MICATOR 40 mg 28 tablet Kısa Ürün Bilgisi
{ Telmisartan }
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
MİCATOR 40 mg Tablet2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Etkin madde:
Her bir tablet,
40 mg telmisartan içerir.
Sodyum hidroksit 3.36 mg
Mannitol 104.14 mg
Yardımcı maddeler için 6.1.’e bakınız.
Yardımcı maddeler için 6.1.’e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORMU
Tablet.
Beyaz veya beyazımsı, oval şeklinde, her iki yüzü çentiksiz tablet.
4.1. Terapötik endikasyonlar
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji ve uygulama sıklığı:
Önerilen doz günde bir kez 40 mg’dır. Bazı hastalar günlük 20 mg doz ile yarar sağlayabilirler. Hedeflenen kan basıncının elde edilemediği durumlarda, telmisartan dozu maksimum günde tek doz 80 mg’a artırılabilir.
Telmisartan, alternatif olarak, telmisartan ile birlikte kullanıldığında kan basıncında ilave bir düşürücü etki yaptığı gösterilen hidroklorotiyazid gibi, tiyazid tipi diüretikler ile kombine olarak da kullanılabilir. Doz artırımı düşünüldüğünde, maksimum antihipertansif etkinin tedavi başlangıcından genellikle dört-sekiz hafta sonra elde edildiği akılda tutulmalıdır (Bkz. 3.1).
Uygulama şekli:
MİCATOR günde bir kez oral yolla uygulanır, tek başına ya da yiyeceklerle birlikte alınabilir.
Bu ilacı kullanmadan önce alınacak önlemler:
MİCATOR tabletler nem çekici Özelliktedir. Bu nedenle nemden korumak üzere, açılmamış blister ambalajlarında saklanmalı ve her bir tablet blisterinden, sadece kullanımındın hemen önce çıkartılmalıdır (Bkz. 6.6).
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler;
Böbrek yetmezliği:
Hemodiyalizde olanlar da dahil olmak üzere, şiddetli böbrek yetmezliği olan hastalard^ı sınırlıdır. Bu hastalarda başlangıç dozu olarak daha düşük bir doz (20 mg) önerilir ( Hafıf-orta derecede renal bozukluğu olan hastalarda pozolojide ayarlama yapılması ger
deneyim 4.4.). kmez.
Bkz
Karaciğer yetmezliği:
MİCATOR, şiddetli karaciğer bozukluğu olan hastalarda kontrendikedir (Bkz. 4.3).
Hafif veya orta derecede karaciğer yetmezliği olan hastalarda günlük doz 40 mg’ı geçmemelidir (Bkz. 4.4).
Pediyatrik popülasyon:
18 (On sekiz) yaşından küçük çocuklarda ve adölesanlarda telmisartan kullanımının ejtkılilik ve güvenliliği belirlenmemiştir. Bu konuda veri bulunmamaktadır.
Geriyatrik popülasyon:
4.3. Kontrendikasyonlar
• Etkin maddeye veya ilacın bileşimindeki maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılık (Bkz. 6.1),
* Gebeliğin ikinci ve üçüncü trimesteri (Bkz. 4.4 ve 4.6)
• Biliyer obstrüktif bozukluklar,
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Gebelik:
Gebelik sırasında anjiyotensin II reseptör antagonistleri başlatılmamalıdır. Anjiyotensin II reseptör antagonişti tedavisine devam edilmesi zorunlu görülmedikçe, gebelik planlayan hastalarda, gebelikte kullanım için kanıtlanmış bir güvenlilik profiline sahip, alternatif antihipertansif tedavi ajanlarına geçiş yapılmalıdır.
Gebelik tanısı konulduğunda, anjiyotensin II reseptör antagonistleriyle teda durdurulmalı ve uygunsa, alternatif bir tedavi başlatılmalıdır (Bkz. 4.3 ve 4.6).
vi derhal
Karaciğer yetmezliği:
Telmisartan büyük oranda safra ile atılır. Bu nedenle, kolestazı, biliyer obstrüktif bozuklukları veya şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalara MİCATOR verilmemelidir (Bkz. 4.3). Bu hastalarda telmisartan için hepatik klerensin azalmış olabileceği düşünülmelidir. MİCATOR, hafıf-orta derecede hepatik bozukluğu olan hastalarda kullanılacaksa özel dikkat gösterilmelidir. Günde bir kez 40 mg’ı geçmemelidir.
