Bilim İlaçları ZIMAKS 400 mg 5 tablet KUBKlinik Özellikler

ZIMAKS 400 mg 5 tablet Klinik Özellikler

Sefiksim }

Enfeksiyona Karşı Kullanılan (Antienfektif) İlaçlar > Diğer BetaLaktam Antibakteriyeller > Sefiksim
Bilim İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. | 17 November  2011

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

    4.1. Terapötik endikasyonlar

      Akut otitis media; Streptococcus pneumoniae, Haemophilus influenzae ve Moraxella catarrhalis'in etken olduğu akut otitis media tedavisinde,

      4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

      Pozoloji / uygulama sıklığı ve süresi:

      Yetişkinler ve 12 yaş üstü çocuklarda önerilen doz günlük 400 mg'dır. Günde tek doz 400 mg veya iki eşit doza bölünmüş olarak 200 mg şeklinde klinik kullanımı önerilir. ZİMAKS aç veya tok olarak kullanılabilir.

        Komplike olmayan gonokokkal enfeksiyonlarda tek doz 400 mg kullanılmalıdır,

        4.3. Kontrendikasyonlar

        Sefalosporinlere ya da içeriğindeki herhangi bir maddeye duyarlı olan kişilerde kullanılmamalıdır.

        ZİMAKS daha önce penisilin veya beta laktam antibiyotiklere karşı orta ve/veya şiddetli

        hipersensitivitesi olanlarda kullanılmamalıdır.

        4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

        Başka ilaçlara aşırı duyarlı oldukları bilinen hastalarda ZİMAKS dikkatli kullanılmalıdır. Özellikle penisilinlerle sefalosporinler arasında kısmi çapraz alerjenisite olduğu bilindiğinden, penisiline alerjisi olduğu bilinen hastalarda sefalosporin kullanırken dikkatli olunmalıdır.

        Her iki gruba giren ilaçlara bağlı olarak alerjik ve anafilaktik reaksiyonlar bildirilmiştir. Çapraz reaksiyon gelişebileceği için, penisilinlere veya diğer beta laktam antibiyotiklere karşı herhangi bir alerjik reaksiyon göstermiş olan hastalarda özel dikkat gerekir (bilenen aşırı duyarlılık reaksiyonları nedeni ile bkz. bölüm 4.3)

        ZİMAKS kullanımı sırasında alerjik bir reaksiyon görülürse, ilacın alımına hemen son verilmeli ve uygun acil önlemler başlatılmalıdır.

        Ensefalopati

        Sefiksimde dahil olmak üzere beta laktam grubu antibiyotikler, özellikle doz aşımı veya böbrek yetmezliği varlığında hastanın ensefalopatiye (konvülsiyon, konfüzyon, bilinç kaybı, hareket bozukluklarını da içerebilen) olan yatkınlığını arttırmaktadır.

        Hemolitik anemi

        Sefalosporinler için ölümcül olarak da seyredebilen ciddi olguların da dahil olduğu ilaca bağlı hemolitik anemi bildirilmiştir (sınıf etkisi). Sefiksimin de dahil olduğu sefalosporinlere bağlı hemolitik anemi geçirmiş kişilere yeniden sefalosporin uygulandığında hemolitik aneminin tekrar ettiği olgular bildirilmiştir.

        Akut böbrek yetmezliği

        Diğer sefalosporinlerde olduğu gibi sefiksim tubulointerstisyel nefrit zemininde gelişen akut böbrek yetmezliğine neden olabilir. Akut böbrek yetmezliği gelişirse ilaç alımına devam edilmemeli, uygun tedavi ve/veya önlemler başlatılmalıdır.

        Böbrek yetmezliği

        Kreatinin kleransı <20 mL/dk olan hastalarda ZİMAKS dikkatli kullanılmalıdır. Böbrek yetmezliği olan pediyatrik ve erişkin yaş gruplarında sefiksim kullanımı ile ilgili veriler yetersizdir. Bu nedenle söz konusu hasta gruplarında sefiksim kullanılması önerilmemektedir.

        Olası böbrek yetmezliği nedeni ile, sefiksim içeren ürünler ile birlikte aminoglikozid grubu antibiyotikler, polimiksin B, kolistin veya yüksek dozda loop diüretiği (örn furosemid) tedavisi verildiğinde böbrek fonksiyonları izlenmelidir. Bu, zaten böbrek fonksiyonları kısıtlı olan hastalarda özellikle önem taşımaktadır (bkz. bölüm 4.5).

        Ciddi kütanöz advers reaksiyonlar

        Büllöz cilt reaksiyonları (örn Toksik epidermal nekroliz ve Stevens-Johnson sendromu) ve ilaç döküntüsü sendromu (DRESS) gibi ciddi kütanöz advers etkiler sefiksim kullanan bazı hastalarda bildirilmiştir. Ciddi kütanöz advers reaksiyonlar olduğunda sefiksim kesilmeli ve uygun tedavi ve/veya önlemler uygulanmalıdır.

