OSIBAN 6 mg/6 ml IV inf. için kon. çöz. içeren flakon Klinik Özellikler

Ibandronik Asit }

Kas İskelet Sistemi > Kemik İlaçları > İbandronik Asit
Koçak Farma İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş. | 20 January  2012

4.1. Terapötik endikasyonlar

OSİBAN;

- Kemik metastazlı meme kanseri hastalarındaki iskelet ile ilgili olayların (radyoterapi ve cerrahiyi gerektiren komplikasyonlar ve patolojik fraktür) önlenmesinde

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

OSİBAN tedavisi sadece kanser tedavisinde deneyimli doktorlar tarafından başlatılmalıdır. Intravenöz uygulama içindir. Tek kullanımlık içindir. Partikül içermeyen çözeltiler kullanılmalıdır.

Pozoloji:

Kemik Metastazlı Meme Kanseri Hastalarındaki İskelet ile İlgili Olayların Önlenmesi

Kemik metastazlı meme kanseri hastalarındaki iskelet ile ilgili olayların önlenmesi için önerilen doz, her 3-4 haftada bir verilen 6 mg intravenöz infüzyondur.

Tümörün neden olduğu hiperkalsemi tedavisi

Genel olarak, osteolitik kemik metastazı olan hastalar, hümoral tipte hiperkalsemisi olan hastalara göre daha düşük dozlara gereksinim

duymaktadırlar. Şiddetli hiperkalsemisi (albümine göre düzeltilmiş serum kalsiyumu* > 3 mmol/L veya > 12 mg/dL) olan çoğu hastada 4 mg’lık tek doz yeterlidir. Orta derecede hiperkalsemi olan hastalarda (albümine göre düzeltilmiş serum kalsiyumu < 3 mmol/L veya < 12 mg/dL) 2 mg etkili bir dozdur. Klinik çalışmalarda kullanılan en yüksek doz 6 mg olmuştur ancak bu doz etkinlik acısından ek bir fayda getirmez.

* Albümine göre düzeltilmiş serum kalsiyumu konsantrasyonları aşağıdaki gibi hesaplanmaktadır:

Albümine göre düzeltilmiş

serum kalsiyumu (mmol/L) = serum kalsiyumu (mmol/L) -[0.02 x albumin

(g/L)]+ 0.8

veya

Albümine göre düzeltilmiş

serum kalsiyumu (mg/dL) = serum kalsiyumu (mg/dL) + 0.8 x [4-albümin

(g/dL)]

Albümine göre düzeltilmiş serum kalsiyumunu mmol/L’yi mg/dL’ye çevirmek için 4 ile çarpınız.

Uygulama sıklığı ve süresi

Kemik Metastazlı Meme Kanseri Hastalarındaki İskelet ile İlgili Olayların Önlenmesi

Doz, en az 15 dakikada infüzyon yoluyla uygulanmalıdır. İnfüzyon için, flakon içeriği 100 ml izotonik sodyum klorür çözeltisine veya 100 ml %5’lik dekstroz çözeltisine eklenmelidir.

Daha kısa infüzyon zamanı (ör: 15 dak.) yalnızca normal böbrek fonksiyonu veya hafif böbrek yetmezliği olan hastalar için kullanılmalıdır. Kreatin klerensi 50 ml/dak.’nın altında olan hastalar için kısa infüzyon zamanını tanımlayacak bir veri bulunmamaktadır.

Tümörün neden olduğu hiperkalsemi tedavisi

OSİBAN ile tedaviye başlamadan önce, hasta %0.9 sodyum klorürle yeterli rehidrate edilmelidir. Tümörün tipi ile birlikte, hiperkalseminin şiddeti de dikkate alınmalıdır.

Çoğu vakada yüksek serum kalsiyum düzeyi normal sınırlara 7 günde indirilebilir. Nükse kadar geçen ortalama süre (albümine göre düzeltilmiş serum kalsiyum düzeyinin 3 mmol/L’nin üzerine yeniden çıkması) 2 mg ve 4 mg dozlarda 18-19 gündür. Nükse kadar geçen ortalama süre 6 mg’lık dozda 26 gündür.

Sınırlı sayıda hasta (50 hasta) hiperkalsemi için ikinci bir infüzyon almıştır. Tekrarlayan hiperkalsemi durumunda veya yeterli etkinlik sağlanamadığında, tedavinin tekrarı düşünülmelidir.

