progestojen preparatları için kanıtlar, çok daha küçük kullanıcı popülasyonlarına dayanmaktadır ve bu nedenle bu bilgi KOK'lar için olduğundan daha az kesindir.

    Diğer tümörler

    Kombine hormonal kontraseptif kullananlarda, nadiren benign karaciğer tümörleri ve daha nadiren malign karaciğer tümörleri bildirilmiştir. İzole vakalarda, bu tümörler hayatı tehdit eden karın içi kanamalara neden olmuştur. Şiddetli üst karın ağrısı, karaciğer büyümesi veya karın içi kanama bulguları meydana geldiğinde ayırıcı tanıda hepatik bir tümör düşünülmelidir.

    Ektopik gebelik

    Geleneksel sadece progestojen hapları ile ektopik gebeliklere karşı korunma, sadece progestojen hapların kullanımı sırasında ovülasyonun daha sık oluşması nedeniyle kombine oral kontraseptiflerle olduğu kadar iyi değildir. ZLYNDA, ovülasyonu sürekli olarak inhibe etmesine rağmen, kadının amenore veya karın ağrısı olması durumunda ektopik gebelik ayırıcı tanıda dikkate alınmalıdır.

    Karaciğer fonksiyonu

    Sarılık gelişirse ZLYNDA kullanımını bırakın. Steroid hormonları karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda zayıf metabolize olabilir. Karaciğer fonksiyonunun akut veya kronik rahatsızlıkları, karaciğer fonksiyon göstergeleri normale dönene kadar ve ZLYNDA'nın nedenselliği ekarte edilene kadar ZLYNDA'nın kesilmesini gerektirebilir.

    Diyabet

    Progestojenlerin periferik insülin direnci ve glukoz toleransı üzerinde bir etkisi olabilir ama ZLYNDA gibi POP kullanan diyabetik hastalarda terapötik rejimin değiştirilmesi gerektiğine dair bir kanıt yoktur. Ancak diyabetik hastalar ilk kullanım aylarında dikkatle izlenmelidir. Damar tutulumu olan diyabetik hastalara özel dikkat gösterilmelidir.

    Diğer durumlar

    ZLYNDA kullanımı sırasında kalıcı bir hipertansiyon gelişirse veya kan basıncındaki anlamlı artış antihipertansif tedaviye yeterince yanıt vermezse ZLYNDA'nın kesilmesi düşünülmelidir.

    Diğer hormonal kontraseptiflerde olduğu gibi, özellikle kloazma gravidarum öyküsü olan kadınlarda, kloazma zaman zaman ortaya çıkabilir. Kloazmaya eğilimi olan kadınlar, ZLYNDA kullanırken güneşe maruziyetten veya ultraviyole radyasyondan kaçınmalıdır.

    Depresif ruh hali ve depresyon, hormonal kontraseptif kullanımının iyi bilinen istenmeyen etkileridir (bkz. Bölüm 4.8). Depresyon ciddi olabilir ve intihara meyilli davranış ve intihar için iyi bilinen bir risk faktörüdür. Tedaviye başladıktan kısa bir süre sonra ortaya çıkan duygudurum değişiklikleri ve depresif belirtiler durumunda kadınların doktorlarına başvurmaları önerilmelidir.

    Aşağıdaki koşullar hem hamilelik sırasında hem de seks steroidlerinin kullanımı sırasında bildirilmiştir, ancak progestojenlerin kullanımı ile bir ilişki kurulmamıştır: Sarılık ve/veya kolestazla ilgili kaşıntı, safra taşı oluşumu, porfiri, sistemik lupus eritematoz, hemolitik üremik sendrom, Sydenham koresi, herpes gestasyonis, otoskleroza bağlı işitme kaybı, (herediter) anjiyoödem.

    Her beyaz aktif tablet, 17.50 mg susuz laktoz ve her yeşil plasebo tablet 55.50 mg laktoz monohidrat içerir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, total laktaz yetmezliği ya da glukoz- galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

    Tıbbi muayene/konsültasyon

    ZLYNDA'ya başlatılmadan veya yeniden başlatılmadan önce tam bir tıbbi öykü (aile öyküsü dahil) alınmalı ve gebelik ekarte edilmelidir. Kan basıncı ölçülmeli ve fiziksel muayene kontrendikasyonlar (bkz. Bölüm 4.3) ve uyarılar (bkz. Bölüm 4.4) doğrultusunda gerçekleştirilmelidir. Ayrıca kadın, kullanma talimatını dikkatlice okuması ve verilen tavsiyelere uyması gerektiği konusunda bilgilendirilmelidir. Bu değerlendirmelerin içeriği ve sıklığı ilgili kılavuzlar doğrultusunda olmalı ve kadına özgü şekilde uyarlanmalıdır.

