BONDRONAT ROCHE 6mg/6ml 5 flakon Klinik Özellikler
{ İbandronik asit }
4.1. Terapötik endikasyonlar
- Bondronat kemik metastazlı meme kanseri hastalarındaki iskelet ile ilgili olayların (radyoterapi ve cerrahiyi gerektiren komplikasyonlar ve patolojik fraktür) önlenmesinde,
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
BONDRONAT tedavisi sadece kanser tedavisinde deneyimli doktorlar tarafından başlatılmalıdır.
Pozoloji/ Uygulama sıklığı ve süresi:
Kemik Metastazlı Meme Kanseri Hastalarındaki İskelet ile İlgili Olayların Önlenmesi
Kemik metastazlı meme kanseri hastalarındaki iskelet ile ilgili olayların önlenmesi için tavsiye edilen doz, her 3-4 haftada bir verilen 6 mg intravenöz infüzyondur. Doz en az 15 dakikada infüze edilmelidir. İnfüzyon için flakon içeriği, izotonik sodyum klorür solüsyonuna veya %5’lik dekstroz solüsyonuna eklenmelidir.
Daha kısa infüzyon zamanı (örn. 15 dak) yalnızca normal böbrek fonksiyonu veya hafif böbrek yetmezliği olan hastalar için kullanılmalıdır.
Kreatin klerensi 50 mL/dak’nın altında olan hastalar için kısa infüzyon zamanını tanımlayacak hiçbir veri bulunmamaktadır. Hekimler, dozlama hakkında tavsiye ve hasta gruplarında kullanım için Böbrek Yetmezliği Olan Hastalar bölümüne bakmalıdır.
Tümöre bağlı olarak gelişen hiperkalsemi tedavisi
BONDRONAT ile tedaviye başlamadan önce, hasta %0.9 sodyum klorürle yeterli rehidrate edilmelidir. Tümörün tipi ile birlikte, hiperkalseminin şiddeti de dikkate alınmalıdır. Genel olarak, osteolitik kemik metastazı olan hastalar, hümoral tipte hiperkal semi si olan hastalara göre daha düşük dozlara gereksinim duymaktadırlar. Şiddetli hiperkalsemisi (albümine göre düzeltilmiş serum kalsiyumu* > 3 mmol/L veya > 12 mg/dL) olan çoğu hastada 4 mg’lık tek doz yeterlidir. Orta derecede hiperkalsemisi olan hastalarda (albümine göre düzeltilmiş serum kalsiyumu < 3 mmol/L veya < 12 mg/dL) 2 mg etkili bir dozdur. Klinik çalışmalarda kullanılan en yüksek doz 6 mg olmuştur ancak bu doz etkinlik açısından ek bir fayda getirmez.
* Albümine göre düzeltilmiş serum hesaplanmaktadır:
Albümine göre düzeltilmiş = serum kalsiyumu (mmol/L)
Albümine göre düzeltilmiş = serum kalsiyumu (mg/dL)
ılsiyumu konsantrasyonları aşağıdaki gibi
serum kalsiyumu (mmol/L) -[0.02 x albümin (g/L)]+ 0.8
veya
serum kalsiyumu (mg/dL)+ 0.8 x [4-albümin (g/dL)]
Albümine göre düzeltilmiş serum kalsiyumunu mmol/L’yi mg/dL’ye çevirmek için 4 ile çarpınız.
Çoğu vakada yüksek serum kalsiyum düzeyi normal sınırlara 7 günde indirilebilir. Nükse kadar geçen medyan süre (albümine göre düzeltilmiş serum kalsiyum düzeyinin 3 mmol/L’nin üzerine yeniden çıkması) 2 mg ve 4 mg dozlarda 18-19 gündür. Nükse kadar geçen medyan süre 6 mg’lık dozda 26 gündür.
Sınırlı sayıda hasta (n=50) hiperkalsemi için ikinci bir infüzyon almıştır. Tekrarlayan hiperkalsemi durumunda veya yeterli etkinlik sağlanamadığında, tedavinin tekrarı düşünülmelidir.
Uygulama şekli:
BONDRONAT, intravenöz infüzyon yoluyla uygulanmalıdır. Bu amaçla, flakonların içeriği 500 mL izotonik sodyum klorür solüsyonuna (veya 500 mL %5’lik dekstroz solüsyonu) eklenmeli ve 1-2 saat süresince infüze edilmelidir.