Uygulama şekli:

OSİBAN infuzyon için konsantre çözelti, intravenöz infüzyon yoluyla uygulanmalıdır. Bu amaçla, flakon içeriği 500 ml izotonik sodyum klorür çözeltisine (veya 500 ml %5’lik dekstroz çözeltisi) eklenmeli ve 2 saatten daha uzun sure infüzyon yoluyla uygulanmalıdır.

Hazırlanan çözeltinin dikkatsizce arter-içi uygulaması tavsiye edilmediği gibi, paravenöz uygulama da doku hasarına neden olabilir, OSİBAN infüzyon için konsantre çözeltinin intravenöz olarak uygulandığından emin olmaya özen gösterilmelidir.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler: Karaciğer yetmezliği:

Karaciğer yetmezliği olan hastalarda herhangi bir doz ayarlaması yoktur.
Böbrek yetmezliği:

Çeşitli derecelerde böbrek yetmezliği olan hastalarda ibandronata maruziyete artışla ilişkili tolere edilebilirlikte bir azalma olduğuna dair bir kanıt bulunmamaktadır. Ancak kemik metastazlı meme kanseri hastalarında iskelet ile ilgili olayların önlenmesi için aşağıdaki tavsiyelere uyulmalıdır:

Kreatinin klerensi (ml/dak)

Doz/İnfüzyon zamanı1

İnfüzyon hacmi2

>50

6 mg/ 15 dak

100 ml

30>KLkr<50

6 mg/ 1 saat

500 ml

<30

2 mg/ 1 saat

500 ml

1 Her 3-4 haftada bir uygulama %0.9 sodyum klorür çözeltisi veya %5 dekstroz çözeltisi

Kreatinin klerensi < 50 ml/dak olan kanser hastalarında 15 dakikalık infüzyon zamanı araştırılmamıştır.

Pediyatrik popülasyon:

Güvenlilik ve etkinlik üzerine yeterli veri bulunmadığından OSİBAN 18 yaşın altındaki hastalar için tavsiye edilmemektedir.

Geriyatrik popülasyon:

4.3. Kontrendikasyonlar

İbandronik aside veya formülasyonda bulunan herhangi bir bileşene karşı aşırı duyarlı olan hastalarda kullanımı kontrendikedir.

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

Klinik çalışmalar, uzun süreli OSİBAN tedavisi ile böbrek fonksiyonlarında herhangi bir bozulma belirtisi göstermemiştir. Bununla birlikte, herbir hastanın klinik değerlendirmesine bağlı olarak, OSİBAN ile tedavi edilen hastalarda böbrek fonksiyonu, serum kalsiyum, fosfat ve magnezyum seviyelerinin izlenmesi tavsiye edilir.

Klinik veri bulunmadığından, ağır karaciğer yetmezliği olan hastalar için önerilen bir doz ayarlaması yoktur.

Kalp yetmezliği riski bulunan hastalarda aşırı hidratasyondan kaçınılmalıdır.

Metastatik kemik hastalığı için OSİBAN tedavisine başlanmadan önce, hipokalsemi ve diğer kemik, mineral metabolizması bozuklukları etkin şekilde tedavi edilmelidir. Tüm hastalar için, yeterli miktarda kalsiyum ve D vitamini alımı önemlidir. Günlük alımın yetersiz olduğu durumlarda, hastalar kalsiyum ve D vitamini desteği almalıdırlar.

Primer olarak intravenöz uygulanan bifosfonatlar dahil çeşitli tedavi rejimleri gören kanserli hastalarda, genellikle diş çekimi ve/veya lokal infeksiyonla (osteomiyelit dahil) ilişkili çene osteonekrozu vakaları bildirilmiştir. Bu hastaların büyük çoğunluğu aynı zamanda kemoterapi ve kortikosteroidleri de almıştır. Çene osteonekrozu, ayrıca oral bifosfonatlarla tedavi edilen osteoporoz hastalarında da rapor edilmiştir.

Beraberinde gelen risk faktörleri (ör: kanser, kemoterapi, radyoterapi, kortikosteroidler, zayıf oral hijyen) bulunan hastalarda, bifosfonatlarla tedavi öncesinde uygun koruyucu diş hekimliği ile dental bir kontrol düşünülmelidir.

