DIAKSI 5 mg /2.5 ml rektal çözelti Klinik Özellikler

Diazepam }

Sinir Sistemi > Anksiyolitikler > Diazepam
Vem İlaç Sanayi Ve Ticaret Ltd. Şti | 12 February  2019

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

  • 4.1. Terapötik endikasyonlar

    DİAKSİ epileptik ve febril konvüsyonlar; tetanozun neden olduğu kas spazmlarının giderilmesinde; minör cerrahi ve diş operasyonlarında sedatif olarak; şiddetli, sakatlık yaratan veya aşırı stresin söz konusu olduğu anksiyete ve ajitasyonda ilk müdahalede kullanılır. İntravenöz enjeksiyonun uygun olmadığı ya da istenmediği ancak hızlı etkinin gerektiği durumlarda kullanılabilir.

    DİAKSİ çocuklarda acil konvülsiyon tedavisinde kullanılabilir.

    • 4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

      Genel doz 0,25-0,5 mg/kg aralığındadır. Doz, hastanın bireysel cevabına, yaş ve ağırlığına bağlıdır. DİAKSİ’nin 10 mg’lık dozaj formu da bulunmaktadır. 10 mg’lık dozlar için DİAKSİ

    10 mg/2,5 mL rektal çözeltinin kullanılması önerilir. Çünkü uygulanacak doz bir sonraki mevcut doza yuvarlanarak elde edilmektedir.

    Tavsiye edilen dozlar;

    Çocuklar:

    10 kg altı veya 1 yaş altı çocuklarda kullanılması önerilmez.

    10-15 kg veya 1-3 yaş arası çocuklarda bir adet 5 mg rektal tüp kullanılmalıdır.

    Tüp, ucundaki işaretli yerin yarısına kadar makata sokulur.

    15 kg veya 3 yaş üstü çocuklarda bir adet 10 mg rektal tüp kullanılmalıdır.

    Yetişkinler:

    2 adet 10 mg rektal tüp

    10 dk içerisinde herhangi bir etki gözlemlenmez ise doz, çocuklarda veya yetişkinlerde ilave bir 10 mg doz ile tekrarlanabilir. Doz her 12 saatte bir tekrarlanabilir. Yüksek dozların kullanıldığı ilk uygulamada veya tekrarlanan uygulama durumlarında solunum izlenmelidir. Eğer konvülsiyonlar kontrol edilemiyorsa, diğer antikonvülsif önlemler alınmalıdır.

    Tedavi mümkün olduğunca kısa tutulmalıdır. Semptomları kontrol altına alabilecek en düşük doz kullanılmalıdır.

    Hasta düzenli olarak yeniden değerlendirilmeli ve özellikle hastanın semptom içermediği durumlarda tedavinin sürdürülmesi ihtiyacı değerlendirilmelidir.

    Uygulama şekli:

    Sadece rektal yoldan kullanılır ve tüpler tek kullanımlıktır.

    Yetişkinler yan pozisyonda olmalıdır; çocuklar ise yan ya da yüzükoyun yatırılır. Rektal tüp içeriği tamamen uygulanmalıdır

    • 1. Folyoyu yırtarak açın. Kapağı gevşetin ve çıkartın.

    • 2. Tüpün ağız kısmını makata tamamen sokun (15 kg altındaki çocuklarda yarısı sokulur). Rektal tüpü ucundan aşağıya doğru tutun. Tüpü baş ve işaret parmaklarıyla sıkarak içeriğini tamamen boşaltın.

    • 3. Tüpü makattan çıkartırken, çözeltinin tüpe geri emilimini önlemek için tüpü sıkmaya devam edin. Daha sonra hastanın kalçalarını bir müddet sıkın. Doz verildikten sonra tüpte az miktarda çözelti bırakılması amaçlanmıştır.

    Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler: Karaciğer/Böbrek yetmezliği:

    Karaciğer veya böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda doz azaltılması gerekebilir.

    Pediyatrik popülasyon:

    10 kg altı veya bir yaşından küçük çocuklarda kullanılması önerilmez.

    Çocuklarda maksimum dozlar için, “Pozoloji” başlığı altına bakınız.

    Geriyatrik popülasyon:

    Yaşlılar ve zayıflamış hastalara önerilen erişkin dozun yarısından fazlasının kullanılmasına izin verilmemelidir.

    • 4.3. Kontrendikasyonlar

      DİAKSİ, aşağıdaki durumlarda kullanılmamalıdır:

      • Diazepam veya diğer benzodiazepinlere ve yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda,

      • İntihara eğilim riskinden dolayı depresyon veya anksiyete ve depresyonu olan hastaların monoterapisinde

      • Myastenia gravis

      • Ağır solunum yetmezliği

      • Uyku apnesi sendromu

      • Ağır karaciğer yetmezliği

      • Benzil alkol içerdiğinden prematüre bebeklerde

      • Gebelikte kullanılmamalıdır (bkz. bölüm 4.6.)

      • 4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

        DİAKSİ;

        Böbrek veya karaciğer fonksiyon bozukluğu, kronik pulmoner yetmezlik, porfiri, dar açılı glokom veya organik beyin değişiklikleri, özellikle de arteroskleroz hastalarında dikkatli kullanılmalıdır.