Hazırlanan solüsyonun dikkatsizce arter-içi uygulaması tavsiye edilmediği gibi, paravenöz uygulama da doku hasarına neden olabilir, BONDRONAT’ın intravenöz olarak uygulandığından emin olmaya özen gösterilmelidir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler: Böbrek/karaciğer yetmezliği:
Hafif derecede böbrek yetmezliği (KlKR >50 ve <80 mL/dak) olan hastalarda doz ayarlaması gerekli değildir. Meme kanseri ve metastatik kemik hastalığı olan hastalardan, iskelet olaylarının önlenmesi için tedavi edilen ve orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda (KlKR >30 ve <50 mL/dak) veya ciddi böbrek yetmezliği olan hastalarda (KlKR <30 mL/dak) aşağıdaki dozlama önerilerine uyulması gerekir (bkz. bölüm 5)
Kreatinin klerensi (mL/dak) | Doz/İnfüzyon zamanı1 | İnfüzyon hacmi2 |
> 50 KIKR <80 | 6 mg/15 dakika | 100 mL |
> 30 KIkr <50 | 4 mg/1 saat | 500 mL |
<30 | 2 mg/1 saat | 500 mL |
1 Her 3-4 haftada bir uygulama
2 %0.9 sodyum klorür solüsyonu veya %5 dekstroz solüsyonu
Kreatinin klerensi < 50 mL/dak olan kanser hastalarında 15 dakikalık infüzyon zamanı araştırılmamıştır.
Karaciğer yetmezliği olan hastalarda doz ayarlamasının gerekli olmadığı beklenmektedir (bkz. bölüm 5.2).
Pediyatrik popülasyon:
Güvenlilik ve etkinlik üzerine yeterli veri bulunmadığından, BONDRONAT 18 yaşın altındaki hastalar için tavsiye edilmemektedir.
Geriyatik popülasyon:
4.3. Kontrendikasyonlar
• BONDRONAT hipokalsemide kontrendikedir (bkz. bölüm 4.4)
• BONDRONAT ibandronik aside veya ilacın içerdiği diğer maddelerden herhangi birine aşırı duyarlılığı olduğu bilinen hastalarda kontrendikedir.
• Diğer bisfosfonatlara duyarlılığı olduğu bilinen hastalarda önlem alınmalıdır.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Klinik deneyim yokluğu nedeniyle BONDRONAT çocuklarda kullanılmamalıdır.
Meme kanserine bağlı kemik metastazı olan hastalarda yapılan randomize plasebo kontrollü klinik çalışmalar, uzun süreli BONDRONAT tedavisi ile böbrek fonksiyonlarında herhangi bir bozulma belirtisi göstermemiştir. Bununla birlikte, her bir hastanın klinik değerlendirmesine bağlı olarak, BONDRONAT ile tedavi edilen hastalarda böbrek fonksiyonu, serum kalsiyum, fosfat ve magnezyum seviyelerinin izlenmesi tavsiye edilir.
Klinik veri bulunmadığından, ağır karaciğer yetmezliği olan hastalar için doz önerisi yapılamamaktadır.
Kalp yetmezliği riski bulunan hastalarda aşırı hidratasyondan kaçınılmalıdır.
Oral yoldan uygulanan bisfosfonatlar üst gastrointestinal mukozada lokal iritasyona neden olabilirler. Tahriş edici olabilecek bu etkiler ve altta yatan hastalığın kötüleşme potansiyeli nedeniyle, BONDRONAT aktif üst gastrointestinal sorunları (örn. bilinen Barrett özofagusu, disfaji, diğer özofajiyal hastalıklar, gastrit, duodenit veya ülserler) olan hastalara verilirken dikkatli olunmalıdır.
Oral bisfosfonatlarla tedavi gören hastalarda, bazıları ciddi olan ve hastaneye yatırılmayı gerektiren, nadiren kanamayla veya ardından özofagus darlığı veya yırtılmasıyla seyreden, özofajit, özofagus ülseri ve özofagus erozyonu gibi advers olaylar bildirilmiştir. Ciddi özofagus advers olay yaşama riskinin, doz talimatlarına uymayan ve/veya özofagus iritasyonunu düşündürecek semptomlar geliştirdikten sonra oral bisfosfonatlar almaya devam eden hastalarda daha yüksek olduğu görülmektedir. Hastaların doz talimatlarına özellikle dikkat etmesi ve bunlara uyabilmesi gerekir (bkz. bölüm 4.2).
