DAXAS 500 mcg 90 film tablet Klinik Özellikler

Roflumilast }

Solunum Sistemi > KORTİKOİDLER > Roflumilast
Takeda İlaçları ve Ticaret Ltd.Şti. | 29 April  2011

4.1. Terapötik endikasyonlar

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

Pozoloji/ uygulama sıklığı ve süresi:

Önerilen doz günde bir kez aç veya tok karnına alınmak üzere bir adet 500 mikrogram’lık roflumilast tabletidir.

DAXAS® uzun süreli bir tedavi olup, faydalı etkisinin elde edilmesi için haftalarca kullanılması

®

gerekebilir. DAXAS klinik çalışmalarda bir yıla varan sürelerde çalışılmıştır.
Uygulama şekli:

Oral kullanım içindir. Tablet suyla yutulmalı ve her gün aynı saatte alınmalıdır. Tablet, yemekle birlikte veya yemekten ayrı olarak alınabilir.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

Pediatrik popülasyon:

®

DAXAS pediatrik popülasyonda (18 yaş altı) kullanılmaz.
Geriyatrik popülasyon:

Geriyatrik popülasyonda (65 yaş ve üstü) doz ayarlaması gerekli değildir.

Böbrek yetmezliği:

Herhangi bir doz ayarlaması gerekli değildir.
Karaciğer yetmezliği:

Child-Pugh A olarak sınıflandırılan hafif karaciğer yetmezliği olan hastalar üzerinde yapılan

®

çalışmalar, doz ayarlaması tavsiyesi için yeterli değildir (bkz. Bölüm 5.2); bu nedenle DAXAS bu hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

4.3. Kontrendikasyonlar

DAXAS®, roflumilasta ya da yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılık gösteren hastalarda kontrendikedir (bkz. Bölüm 6.1).

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

Kurtarma ilacı:

Roflumilast sık alevlenme öyküsü olan yetişkin hastalarda kronik bronşit ile ilişkili şiddetli KOAH’ın idame tedavisinde bronkodilatör tedavisine ek olarak endike olan antiinflamatuar bir maddedir. Akut bronkospazmların hafifletilmesinde kurtarma ilacı olarak endike değildir.

Kilo kaybı:

1 yıllık çalışmalarda (M2-124, M2-125) plasebo ile tedavi edilen hastalara kıyasla DAXAS® ile tedavi edilen hastalarda daha sık olarak kilo kaybı meydana gelmiştir. Hastaların çoğu DAXAS®’ı bıraktıktan sonraki 3 ayda kaybettikleri kiloları yeniden almışlardır. Zayıf hastaların vücut ağırlıkları her vizitede kontrol edilmelidir. Açıklanamayan ve klinik olarak önemli bir kilo kaybı durumunda DAXAS® kullanımı durdurulmalı ve vücut ağırlığı izlenmelidir.

Özel klinik durumlar:

İlgili deneyim eksikliği nedeniyle, şiddetli immünolojik hastalıkları (örneğin: HIV enfeksiyonu, multipl skleroz, lupus eritematozus, progresif multifokal lökoensefalopati), şiddetli akut enfeksiyöz hastalıkları, kanser (bazal hücre karsinomu haricinde) olan hastalarda veya immünosupresif ilaçlarla (örneğin: metotreksat, azatiyoprin, infliksimab, etanersept veya uzun süreli kullanılan oral kortikosteroidler; kısa süreli sistemik kortikosteroidler hariç) tedavi edilen hastalarda DAXAS® ile tedavi başlatılmamalı ve mevcut tedavi durdurulmalıdır. Tüberküloz, Viral hepatit, herpes Viral enfeksiyonu ve herpes zoster gibi latent enfeksiyonlu hastalarda deneyim sınırlıdır.

Konjestif kalp yetmezliği (NYHA sınıf 3 ve 4) olan hastalarla çalışılmamış olup, bu nedenle bu hastaların DAXAS® ile tedavisi önerilmemektedir.