    Kadınlara, oral kontraseptiflerin HIV enfeksiyonlarına (AIDS) ve cinsel yolla bulaşan diğer hastalıklara karşı koruma sağlamadığı anlatılmalıdır.

    Menstrüel kanama düzenindeki değişiklikler

    Menstrüel kanaması düzeninin bozulması, ZLYNDA dahil olmak üzere ovülasyonu inhibe eden hormonal kontraseptiflerin kullanımı sırasında meydana gelebilir (bkz. Bölüm 5.1).

    Kanama çok sık ve düzensiz ise, başka bir kontraseptif yöntem düşünülmelidir. Belirtiler devam ederse organik neden ekarte edilmelidir. Tedavi sırasında amenorenin yönetimi, tabletlerin talimatlara uygun olarak alınıp alınmadığına bağlıdır ve bir hamilelik testi gerektirebilir. Hamilelik meydana gelirse tedavi kesilmelidir.

    Etkililikte azalma

    POP'ların etkililiği, örneğin unutulan tabletler (bkz. Bölüm 4.2), gastro-intestinal rahatsızlıklar (bkz. Bölüm 4.2) veya eş zamanlı ilaç kullanımı (bkz. Bölüm 4.5) durumunda azalabilir.

    Laboratuvar testleri

    Kontraseptif steroidlerin kullanımı; karaciğer, tiroid, adrenal ve renal fonksiyoların biyokimyasal parametreleri; (taşıyıcı) proteinlerin serum seviyeleri, örneğin kortikosteroid bağlayıcı globülin ve lipid/lipoprotein fraksiyonları; karbonhidrat metabolizması parametreleri ve koagülasyon ve fibrinoliz parametreleri dahil belirli laboratuvar testlerinin sonuçlarını etkileyebilir.

    4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

    Diğer tıbbi ürünlerin ZLYNDA üzerindeki etkisi

    ZLYNDA ile mikrozomal enzimleri indükleyen diğer tıbbi ürünler arasında etkileşimler meydana gelebilir. Bu, seks hormonlarının klirensinin artması ile sonuçlanabilir ve ani kanama ve/veya kontraseptif yetmezliğine yol açabilir.

    Yönetim

    Enzim indüksiyonu birkaç günlük tedaviden sonra gözlenebilmektedir. Maksimum enzim indüksiyonu genellikle birkaç hafta içinde görülmektedir. İlaç tedavisi kesildikten sonra enzim indüksiyonu yaklaşık 4 hafta devam edebilir.

    Kısa süreli tedavi

    Enzim indükleyici ilaçlar ile tedavi alan kadınlar, POP'a ilave olarak geçici bir bariyer yöntem veya başka bir kontrasepsiyon yöntemi kullanmalıdır. Bariyer yöntem, eş zamanlı ilaç tedavisinin boyunca ve kesildikten sonraki 28 gün boyunca kullanılmalıdır.

    İlaç tedavisi POP paketindeki aktif tabletlerin bitmesinden sonra devam ederse, plasebo tabletler atılmalıdır ve bir sonraki POP paketinin kullanımına hemen başlatılmalıdır.

    Uzun süreli tedavi

    Enzim indükleyici etkin maddelerle uzun süreli tedavi alan kadınlarda, güvenilir, hormonal olmayan başka bir kontrasepsiyon yöntemi önerilmektedir.

    Aşağıdaki etkileşimler literatürde bildirilmiştir (çoğunlukla kombine kontraseptiflerle fakat bazen de sadece progestojen haplarla).

    Kontraseptif hormonların klirensini artıran maddeler (enzim indüksiyonuyla azalan kontraseptif etkililiği) ör.:

    Barbitüratlar, bosentan, karbamazepin, fenitoin, primidon, rifampisin ve HIV ilacı ritonavir, nevirapin ve efavirenz ve muhtemelen felbamat, griseofulvin, okskarbazepin, topiramat ve bitkisel ilaç St. John's Wort (hypericum perforatum) içeren ürünler.

    Kontraseptif hormonların temizlenmesi üzerinde değişken etkileri olan maddeler:

    Seks hormonları ile birlikte uygulandığında, HIV proteaz inhibitörlerinin (ör. ritonavir, nelfinavir) ve nükleozit olmayan ters transkriptaz inhibitörleri (ör. nevirapin, efavirenz) ve/veya Hepatit C virüsü (HCV) tıbbi ürünleri (ör. boseprevir, telaprevir) ile birçok kombinasyonu, progestinlerin plazma konsantrasyonlarını artırabilir veya azaltabilir. Bu değişikliklerin net etkisi bazı olgularda klinik açıdan anlamlı olabilir.