Hekimler olası özofagus reaksiyonuna işaret eden belirti ve semptomlara karşı dikkatli olmalıdır, hastalara da disfaji, odinofaji, retrosternal ağrı veya yeni ya da kötüleşen mide yanması olursa BONDRONAT tedavisini kesip tıbbi yardım almaları gerektiği belirtilmelidir.
Kontrollü klinik çalışmalarda artan risk gözlenmemiş olsa da, pazarlama sonrasında oral bisfosfonat kullanımıyla bazıları ciddi ve komplikasyonla birlikte seyreden gastrik ve duodenal ülserler rapor edilmiştir.
NSAİİ’lar (Non-steroid Antiinflamatuvar İlaçlar) gastrointestinal tahriş ile ilişkilidirler. Bu nedenle, BONDRONAT ile birlikte başka bir oral ilaç tedavisi uygulandığında dikkatli olunmalıdır.
Metastatik kemik hastalığı için BONDRONAT tedavisine başlanmadan önce, hipokalsemi ve diğer kemik ve mineral metabolizması bozuklukları etkin şekilde tedavi edilmelidir. Tüm hastalar için, yeterli miktarda kalsiyum ve D vitamini alımı önemlidir. Günlük alımın yetersiz olduğu durumlarda, hastalar kalsiyum ve D vitamini desteği almalıdırlar. Hipokalsemi gelişebilir ve hastanın serum kalsiyum düzeyleri buna göre ayarlanmalıdır.
Primer olarak intravenöz uygulanan bisfosfonatlar dahil çeşitli tedavi rejimleri gören kanserli hastalarda, genellikle diş çekimi ve/veya lokal infeksiyonla (osteomiyelit dahil) ilişkili çene osteonekrozu vakaları bildirilmiştir. Bu hastaların büyük çoğunluğu aynı zamanda kemoterapi ve kortikosteroidler de almıştır. Çene osteonekrozu, ayrıca oral bisfosfonatlarla tedavi edilen osteoporoz hastalarında da rapor edilmiştir.
Beraberinde gelen risk faktörleri (örn. kanser, kemoterapi, radyoterapi, kortikosteroidler, zayıf oral hijyen) bulunan hastalarda, bisfosfonatlarla tedavi öncesinde uygun koruyucu diş hekimliği ile dental bir kontrol düşünülmelidir.
Bu hastalar tedavi süresince, invaziv dental prosedürlerden eğer mümkünse kaçınmalıdır. Bisfosfonat tedavisi sırasında çene osteonekrozu gelişen hastalarda, dental ameliyat durumu kötüleştirebilir. Dental prosedürlere ihtiyaç duyan hastalar için bisfosfonat tedavisinin kesilmesinin çene osteonekrozu riskini azalttığına dair veri bulunmamaktadır. Tedaviyi yapan hekimin klinik kararı, tek tek yarar/risk değerlendirmesine dayanarak her hastanın tedavisine yol göstermelidir.
Bu tıbbi ürün her mL’sinde 1 mmol (23 mg)’dan daha az sodyum ihtiva eder; yani esasında "sodyum içermez".
4.5. Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
BONDRONAT kalsiyum içeren solüsyonlarla karıştırılmamalıdır. İlaç-gıda etkileşimleri
Süt ve yiyecekler dahil olmak üzere, kalsiyum ve diğer çok değerli katyonlar (aluminyum, magnezyum, demir gibi) içeren ürünler, BONDRONAT tabletlerin absorbsiyonu ile etkileşebilirler. Bu nedenle, bu gibi ürünler (yiyecekler dahil) ilaç alındıktan en az yarım saat sonra alınmalıdırlar.
BONDRONAT tabletler standart bir öğünün 2 saat sonrasında alındığında biyoyararlanım yaklaşık % 75 oranında düşer. Bu nedenle, tabletler gece boyunca süren açlıktan sonra sabah aç karnına alınmalı (en az 6 saat) ve tabletler alındıktan sonra en az yarım saat bir şey yenilip içilmemelidir (bkz. bölüm 4.2).
Multipl miyelomlu hastalarda, melfalan/prednizolon ile birlikte uygulandığında hiçbir etkileşim gözlenmemiştir.