        Psödomembranöz kolit

        Geniş spektrumlu antibiyotikler ile tedavi, kolondaki normal florayı değiştirerek Clostridium' ların aşırı çoğalmasına neden olabilir. Çalışmalara göre, antibiyotik kullanımına bağlı görülen diyarenin en önemli sebebi Clostridium difficile tarafından üretilen toksindir. Psödomembranöz kolit, geniş spektrumlu antibiyotik (makrolidler, yarı sentetik penisilinler, linkozamidler ve sefalosporinlerde dahil olmak üzere) kullanımı ile ilişkilidir; bu nedenle antibiyotik kullanan hastalarda diyare geliştiğinde tanısını düşünmek önemlidir. Psödomembranöz kolitin belirtileri antibiyotik tedavisi sırasında veya sonrasında görülebilir.

        Sefiksim kullanımına devam edilmemelidir.

        Psödomembranöz kolit tedavisi sigmoidoskopi, uygun bakteriyolojik çalışmalar, sıvı elektrolit ve protein süplementasyonunu içermelidir. Eğer ilaç kesildikten sonra kolit tablosunda düzelme olmazsa ya da semptomlar şiddetli ise, oral vankomisin C. difficile'nin neden olduğu antibiyotiğe bağlı psödomembranöz kolitte seçilecek ilaçtır. Diğer kolit nedenleri ekarte edilmelidir. Bağırsak peristaltizmini azaltan ilaçlar kullanılmamalıdır.

        Oral süspansiyon formülasyonunda, tablet formülasyonuna göre absorpsiyon daha çok arttığından tabletin biyoeşdeğerliğinde ortaya çıkabilecek eksiklik nedeniyle, akut otitis media tedavisinde oral süspansiyon formülasyonları yerine tablet formülasyonları kullanılmamalıdır.

        4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

        Nefrotoksisite potansiyeli olan ürünler (aminoglikozid grubu antibiyotikler, kolistin, polimiksin ve viomisin gibi) ile veya güçlü etkili diüretikler (etakrinik asid, furosemid gibi) ile eş zamanlı kullanımı böbrek fonksiyon bozukluklarında artışa yol açar.

        Kalsiyum kanal blokeri olan nifedipin sefiksimin biyoyararlanımını %70'e kadar arttırabilir.

        Sefaloporinler, enzimatik glukoz oksidaz reaksiyonlarına dayanan testlerin aksine, Benedict veya Fehling solüsyonu veya bakır sülfat test tabletleri kullanılarak yapılan idrarda glukoz ölçümlerinde yanlış pozitif reaksiyonlara neden olabilir.

        Sefalosporin türü antibiyotiklerin kullanımı sırasında direkt Coombs testinin yalancı pozitif sonuç verebileceği bildirilmiş olduğundan, Coombs testinin pozitif olduğu durumlarda bunun ilaç etkileşimine bağlı olabileceği dikkate alınmalıdır.

        Nitroprussid kullanılarak idrarda keton araştırması yapılan testlerde yanlış pozitif sonuçlar

        çıkabilirken, nitroferrisiyanid kullanılan testlerde yanlış pozitif sonuçlar çıkmamaktadır. Birlikte başka bir ilaç kullanıldığında tedaviyi düzenleyen doktor bilgilendirilmelidir. Probenesid sefiksim konsantrasyonunu arttırır. Sefiksim karbamazepin düzeyini arttırır.

        Diğer sefalosporinlerde olduğu gibi bazı hastalarda protrombin zamanında artış gözlenmiştir, dolayısıyla, antikoagülan tedavi alan hastalarda dikkatli olunmalıdır.

        Sefiksim varfarin potasyum gibi kumarin tipi antikoagülanlar ile birlikte kullanılırken dikkatli olunmalıdır. Sefiksim antikoagülanların etkisini arttırarak, kanamanın eşlik ettiği veya etmediği şekilde protrombin zamanını uzatabilir.

        Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler

        Veri bulunmamaktadır.

        Pediyatrik popülasyon:

        Veri bulunmamaktadır.

        4.6. Gebelik ve laktasyon

        Gebelik kategorisi B'dir.

        Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

        Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda dikkatli kullanılmalıdır. Oral kontraseptiflere ilişkin bir etkileşim bilgisi bulunmamaktadır.

        Gebelik dönemi

        Sefiksim için, gebeliklerde maruz kalmaya ilişkin klinik veri mevcut değildir.

        Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar gebelik / embriyonal / fetal gelişim / doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir (bkz. bölüm 5.3).

        Gebe kadınlara verilirken tedbirli olunmalıdır. Doktor tarafından önerilmediği sürece gebe kadınlara sefiksim verilmemelidir.