Bu hastalar tedavi süresince, invaziv dental prosedürlerden eğer mümkünse kaçınmalıdır. Bifosfonat tedavisi sırasında çene osteonekrozu gelişen hastalarda, dental ameliyat durumu kötüleştirebilir. Dental prosedürlere ihtiyaç duyan hastalar için bifosfonat tedavisinin kesilmesinin çene osteonekrozu riskini azalttığına dair veri bulunmamaktadır. Tedaviyi yapan hekimin klinik kararı, tek tek yarar/risk değerlendirmesine dayanarak her hastanın tedavisine yol göstermelidir.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

OSİBAN, kalsiyum içeren çözeltilerle karıştırılmamalıdır.

Multipl miyelomlu hastalarda, melfalan/prednizolon ile birlikte uygulandığında

hiçbir etkileşim gözlenmemiştir.

Post menopozal kadınlarda yapılan diğer etkileşme çalışmaları, tamoksifen veya hormon replasman tedavisi (östrojen) ile etkileşim potansiyeli olmadığını göstermiştir.

Dispozisyonla ilişkili klinik olarak anlamlı bir ilaç etkileşimi bulunmamaktadır. İbandronik asit sadece renal sekresyon ile elimine edilir ve biyotransformasyona uğramaz. Sekresyon yollarının, diğer etkin maddelerin atılımında rol alan, bilinen asidik veya bazik transport sistemlerini içermediği gözlenir. Ayrıca, ibandronik asit major insanda hepatik P450 izoenzimlerini inhibe etmez ve farelerde hepatik sitokrom P450 sistemlerini indüklemez. Terapötik konsantrasyonlarda plazma proteinlerine bağlanma oranı düşüktür. Bu sebeple, ibandronik asidin diğer etkin maddelerin yerini alma olasılığı düşüktür.

Her iki ilaç da serum kalsiyum seviyelerini uzun süreli olarak düşürdüğünden, bifosfonatlar aminoglikozidlerle birlikte uygulandığında önlem alınması tavsiye edilir. Olası simultane hipomagnezemi varlığına karşı ayrıca dikkat edilmelidir.

Klinik çalışmalarda OSİBAN, genel olarak kullanılan antikanser ilaçları, diüretikler, antibiyotikler ve analjezik ilaçlar ile birlikte klinik bir etkileşim meydana gelmeden uygulanmıştır.

Etkileşme çalışmaları yalnızca yetişkinlerde yapılmıştır.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

Özel popülasyonlara ilişkin hiçbir klinik etkileşim çalışması yürütülmemiştir.
Pediyatrik popülasyon:

4.6. Gebelik ve laktasyon

Genel tavsiye

Gebelik kategorisi: C

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

OSİBAN’ın gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri bulunmamaktadır. Farelerle gerçekleştirilen çalışmalar, üreme toksisitesi göstermiştir. İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.

OSİBAN gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Gebelik dönemi

OSİBAN’ın gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir. İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir. Osiban gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.

Laktasyon dönemi

İbandronik asidin anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Emziren farelerle gerçekleştirilen çalışmalar, intravenöz uygulama sonrasında sütte düşük miktarlarda ibandronik asit varlığını göstermiştir. OSİBAN emziren annelerde kullanılmamalıdır.

Üreme yeteneği/Fertilite

4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

4.8. İstenmeyen etkiler

Advers olaylar sistem organ sınıfı ve sıklığa göre şu yaklaşımla sıralanmıştır: çok yaygın (>1/10), yaygın (> 1/100 ila < 1/10), yaygın olmayan (> 1/1.000 ila < 1/100), seyrek (> 1/10.000 ila < 1/1.000) ve çok seyrek (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

Tümörün neden olduğu hiperkalsemi tedavisi

Bağışıklık sistemi bozuklukları

Çok seyrek : Aşırı duyarlılık

Metabolizma ve beslenme bozuklukları

Yaygın : Hipokalsemi

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal bozuklukları

Çok seyrek : Bronkospazm. Asetilsalisilik aside duyarlı astım hastalarında diğer bifosfonat uygulanması bronkokonstrüksiyonu ile ilişkilendirilmiştir.