        Diğer merkezi sinir sistemi (MSS) depresanlarının etkilerini artırabilir; eşzamanlı kullanılmamalıdırlar.

        Diğer benzodiazepinler ile birlikte kullanımı anterograd amnezi ile ilişkilendirilebilir ve diazepam, kayıp veya yas gibi durumlarda kullanılmamalıdır çünkü psikolojik ayarlamalar engellenebilir.

        Psikotik hastalığın öncelikli tedavisi için önerilmez. Bu hasta grubunda intihar riski taşıdığı için fobik veya obsesif kişilerde kullanılmamalı veya depresyona bağlı anksiyete ve depresyon tedavisinde tek başına kullanılmamalıdır. Alkol veya uyuşturucu kullanımı öyküsü olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

        Diğer benzodiazepinlerde olduğu gibi, kişilik bozukluğu olan hastalar için reçete edilmesi durumunda çok dikkatli olunmalıdır. Benzodiazepinlerin disinhibisyon etkileri, depresyondaki veya kendine ve diğerlerine karşı saldırgan davranış sergileyen hastalarda intihar riski şeklinde ortaya çıkabilir.

        Çocuklarda kullanımının gerekliliği dikkatle değerlendirilmeden çocuklara verilmemelidir. Tedavi süresi asgari düzeyde tutulmalıdır. Yaşlılar ve zayıf (halsiz) hastalar benzodiazepinlerin merkezi sinir sistemi (MSS) etkilerine daha duyarlı olduklarından daha düşük bir doz verilmelidir (bkz. bölüm 4.2). Solunum depresyonu riski nedeniyle kronik solunum yetmezliği olan hastalar için daha düşük doz da önerilir. Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarda ensefalopati riskinden dolayı endike değildir.

        Kısa süreli kullanımında bağımlılık potansiyeli düşüktür. Sadece kısa süreli tedavi dozlarının normal kullanımı sonrasında, benzodiazepinler ile geri çekilme semptomları ortaya çıkabilir ve baş ağrısı, kas ağrısı, aşırı kaygı, gerginlik, huzursuzluk, konfüzyon ve sinirlilik görülebilir. Ağır durumlarda ortaya çıkabilen semptomlar; idrak kaybı, duyarsızlaşma, hiperakuzi, ekstremitelerde hissizlik ve karıncalanma, ışığa aşırı duyarlılık, sesli ve fiziksel temas hissi, halüsinasyonlar veya epileptik nöbetlerdir. Bu durum hastaları birkaç günden fazla tedavi ederken göz önüne alınmalıdır. DİAKSİ ile aniden tedavinin kesilmesi epilepsi veya nöbet öyküsü olan hastalarda konvülsiyon veya epileptik duruma neden olabilir. Konvülsiyonlar, alkol veya madde kullanımı olan kişilerde aniden tedavinin kesilmesi sonrasında da görülebilir.

        Uykusuzluğun geri dönüşümü ve anksiyete: Geri çekilme tedavisi sırasında geçici bir sendrom olarak bir benzodiazepin ile tedaviyi gerektiren semptomlar artarak tekrarlanabilir. Duygu durum değişiklikleri, kaygı veya uyku bozuklukları ve huzursuzluk gibi diğer reaksiyonlar da eşlik edebilir. Geri çekilme fenomeni/rebound fenomeni riski, tedavinin aniden kesilmesinden sonra daha büyük olduğu için, dozun kademeli olarak düşürülmesi önerilir.

        Birkaç hafta boyunca sürekli kullanımı, benzodiazepinlerin hipnotik etkilerinde etkinlik kaybına yol açabilir.

        Geri çekilme semptomları gelişebileceğinden, uzun süreli etki gösteren benzodiazepinleri, kısa süreli etki gösteren benzodiazepinler ile değiştirmeye karşı uyarı yapmak önemlidir.

        Amnezi

        Benzodiazepinler anterograd amnezi oluşturabilir. Durum en çok ilacın alınmasından birkaç saat sonra ortaya çıkar (bkz. bölüm 4.8.).

        Psikiyatrik ve paradoksal reaksiyonlar

        Benzodiazepinler kullanırken huzursuzluk, ajitasyon, sinirlilik, saldırganlık, saplantı, öfke, kabuslar, halüsinasyonlar, psikoz, uygunsuz davranış ve diğer olumsuz davranışsal etkilerin oluştuğu bilinmektedir. Bu durumlarda ilacın kullanımı kesilmelidir.

        Çocuklarda ve yaşlılarda ortaya çıkma ihtimalleri daha yüksektir.

        DİAKSİ %10’dan fazla alkol (%96 etanol) içerir. Ayrıca sodyum benzoat (E211), propilen glikol ve benzil alkol içerir. Sodyum benzoat deriye, göze ve mukoz membranlara hafif derecede irritandır.