Psikiyatrik hastalıklar:

DAXAS® insomnia, anksiyete, sinirlilik ve depresyon gibi psikiyatrik hastalıkların riskini artırabilir. Klinik çalışmalarda seyrek olarak intihar düşüncesi ve davranışı (tamamlanmış intihar eylemi dahil) gözlenmiştir (Bkz bölüm 4.8). Bu nedenle, psikiyatrik bozukluk durumu veya öyküsü bildirildiğinde veya psikiyatrik durumlara neden olabilecek başka ilaçlarla eşzamanlı tedavi düşünülüyor ise DAXAS® tedavisine başlanılıp başlanılmaması veya tedaviye devam edilip edilmemesi ile ilgili riskler dikkatli şekilde değerlendirilmelidir. Hastalara, davranışlarında veya ruh hallerinde meydana gelebilecek değişiklikleri veya herhangi bir intihar düşüncesini doktorlarına bildirmeleri söylenmelidir. İntihar düşüncesi veya davranışı ile ilişkili depresyon öyküsü olan hastalarda DAXAS® kullanımı önerilmemektedir.

Persistan toleranssızlık:

Diyare, bulantı, karın ağrısı ve baş ağrısı gibi advers reaksiyonlar büyük ölçüde tedavinin ilk birkaç haftası içinde meydana gelip, çoğu kez devam eden tedavi ile düzelir, fakat persistan toleranssızlık durumunda DAXAS® tedavisi tekrar değerlendirilmelidir.

Teofilin:

İdame tedavisi için teofilin ile eşzamanlı tedaviyi destekleyen herhangi bir klinik veri yoktur. Bu nedenle teofilin ile eşzamanlı tedavi önerilmemektedir.

Laktoz:

DAXAS® tabletler 199 mg laktoz monohidrat içerir. Nadir kalıtsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz eksikliği veya glukoz-galaktoz malabsorpsiyonu sorunu olan hastalar bu ilacı kullanmamalıdır.

4.5.   Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Etkileşim çalışmaları yalnızca yetişkinler üzerinde yapılmıştır.

Roflumilast metabolizmasındaki önemli bir adım roflumilastın CYP3A4 ve CYP1A2 ile roflumilast N-oksit’e N-oksidasyonudur. Hem roflumilast hem de roflumilast N-oksit intrinsik fosfodiesteraz 4 (PDE 4) inhibe edici aktiviteye sahiptir. Bu nedenle, roflumilast uygulamasını takiben toplam PDE4 inhibisyonunun roflumilast ve roflumilast N-oksidin kombine etkisi olduğu kabul edilmektedir. CYP 3A4 inhibitörleri olan eritromisin ve ketokonazol ile yapılan klinik etkileşim çalışmaları toplam PDE4 inhibe edici aktivitede (yani, roflumilast ve roflumilast N-oksit’e toplam maruziyette) % 9’luk artışlar göstermiştir. CYP1A2 inhibitörü fluvoksamin ve ikili CYP3A4/1A2 inhibitörleri enoksasin ve simetidin ile yapılan etkileşim çalışmaları toplam PDE4 inhibe edici aktivitede sırasıyla % 59, % 25 ve % 47’lik artışlarla sonuçlanmıştır. DAXAS®’ın bu etkin maddeler ile kombine edilmesi, maruz kalmada artışa ve persistan toleranssızlığa artışa yol açabilir. Bu durumda DAXAS® tedavisi yeniden değerlendirilmelidir (bkz bölüm 4.4).

Sitokrom P450 enzimini indükleyen rifampisinin uygulanması toplam PDE4 inhibe edici aktivitede yaklaşık % 60’lık bir azalma ile sonuçlanmıştır. Bu nedenle, güçlü sitokrom P450 indükleyicilerinin kullanılması (örn., fenobarbital, karbamazepin, fenitoin) roflumilastın terapötik etkililiğini azaltabilir.

Teofilin ile eşzamanlı uygulama toplam PDE4 inhibe edici aktivitede % 8’lik bir artışla sonuçlanmıştır. Gestoden ve etinil estradiol içeren bir oral doğum kontrol hapı ile yapılan bir etkileşim çalışmasında toplam PDE4 inhibe edici aktivite % 17 artmıştır.

İnhale salbutamol, formoterol, budesonid ile ve oral montelukast, digoksin, varfarin, sildenafil ve midazolam ile herhangi bir etkileşim gözlenmemiştir.

Bir antasid (alüminyum hidroksit ile magnezyum hidroksit’in kombinasyonu) ile eşzamanlı uygulama roflumilast veya N-oksidinin emilim ve farmakokinetiğini değiştirmemiştir.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Pediyatrik popülasyon:

4.6. Gebelik ve laktasyon

Genel tavsiye

Gebelik kategorisi: D

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü(Kontrasepsiyon)

Hayvanlar üzerindeki araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir (bkz. bölüm 5.3). DAXAS®, doğum kontrolü uygulamayan çocuk doğurma potansiyelindeki kadınlar için önerilmemektedir.

