NEOFLEKS HIPERTONIK %3 NACL çözeltisi 250 ml setli Farmakolojik Özellikler

Sodyum Klorür }

Kan ve Kan Yapıcı Organlar > Diğer Damara Enjekte Edilen Solüsyonlar > Sodyum Klorür
Turktıpsan Sağlık Turizm Eğitim Ve Ticaret A.Ş | 16 March  2012

5.   FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER

5.1.   Farmakodinamiközellikleri

Sodyum ve klorür, serumda ve ekstrasellüler sıvıda elektronötralite ve osmolariteyi temin ve idame ettiren en önemli iyonlardır. Serumda 142 mEq/L Sodyum ve 102 mEq/L Klorür,interstisyel sıvıda 145 mEq/L Sodyum ve 114 mEq/L Klorür bulunur. İntrasellüler sıvıda ise 10 mEq/kg sodyum vardır. Sodyum Klorür vücuttaki su dağılımını kontrol eder. Sıvı ve elektrolit dengesini,osmotik basıncı ayarlar. Sodyum ekstrasellüler sıvının başlıca katyonudur. Klorür ise ekstrasellüler sıvının başlıca anyonudur ve sodyumun fizyolojik düzenini sağladığı gibi vücudun asit-baz dengesinin değişmesi,serumdaki klorür konsantrasyonu ile kendini gösterir. Klorür iyonu,bu etkisini bikarbonat iyonu ile bağlantılı olarak gösterir.

5.2.   Farmakokinetiközellikleri

Genel özellikler

Emilim :

Parenteral verilen bir ürün olduğu için emilimin tam olduğu değerlendirilir. Dağılım :

Sodyum tuzları ekstrasellüler sıvıda bulunan erimiş maddelerin %90’nını teşkil ettiğinden, sodyum dengesi ve ekstrasellüler sıvı hacmindeki değişmeler birbirlerine sıkı olarak bağlıdır. Su ve tuz alımı ve atılımı ile ilgili vücut kontrol mekanizmaları ekstrasellüler sıvıda sodyum konsantrasyonunu sabit tutmaya yöneliktir.

Biyotransformasyon :

Organizmaya Sodyum Klorür infüzyonu verildiğinde ekstrasellüler sıvı hacmi genişler (Hipervolemi) ve dolaşım sisteminin çeşitli yerlerindeki baroreseptörler bunu hissederek sodyum itrahını arttırıcı mekanizmaları harekete geçirirler. Bu mekanizmalar,renin-angiotensin-aldosteron sistemi,atrial natriüretik hormon,peritübüler hidrostatik ve onkotik basınç ve renal simpatik innervasyon ( Kateşolaminler ) dur.

Eliminasyon :

5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

Neofleks Hipertonik % 3 Sodyum Klorür Çözeltisi bileşiminde bulunan etkin maddelerin mutajenik, teratojenik, karsinojenik etkilerinin bulunup bulunmadığına dair bir çalışma yapılmamıştır.

Parkinson  Hastalığı Parkinson Hastalığı Hastalık ilk kez 1817 de İngiliz doktor James Parkinson tarafından tanımlanmış ve Dr. Parkinson hastalığı “sallayıcı felç” olarak kaleme almış. İnme İnme İnme, beynin hasar görmesinin sonucudur. Bu hasar, beynin bir kısmındaki ya bir kanama ya da akut kan eksikliği nedeniyle o kısmın geçici ya da kalıcı olarak işlevini yapamamasına yol açar.