TWYNSTA 80/10 mg 28 tablet Klinik Özellikler

Amlodipin + Telmisartan }

Kalp Damar Sistemi > Anjiyotesin II Antagonistleri Kombinasyonları > Telmisartan ve Amlodipin
Boehringer Ingelheim İlaç Tic. A.Ş. | 29 March  2013

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

4.1.    Terapötık endikasyonlar

Erişkinlerde esansiyel hipertansiyon tedavisinde kullanılır:

Ekleme tedavisi olarak:

TWYNSTA, kan basıncı amlodipin ile yeterince kontrol edilemeyen erişkin hastalarda endikedir. Replasman tedavisi olarak:

Telmlsartan ve amlodipini ayrı tabletler halinde alan erişkin hastalar, bunun yerine, aynı dozlardaki bileşenleri İçeren TWYNSTA tablet kullanabilirler.

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

Pozoloii:

TWYNSTA’nm önerilen dozu günde bir tablettir.

Önerilen maksimum doz, günde bir tablet TWYNSTA 80 mg/lOmg’dır.

TWYNSTA uzun süreli tedavi için endikedir.

Ekleme tedavisi olarak:

Kan basıncı 40 mg telmlsartan ve 5 mg amlodipini birlikte kullanarak yeterince kontrol edilemeyen hastalarda, TWYNSTA 80 mg/5 mg kullanılabilir.

Sabit doz kombinasyonuna geçmeden Önce her bir bileşenle (yani amlodipin ve telmlsartan) tek tek doz ayarlaması yapılması Önerilir. Klinik olarak uygun olduğunda, monoterapiden sabit doz kombinasyonuna doğrudan geçiş yapılabilir.

10 mg amlodipin ile tedavi edilen hastalarda amlodipin dozunu sınırlayan, ödem gibi, herhangi bir advers etki oluşması halinde, bu hastalar günde bir kez 40 mg telmisartan ve 5 mg amlodipinin birlikte kullanıldığı tedaviye geçirilebilir. Böylece, genel olarak beklenen antihipertansif etki azalmadan amlodipin dozu düşürülmüş olur.

Replasman tedavisi:

Telmisartan ve amlodipini ayrı tabletler halinde alan hastalar bunun yerine, uygulamayı kolaylaştırmak veya tedaviye uyuncu arttırmak İçin, aynı dozlardaki bileşenleri içeren TWYNSTA tableti günde bir kez kullanabilirler.

Uygulama şekli:

TWYNSTA, yiyeceklerle birlikte veya ayrıca alınabilir.

Su ile birlikte alınması önerilir.

Amlodipinin greyfurt veya greyfurt suyu ile alınması önerilmez, çünkü bazı hastalarda ilacın biyoyararlanımı ve bunun sonucunda kan basıncını düşürücü etkisi artabilir (Bkz. 4.5).

özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

Böbrek yetmezliği:

Hafif-orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarlaması gerekli değildir. Şiddetli renal yetmezliği olan veya hemodiyalize giren hastalarla ilgili deneyim sınırlıdır. Amlodipin ve telmisartan diyaliz ile uzaklaştınlamadığı için bu hastalarda TWYNSTA kullanımında dikkatli olunmalıdır (Bkz. 4.4).

Karaciğer yetmezliği:

Hafif-orta derecede karaciğer yetmezliği olan kişilerde TWYNSTA dikkatle kullanılmalıdır. Telmisartan dozu günde bir kez 40 mg’ı geçmemelidir (Bkz. 4.4). Şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda TWYNSTA kontrendikedir (Bkz. 4.3).

Pediyatrik popülasyon:

18 yaşın altındaki çocuklarda güvenliliği ve etkililiği bilinmemektedir. Herhangi bir veri mevcut değildir.

Geriyatrik popülasyon:

Yaşlı hastalarda doz ayarlaması gerekli değildir. Çok yaşlı hastalarla ilgili çok az bilgi mevcuttur.

4.3. Kontrendikasyonlar

•    Aktif maddelere, dihidropiridin türevlerine veya yardımcı maddelerden herhangi birine karşı hipersensitivite (Bkz. 6.1)

•    Gebeliğin 2. ve 3. trimesteri (Bkz. 4.4, 4.6)

•    Biliyer obstrüktif hastalıklar ve şiddetli karaciğer fonksiyon bozukluğu

•    Şok (kardiyojenik şok dahil)

•    Şiddetli hipotansiyon

•    Sol ventrikül dışarı akış yolunda obstrüksiyon (ör: yüksek evreli aortik stenoz)

•    Akut miyokart enfarktüsü sonrasında hemodinamik olarak stabil olmayan kalp yetmezliği

•    TWYNSTA ile aliskiren içeren ilaçların beraber kullanımı, dİabetes mellitus hastalarında veya böbrek fonksiyonlarında bozukluk olan hastalarda (GFR<60 ml/dk/1.73 m2) kontrendikedir (Bkz. 4.5, 5.1).