        Laktasyon dönemi

        Sefiksimin insan sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Klinik dışı çalışmalar hayvan sütünde sefiksim atılımını göstermiştir. Emzirmenin çocuğa olan faydası ve sefiksimin emziren kişiye olan yararı göz önünde bulundurularak, emzirmeye devam edilip edilmemesine veya sefiksim ile tedaviye devam edilip edilmeyeceğine karar verilmelidir. Bununla birlikte, daha fazla klinik denetim elde edilinceye kadar emziren annelere sefiksim reçetelendirilmemelidir.

        Üreme yeteneği/Fertilite

        Hayvan çalışmaları fertilite açısından zararlı bir etki ortaya koymamaktadır, ancak klinik veri bulunmamaktadır.

        4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

        Sefiksimin araç ve makine kullanımı üzerine doğrudan bir advers etkisi olduğunu düşündürecek bir bilgi yoktur. Bununla birlikte, altta yatan hastalık ya da sefiksimin bazı yan etkileri (örn. gastro-intestinal rahatsızlık) araç ve makine kullanımını etkileyebilir.

        4.8. İstenmeyen etkiler

        Klinik çalışmalarda ve/veya pazarlama sonrası dönemde gözlemlenen advers etkiler, izleyen sınıflama kullanılarak aşağıda listelenmiştir: Çok yaygın ≥1/10; yaygın ≥1/100 ile <1/10; yaygın olmayan ≥1/1.000 ile <1/100; seyrek ≥1/10.000 ile <1/1.000; çok seyrek <1/10.000; bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

        Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar

        Seyrek: Bakteriyel süperenfeksiyon, fungal süperenfeksiyon Çok seyrek: Psödomembranöz kolit (bkz. bölüm 4.4) Bilinmiyor: Vajinit

        Kan ve lenf sistemi hastalıkları

        Seyrek: Eozinofili

        Çok seyrek: Lökopeni, agranülositoz, pansitopeni, trombositopeni, hemolitik anemi Bilinmiyor: Trombositoz, nötropeni, granülositopeni, hipereozinofili,

        Bağışıklık sistemi hastalıkları

        Seyrek: Hipersensitivite

        Çok seyrek: Anafilaktik şok, serum hastalığı benzeri reaksiyon.

        Metabolizma ve beslenme hastalıkları

        Seyrek: Anoreksi

        Sinir sistemi hastalıkları Yaygın olmayan: Baş ağrısı Seyrek: Vertigo

        Çok seyrek: Psikomotor hiperaktivite

        Bilinmiyor: Baş dönmesi, sefiksim de dahil olmak üzere sefalosporin kullanımı ile konvülsiyon vakaları bildirilmiştir.

        Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar

        Bilinmiyor: Dispne

        Gastrointestinal sistem hastalıkları Yaygın: Yumuşak gaita veya diyare*. Yaygın olmayan: Karın ağrısı, bulantı, kusma Seyrek: Flatülans

        Bilinmiyor: Dispepsi

        Hepato-bilier hastalıklar

        Çok seyrek: Hepatit, kolestatik sarılık

        Deri ve deri altı doku hastalıkları Yaygın olmayan: Cilt döküntüleri (Raş) Seyrek: Anjionörotik ödem, pruritus

        Çok seyrek: Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekroliz, eozinofili ve sistemik belirtilerin eşlik ettiği ilaç döküntüleri (DRESS), ilaç ateşi

        Bilinmiyor: Eritema multiforme, ürtiker, yüzde ödem

        Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları

        Bilinmiyor: Artralji

        Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

        Çok seyrek: Tubulointerstisyel nefrit zemininde akut böbrek yetmezliği

        Üreme sistemi ve meme hastalıkları

        Bilinmiyor: Genital kaşıntı

        Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

        Seyrek: Mukozal inflamasyon, pireksi

        Araştırmalar

        Yaygın olmayan: Karaciğer enzim seviyelerinde artış (aspartat aminotransferazda artma, alanin aminotransferazda artma, alkalen fosfotaz)

        Seyrek: Kan üre azotu seviyesinde artış Çok seyrek: Kan kreatinin seviyesinde artış Bilinmiyor: Kan bilirubin seviyesinde artış

        *Diyare sıklıkla yüksek dozlarda bildirilmektedir. Bazı orta-ciddi diyare olgularında tedavinin

        sonlandırılması gerekmiştir. Belirgin diyare geliştiğinde sefiksim kullanımı durdurulmalıdır.

        Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

        Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)

        4.9. Doz aşımı ve tedavisi

      Lösemi Kan Kanseri Lösemi Kan Kanseri Lösemi, kan kanseridir ve vücudunun kan oluşturan dokularının hastalanması anlamına gelir. Birçok lösemi türü vardır; bazı lösemi türleri çocuklarda bazıları da yetişkinlerde sık görülür. Grip, Soğuk Algınlığı ve Öksürük Grip, Soğuk Algınlığı ve Öksürük Grip ve soğuk algınlığı (nezle) semptomları arasındaki farkı bilmek önemlidir. Soğuk algınlığı gripten daha hafif belirtiler gösteren bir solunum yolu hastalığıdır.