        Propilen glikol deride iritasyona neden olabilir. Bu tıbbi üründe hacmin %9.72’si kadar etanol (alkol) vardır (örneğin, her dozda 1000 mg’a kadar, her dozda 20 mL biraya eşdeğer, her dozda 8 mL şaraba eşdeğer gibi). Alkol bağımlılığı olanlar için zararlı olabilir. Hamile veya emziren kadınlar, çocuklar ve karaciğer hastalığı ya da epilepsi gibi yüksek risk grubundaki hastalar için dikkate alınmalıdır.

        Benzil alkol prematüre bebekler ve yeni doğanlara uygulanmaması gerekir. Bebeklerde ve 3 yaşına kadar olan çocuklarda toksik reaksiyonlara ve alerjik reaksiyonlara neden olabilir

        • 4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

          DİAKSİ, santral sinir sistemi depresan özelliklerine sahip diğer ilaçlarla (örn; antipsikotik, anksiyolitik, sedatif, antidepresan, hipnotik, narkotik analjezik, anestezik, antiepileptik, sedatife antihistamikler) beraber veya hepatik enzimler tarafından metabolizmasını etkileyen maddelerle (örn; izoniazid, disülfiram, simetidin, omeprazol, oral kontraseptifler) birlikte kullanıldığında uzamış sedasyon veya solunum ve kardiyovasküler depresyon oluşturabilir.

          Narkotik analjeziklerle birlikte kullanımı, artmış öfori oluşturabilir ve bu da psişik bağımlılığın artmasına neden olabilir. Simetidin ve omeprazol, benzodiazepinlerin klerensini azaltır ve onların etkisini arttırırken, rifampisin gibi bilinen hepatik enzim indükleyicileri ise benzodiazepinlerin klerensini arttırabilmektedir.

          DİAKSİ alkolle birlikte kullanıldığında sedatif etkisi artabilir. Bu durum araç ve makine kullanma yeteneğini etkiler. Alkol ile eşzamanlı alımı önerilmez.

          Teofilin ve sigara kullanımı diazepam metabolizmasını hızlandırır.

          Diazepam karaciğerde metabolize olan diğer ilaçlarla etkileşebilir; onları inhibe (levodopa) veya potansiyalize (fenitoin, kas gevşeticiler) eder.

          Antihipertansifler, vazodilatatörler ve diüretikler:

          ACE inhibitörleri, alfa blokörler, anjiyotensin-II reseptör antagonistleri, kalsiyum kanalı blokörleri, adrenerjik nöron blokörleri, beta blokörleri, moksonidin, nitratlar, hidralazin, minoksidil, sodyum nitroprusid ve diüretikler ile hipotansif etki oluşur. Alfa-blokörler veya moksonidin ile gelişmiş sedatif etki oluşur.

          Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

          Özel popülasyonlara ilişkin etkileşim çalışması yapılmamıştır.

          Pediyatrik popülasyon:

          Pediyatrik popülasyona ilişkin etkileşim ve emniyeti kanıtlanmamıştır.

          • 4.6. Gebelik ve laktasyon

            Gebelik kategorisi: D

          Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

          Gebe kalma potansiyeline sahip kadınlar, hamile kalmayı istiyorlar veya hamile olduklarından şüpheleniyorsa doktorlarıyla irtibata geçmeleri konusunda uyarılmalıdır.

          Benzodiazepinin gebelik ve/veya fetus/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır.

          Gebelik dönemi

          Gebelikte diazepamın güvenilirliği ile ilgili bir kanıt bulunmamaktadır. Yararı kesinlikle riskten daha fazla olmadığı sürece birinci ve üçüncü üç aylık dönemlerde kullanılmamalıdır.

          Gebeliğin son aşamalarında veya doğum sırasında yüksek dozlarda veya tekrarlı küçük dozlarda uygulanmış ise ilacın farmakolojik etkilerinden dolayı fetüste hipotermi, hipotoni, orta şiddette solunum depresyonu, kalp düzensizlikleri ve bebekte emme güçlüğü (gevşek bebek sendromu) görülebilir.

          Dahası, gebeliğin son aşamalarında benzodiazepinleri kronik olarak kullanan annelerin bebeklerinde fiziksel bağımlılık gelişebilir ve doğum sonrası dönemde geri çekilme sendromu geliştirme riski taşıyabilirler.

          DİAKSİ gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.

          Doğum öncesi veya doğum sırasında uygulanmasından sonra prematüre bebeklerde olası toksisite göz önünde bulundurulmalıdır.

          DİAKSİ benzil alkol içerir. Benzil alkol plasentayı geçebilir

          Laktasyon dönemi

          Diazepam anne sütüne geçmektedir ve bu nedenle, emzirme döneminde (laktasyon) kullanımından kaçınılmalıdır.

          Üreme yeteneği/Fertilite

          Benzodiazepinlerin terapötik dozlarının insanlarda konjenital anomali oluşturma riski azdır ancak birkaç epidemiyolojik çalışmada yarık dudak görülme riskinin arttığı bildirilmiştir. Prenatal dönemde benzodiazepinler ile doz aşımı veya zehirlenmeye maruz kalmış bebeklerde konjenital anomaliler, mental retardasyon ve neonatal nistagmus vakaları bildirilmiştir.