Deri ve deri altı doku bozuklukları

Çok seyrek : Anjiyonörotik ödem

Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıkları

Yaygın : Kemik ağrısı

Yaygın olmayan : Miyalji

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin bozukluklar

Çok yaygın : Pireksi

Yaygın olmayan : İnfluenza benzeri hastalık, sertlik

Kemik Metastazlı Meme Kanseri Hastalarındaki İskelet ile İlgili Olayların Önlenmesi

Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar

Yaygın : Enfeksiyon

Yaygın olmayan : Sistit, vajinit, oral kandidiaz

İyi huylu ve kötü huylu neoplazmalar (kist ve polipler de dahil) Yaygın olmayan : Benign deri neoplazması

Kan ve lenf sistemi bozuklukları

Yaygın olmayan : Anemi, kan diskrazisi

Endokrin bozuklukları

Yaygın : Paratiroid bozuklukları

Metabolizma ve beslenme bozuklukları

Yaygın olmayan : Hipofosfatemi

Psikiyatrik bozukluklar

Yaygın olmayan : Uyku bozukluğu, anksiyete, duygu durum etkilenmesi
Sinir sistemi bozuklukları

Yaygın : Baş ağrısı, baş dönmesi, tat alma duyusunda bozukluk

Yaygın olmayan :Serebrovasküler bozukluk, sinir kökü lezyonu, amnezi, migren, nöralji, hipertoni, hiperestezi, ağız çevresinde uyuşukluk, koku duyusunun bozulması

Göz bozuklukları

Yaygın : Katarakt

Kulak ve iç kulak bozuklukları

Yaygın olmayan : Sağırlık

Kardiyak bozukluklar

Yaygın : İleti liflerinin bloke olması

Yaygın olmayan : Miyokard iskemisi, kardiyovasküler bozukluklar, çarpıntı

Vasküler bozukluklar

Yaygın olmayan : Hipertansiyon, lenfoödem, varisli damarlar

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal bozuklukları

Yaygın : Farenjit

Yaygın olmayan : Akciğer ödemi, hırıltılı nefes

Gastrointestinal bozukluklar

Yaygın : Diyare, dispepsi, bulantı, gastrointestinal ağrı, diş bozuklukları

Yaygın olmayan : Gastroenterit, yutma güçlüğü, gastrit, ağızda ülserasyon, dudak iltihabı

Hepato-bilier bozukluklar

Yaygın olmayan : Kolelitiyazis

Deri ve deri altı doku bozuklukları

Yaygın : Deri bozuklukları, ekimoz

Yaygın olmayan : Döküntü, alopesi

Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıkları

Yaygın : Miyalji, artralji, eklem bozukluğu, osteoartrit

Böbrek ve idrar bozuklukları

Yaygın olmayan : Üriner retansiyon, renal kist

Gebelik, pueperiyum durumları ve perinatal bozukluklar

Yaygın olmayan : Pelvik ağrı

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin bozukluklar

Yaygın : Asteni, influenza-benzeri hastalık, periferal ödem, susuzluk

hissi

Yaygın olmayan : Hipotermi
Araştırmalar

Yaygın : Artan Gamma-GT, artan kan kreatinini

Yaygın olmayan : Kan alkalen fosfataz artışı, kilo kaybı

Yaralanma ve zehirlenme

Yaygın olmayan : Yara, enjeksiyon bölgesi ağrısı

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

OSİBAN ile ilgili akut zehirlenme vakası bildirilmemiştir. Yüksek dozlarla yapılan klinik öncesi çalışmalarda toksisite açısından karaciğer ve böbreğin hedef organlar olduğu bulunduğundan, karaciğer ve böbrek fonksiyonları izlenmelidir. Klinik olarak ilişkili hipokalsemi, kalsiyum glukonatın intravenöz infüzyon uygulaması ile düzeltilmelidir.

Sırt Ağrısı Sırt Ağrısı Sırt ağrısı birden bire ortaya çıkıp şiddetli (akut) olabilir veya zamanla gelişip daha uzun süreli sorunlara (kronik) neden olabilir. Astım Astım Astımlı kişilerin akciğerlerindeki hava boruları (bronşlar) hassastır. Bu kişiler belirli tetikleyici faktörlere maruz kaldıklarında, hava boruları nefes almalarını güçleştirecek şekilde daralır.