4.4. Özel kullanım uyarılan ve önlemleri

Gebelik:

Gebelik sırasında anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile tedaviye başlanmamalıdır. Anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile tedavinin sürdürülmesi zorunlu görülmedikçe, gebe kalmayı planlayan hastalar, gebelikte kullanımı güvenli kabul edilen alternatif bir antihipertansif tedaviye geçirilmelidir. Gebelik tanısı konur konmaz, anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile tedavi hemen sonlandırılmalı ve eğer uygunsa alternatif bir tedavi başlanmalıdır (Bkz. 4.3,4.6).

Hepatik yetmezlik:

Telmisartan büyük oranda safra yolu İle elimine edilir. Biliyer obstrüktif hastalığı veya karaciğer yetmezliği olan hastalarda klerensin azalması beklenebilir. Ayrıca, tüm kalsiyum antagonistlerinde olduğu gibi, karaciğer fonksiyonları bozulmuş olan hastalarda amlodİpinin yanlanma Ömrü uzar. Bu hastalarda doz önerileri belirlenmemiştir. Bu nedenle bu hastalarda TWYNSTA dikkatle kullanılmalıdır.

Renovasküler hipertansiyon:

Bilateral renal arter stenozu veya tek işlevsel böbrekte arter stenozu olan hastalarda renin-angjiyotensin-aldosteron sistemini etkileyen ilaçlarla tedavi uygulanırsa, şiddetli hipotansiyon ve renal yetmezlik riski artar.

Renal bozukluk ve böbrek transplantasyonu:

Renal fonksiyonları bozulmuş hastalarda TWYNSTA kullanılması halinde, serum potasyum ve kreatinin düzeylerinin düzenli olarak izlenmesi önerilir. Yeni böbrek transplantasyonu geçirmiş hastalarda TWYNSTA kullanımı ile ilgili deneyim yoktur. Telmisartan ve amlodipin diyaliz ile uzaklaştınlamaz.

İntravasküler hipovolemi:

Yoğun diüretik tedavisi, diyette tuz kısıtlaması, diyare veya kusma gibi nedenlerle sıvı ve/veya sodyum deplesyonu olan hastalarda, özellikle İlk dozdan sonra, semptomatik hipotansiyon görülebilir. Bu durumlar telmisartan kullanımından önce düzeltilmelidir. Eğer TWYNSTA kullanımı ile hipotansiyon oluşursa, hasta sırtüstü yatırılmalı ve eğer gerekirse intravenöz yolla serum fizyolojik infüzyonu yapılmalıdır. Tedaviye kan basıncı stabilize oluncaya kadar devam edilebilir.

Renİn-anjİyotensin-aldosteron sisteminin (RAAS) dual blokajı:

Duyarlı kişilerde, özellikle bu sistemi etkileyecek kombinasyon kullanımlarında hipotansiyon, senkop, inme, hiperkalemi ve renal fonksiyonlarda değişiklikler (akut renal yetmezlik dahil) rapor edilmiştir. RAAS’ın dual blokajına yol açtığından ARB veya ADE inhibitörlerinin aliskiren ile beraber kullanımı önerilmemektedir (Bkz. Bölüm 4.5 ve 5.1). Aliskirenin ARBTer veya ADE inhibitörleri ile beraber kullanımı diyabetes mellitus veya böbrek yetmezliği (GFR<60 ml/dak/1.73 m2) olan hastalarda kontrendikedir (Bkz. Bölüm 4.3).

Eğer dual blokaj tedavisi kesinlikle gerekli görülüyorsa, bu tedavi sadece bir uzmanın kontrolünde yapılmalı ve renal fonksiyonlar, elektrolitler ve kan basmcı sık aralıklarla ve yakından izlenmelidir.

Diyabetik nefropatisi olan hastalarda, ADE -inhibitörleri ve anjiyotensin II reseptör blokörleri, eş zamanlı kullanılmamalıdır.

Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemi stimülasyonu olan diğer durumlar:

Vasküler tonusü ve renal fonksiyonları asıl olarak renin-anjiyotensin-aldosteron sistemine bağlı hastalarda (Ör: Şiddetli konjestif kalp yetmezliği veya renal arter stenozu dahil altta yatan bir renal hastalığı olan hastalar) bu sistemi etkileyen ilaçlarla yapılan tedavi, akut hipotansiyon, hiperazotemi, oligüri veya nadiren akut renal yetmezlik ile ilişkili bulunmuştur (Bkz. 4.8).

Primer aldosteronizm:

Primer aldosteronizmi olan hastalar genellikle renin-anjiyotensin sisteminin inhibisyonu İle etki gösteren antihipertansif ilaçlara cevap vermezler. Bu nedenle bu hastalarda telmisartan kullanımı önerilmez.

Aort ve mitral kapakta stenoz, obstrüktif hipertrofik kardiyomiyopati:

Diğer vazodilatörlerin kullammında olduğu gibi, aort veya mitral stenozu veya obstrüktif hipertrofik kardiyomiyopatisi olan hastalarda özel dikkat gereklidir.

Stabil olmayan anjina pektoris, akut miyokart enfarktüsü:

Stabil olmayan anjina pektoriste, miyokart enfarktüsü sırasında veya sonrasındaki 1 ay içinde TWYNSTA kullanımını destekleyen bir veri yoktur.

Kalp yetmezliği:

Iskemik olmayan etiyolojili, NYHA III ve IV kalp yetmezliği olan hastalarda yapılan uzun dönem, plasebo kontrollü bir çalışmada (PRAISE-2), kalp yetmezliğinin kötüleşme insidansında plasebo grubu ile karşılaştırıldığında anlamlı bir fark olmamasına rağmen, amlodipin kullanımı İle pulmoner ödem bildirimlerinde artış ilişkili bulunmuştur (Bkz. 5.1).

İnsülİn veya antidiyabetik ilaçlarla tedavi edilen diyabet hastalan:

Bu hastalarda telmisartan tedavisi ile hipoglisemi oluşabilir. Bu nedenle, bu hastalarda uygun bir kan glikoz düzeyi takibi yapılmalıdır. Endike olduğunda, insülin veya antidiyabetik ilaç dozlanmn ayarlanması gerekebilir.

Hiperkalemi:

Renin-anjİyotensin-aldosteron sistemini etkileyen ilaçların kullanımı hiperkalemiye yol açabilir. Hiperkalemi, yaşlı hastalarda, renal yetmezliği olanlarda, diyabetiklerde, potasyum düzeyinde yükselmeye neden olan diğer ilaçlarla eş zamanlı kullanıldığında ve/veya eklenen başka bir hastalık veya durumda ölümcül olabilir.

Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini etkileyen ilaçlann eş zamanlı kullanılmasına karar verilmeden önce, yarar-zarar oram mutlaka değerlendirilmelidir.

Hiperkalemi açısından göz önüne alınması gereken ana risk faktörleri şunlardır:

•    Diabetes mellitus, renal fonksiyon bozuklukları, yaş (>70 yıl)

•    Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini etkileyen ilaçlarla ve/veya potasyum destekleri ile birlikte kullanım. Hiperkalemiyi provoke edebilecek İlaçlar veya terapötik gruplar: potasyum içeren tuz destekleri, potasyum tutucu diüretikler, ADE inhibitörleri, anjiyotensin II reseptör antagonistleri, nonsteroidal antiinflamatuvar ilaçlar (selektif COX-2 İnhibitörleri dahil), heparin, immünosupressifler (siklosporin veya takrolimus) ve trimetoprim.

•    Eklenen hastalık veya durumlar, özellikle dehidratasyon, akut kardiyak dekompansasyon, metabolik asİdoz, renal fonksiyonların kötüleşmesi, renal koşulların aniden kötüleşmesi (ör: enfeksiyöz hastalıklar), hücresel lizis (ör: ekstremitelerde akut iskemi, rabdomiyoliz, yaygın travma).

Bu hastalarda serum potasyum düzeyleri yakından izlenmelidir (Bkz. 4.5).

Diğer;

Diğer antihİpertansif ilaçlarla olduğu gibi, iskemik kardiyomiyopatisi veya iskemik kardiyovasküler hastalığı olan kişilerde kan basıncının aşın düşmesi miyokart enfarktüsü veya inme ile sonuçlanabilir.

Bu ilaç sorbitol (E420) içermektedir. Nadir kalıtımsal fruktoz intolerans problemi olan hastaların TWYNSTA kullanmaması gerekir.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Klinik çalışmalarda sabit doz kombinasyonunun bileşenleri arasında bir etkileşim gözlenmemiştir.