Post menopozal kadınlarda yapılan diğer etkileşim çalışmaları, tamoksifen veya hormon replasman tedavisi (östrojen) ile etkileşim potansiyeli olmadığını göstermiştir.
Sağlıklı erkeklerde ve postmenopozal kadınlarda ranitidinin intravenöz uygulaması, muhtemelen azalan gastrik asidite sebebiyle, ibandronik asidin biyoyararlanımında %20 oranında artışa neden olmuştur. Ancak bu artış ibandronik asidin biyoyararlanımında normal değişkenlik sınırları içinde olduğundan, BONDRONAT’ın H2-antagonistleri ya da gastrik pH’yı artıran diğer ilaçlarla beraber kullanımı sırasında doz ayarlaması yapılmasına gerek görülmemiştir.
Dispozisyonla ilişkili klinik olarak anlamlı bir ilaç etkileşimi bulunmamaktadır. İbandronik asit sadece renal sekresyon ile elimine edilir ve biyotransformasyona uğramaz. Sekresyon yollarının, diğer etkin maddelerin atılımında rol alan, bilinen asidik veya bazik transport sistemlerini içermediği gözlenir. Ayrıca, ibandronik asit major insan hepatik P450 izoenzimlerini inhibe etmez ve sıçanlarda hepatik sitokrom P450 sistemlerini uyarmaz. Terapötik konsantrasyonlarda plazma proteinlerine bağlanma oranı yaklaşık %87’dir, bu nedenle ibandronik asidin diğer etkin maddelerin yerini alma olasılığı düşüktür.
Her iki ilaç da serum kalsiyum seviyelerini uzun süreli olarak düşürdüğünden, bisfosfonatlar aminoglikozidlerle birlikte uygulandığında önlem alınması tavsiye edilir.
Olası simultane hipomagnezemi varlığına karşı ayrıca dikkatli olunmalıdır.
Klinik çalışmalarda BONDRONAT, genel olarak kullanılan antikanser ilaçları, diüretikler, antibiyotikler ve analjezik ilaçlar ile birlikte klinik bir etkileşim meydana gelmeden uygulanmıştır.
Etkileşim çalışmaları yalnızca yetişkinlerde yapılmıştır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Özel popülasyonlara ilişkin hiçbir etkileşim çalışması yürütülmemiştir.
Pediyatrik popülasyon:
4.6. Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: C
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda ve doğum kontrolü (kontrasepsiyon) uygulayanlarda ilacın kullanımı yönünden bir öneri bulunmamaktadır.
Gebelik dönemi
İbandronik asidin gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Fareler üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir (bkz. bölüm 5.3). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir. BONDRONAT gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Laktasyon dönemi
İbandronik asidin anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Emziren sıçanlarda gerçekleştirilen çalışmalar, intravenöz uygulama sonrasında sütte düşük miktarlarda ibandronik asit varlığını göstermiştir. BONDRONAT emziren annelerde kullanılmamalıdır.
Üreme yeteneği/ Fertilite
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
4.8. İstenmeyen etkiler
Yan etkiler sıklık başlığı altında en sıktan başlayarak takip eden şekilde sıralanmıştır: Çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100 ve <1/10), yaygın olmayan (>1/1000 ve <1/100), seyrek (>1/10.000 ve <1/1000), ve çok seyrek (<1/10.000).
Tümör kaynaklı hiperkalsemi tedavisi
Tümör kaynaklı hiperkalsemide BONDRONAT güvenlilik profili, bu endikasyonda yapılan kontrollü klinik çalışmalardan ve tavsiye edilen dozlarda BONDRONAT uygulanması sonrasında elde edilmiştir. Tedavi, çok yaygın olarak vücut ısısında artış ile ilişkilendirilmiştir. Zaman zaman, ateş, titreme, kemik ve/veya kas ağrısı benzeri ağrıdan ibaret olan grip benzeri sendrom bildirilmiştir. Çoğu vakada özel bir tedaviye gerek kalmadan birkaç saat veya gün sonra belirtiler kaybolmuştur.
Çalışmalarda kaydedilen advers reaksiyonlar aşağıda listelemektedir (olaylar sebep sonuç ilişkisinin belirlenmesinden bağımsız olarak kaydedilmiştir).