    Bu nedenle, olası etkileşimleri ve ilgili önerileri tanımlamak için eş zamanlı HIV/HCV ilaçlarının reçete bilgilerine başvurulmalıdır. Herhangi bir şüphe durumunda, proteaz inhibitörü veya nükleozit olmayan ters transkriptaz inhibitör tedavisi kullanan kadınlarda ek bir bariyer kontraseptif yöntem kullanılmalıdır.

    Kontraseptif hormonların klirensini azaltan maddeler (enzim inhibitörleri): Enzim inhibitörleri ile potansiyel etkileşimlerin klinik önemi bilinmemektedir.

    Azol antifungalleri (ör. flukonazol, itrakonazol, ketokonazol, vorikonazol), verapamil, makrolidler (ör. klaritromisin, eritromisin), diltiazem ve greyfurt suyu gibi güçlü veya orta derecede CYP3A4 inhibitörlerinin birlikte uygulanması, progestojenin plazma konsantrasyonlarını artırabilir.

    Güçlü CYP3A4 inhibitörü ketokonazolün drospirenon içeren iki hormon preparatıyla (3 mg drospirenon + 1.5 mg estradiol ve 3 mg drospirenon + 0,02 mg etinilestradiol) günlük (10 gün) eş zamanlı uygulanmasının değerlendirildiği çoklu doz çalışmasında, drospirenonun AUC (0-24sa) değeri sırasıyla 2.3 kat ve 2.7 kat artmıştı.

    ZLYNDA'nın diğer tıbbi ürünler üzerindeki etkisi

    Hormonal kontraseptifler, diğer bazı etkin maddelerin metabolizmasını etkileyebilir. Bu şekilde, plazma ve doku konsantrasyonları artabilir (örneğin siklosporin) veya azalabilir (örneğin lamotrijin).

    Belirteç substrat olarak omeprazol, simvastatin ve midazolam kullanan kadın gönüllülerde yapılan in vitro çalışmalara ve in vivo etkileşim çalışmalarına dayanarak, drospirenonun diğer aktif maddelerin sitokrom P450 aracılı metabolizması ile klinik olarak anlamlı bir etkileşimi olası

    değildir.

    Farmakodinamik etkileşimler

    Yayımlanan veriler, böbrek yetmezliği olmayan hastalarda drospirenon ve ACE inhibitörlerinin veya NSAİİ'lerin birlikte kullanımını takiben serum potasyum üzerinde önemli bir etki göstermemiştir. ZLYNDA'nın aldosteron antagonistleri veya potasyum koruyucu diüretiklerle eş zamanlı kullanımı incelenmemiştir. Bu durumda, serum potasyum ilk tedavi döngüsünde ölçülmelidir (bkz. Bölüm 4.4).

    4.6. Gebelik ve laktasyon

    Gebelik kategorisi X'dir.

    Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

    ZLYNDA, oral kontraseptiftir ve gebelik önleyici etkisi bulunmaktadır.

    Gebelik dönemi

    ZLYNDA gebelik sırasında kullanılmamalıdır.

    ZLYNDA tedavisi sırasında gebelik meydana gelirse ZLYNDA'nın alımı durdurulmalıdır.

    Epidemiyolojik çalışmalar, ne gebelikten önce drospirenon kullanan kadınlardan doğan çocuklarda doğum kusurları riskinin arttırdığını ne de hamilelik sırasında drospirenonun yanlışlıkla alındığı durumlarda teratojenik bir etki olduğunu göstermemiştir.

    Hayvan çalışmaları üreme toksisitesi göstermiştir (bkz. Bölüm 5.3). Bu hayvan verilerine rağmen etkin bileşiğin hormonal etkisine bağlı istenmeyen etkiler göz ardı edilemez.

    Laktasyon dönemi

    İhmal edilebilir miktarda drospirenon anne sütü ile atılır. Bebekteki günlük drospirenon dozu maternal dozunun %1'inden azdır. Bu nedenle, ZLYNDA'nın terapötik dozlarında anne sütüyle beslenen yenidoğanlarda/bebeklerde hiçbir etki beklenmemektedir. Mevcut verilere göre, ZLYNDA emzirme döneminde kullanılabilir.

    Üreme yeteneği / Fertilite

    ZLYNDA, gebeliğin önlenmesinde endikedir.

    4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

    ZLYNDA ile araç ve makine kullanımı üzerindeki etkileri konusunda çalışma yapılmamıştır.