Kombinasyon İle sık görülen etkileşimler:

Herhangi bir ilaç etkileşim çalışması yapılmamıştır.

Dikkat gerektiren eş zamanlı kullanımlar:

•    Diğer antihİpertansif ilaçlar

Diğer antihİpertansif ilaçlarla birlikte kullanıldığında TWYNSTA’mn tansiyon düşürücü etkisi artabilir.

•    Kan basıncını düşürme potansiyeli olan İlaçlar

Farmakolojik özellikleri nedeni ile şu ilaçların, TWYNSTA da dahil olmak üzere, tüm antihİpertansif ilaçların hipotansif etkisini arttırması beklenebilir: Baklofen, amifostin, nöroleptikler veya antidepresanlar.

Ayrıca, alkol ortostatik hipotansiyonu kötüleştirebilir.

•    Kortikosteroidler (sistemik yol)

Antihİpertansif etkinin azalması.

Telmisartan ile ilişkili etkileşimler

Eş zamanlı kullanımın Önerilmediği ilaçlar:

•    Potasyum tutucu diüretikler veya potasyum destekleri

Telmisartan gibi anjiyotensin II reseptör antagonistleri, diüretiklerin İndüklediği potasyum kaybını azaltır. Potasyum tutucu diüretikler (ör: spirinolakton, eplerenon, triamteren, amilorid), potasyum destekleri veya potasyum içeren tuz bileşikleri serum potasyum düzeyini önemli oranda arttırabilir. Belirlenmiş hipokalemi nedeni ile eş zamanlı kullanım endike ise, bu ilaçlar dikkatli bir şekilde, serum potasyum düzeyleri sık aralıklarla izlenerek kullanılmalıdır.

•    Lityum:

Anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörleri ve telmisartan dahil anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile lityumun birlikte kullanılması sırasında, serum lityum konsantrasyonlarında geri dönüşümlü yükselmeler ve toksisite bildirilmiştir. Eğer bu kombinasyon mutlaka gerekli ise, birlikte kullanım sırasında serum lityum düzeylerinin dikkatle izlenmesi önerilir.

•    Renin-anjıyotensin-aldosteron sistemi (RASS) üzerinde etkili olan diğer antihİpertansif İlaçlar:

Klinik çalışmalara ait veriler, renin-anjyotensin-aldosteron sisteminin, ADE inhibitörleri, anjiyotensin II reseptör blokörleri veya aliskirenin birlikte kullanılmasıyla dual blokajı durumunda ortaya çıkan hipotansiyon, hiperkalemi ve renal fonksiyonların azalması (akut renal yetmezlik dahil) gibi advers olayların, yalnızca bir RAAS-etkili ajanın kullanılmasıyla görülenlere göre, daha yüksek bir sıklıkla ilişkili olduğunu göstermiştir (Bkz. 4.3, 4.4 ve 5.1).

•    Alİskiren ile kullanım:

ARB veya ADE inhibitörlerinİn alİskirenle kullanımı diyabetes mellitus veya böbrek yetmezliği (GFR<60 ml/dak/1.73 m2) olan hastalarda kontrendikedir (Bkz. 4.3 ve 4.4).

Dikkat gerektiren eş zamanlı kullanımlar:

•    Nonsteroİdal antiİnflamatuvar ilaçlar(NSAİİ);

NSAİİ (yani, antiİnflamatuvar dozlarda asetilsalisilik asit, COX-2 inhibitörleri ve selektif olmayan NSAİİ), anjiyotensin II reseptör antagonistlerinin antihipertansif etkilerini azaltabilir. Renal fonksiyonları bozulmuş bazı hastalarda (ör: böbrek fonksiyonları bozulmuş dehidrate veya yaşlı hastalar) anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile siklo-oksijenazı inhibe eden ilaçların birlikte kullanılması, genellikle geri dönüşümlü olan akut renal yetmezlik te dahil, renal fonksiyonların daha da kötüleşmesine yol açabilir. Bu nedenle, bu kombinasyon, özellikle yaşlı hastalarda, dikkatle uygulanmalıdır. Hastalar yeterince hidrate edilmeli ve eş zamanlı tedavinin başlangıcında ve sonrasında periyodik olarak renal fonksiyonlar izlenmelidir.

•    Ramipril:

Ramlpril İle telmisartamn birlikte uygulandığı bir çalışmada, ramipril ve ramiprilatın EAA0-24 ve Cmaks değerlerinde 2.5 kata kadar yükselme gözlenmiştir. Bu gözlemin klinik olarak önemi bilinmemektedir.