Yapılan kontrollü çalışmalarda tümöre bağlı olarak gelişen hiperkalseminin BONDRONAT ile tedavi edilmesi sonrasında bildirilen yan etkiler:
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Çok seyrek: Aşırı duyarlılık.
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın: Hipokalsemi
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Çok seyrek: Bronkospazm. Asetilsalisilik aside duyarlı astım hastalarında diğer bisfosfonatların uygulanması bronkokonstrüksiyon ile ilişkilendirilmiştir.
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Çok seyrek: Anjiyonörotik ödem
Kas-iskelet bozuklukları, bağ dokusu ve kemik hastalıkları
Yaygın: Kemik ağrısı Yaygın olmayan: Miyalji
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Çok yaygın: Ateş
Yaygın olmayan: İnfluenza benzeri hastalık, rigor
Araştırmalar
Yaygın: Azalan renal kalsiyum atılımına terapötik ölçüm gerektirmeyen serum fosfat seviyelerinde düşüş eşlik eder. Serum kalsiyum seviyesi hipokalemik değerlere düşebilir.
Kemik metastazlı meme kanseri hastalarında iskelet ile ilgili olayların önlenmesi
BONDRONAT’ın kemik metastazlı meme kanseri hastalarındaki güvenlilik profili, tavsiye edilen dozda i.v. BONDRONAT uygulaması sonrasında ve bu endikasyon için yapılan kontrollü klinik çalışmayla saptanmıştır.
Tablo 1’de plaseboya oranla aktif ilaç tedavisi gören grupta çalışma ilacıyla uzak, muhtemel veya olası ilişkisi olan yaygın ve çok yaygın görülen yan etkiler sıralanmıştır.
Tablo 1 Meme kanserine bağlı olarak gelişen metastatik kemik hastalığı olan ve BONDRONAT 6 mg i.v. tedavisi gören hastalarda yaygın görülen ve plasebodan fazla görülen yan etkiler
Yan etkiler | Plasebo | BONDRONAT 6 mg i.v. |
(n = 157) | (n = 152) | |
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar | ||
Enfeksiyon | Yaygın olmayan | Yaygın |
Endokrin hastalıkları | ||
Paratiroid bozukluklar | Yaygın olmayan | Yaygın |
Sinir sistemi hastalıkları | ||
Baş ağrısı | Yaygın | Yaygın |
Baş dönmesi | Yaygın | Yaygın |
Tat alma duyusunda bozukluk | Bilinmiyor | Yaygın |
Göz hastalıkları | ||
Katarakt | Yaygın olmayan | Yaygın |
Kardiyak hastalıkları | ||
İleti liflerinin bloke olması | Yaygın olmayan | Yaygın |
Solunum, göğüs bozuklukları ve | ||
mediastinal hastalıklar | ||
Farenjit | Bilinmiyor | Yaygın |
Gastrointestinal hastalıklar | ||
Diyare | Yaygın olmayan | Yaygın |
Dispepsi | Yaygın | Yaygın |
Bulantı | Yaygın | Yaygın |
Gastrointestinal ağrı | Yaygın | Yaygın |
Diş bozuklukları | Bilinmiyor | Yaygın |
Deri ve deri altı doku hastalıkları | ||
Deri bozuklukları | Bilinmiyor | Yaygın |
Ekimoz | Bilinmiyor | Yaygın |
Kas-iskelet bozuklukları, bağ | ||
dokusu ve kemik hastalıkları | ||
Miyalji | Yaygın | Yaygın |
Artralji | Yaygın olmayan | Yaygın |
Eklem bozukluğu | Bilinmiyor | Yaygın |
Osteoartrit | Bilinmiyor | Yaygın |
Genel bozukluklar ve uygulama | ||
bölgesine ilişkin hastalıkları | Yaygın | Yaygın |
Asteni | Yaygın | Yaygın |
Influenza-benzeri hastalık | Yaygın | Yaygın |
Periferal ödem | Bilinmiyor | Yaygın |
Susuzluk hissi | ||
Araştırmalar | ||
Artan Gamma-GT | Yaygın olmayan | Yaygın |
Artan kan kreatinini | Yaygın olmayan | Yaygın |
Yaygın olmayan diğer advers olaylar aşağıdaki gibidir:
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Yaygın olmayan: Sistit, vajinit, oral kandidiaz
İyi huylu ve kötü huylu neoplazmlar (kist ve polipler dahil)
Yaygın olmayan: Benign deri neoplazması
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Anemi, kan diskrazisi
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın olmayan: Hipofosfatemi, kilo kaybı.
