NOKREV 50 mg film kaplı tablet Klinik Özellikler

Naltrexone }

Sinir Sistemi > Bağımlılık İlaçları > Naltrekson
Liba Laboratuarları A.Ş. | 27 December  2022

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

    4.1. Terapötik endikasyonlar

    NOKREV, alkol ve opioid bağımlılığının çok yönlü tedavisinin bir parçasıdır.

    4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

    Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:

    NOKREV tedavisi, bu konuda deneyimli bir hekim tarafından başlatılmalı ve izlenmelidir. Yetişkinler için önerilen doz: Önerilen doz her gün 50 mg'lık tek bir tablettir.

    NOKREV ile tedaviye başlanmadan önce hastanın 7-10 gün boyunca herhangi bir opioid almadığı doğrulanmadıkça, opioidlere bağımlı olan veya kullandığı şüphelenilen hastalar nalokson provokasyon testine tabi tutulmalıdır (bkz, Bölüm Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).

    NOKREV'in yardımcı bir tedavi olması ve alkol bağımlılığından tümüyle kurtulma süresinin kişiye göre değişmesi nedeniyle, standart bir tedavi süresinin belirlenememesine karşın, 3 aylık bir başlangıç dönemi düşünülmelidir. Bununla birlikte, uzun süreli uygulama gerekebilir.

    NOKREV'in kontrollü klinik çalışmalar içerisindeki etkinliği 12 aylık bir dönemdir.

    Uygulama şekli:

    Tabletler çiğnenmeden, bir miktar su ile ağızdan alınır.

    Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

    Böbrek / Karaciğer yetmezliği:

    Ciddi böbrek ve karaciğer yetmezliği olan hastalarda kullanılmamalıdır.

    Pediyatrik popülasyon:

    Güvenlilik ve etkililik açısından naltrekson hidroklorür ile ilgili yeterli veri olmadığından 18

    yaşından küçük çocuklarda kullanımı önerilmemektedir.

    Geriyatrik popülasyon:

    Geriyatrik popülasyon için kullanımı konusunda güvenlilik ve etkililik açısından yeterli bilgi

    bulunmamaktadır.

    4.3. Kontrendikasyonlar

      Daha önce naltrekson hidroklorüre, laktoza ya da diğer yardımcı maddelere karşı tolerans

      göstermemiş hastalarda,

      Opioid analjeziklerin uygulanmasında,

      Ani ilaç kesilmesinin başarısız olduğu opioid bağımlısı hastalarda,

      Ani ilaç kesilmesi semptomları bulunan hastalarda,

      Nalokson hidroklorür verilmesinden sonra ani ilaç kesilmesi semptomları gösteren hastalarda,

      Opioidler için pozitif idrar testi veren hastalarda,

      Ciddi böbrek yetmezliğinde,

      Ciddi karaciğer yetmezliğinde,

      Akut hepatitte, kontrendikedir.

    4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

    Alkol bağımlısı hastaların tedavisi, bu konuda deneyimli bir hekim tarafından başlatılmalı ve izlenmelidir.

    Alkol bağımlısı bireylerin yetersiz karaciğer fonksiyonu belirtilerini göstermesi yaygındır. Önerilenden daha yüksek dozlarda (300 mg/gün'e kadar) naltrekson alan obez ve yaşlı hastalarda anormal hepatik fonksiyon test parametreleri bildirilmiştir. Tedaviden önce ve tedavi süresince hepatik fonksiyon kontrolleri yapılmalıdır. Böbrek yetmezliği olan hastalarla, serum hepatik enzim düzeyleri normal değerin 3 katını aşan hastalara özel ilgi gösterilmelidir.

    Naltrekson tedavisi süresince opioidlerin kullanımına karşı (örneğin; opioid içeren öksürük ilaçları, genel soğuk algınlığı tedavisi için opioid içeren semptomatik ilaçlar veya opioid içeren diyare ilaçları, vb.) hastalar uyarılmalıdır (bkz. Bölüm 4.3). Hasta, acil durumlarda opioid analjezisi ya da anestezisi gibi opioid tedavisine ihtiyaç duyduğu takdirde, gereken doz normalden daha yüksek olabilir. Bu gibi durumlarda solunum depresyonu ve dolaşımla ilgili etkiler daha şiddetli ve kalıcı olacaktır. Histamin salınımı ile ilgili semptomlar da (diyaforez, kaşıntı ve diğer cilt ve mukokütanöz belirtiler) daha kolaylıkla kendini gösterebilir.

