LACIPIL 4 mg 28 tablet Klinik Özellikler

Lacidipin }

Kalp Damar Sistemi > Seçici kalsiyum kanal blokerleri > Lacidipin
Glaxo Smith Kline İlaçları San.Ve Tic.A.Ş | 17 May  2013

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

    4.1. Terapötik endikasyonlar

    Hipertansiyon tedavisinde, tek başına veya beta blokörler, diüretikler ve anjiyotensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörleri gibi diğer antihipertansif ilaçlarla birlikte kullanılır.

    4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

    Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:

    Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde;

    Tavsiye edilen başlangıç dozu günde bir defa 4 mg'dır. LACİPİL yiyeceklere bağlı olmaksızın günün herhangi bir zamanında alınabilir. Gerekirse, doz tüm farmakolojik etkilerini göstermesi için yeterli bir süre verildikten sonra 6 mg'a yükseltilebilir. Pratikte bu uygulama, klinik tablo dozu daha çabuk yükseltmeyi gerektirmedikçe 3-4 haftadan az olmamalıdır. 6 mg/gün üzerindeki dozların anlamlı derecede daha etkili olduğu gösterilmemiştir.

    Uygulama şekli:

    Her gün aynı saatte, tercihen sabah alınmalıdır.

    Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

    Karaciğer yetmezliği:

    Lasidipin başlıca karaciğer tarafından metabolize edilir ve bu nedenle karaciğer yetmezliği olan hastalarda LACİPİL'inbiyoyararlanımıartabilirvehipotansif etki artabilir. Bu hastalar

    Böbrek yetmezliği: LACİPİL böbreklerden atılmadığı için böbrek hastalarında dozun değiştirilmesine gerek kalmaz.

    Pediyatrik popülasyon: Çocuklarda LACİPİL ile ilgili klinik deneyim yoktur.

    Geriatrik popülasyon: Doz ayarlanmasına gerek yoktur. Tedavi süresiz devam ettirilebilir.

    4.3. Kontrendikasyonlar

    İlacın bileşimindeki etkin maddeye veya bölüm 6.1'de listelenen yardımcı maddelerden herhangi birine aşırı duyarlılık hallerinde kullanılmamalıdır.

    Dihidropiridinler ile önceden alerjik reaksiyon gösteren hastalarda çapraz reaksiyon riski nedeniyle çok dikkatli kullanılmalıdır.

    Diğer kalsiyum antagonistlerinde olduğu gibi, kardiyojenik şok ve kararsız anjina gelişen hastalarda LACİPİL kesilmelidir. Ek olarak, dihidropiridinlerin aort stenozu olan hastalarda koroner arter kan akışını azalttığı gösterildiğinden LACİPİL'in bu hastalarda kullanılması kontrendikedir.

    LACİPİL miyokard enfarktüsü sırasında ya da 1 ay içinde kullanılmamalıdır.

    Ender görülen kalıtsal bir durum sebebiyle LACİPİL'in içeriğindeki yardımcı maddeyle geçimsizlik yaşayabilecek olan hastalarda LACİPİL'in kullanımı kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.4).

    4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

    LACİPİL ile yapılan çalışmalarda sinoatriyel düğümün (SA) spontan fonksiyonlarını etkilemediği veya atriyoventriküler düğümde (AV) iletim uzamasına neden olmadığı görülmüştür. Ancak; kalsiyum antagonistlerinin SA ve AV düğümleri teorik olarak etkileyebileceği düşünülerek önceden SA ve AV aktivitelerinde anormalliği olan hastalarda dikkatli olunmalıdır.

    Diğer dihidropiridin kalsiyum kanal antagonistlerinde bildirildiği gibi, lasidipin konjenital veya edinsel QT uzaması olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Lasidipin aynı zamanda QT aralığını uzattığı bilinen sınıf I ve III antiaritmikler, trisiklik antidepresanlar, bazı antipsikotikler, antibiyotikler (ör. eritromisin) ve bazı antihistaminikler (ör. terfenadin) gibi ilaçlarla da dikkatli kullanılmalıdır.