Gebelik dönemi

Roflumilast’ın gebe kadınlarda kullanımına ilişkin bilgi sınırlıdır.

Gebe sıçanlarda roflumilastın plasentayı geçtiği gösterilmiştir.

®

DAXAS®, gebelikte önerilmemektedir.

Laktasyon dönemi

Hayvanlardan elde edilen mevcut farmakokinetik veriler, roflumilast veya metabolitlerinin süte

®

geçtiğini göstermiştir. Emzirilen bebeğin karşılaştığı risk göz ardı edilemez. DAXAS® emzirme sırasında kullanılmamalıdır.

Üreme yeteneği/Fertilite

4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

4.8. İstenmeyen etkiler

Klinik KOAH çalışmalarında hastaların yaklaşık % 16’sı roflumilast ile advers reaksiyon yaşamıştır (plaseboda %5). En yaygın olarak rapor edilen advers reaksiyonlar arasında diyare (% 5.9), kilo kaybı (% 3.4), bulantı (% 2.9), karın ağrısı (% 1.9) ve baş ağrısı (% 1.7) yer almıştır. Bu advers reaksiyonların çoğunun hafif veya orta şiddette olduğu saptanmıştır. Bu advers reaksiyonlar başlıca tedavinin ilk birkaç haftası içinde meydana gelmiş olup, çoğunlukla tedaviye devam edilmesi ile düzelmiştir.

Aşağıdaki tabloda advers reaksiyonlar şu sıklık sınıflandırmasına göre derecelendirilmektedir:

Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1,000 ila <1/100); seyrek (>1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

Bağışıklık sistemi hastalıkları

Yaygın olmayan: Aşırı duyarlılık

Endokrin hastalıklar

Seyrek: Jinekomasti

Metabolizma ve beslenme hastalıkları

Yaygın: Kilo kaybı, iştah bozuklukları

Psikiyatrik bozukluklar

Yaygın: Uyku bozuklukları Yaygın olmayan: Endişe Seyrek: Sinirlilik, depresyon

Sinir sistemi hastalıkları

Yaygın: Baş ağrısı

Yaygın olmayan: Titreme, vertigo, sersemlik hissi Seyrek: Tat alma duyusunda bozukluk

Kardiyak hastalıklar

Yaygın olmayan: Çarpıntı

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları

Seyrek: Solunum yolu enfeksiyonları (Pnömoni hariç)

Gastrointestinal hastalıklar

Yaygın: Diyare, bulantı, karın ağrısı

Yaygın olmayan: Gastrit, kusma, gastro-özofageal reflü hastalığı, hazımsızlık Seyrek: Hematokezi, kabızlık

Hepato-biliyer hastalıklar

Seyrek: Gama-GT artışı, aspartat aminotransferaz (AST) artışı

Deri ve deri altı doku hastalıkları:

Yaygın olmayan: Döküntü Seyrek: Ürtiker

Kas iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları

Yaygın olmayan: Kas spazmları ve güçsüzlüğü, miyalji, sırt ağrısı Seyrek: Kan kreatinin fosfokinaz (CPK) artışı

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

Faz I çalışmalarda 2,5 miligramlık tekli oral dozlar ve 5 miligramlık (önerilen dozun on katı) tek bir dozdan sonra şu semptomlar artmış bir oranda gözlenmiştir: baş ağrısı, gastrointestinal bozukluklar, sersemlik, çarpıntı, baş dönmesi, ciltte terden kaynaklanan yapışkanlık hissi, ve arteriyel hipotansiyon.

Doz aşımı durumunda uygun destekleyici tıbbi tedavinin sağlanması önerilmektedir. Roflumilast yüksek oranda proteine bağlandığından, uzaklaştırılmasında hemodiyalizin etkili bir yöntem olması muhtemel değildir. Roflumilastın peritoneal diyalizle diyaliz edilip edilemeyeceği bilinmemektedir.

Yüksek Tansiyon Yüksek Tansiyon Hipertansiyon sürekli anormal derecede yüksek olan kan basıncıdır. Tansiyon atardamarlarınızdaki kanın basıncıdır. İnme İnme İnme, beynin hasar görmesinin sonucudur. Bu hasar, beynin bir kısmındaki ya bir kanama ya da akut kan eksikliği nedeniyle o kısmın geçici ya da kalıcı olarak işlevini yapamamasına yol açar.