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın olmayan: Uyku bozukluğu, anksiyete, duygu durum etkilenmesi
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Serebrovasküler bozukluklar, sinir kökü lezyonu, amnezi, migren, nöralji, hipertoni, hiperestezi, ağız çevresinde uyuşukluk, koku duyusunun bozulması
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Yaygın olmayan: Sağırlık
Kardiyak hastalıklar
Yaygın olmayan: Miyokard iskemisi, kardiyovasküler bozukluklar, çarpıntı
Vasküler hastalıklar
Yaygın olmayan: Hipertansiyon, lenfoödem, varisli damarlar
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Yaygın olmayan: Akciğer ödemi, hırıltılı nefes
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın olmayan: Gastroenterit, yutma güçlüğü, gastrit, ağızda ülserasyon, dudak iltihabı
Hepato-bilier hastalıklar
Yaygın olmayan: Kolelitiyazis
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın olmayan: Döküntü, alopesi
Böbrek ve idrar hastalıkları
Yaygın olmayan: Üriner retansiyon, renal kist
Gebelik, pueperiyum durumları ve perinatal hastalıklar
Yaygın olmayan: Pelvik ağrı
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın olmayan: Hipotermi
Araştırmalar
Yaygın olmayan: Kanda alkalen fosfataz artışı.
Yaralanma ve zehirlenme
Yaygın olmayan: Yara, enjeksiyon bölgesi ağrısı
Pazarlama Sonrası Deneyim
Kas-iskelet bozuklukları, bağ dokusu ve kemik hastalıkları
Çok seyrek: Çene osteonekrozu (bkz. bölüm 4.4).
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
BONDRONAT ile hiçbir doz aşımı vakası bildirilmemiştir.
BONDRONAT doz aşımı tedavisi ile ilgili spesifik bir bilgi yoktur. Ancak oral doz aşımı, mide rahatsızlığı, mide ekşimesi, ösofajit, gastrit veya ülser gibi üst gastrointestinal advers olaylar ile sonuçlanabilir. Süt veya antiasidler BONDRONAT’a bağlanması için verilmelidirler. Özofajiyal tahriş riski nedeniyle hasta kusturulmamalı ve tamamen dik konumda kalmalıdır.
Standart hemodiyaliz prosedürleri ibandronik asidin belirgin şekilde klerensiyle sonuçlanır.
Diyabet Hastalığı Diyabet, insülin hormonu ile ilgili problemlerden kaynaklanan bir hastalıktır. | Doğum Sonrası Depresyonu Doğum sonrası depresyonu, doğumdan sonra her on kadından biri tarafından tecrübe edilen stresli bir durumdur. |
İLAÇ GENEL BİLGİLERİ
Roche Müstahzarları Sanayi A.Ş.Geri Ödeme Kodu | Geri Ödemede Değil |
Satış Fiyatı | TL |
Önceki Satış Fiyatı | |
Reçete Durumu | Normal Reçeteli bir ilaçdır. |
Barkodu | 8699505761787 |
Etkin Madde | İbandronik asit |
ATC Kodu | M05BA06 |
Birim Miktar | |
Birim Cinsi | |
Ambalaj Miktarı |
Kas İskelet Sistemi > Kemik İlaçları > İbandronik Asit |
İthal ve Beşeri bir ilaçdır. |
İLAÇ EŞDEĞERLERİ
Eşdeğer İlaç Adı | Barkodu | İlaç Fiyatı |
---|---|---|
Eşdeğer bir ilaç bulunamadı |
Sırt Ağrısı Sırt ağrısı birden bire ortaya çıkıp şiddetli (akut) olabilir veya zamanla gelişip daha uzun süreli sorunlara (kronik) neden olabilir. |
|
Sırt Ağrısı Sırt ağrısı birden bire ortaya çıkıp şiddetli (akut) olabilir veya zamanla gelişip daha uzun süreli sorunlara (kronik) neden olabilir. |
|
Omurilik zedelenmeleri Omurilik zedelenmesini takip eden birkaç gün içinde, hiçkimse hasarin ne kadar olacagini tahmin edemez. Buradaki sorun, omuriligin herhangi bir zedelenmesinden hemen sonra, bir omurilik sokunun olusmasidir. |