    Diğer kalsiyum antagonistleri gibi LACİPİL zayıf kalp rezervi olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

    Diğer dihidropiridin kalsiyum antagonistlerinde olduğu gibi, LACİPİL stabil olmayan angina pektoris hastalarında dikkatli kullanılmalıdır.

    LACİPİL yakın zamanlarda miyokard infarktüsü geçirmiş hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

    Karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır, çünkü antihipertansif etki artabilir.

    Lasidipinin glukoz toleransını ya da diyabet kontrolünü bozduğuna ilişkin kanıt yoktur.

    Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği ya da glikoz galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

    4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

    Diğer antihipertansif ilaçlar dahil hipotansif ilaçlarla birlikte kullanıldığında (örneğin diüretikler ve beta blokörler ve ADE inhibitörleri) LACİPİL'in hipotansif etkisi artabilir. Bununla beraber beta blokörler ve diüretikler gibi sık kullanılan antihipertansif ajanlarla yapılan çalışmalarda veya digoksin, tolbutamid ve varfarinle hiçbir spesifik etkileşim bildirilmemiştir.

    LACİPİL simetidinle birlikte verildiğinde plazma seviyesi artabilir. Lasidipin albumin ve alfa-1-glikoproteine yüksek oranda bağlanır (>%95).

    Diğer dihidropiridinlerle olduğu gibi lasidipin biyoyararlanımı değişebileceğinden greyfurt veya greyfurt suyu ile birlikte alınmamalıdır.

    Klinik çalışmalarda siklosporin ile tedavi edilen böbrek nakli uygulanmış hastalarda, lasidipin siklosporinin neden olduğu glomerüler filtrasyon hızı ve renal plazma akışındaki azalmayı tersine çevirmiştir.

    Lasidipin sitokrom CYP3A4 ile metabolize olduğu bilindiğinden ve bu yüzden güçlü CYP3A4 inhibitörleri veya indükleyicileri (örn. rifampisin, itrakonazol) ile birlikte verildiğinde lasidipinin metabolizması ve eliminasyonu ile etkileşebilir.

    Lasidipin ve kortikoidler veya tetrakosaktidin birlikte kullanımı antihipertansif etkiyi azaltabilir.

    Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Pediyatrik popülasyon :

    Etkileşim çalışması yapılmamaıştır.

    4.6. Gebelik ve laktasyon

    Gebelik kategorisi: C

    Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

    Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlarda kullanımda özel bir kontrasepsiyona gerek yoktur. Gebelik planlayan kadınlarda geniş ölçüde, yüksek dozda ve uzun süre kullanılmamalıdır.

    Hayvanlarda teratojenik etkisi olduğu gösterilen bazı kalsiyum kanal blokerlerine rağmen, lasidipin ile yapılan hayvan çalışmalarında malformasyon gözlenmemiştir. Terapötik aralığın çok üzerinde kullanılan dozlarda maternal toksisite kanıtı gösterir bu da kemikleşmede olası gecikmelere ve implantasyon öncesi ve sonrası kayıplarda artışa neden olur. Deney hayvanlarından elde edilen kanıtlar, lasidipin kullanımı sonrası gebelik süresinin uzamasına ve rahim kaslarının gevşemesi sebebiyle doğum süresinde uzama ve doğumda zorluğa yol açtığını göstermektedir. İnsan gebeliğinde lasidipinin güvenlikiğine ilişkin veri bulunmamaktadır.

    Gebelik dönemi

    LACİPİL'in gebelikteki güvenilirliği ile ilgili bilgiler bulunmamaktadır. Hayvan çalışmaları, büyüme bozukluğu veya teratojenik etkisi olmadığını göstermiştir (bkz. Bölüm 5.3). LACİPİL, gebelikte beklenen yararları, fetüs veya yeni doğan üzerindeki advers etki olasılığından fazla ise kullanılmalıdır. LACİPİL'in doğumda uterus kaslarında gevşemeye neden olabileceği ihtimali göz önünde tutulmalıdır (bkz. Bölüm 5.3).

    Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik, embriyonal/fetal gelişim, doğum veya doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir (bkz. Bölüm 5.3). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.