    NOKREV ile tedavi süresince ağrılı durumlar sadece opioid içermeyen ağrı kesiciler ile tedavi edilmelidir.

    Hastalar, naltreksonun kesilmesinden sonra blokajı aşmak için yüksek dozda opioidlerin kullanılması halinde ölüme de neden olabilen akut opioid aşırı doz ile sonuçlanabileceği konusunda uyarılmalıdır.

    Hastalar, NOKREV ile tedaviden sonra opioid içeren ilaçlara daha duyarlı olabilir.

    Herhangi bir opioid kullanımını saptamak için nalokson provokasyonu önerilir. Nalokson ile

    başlayan yoksunluk sendromu, NOKREV ile başlayan yoksunluğa göre daha kısa sürelidir. Önerilen prosedür aşağıdaki gibidir:

      0.2 mg nalokson hidroklorür i.v. enjeksiyonu uygulanır.

      30 saniye sonra herhangi advers reaksiyon oluşmadığı takdirde 0.6 mg'lık nalokson hidroklorür dozu daha i.v. yoldan uygulanır.

      Yoksunluk semptomlarının herhangi bir belirtisini saptamak için hasta 30 dakika süreyle gözlenmelidir.

    Herhangi bir yoksunluk semptomu oluşursa, naltrekson tedavisi başlatılmamalıdır. Test sonucunun negatif olması halinde NOKREV ile tedaviye geçilebilir. Hastanın opioidden arınmış olduğu konusunda bir şüphe duyulursa 1.6 mg'lık dozla işlem tekrarlanabilir.

    Herhangi bir reaksiyon oluşmaması durumunda hastaya 25 mg Naltrekson hidroklorür verilebilir.

    Klinik olarak belirgin yoksunluk sendromu gösteren hastalarda ya da opioidler için üre testinin pozitif olması durumunda nalokson provokasyon testi yapılmamalıdır.

    NOKREV laktoz monohidrat içermektedir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da gluktoz-galaktoz malabsorbsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

    4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

    Günümüzde naltreksonun, diğer maddelerin farmakokinetikleri üzerindeki etkisine ilişkin klinik deneyim ve deneysel veriler sınırlı düzeydedir. Naltreksonla diğer tıbbi ürünlerin kombine tedavisi dikkatle yürütülmeli ve yakından takip edilmelidir.

    Etkileşim çalışmaları mevcut değildir.

    In vitro çalışmalar, naltrekson ve aktif metaboliti olan 6-beta-naltreksolun insan sitokrom P450 enzimleri tarafından metabolize edilmediğini göstermektedir. Bu nedenle naltrekson hidroklorür farmakokinetiğinin ilaçları inhibe eden sitokrom P450 enzimi tarafından etkilenmesi olası değildir.

    Naltrekson ve tiyoridazin ile birlikte kullanımından sonra bir letarji ve somnolans vakası rapor edilmiştir.

    Naltrekson ve akamprozatın birlikte kullanımı ile ilgili yapılan bir güvenlilik ve tolerabilite çalışmasından elde edilen veriler alkol bağımlısı bireylerde, naltrekson uygulamasının akamprozat plazma düzeyini belirgin şekilde arttırdığını göstermiştir.

    Naltreksonun diğer psikofarmakolojik ajanlarla (örneğin; disülfiram, amitriptilin, doksepin, lityum, klozapin, benzodiazapinler) etkileşimi araştırılmamıştır.

    Bugüne kadar naltrekson hidroklorür ve kokain arasında herhangi bir etkileşim tanımlanmamıştır.

    Opioid içeren ilaçlar ile ilgili etkileşimler için Bölüm Özel kullanım uyarıları ve önlemlerine bakınız.

    4.6. Gebelik ve laktasyon

    Gebelik kategorisi C.

    Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon) NOKREV için hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik ve/veya embriyonel/fetal gelişim ve/veya doğum ve/veya doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir. İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.