GÖz Önüne alınması gereken eş zamanlı kullanımlar:

•    Digoksin:

Telmisartan digoksinle eş zamanlı olarak kullanıldığında, digoksin pik plazma konsantrasyonlarında (%49) ve çukur konsantrasyonda (%20) medyan artışlar gözlenmiştir. Telmisartan uygulamasına başlarken, doz ayarlaması yapılırken ve İlaç kesilirken, digoksin düzeylerinin terapötik aralıklarda kalmasını sağlamak için digoksin düzeyleri izlenmelidir.

Amlodipin ile ilişkili etkileşimler:

Dikkat gerektiren eş zamanlı kullanımlar:

•    CYP3A4 inhibitörleri:

Genç hastalarda CYP3A4 inhibitörü eritromisinin ve yaşlı hastalarda diltiazemin eş zamanlı kullanılması ile, amlodipin plazma konsantrasyonu sırası ile %22 ve %50 oranında artmıştır. Bununla birlikte, bu bulgunun klinik önemi bilinmemektedir. CYP3A4’tİn güçlü İnhibitörlerinİn (yani, ketokonazol, itrakonazol, ritonavir) amlodipinin plazma konsantrasyonlarını diltiazeme göre daha fazla arttırabileceği göz ardı edilemez. Amlodipin, CYP3A4 İnhibitörleri İle dikkatle kullanılmalıdır. Bununla birlikte, bu tip bir etkileşimle İlgili bir advers olay bildirilmemiştir.

•    CYP3A4 indükleyicileri:

CYP3A4 indükleyicilerinin amlodipin üzerindeki etkileri ile ilgili bir veri mevcut değildir. CYP3A4 İndükleyicilerinin (yani, rifampisin, Hypericum perforatum) amlodipin ile eş zamanlı olarak kullanılmaları, amlodipinin plazma konsantrasyonunun düşmesine yol açabilir.

• Greyfurt ve greyfurt suyu:

20 sağlıklı gönüllüye, 10 mg tek doz amlodİpin ile 240 ml greyfurt suyunun eş zamanlı olarak uygulanması, amlodİpin farmakokinetiğİ üzerinde anlamlı bir etki göstermemiştir. Buna rağmen, hastalara amlodİpin ile greyfurt ve greyfurt suyunun birlikte alınması yine de önerilmez. Çünkü bazı kişilerde amlodİpin biyoyararlanımı artabilir ve artmış hipotansif etki ortaya çıkabilir.

Göz önüne alınması gereken diğer eş zamanlı kullanımlar

Simvastatin:

Çoklu dozlarda amlodİpin ile 80 mg sİmvastatinin birlikte uygulanması, tek başına simvastatin uygulanması ile karşılaştırıldığında, simvastatin maruziyetİnde %77’e ulaşan bir artışla sonuçlanmıştır. Bu nedenle, amlodİpin kullanan hastalarda simvastatin dozu günde 20 mg ile sınırlandırılmalıdır.

Diğerleri:

Amlodİpin, digoksin, warfarin, atorvastatin, sildenafil, antiasit ilaçlar (alüminyum hidroksid, magnezyum hidroksid, simetikon), sİmetidin, siklosporin, antibiyotikler ve oral hipoglisemik ilaçlar ile güvenle kullanılmıştır. Amlodİpin ve sildenafil birlikte kullanıldığında, her bir ilaç diğerinden bağımsız olarak kendi hipotansif etkisini göstermektedir.

4.6. Gebelik ve laktasyon

Genel tavsiye

Gebelik kategorisi: Gebelik kategorisi ilk trimester için C, 2. ve 3. trimesterler için İse D’dir. Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar, tedavi süresince tıbben etkili olduğu kabul edilen doğum kontrol yöntemlerini kullanmalıdır.

Anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile tedaviye devam etmek mutlaka gerekmedikçe, gebe kalmayı planlayan hastalar, gebelikte kullanımının güvenli olduğu bilinen alternatif bir antihipertansif tedavisine geçirilmelidir.

Gebelik dönemi

Gebelerde TWYNSTA kullanımı ile ilgili yeterli veri bulunmamaktadır. TWYNSTA ile hayvanlarda üreme toksisitesi ile ilgili çalışmalar yapılmamıştır.

Telmisartan:

Anjiyotensin 11 reseptör antagonistlerinin gebeliğin ilk trimesterinde kullanılması önerilmez (Bkz. 4.4). Anjiyotensin II reseptör antagonistlerinin gebeliğin ikinci ve üçüncü trimesterinde kullanılması ise kontrendikedir (Bkz. 4.3 ve 4.4).