    Oral hormonal kontraseptif kullananlarda araç ve makine kullanımı üzerinde herhangi bir etki gözlenmemiştir.

    4.8. İstenmeyen etkiler

    Kanama düzenindeki değişiklikler klinik çalışmalarda sıklıkla bildirilen bir advers reaksiyondu (bkz. Bölüm 5.1).

    Drospirenon ile 9'dan fazla tedavi döngüsünde yapılan uzun süreli klinik çalışmalarda (2700 kadın) en sık bildirilen advers reaksiyonlar; akne (%3.8), metroraji (%2.9), baş ağrısı (%2.7) ve meme ağrısıdır (%2.2).

    Advers reaksiyonların listesi

    Advers reaksiyonlar MedDRA sistem organ sınıfları ve sıklık derecesine göre aşağıda gösterilmektedir. Sıklık düzeyleri klinik araştırma verileri temelinde belirlenmiştir. Sıklık dereceleri şu şekilde tanımlanmaktadır: çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100, <1/10); yaygın olmayan (≥1/1.000, <1/100); seyrek (≥1/10.000, <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

    Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar

    Yaygın olmayan: Vajinal enfeksiyon

    İyi huylu ve kötü huylu neoplazmalar

    Yaygın olmayan: Uterus leiomiyomu

    Kan ve lenf sistemi hastalıkları

    Yaygın olmayan: Anemi

    Bağışıklık sistemi hastalıkları

    Yaygın olmayan: Aşırı duyarlılık

    Metabolizma ve beslenme hastalıkları

    Yaygın olmayan: İştah bozukluğu, Hiperkalemi

    Psikiyatrik hastalıklar

    Yaygın: Libido bozukluğu, duygudurum bozuklukları

    Yaygın olmayan: Anksiyete semptomları, depresyon, depresif ruh hali

    Sinir sistemi hastalıkları

    Yaygın: Baş ağrısı

    Yaygın olmayan: Baş dönmesi

    Göz hastalıkları

    Seyrek: Kontakt lens intoleransı

    Vasküler hastalıklar

    Yaygın olmayan: Sıcak basması, hipertansiyon

    Gastrointestinal hastalıklar

    Yaygın: Bulantı, karın ağrısı

    Yaygın olmayan: Kusma, diyare, konstipasyon

    Deri ve deri altı doku hastalıkları

    Yaygın: Akne

    Yaygın olmayan: Alopesi, hiperhidröz, döküntü, hipersebore, kaşıntı, dermatit

    Böbrek ve idrar hastalıkları

    Seyrek: Poliüri

    Üreme sistemi ve meme hastalıkları

    Yaygın: Memede rahatsızlık, metroraji, vajinal hemoraji, dismenore, menstrüasyon düzensizlikleri Yaygın olmayan: Amenore, menstrüel bozukluklar, pelvik ağrı, over kisti, vulvovajinal kuruluk, vajinal akıntı

    Seyrek: Meme kisti, servikal displazi, galaktore, vulvovajinal kaşıntı

    Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

    Yaygın olmayan: Yorgunluk, periferik ödem

    Araştırmalar

    Yaygın: Kilo artışı

    Yaygın olmayan: Artmış transaminazlar, kan bilirubin seviyesinde artış, kan kreatin fosfokinaz seviyesinde artış, artmış gama-glutamiltransferaz, kan trigliserid seviyelerinde artış

    Seyrek: Kiloda azalma

    Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

    Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; eposta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).

    4.9. Doz aşımı ve tedavisi

    Aşırı dozdan kaynaklanan ciddi zararlı etkiler bildirilmemiştir. Bu durumda ortaya çıkabilecek semptomlar bulantı, kusma ve hafif vajinal kanamadır. Antidotu yoktur ve tedavi semptomatik olmalıdır.

    Bununla birlikte, drospirenon antimineralokortikoid özelliklerine sahip bir spironolakton analoğudur. Doz aşımı durumunda serum potasyum ve sodyum ile metabolik asidoz bulguları izlenmelidir.

    En Yaygın Alerji Türleri En Yaygın Alerji Türleri Bağışıklık sistemi, polen, arı zehiri veya evcil hayvan gibi yabancı bir maddeye veya çoğu insanda reaksiyona neden olmayan bir yiyeceğe tepki gösterdiğinde alerjiler meydana gelir. Dış Gebelik Dış Gebelik Dış gebelik, her 100 gebelikten birini etkileyen, sık görülen ve ölüme sebep olabilecek bir durumdur. Bu, döllenen yumurta, rahimin dışına yerleşirse, oluşan bir durumdur. Gebelik ilerledikçe, ağrıya ve kanamalara sebep olur.