    Gebelik dönemi

    NOKREV'in gebelerde kullanımı ile ilgili yeterli veri bulunmamaktadır. Naltrekson hidroklorür ile hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalarda teratojenik etki görülmemiştir (bkz. Bölüm 5.3). Bununla birlikte doktor, gebelik döneminde NOKREV'le tedavi konusunda belirgin endikasyonlara bağlı olarak ve risk/yarar ilişkisini değerlendirerek ilacın kullanılmasına karar vermelidir. Hamile olmaya karar veren hastalar bu konuda doktoru bilgilendirmelidir.

    Laktasyon dönem

    Naltrekson hidroklorür'ün anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Emzirme döneminde NOKREV'le tedavi konusunda risk/yarar ilişkisini değerlendirerek ilacın kullanılmasına karar verilmelidir.

    Üreme yeteneği/Fertilite

    Üreme yeteneği üzerine etkisi bilinmemektedir.

    4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

    NOKREV baş dönmesi ve güçsüzlük oluşturabileceği için zihinsel ve/veya fiziksel yeteneklerin zayıflamasına neden olabilir. Bu nedenle araç ve makine kullanımı sırasında dikkatli olunmalıdır.

    4.8. İstenmeyen etkiler

    NOKREV toleransı iyi olan bir ilaçtır. Yan etkiler genellikle tedavinin başlangıcında ortaya çıkar ve daha sonra kaybolur. Klinik çalışmalarda aşağıdaki yan etkiler bildirilmiştir.

    Bunlar; çok yaygın (1/10), yaygın (1/100 ila <1/10), yaygın olmayan (1/1.000 ila <1/100) ve seyrek (1/10.000 ila <1/1.000), çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor) olarak sınıflandırılır.

    Kan ve lenf sistemi hastalıkları

    Çok seyrek: İdiopatik trombositopenik purpura

    Psikiyatrik hastalıkları

    Yaygın: Enerji artışı, bunalım, asabiyet

    Seyrek: Depresyon, intihar eğilimi, intihara teşebbüs

    Sinir sistemi hastalıkları

    Çok yaygın: Baş ağrısı, uyku bozuklukları, halsizlik, sinirlilik

    Yaygın: Susuzluk, baş dönmesi, titreme, aşırı terleme

    Seyrek: Görsel bozukluklar, konuşma bozuklukları, kulak çınlaması

    Göz hastalıkları

    Yaygın: Artan gözyaşı salgısı

    Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları

    Yaygın: Göğüs ağrısı

    Gastrointestinal hastalıkları

    Çok yaygın: Karın ağrısı, karın krampları, bulantı, kusma isteği Yaygın: İshal, kabızlık

    Hepatobiliyer hastalıkları

    Seyrek: Hepatik rahatsızlıklar

    Deri ve deri altı doku hastalıkları

    Yaygın: Deri döküntüsü

    Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları

    Çok yaygın: Kas ve eklem ağrısı

    Üreme sistemi ve meme hastalıkları

    Yaygın: Boşalmada gecikme, potens bozuklukları

    Genel bozukluklar veya uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları

    Çok yaygın: Güçsüzlük

    Yaygın: İştah kaybı

    Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

    Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).

    4.9. Doz aşımı ve tedavisi

    NOKREV'in aşırı doz alımındaki semptomları konusunda bilgi bulunmamaktadır. Bir hafta

    içinde alınan 800 mg'a kadar günlük doz iyi tolere edilir.

    Aşırı doz alımında hemen doktora ve acil yardıma başvurulmalı ve semptomatik tedavi

    yapılmalıdır.

    Tiroid Kanseri Tiroid Kanseri En sık görülen tiroid kanseri türü olan papiller tiroid kanseri, tüm tiroid kanserlerinin yaklaşık %70'ini oluşturur. Dış Gebelik Dış Gebelik Dış gebelik, her 100 gebelikten birini etkileyen, sık görülen ve ölüme sebep olabilecek bir durumdur. Bu, döllenen yumurta, rahimin dışına yerleşirse, oluşan bir durumdur. Gebelik ilerledikçe, ağrıya ve kanamalara sebep olur.