Telmisartan İle yapılan hayvan çalışmalarında üreme toksisitesi gözlenmiştir (Bkz. 5.3)

ADE inhibitörlerinin birinci trimesterde kullanılması İle ortaya çıkan teratojenite riskine ait epidemiyolojik kanıtlar kesin sonuca ulaşmamıştır. Bununla birlikte riskteki küçük bir artış bile ihmal edilemez. Anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile kontrollü epidemiyolojik veriler olmamakla birlikte, bu sınıf ilaçların tümü için benzer riskler söz konusu olabilir.

Anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile tedaviye devam etmek mutlaka gerekli değilse, gebe kalmayı planlayan hastalar gebelikte kullanımının güvenli olduğu kabul edilen alternatif bir antihipertansif tedaviye geçirilmelidir. Hastanın gebe olduğu anlaşılır anlaşılmaz anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile tedavi hemen durdurulmalı ve uygun olduğu takdirde alternatif bir tedavi başlanmalıdır.

Gebeliğin ikinci ve üçüncü trimesterinde anjiyotensin II reseptör antagonisilerinin kullanılmasının, insanlarda fetotoksisite (renal fonksiyonlarda azalma, oligohidramniyoz, kafa kemiklerinde kemikleşme geriliği) ve neonatal toksisıte (renal yetmezlik, hipotansiyon, hiperkalemi) oluşturduğu bilinmektedir (Bkz. 5.3). Gebeliğin İkinci trimesterinden sonra anjiyotensin II reseptör antagonistlerine maruz kalınması halinde, böbrek fonksiyonlarının ve kafatasının ultrasonografik kontrolü önerilmektedir.

Anneleri anjiyotensin II reseptör antagonisti kullanan İnfantlar, hipotansiyon açısından yakından izlenmelidir (Bkz. 4.3 ve 4.4).

Amlodipin:

Gebe maruziyeti ile ilgili az sayıdaki verilerde amlodipin veya diğer kalsiyum reseptör antagonistlerinin fetus üzerinde zararlı bir etkisini göstermemiştir. Bununla birlikte doğum süresinde uzama riski olabilir.

Laktasyon dönemi

Emzirme sırasında telmisartan ve/veya amlodipin kullanımı ile ilgili bir veri olmadığı İçin bu dönemde TWYNSTA kullanımı önerilmez. Özellikle yenİdoğan veya preterm infantlann emzirilmesi sırasında, laktasyon dönemindeki güvenlilik profilinin daha iyi olduğu bilinen alternatif bir tedaviye geçilmelidir.

Üreme yeteneği/ Fertilite

Sabit doz kombinasyonu ile veya her bir etkin madde ile yapılmış kontrollü klinik çalışma verileri mevcut değildir. Telmisartan ve amlodipin kombinasyonu ile ayrıca bir üreme toksisitesi çalışması yapılmamıştır. Preklinİk çalışmalarda, telmisartanın erkek ve dişi fertilitesi üzerinde bir etkisi gözlenmemiştir. Benzer şekilde amlodipin İle erkek ve dişi fertilitesi üzerinde bir etki gözlenmemiştir (Bkz. 5.3).

Preklinİk ve in vitro çalışmalarda, kalsiyum kanal blokörleri ile spermatozoa başında, fekondasyonu bozabilecek geri dönüşümlü biyokimyasal değişiklikler gözlenmiştir. Bu gözlemin klinik önemi bilinmemektedir.

4.7, Araç ve makine kullanımı Üzerindeki etkiler

TWYNSTA,mn araç ve makine kullanımı üzerinde orta dereceli etkileri vardır. Hastalar, senkop, somnolans, sersemlik veya vertigo gibi advers etkilerin ortaya çıkabileceği konusunda uyarılmalıdır (Bkz. 4.8). Bu nedenle araç ve makine kullanımı sırasında hastalara dikkatli olmaları söylenmelidir. Bu tür advers etkileri yaşayan hastalar, araba veya makine kullanmak gibi potansiyel olarak tehlike taşıyan aktivitelerden kaçınmalıdır.

4.8. İstenmeyen etkiler

Güvenlilik profili özeti

En sık gözlenen advers etki baş dönmesi ve periferik ödemdir. Seyrek olarak ciddi senkop oluşabilir (1000 hastada l’den az).

