Genel olarak non-iyonik röntgen kontrast madde kullanımında dikkat edilecek hususlar; Positif bir allerji, astma veya iyotlu kontrast maddeye istenmeyen reaksiyon geçmişi özel önlem alınmasının göstergesidir. Kortikosteroidler veya Histamin H1 ve H2 antagonistleri ile premedikasyon bu durumlarda düşünülebilir.
Omnipaque kullanımı ile bağlantılı olabilecek ciddi reaksiyon riski minimum olarak değerlendirilmektedir. Bununla birlikte iyotlu kontrast maddeler anafilaktoid reaksiyonlar veya değişik hipersensivite oluşumlarını harekete geçirebilirler. Bu nedenle ciddi bir reaksiyon olasılığına karşın anında müdajhale edebilmek için gerekeli ilaçlar ve teçhizat hazır durumda bulunmalı ve tutulmslıdır. Tüm röntgen işlemi boyunca, çabuk intravenöz giriş için herzaman indwelling kanül veya kateter kullanılması önerilebilir.
Non -iyonik kontrast maddeler, in vitro şartlarda iyonik kontrast maddelere ornla koagülasyon sistemi üzerinde daha az etkilidirler. Vasküler kateterizasyon işlemleri esnasında anjiografik tetkik çok özenli ve dikkatli olarak yapılmalı, kateter işlemle bağlantılı tromboz ve emboli riskini minimize etmek için sık sık yıkanmalıdır.(Örenğin heparinize salinle)
Kontrast madde uygulanmasından önce ve sonra uygun bir hidratasyon sağlanmalıdır. Bu özellikle multipl myeloma, diabetes melitus, renal disfonksiyonu olan hastalar ile yeni doğanlar, küçük çocuklar ve yaşlı hastalar için geçerlidir. Bir yaşından küçükler ve özellikle yeni doğanlar elektrolit rahatsızlıkları ve hemodinamik değişikliklere duyarlıdırlar.
Ciddi kardiyak rahatsızlıkları ve pulmoner hipertansiyonu olan hastalarda hemodinamik değişiklikler veya aritmiler geliştirebileceklerinden ihtimam gereklidir.
Akut serebral patolojileri, tümörleri veya epilepsi geçmişi olan hastalar nöbet tutulmuna predispozandırler ve özel ihtimam gerektirir. Alkolikler ve ilaç bağımlılarında nöbet veya nörolojik reaksiyon gelişmesi açısından artan risk gurubundadırlar. Bir kaç hastada miyelografiden sonra geçici işitme kaybı veya hatta sağırlık görülmüştür. Bu lomber ponksiyon yapılan yerdeki spinal sıvı basıncındaki düşüşe bğlıdır.
Kontrast media uygulamasını takiben akut böbrek yetmezliği gelişmesini önlemek için risk grubundaki, önceden böbrek yetersizliği ve diabetes mellitus'u olan hastalarda özel ihtimam gereklidir. Paraproteinemiası (Myelomatöz ve Waldenström's makroglobuliemia) olan hastalarda risk grubundadır.
Önleyici tedbirler aşağıdakileri kapsamaktadır;
-Yüksek risk grubu hastaların tanımlanması
- Uygun hidratasyon sağlanması ,eğer gerekirse tetkike başlamadan önce i.v enfüzyon ile hidrasyona başlanması ve kontrast madde böbreklerden temizlenene kadar devam edilemsi.
- Renal fonksiyon inceleme öncesi seviyesine dönene kadar tekrar bir kontrast madde incelemesini ertelemek.
Ciddi renal ve hepatik fonksiyon rahatsızlığı olan hastalarda kontrast maddenin temizlenmesi anlamlı olrak gecikeceğinden özel ihtimam gereklidir. Hemodialize giren hastalar radyolojikprosedürler için tetkikten hemen sonra dialize girmek kaydıyla kontrast madde alabilirler.
İyotlu kontrast madde verilmesi myestenia gravis 'in semptomlarını alevlendirebilir. Girişimsel işlemlere tabi tutulan Fagakromsitoması olan hastalara hipertansiyon krizlerinin önlenmesi amacıyla profilaktik olarak alfa -blokerleri verilmelidir. Hipertiroidizmi olan hastalara dikkat edilmelidir. Çok nodüllü guatr'ı olan hastalar iyotlu kontrast madde enjeksiyonunu takiben hipertiroidizm geliştirme riskinde olabilirler.Kontrast madde alan premature yeni doğanlerda da geçici hipotiroidizm gelişme riskinden haberdar olunmalıdır.
Kontrast maddenin damar dışına enjeksiyonu nadiren lokal ağrı ve ödeme sebep olabilirlerki bunlarda sekel bırakmadan geçerler. Bununla birlikte inflamasyon ve hatta doku nekrozu görülmüştür. Etkilenen bölümün yükseltilmesi ve serinletilmesi rutin işlemler olarak önerilmektedir. Kompartman sendromu durumlarında cerrahi dekomperasyon gerekli olabilir.
|
Omurilik zedelenmeleri Omurilik zedelenmesini takip eden birkaç gün içinde, hiçkimse hasarin ne kadar olacagini tahmin edemez. Buradaki sorun, omuriligin herhangi bir zedelenmesinden hemen sonra, bir omurilik sokunun olusmasidir. |
|
Doğum Sonrası Depresyonu Doğum sonrası depresyonu, doğumdan sonra her on kadından biri tarafından
tecrübe edilen stresli bir durumdur. |
|
Travma Sonrası Bunalımı Travmatik bir olay, günlük olağan olayların dışında olan ve kişiyi derinden
rahatsız eden bir olaydır.Birçok olay böyle bir etki gösterebilir. |