Renovasküler hipertansiyon:
Bilateral renal arter stenozlu veya tek işlevsel böbreğindeki arterde stenozu olan hastilar renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini etkileyen ilaçlarla tedavi edildiğinde, şiddetli hipotansiyon ve böbrek yetmezliği riski artar.
Renal yetmezlik ve renal transplantasyon:
MİCATOR böbrek fonksiyonları bozulmuş hastalarda kullanıldığında, serum potasyum ve kreatinin düzeylerinin periyodik olarak izlenmesi önerilmektedir.
Yeni böbrek transplantasyonu yapılmış hastalarda telmisartan uygulamasıyla ilgili bulunmamaktadır.
deneyim
İntravasküler hacim kaybı:
Yoğun diüretik tedavi, diyetteki tuzun kısıtlanması, diyare veya kusma sonucunda hacijn ve/veya sodyum kaybına uğramış hastalarda, özellikle ilk dozdan sonra, semptomatik hipotansiyon görülebilir. Bu gibi tablolar, özellikle hacim ve/veya sodyum kayıpları, MİCATOR uygulamasından önce düzeltilmelidir.
Renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin ikili blokajı:
Renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin inhibe edilmesinin bir sonucu olarak, duyarlı kişilerde, özellikle bu sistemi etkileyen ilaçlarla kombine edildiğinde, hipotansiyon, senkop, hiperkalemi ve böbrek fonksiyonlarında değişmeler (akut böbrek yetmezliği dahil) bildirilmiştir. Renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin ikili blokajı (öm. Telmisartanın renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin diğer blokerleri ile birlikte uygulanması) bu nedenle önerilmez. Birlikte kullanım gerekli görülüyorsa, böbrek fonksiyonlarının yakından izlenmesi önerilir.
Renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin stimüle olduğu diğer durumlar:
Vasküler tonusu ve böbrek fonksiyonu başlıca renin-anjiyotensin-aldosteron sistemi aktivitesine dayanan hastalarda (öm., şiddetli konjestif kalp yetmezliği veya renal arter stenozu dahil altta yatan bir böbrek bozukluğu olan hastalar), telmisartan gibi bu sistemi etkileyen ilaçlarla tedavi esnasında, akut hipotansiyon, hiperazotemİ, oligüri veya nadiren akut renal yetmezlik görülmüştür (Bkz. 4.8).
Primer aldosteronizm:
Primer aldosteronizm i olan hastalar genellikle, renin-anjiyotensin sisteminin ı üzerinden etki gösteren antihipertansif ilaçlara cevap vermeyecektir. Bu nedenle N kullanımı önerilmemektedir.
nhibisyonu
IİCATOR
Aort ve mitral kapak stenozu. obstrüktif hipertrofik kardivomivonati:
Diğer vazodilatörlerde olduğu gibi, aort ya da mitral stenozu veya obstrüktif ^ıipertrofık kardiyomiyopatisi olan hastalarda özel dikkat gereklidir.
İnsülin veva antidiyabetiklerle tedavi gören diyabetik hastalar:
Bu hastalarda telmisartan tedavisi sırasında hipoglisemi ortaya çıkabilir. Bu nedenle, bu hastalarda kan glukoz düzeylerinin uygun bir yöntemle takibi yapılmalıdır. Gerektiğinde, insülinin veya antidiyabetiklerin dozunda ayarlama yapılması gerekli olabilir.
Hiperkalemi:
Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini etkileyen ilaçların kullanımı, hiperkalemiye neden olabilir. Yaşlılarda, böbrek yetmezliği olan hastalarda, diyabet hastalarında, potasyum düzeylerini etkileyen diğer ilaçlan birlikte kullanan kişilerde ve/veya araya giren başljra olayları yaşayan hastalarda hiperkalemi ölümcül olabilir.
Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini etkileyen ilaçlarla birlikte kullanımı düşünmeden önce, yarar-zarar oranı değerlendirilmelidir.
ilaçla
ve/veya lar veya kler, ACE ar ilaçlar ilaçlar
ilaç
sif
Hiperkalemi için ana risk faktörleri şunlardır:
- Diabetes mellitus, renal bozukluk, hastanm 70 yaşından daha büyük olması Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemim etkileyen bir veya daha fazla potasyum takviyeleri ile kombine tedaviler. Hiperkalemiyi tetikleyen terapötik İlaç sınıfları, potasyum içeren tuz takviyeleri, potasyum tutucu diüreti inhibitörleri, anjiyotensin II reseptör antagonistleri, non-steroid antienflamatuv (selektif COX-2 İnhibitörleri dahi! N S Ali’ler), heparin, immünsupre (siklosporin veya takrolimus) ve trimetoprimdir.
Dehidratasyon, akut kardiyak yetmezlik, metabolik asidoz, böbrek fonksiyonlarının kötüye gitmesi (öm. enfeksiyon hastalıkları), hücresel erime (öm. akut ekstremite iskemisi, rabdomiyoliz, uzun süreli travma).
Risk altındaki hastalarda serum potasyum düzeylerinin yakından izlenmesi önerilir (Bk^ Yardımcı maddeler:
:. 4.5). sodyuma yan etki
MİCATOR her dozunda 1 mmol (23 mg)’dan daha az sodyum ihtiva eder; bu dozda bağlı herhangi bir yan etki beklenmemektedir.
MİCATOR her dozunda 104.14 mg mannitol içerir. Bu dozda mannitolden kaynaklı bir beklenmemektedir.
Etnik farklılıklar;
Anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörleri için gözlendiği gibi, telmisartan ve diğer anjiyotensin II reseptör antagonistleri, siyah ırkta, diğer ırklara göre daha az etkilidir. Bu durum, siyah ırktan hipertansİyonlu hastalarda, düşük renin düzeyi prevalansmın dalış yüksek olmasından kaynaklanabilir.
Diğer:
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Renin-Anjiyotensin-aldosteron sistemini etkileyen diğer ilaçlarla olduğu gibi, telmisartan hiperkalemiyi arttırabilir (Bkz. 4.4). Risk, hiperkalemiyi arttıran diğer ilaçlarla [potasyum içeren tuz takviyeleri, potasyum tutucu diüretikler, ACE İnhibitörleri, anjiyotensin II reseptör antagonistleri, nonsteroid antienflamatuvar ilaçlar (selektif COX-2 inhibitörleri dahil NSAİİ’ler), heparin, immünosupresif ilaçlar (siklosporin veya takrolimus) ve trimetoprim] birlikte kullanım durumunda artar.
Hiperkaleminin ortaya çıkışı, ilgili risk faktörlerine bağlıdır. Risk yukarıda sayı kombinasyonlarında artar. Risk, özellikle, potasyum tutucu diüretiklerle ve potasyum takviyeleri ile kombinasyon tedavisi uygulandığında yüksektir. Örnek olarak, ACE in veya NSAİİ’iar ile kombinasyon tedavisinden kaynaklanan risk, uyarı ve önlemlere s uyulması koşuluyla, daha düşüktür.
Şu ilaçlarla eşzamanlı kullanım önerilmez:
Un
tedavi içeren tuz hibitörleri ıkı sıkıya
Potasyum tutucu diüretikler veva potasyum takviyeleri
Temisartan dahil, anjiyotensin II reseptör antagonistleri, diüretiklerle indüklenen kaybını azaltır. Spirinolakton, eplerenon, triamteren veya amilorid, potasyum takviyil potasyum içeren tuz takviyeleri, serum potasyum düzeylerinde önemli artışlara neden Tanısı konmuş hipokalemi nedeniyle eşzamanlı kullanım endike ise, bu kombinasyonl kullanılmalı ve serum potasyum düzeyleri sık aralıklarla izlenmelidir.
potasyum eri veya olabilir, dikkatle
ar
Lityum:
Lityum ile anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörlerinin ve telmisartan dahil, anjiybtensin II reseptör antagonistlerinin birlikte uygulanması sırasında, serum lityum konsantrasyonlarında geri dönüşümlü artışlar ve toksisite bildirilmiştir. Telmisartan dahil anjiyotensin II reseptör
antagonistleri ile de olgular bildirilmiştir. Bu ilaçlann birlikte kullanımları gerekli görülüyorsa, serum lityum düzeylerinin dikkatle izlenmesi önerilir.