TWYNSTA’nın güvenlilİği ve tolere edilebilirliği, 3500’ün üzerinde hastanın katıldığı ve bunların 2500’den fazlasının telmisartan ile birlikte amlodipin kullandığı 5 kontrollü klinik çalışmada değerlendirilmiştir.

Advers etkilerin cizeleeli listesi

Advers etkilerin yaygınlığı şu şekilde tanımlanır: çok yaygın (> 1/10); yaygın (> 1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan (> 1/1.000 ila < 1/100); seyrek (> 1/10.000 ila < 1/1.000); çok seyrek (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

Her sıklık grubunda advers etkiler ciddiyetteki azalmaya göre sıralanmıştır.

Sistem organ sınıfı

Yaygın

Yaygın olmayan

Seyrek

Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar

sistit

Psikiyatrik hastalıklar

depresyon,

anksiyete,

insomnia

Sinir sistemi hastalıkları

baş dönmesi

somnolans, migren, baş ağrısı, parestezi

senkop, periferik nöropati, hipoestezi, disgozi, tremor

Kulak ve İç kulak hastalıkları

vertigo

Kardiyak hastalıklar

bradikardi,

palpitasyon

Vasküler hastalıklar

hipotansiyon, ortostatik hipotansiyon, flushing

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar

öksürük

Gastrointestinal hastalıklar

abdomlnal ağrı, diyare, bulantı

kusma, gingival hipertrofi, dispepsi, ağız kuruluğu

Deri ve deri altı doku hastalıkları

prurit

ekzema, eritem, döküntü

Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları

artralji, kas spazmları (bacak krampları), miyalji

sırt ağrısı,

ekstremitelerde ağrı (bacak ağrısı)

Böbrek ve idrar hastalıkları

noktüri

Üreme sistemi ve meme

erektil disfonksiyon

hastalıktan

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

periferik

ödem

asteni, göğüs ağnsı, kınklık, ödem

halsizlik

Araştırmalar

karaciğer enzimlerinde yükselme

kan ürik asit düzeyinde yükselme

Bileşenlerle ilgili ek bilgiler

Bileşenlerden herhangi biri ile (telmisartan veya amlodipin) daha Önce bildirilmiş bir istenmeyen etki, TWYNSTA ile yapılan klinik çalışmalarda veya pazarlama sonrası dönemde gözlenmemiş bile olsa, TWYNSTA kullanımı ile de ortaya çıkabilir.

Telmisartan:

Enfeksiyon ve enfestasyonlar:

Yaygm olmayan:    farenjit ve sinüzit dahil üst solunum yolu enfeksiyonu, sistit dahil üriner

sistem enfeksiyonu

Seyrek:    fatal sonuçlanabilen sepsis1

Kan ve lenf sistemi hastalıkları:

Yaygm olmayan:    anemi

Seyrek:    trombositopeni, eozinofili

Bağışıklık sistemi hastalıkları:

Seyrek:    hipersensitivite, anaflaktik reaksiyonlar

Metabolizma ve beslenme hastalıkları:

Yaygın olmayan:    hiperkalemi

Seyrek:    hipoglisemi (diyabetik hastalarda)

Göz hastalıkları:

Seyrek:    görme bozuklukları

Kardiyak hastalıklar:

Seyrek:    taşikardi

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları:

Yaygın olmayan:    dispne

Gastrointestinal hastalıklar:

Yaygın olmayan:    flatulens

Seyrek:    mide rahatsızlıkları

Hepato-bilier hastalıklar:

Seyrek:    karaciğer fonksiyonlarında bozukluk, karaciğer hastalığı2

Deri ve deri altı doku hastalıktan:

Yaygın olmayan:    hiperhidroz

Seyrek:    anjiyoödem (fatal sonuçlanabilen),    ilaç erüpsiyonu, toksik deri erüpsiyonu,

ürtiker

Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları: Seyrek:    tendon ağnsı (tendinit benzeri bulgular)

Böbrek ve idrar hastalıkları:

Yaygın olmayan:    akut renal yetmezlik dahil renal bozukluk

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar:

Seyrek:    grip benzeri hastalık

Araştırmalar:

Yaygm olmayan:    kan kreatinin düzeyinde yükselme

Seyrek:    kan kreatinin fosfokinaz düzeyinde yükselme, hemoglobin düzeyinde azalma

Bu durum tesadüfi olabilir veya henüz bilinmeyen bir mekanizmaya bağlı olarak oluşabilir.

2: Pazarlama sonrası deneyimlerde ortaya çıkan hepatİk fonksiyonlarda bozukluk/karaciğer hastalığı vakalarının çoğunluğu, Japon hastalarda görülmüştür. Japon hastalarda bu advers etkilerin görülme olasılığı daha yüksektir.