    LACİPİL gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.

    Laktasyon dönemi

    Hayvan çalışmalarında lasidipin ya da metabolitlerinin anne sütüne geçebildiği gözlenmiştir. LACİPİL emziren annelerde beklenen yararları, bebek üzerindeki risklerinden fazla ise kullanılmalıdır.

    Üreme yeteneği/Fertilite

    LACİPİL'in üreme yeteneği (fertilite) üzerine etkisi olup olmadığına dair herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.

    4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

    LACİPİL baş dönmesi yapabilir. Baş dönmesi olan hastalar araç ve makine kullanmamaları konusunda uyarılmalıdır.

    4.8. İstenmeyen etkiler

    Çok yaygın ve yaygın olarak rastlanan advers reaksiyonların sıklığını belirlemede büyük klinik çalışmalardan (dahili ve yayınlanmış) elde edilen veriler kullanılmıştır.

    LACİPİL genellikle iyi tolere edilmiştir. Bazı bireylerde periferal vazodilatasyon yapan farmakolojik etkisine bağlı olarak minör yan etkiler görülmüştür. () ile işaretli olan bu etkiler geçicidir; aynı dozda LACİPİLtedavisiuygulanmasıilekaybolur.

    Çok yaygın ≥1/10

    Yaygın ≥1/100 ve < 1/10

    Yaygın olmayan ≥1.000 ve < 1/100 Seyrek ≥1/10.000 ve < 1/1.000 Çok seyrek ≤ 1/10.000

    Bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)

    Psikiyatrik hastalıklar

    Çok seyrek: Depresyon

    Sinir sistemi hastalıkları

    Yaygın: Baş ağrısı, baş dönmesi Çok seyrek: Tremor

    Kardiyak hastalıklar

    Yaygın: Palpitasyon, taşikardi

    Yaygın olmayan: Altta yatan anginanın şiddetlenmesi, senkop, hipotansiyon

    Diğer dihidropiridinlerde olduğu gibi az sayıda hastada, özellikle tedavi başlangıcında altta yatan anginanın şiddetlenmesi bildirilmiştir. Bu durum semptomatik iskemik kalp hastalığı olan hastalarda daha olasıdır.

    Vasküler hastalıklar

    Yaygın: Yüzde kızarma

    Gastrointestinal hastalıklar

    Yaygın: Midede rahatsızlık, bulantı

    Yaygın olmayan: Diş etinde hiperplazi

    Deri ve deri altı doku hastalıkları

    Yaygın: Deri döküntüsü (eritem ve kaşıntıyı içeren) Seyrek: Anjiyoödem, ürtiker

    Kas-iskelet ve bağ dokusu hastalıkları

    Seyrek: Kas krampları

    Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

    Yaygın: Poliüri

    Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

    Yaygın: Halsizlik, ödem

    Araştırmalar

    Yaygın: Geridönüşümlü alkalinfosfatazartışı(klinikolarakanlamlı artışlar sık değildir)

    Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

    Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).

    4.9. Doz aşımı ve tedavisi

    LACİPİL aşırı dozajı ile ilgili kaydedilmiş hiçbir vaka yoktur.

    Semptomlar ve belirtiler: En muhtemel yan etki uzun süreli periferal vazodilatasyona bağlı hipotansiyon ve taşikardidir. Bradikardi veya AV iletide uzama meydana gelebilir.

    Tedavi: Spesifik bir antidotu yoktur. Kalp fonksiyonları devamlı kontrol edilmeli, uygun destekleyici ve yardımcı terapötik önlemlere başvurulmalıdır.

    Parkinson  Hastalığı Parkinson Hastalığı Hastalık ilk kez 1817 de İngiliz doktor James Parkinson tarafından tanımlanmış ve Dr. Parkinson hastalığı “sallayıcı felç” olarak kaleme almış. Sırt Ağrısı Sırt Ağrısı Sırt ağrısı birden bire ortaya çıkıp şiddetli (akut) olabilir veya zamanla gelişip daha uzun süreli sorunlara (kronik) neden olabilir.