Su ilaçlarla eşzamanlı kullanım sırasında dikkat edilmelidir:
Nonsteroid antienflamatuvar ilaçlar (NSAİİk
Non-steroid antienflamatuar ilaçlar (yani antienflamatuar dozlarda asetilsalisilik asi inhibitörleri ve selektif olmayan NSAlİ’ler) ile tedavi, anjiyotensin II reseptör antago: antihipertansif etkisini azaltabilir. Böbrek fonksiyonları bozulmuş bazı hastalarda (öm. hastalar veya böbrek fonksiyonları bozuk yaşlılar), anjiyotesin II reseptör antago siklooksijenazı inhibe eden ajanların eş zamanlı kullanımı, genellikle geri dönüşümlfi akut renal yetmezlik dahil, renal fonksiyonların daha fazla bozulmasına yol açabilir, bu kombinasyonlar kullanılırken özellikle yaşlı hastalarda dikkatli—olunmalıdır, yeterince hidrate edilmeli ve eş zamanlı tedavinin başlanmasından hemen sonra \ aşamalarda böbrek fonksiyonları periyodik olarak izlenmelidir.
İt, COX-2 Kistlerinin dehidrate Kistleri ve olan bir nedenle, -Hastalar e izleyen
Bu
Yapılan bir çalışmada, telmisartan ile ramiprilin eş zamanlı kullanılması, ramipril ve ramiprilatm AUCo-24
ve Cmak3 değerlerinde 2.5 kata kadar artışa yol açmıştır. Bu gözlemin klinik önemi bilinmemektedir.
Diüretikler (tiyazid veya loop diüretikler):
Furosemid (loop diüretik) ve hidroklorotiyazid (tiyazid diüretik) gibi diüretiklerin yüksek dozlarıyla ön tedavi, telmisartan tedavisine başlandığında, hacim kaybı ve hipotansiyon riski ile sonuçlanabilir.
Eşzamanlı kullanımları sırasında şu bilgiler dikkate alınmalıdır:
Dİğer antihipertansif ajanlar:
Telmisartanın kan basıncını düşürücü etkisi, diğer antihipertansif ilaçlarm kullanılması ile artabilir.
eşzamanlı
hipertansif
ortostatik
Farmakolojik özelliklerine bağlı olarak, şu ilaçların, telmisartan dahil tüm anti ilaçların hipotansif etkilerini güçlendirmesi beklenebilir: Baklofen, amifostin. Ayrıca, hipotansiyon alkol, barbitüratlar, narkotikler veya antidepresanlarla artabilir.
4.6. Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye:
Gebelik kategorisi ilk trimester için C, 2. ve 3. trimesterler için ise D’dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon):
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar, tedavi süresince tıbben etkili olduğu kapul edilen doğum kontrol yöntemlerini kullanmalıdır.
Gebelik dönemi:
Telmisartanın gebe kadınlarda kullanımı hakkında yeterli veri yoktur. Hayvan çalışmalarında üreme toksisitesi gösterilmiştir (Bkz. 5.3).
ACE inhibitörlerinin birinci trimesterde kullanılması ile ortaya çıkan teratojenite riskine ait epidemiyolojik kanıtlar kesin sonuca ulaşmamıştır. Bununla birlikte riskte küçük bir artış dahi ihmal edilemez. Anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile kontrollü epidemiyolojik veriler olmamakla birlikte, benzer riskler bu sınıf ilaçların tümü için söz konusu olabilir. Anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile tedaviye devam etmek mutlaka gerekmedikçe, gebe kalmayı planlayan hastalar gebelikte kullanımının güvenli olduğu bilinen alternatif bir antihipertansif tedaviye geçirilmelidir.
Gebelik tanısı konmuş ise, anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile tedavi derhal durdurulmalı ve uygun İse, alternatif bir tedavi başlanmalıdır.
Gebeliğin ikinci ve üçüncü trimesterinde anjiyotensin II reseptör antagonist ler i nin kullanılmasının, insanlarda fetotoks i siteye (renal fonksiyonlarda azalma, oligohid’amniyoz, kafatası kemikleşmesinde gerilik) ve neonatal toksisiteye (renal yetmezlik, hipotansiyon, hiperkalemi) yol açtığı bilinmektedir (Bkz. 5.3). Gebeliğin ikinci trimesterinderı itibaren anjiyotensin II reseptör antagonistleri ne maruz kalınması halinde, böbrek fonksiyon arının ve kafatasının ultrasonografik kontrolü önerilir.