Amlodipin:

Kan ve lenf sistemi hastalıkları:

Çok seyrek:    lökositopeni, trombositopeni

Bağışıklık sistemi hastalıkları:

Çok seyrek:    hipersensitivite

Metabolizma ve beslenme hastalıkları:

Çok seyrek:    hiperglisemi

Psikiyatrik hastalıklar:

Yaygın olmayan:    ruh halinde değişiklikler

Seyrek:    konfüzyon

Sinir sistemi hastalıktan:

Çok seyrek:    ekstrapiramidal    sendrom

Göz hastalıklan:

Yaygm olmayan:    görme bozukluklan

Kulak ve iç kulak hastalıklan:

Yaygm olmayan:    tinnitus

Kardiyak hastalıklar:

Çok seyrek:    miyokart enfarktüsü, aritmi, ventriküler taşkardi, atriyal fibrilasyon

Vasküler hastalıklar:

Çok seyrek:    vaskülit

Solunum, göğüs bozukluklan ve mediastinal hastalıklar:

Yaygm olmayan:    dispne, rinit

Gastrointestinal hastalıklar:

Yaygın olmayan:    bağırsak alışkanlıklarında değişiklikler

Çok seyrek:    pankreatit, gastrit

Hepato-bilier hastalıklar:

Çok seyrek:    hepatit, sanlık, hepatik enzimlerde yükselme (çoğunlukla kolestaz ile

uyumlu)

Deri ve deri altı doku hastalıklan:

Yaygın olmayan:    alopesi, purpura, cilt renginde solukluk, hiperhidroz

Çok seyrek:    anjiyoödem, eritema multiforme, ürtiker, eksfoliyatif dermatit, Stevens-

Johnson sendromu, fotosensitivite

Böbrek ve idrar hastalıklan:

Yaygın olmayan:    mikturisyon    bozukluktan, pollakiüri

Üreme sistemi ve meme hastalıklan:

Yaygın olmayan:    jinekomasti

Genel bozulduklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar:

Yaygın olmayan:    ağn

Araştırmalar:

Yaygın olmayan:    kilo artışı, kilo    kaybı

Şüpheli advers reaksivonlann raporlanması:

Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplannın herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr: e-posta: tufam@titck.gov.tr: tel: O 800 314 00 08; faks: 0 312 2183599).

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

Semptomlar:

Doz aşımı İle ortaya çıkan belirti ve bulguların abartılmış farmakolojik etkilerle uyumlu olması beklenir. Telmisartan aşın dozu ile en belirgin belirtilerin hipotansiyon ve taşikardi olması beklenir. Bradikardi, baş dönmesi, serum kreatinin düzeyinde yükselme ve akut renal yetmezlik de bildirilmiştir.

Amlodipin doz aşımı, aşın periferik vazodilatasyon ve muhtemelen refleks taşikardi İle sonuçlanabilir. Fatal sonuçlanabilen şoka kadar gidebilen belirgin ve muhtemelen uzun süreli sistemik hipotansiyon da bildirilmiştir.

Tedavi

Hasta yakından izlenmelidir. Tedavi semptomatik ve destekleyici olmalıdır. Müdahale, ilacın alınmasından itibaren geçen süreye ve semptomlann şiddetine bağlıdır. Tavsiye edilen Önlemler arasında kusturma ve/veya mide yıkanması bulunur. Aktif kömür kullanılması, hem telmisartan hem de amlodipin doz aşımının tedavisinde faydalı olabilir.

Serum elektolitleri ve kreatinin düzeyleri sık aralıklarla izlenmelidir. Eğer hipotansiyon oluşursa hasta supin pozisyonda, ekstremdeler yüksekte tutulmalı, hızla tuz ve sıvı replasmanı yapılmalıdır.

Destekleyici tedavi başlatılmalıdır. İntravenöz kalsiyum glukonat, kalsiyum kanal blokajı etkilerinin geri döndürülmesinde yararlı olabilir. Telmisartan ve amlodipin kandan hemodiyaliz ile uzaklaştınlamaz.

İnme İnme İnme, beynin hasar görmesinin sonucudur. Bu hasar, beynin bir kısmındaki ya bir kanama ya da akut kan eksikliği nedeniyle o kısmın geçici ya da kalıcı olarak işlevini yapamamasına yol açar. Kalp Krizi Kalp Krizi Kalbe giden kan akışı durduğunda kalp krizi meydana gelir.