Anneleri anjiyotensin II reseptör antagonisti kullanan infantlar, hipotansiyon açısından izlenmelidir (Bkz. 4.3 ve 4.4).
yakından
Laktasyon dönemi:
Emzirme sırasında telmisartan kullanımı ile ilgili bir veri olmadığı için bu dönemde MİCATOR kullanımı Önerilmez. Özellikle yenidoğan ve preterm infantların emzirilmesi döneminde, laktasyon dönemindeki güvenlilik profilinin daha iyi olduğu bilinen alternatif bir tedaviye geçilmelidir.
Üreme yeteneği/Fertilite:
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
4.8. İstenmeyen etkiler
Güvenlilik profili Özeti
Ciddi advers etkiler arasında, seyrek olarak (>1/10.000 ila <1/1.000) görülen ainafılaktik reaksiyon ve anjiyoödem ve akut renal yetmezlik bulunur.
Hipertansiyon tedavisi gören hastalar üzerindeki kontrollü klinik araştırmalarda telmisartan ile bildirilen istenmeyen olayların bütünsel insidansı (%41.4), genellikle plasebo ile (%43.9) karşılaştırılabilir durumdaydı. Advers etkilerin insidansı, doza bağlı değildi ve hastanın cinsiyeti, yaşı ya da ırkı ile herhangi bir bağıntı göstermemekteydi. Kardiyovasküler morbiditenin azaltılması için tedavi gören hastalarda telmisartanın güvenlilik profili, hipertansif hastalardan elde edilen verilerle tutarlı bulunmuştur.
Aşağıda listelenen advers ilaç reaksiyonlar, hipertansiyon için tedavi edilen kontrollü klinik araştırmalardan ve pazarlama sonrası raporlardan bir araya getirilmiştir aynı zamanda, kardiyovasküler morbiditenin azaltılması için altı yıla kadar sürelerle t
has
italardaki Listede ülmisartan
ile tedavi edilen 21,642 hastayı kapsayan uzun süreli üç klinik çalışmada bildirilen,ciddi advers etkiler ve tedavinin sonlandırıİmasına yol açan advers etkiler de dikkate alınmıştır.
4.8. İstenmeyen etkiler
in cizelueli özeti
Aşağıdaki listede belirtilen istenmeyen etkilerin sıklık tanımları şu şekildedir:
Çok yaygın >1/10
Yaygın > 1/100 ila < 1/10
Yaygın olmayan > 1/1.000 ila < 1/100
Seyrek > 1/10.000 ila < 1/1.000
Çok seyrek < 1/10.000
Her sıklık grubunda advers etkiler ciddiyetteki azalmaya göre sıralanmıştır.
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Yaygın olmayan: İdrar yolu enfeksiyonları (sistit dahil), üst solunum yolu enfeksiyonları
(farenjit ve sinüzit dahil)
Seyrek: Sepsis (fatal sonuçlananlar dahil)1
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Anemi
Seyrek: Eozinofdi, trombositopeni
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Seyrek: Anafılaktik reaksiyon, aşırı duyarlılık
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın olmayan: Hiperkalemi
Seyrek: Hipoglisemi (diyabetik hastalarda)
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın olmayan: Uykusuzluk, depresyon
Seyrek: Anksiyete
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Senkop
Seyrek: Somnolans
Göz hastalıkları
Seyrek: Görmede bozukluk
Kulak ve içkulak hastalıkları
Yaygın olmayan: Vertigo
Kardiyak hastalıklar
Yaygın olmayan: Bradikardi
Seyrek: Taşikardi
Vasküler hastalıklar
Yaygın olmayan: Hipotansiyon" , ortostatik hipotansiyon
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediyastin al hastalıklar
Yaygm olmayan: Dispne, öksürük
Çok seyrek: İnterstisyel akciğer hastalığı4
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın olmayan: Abdominal ağrı, diyare, dispepsi, flatulans, kusma
Seyrek: Ağız kuruluğu, midede rahatsızlık hissi
Hepato-biliyer hastalıklar
Seyrek: Anormal hepatik fonksiyon/karaciğer bozukluğu3
Deri ve derialtı dokusu hastalıkları
Yaygm olmayan: Pruritus, hiperhidrozis, döküntü
Seyrek: Anjiyoödem (fatal sonuçlanım dahil), egzama, eritem, ürtiker, il^ç
erupsiyonu, toksik deri erupsiyonu
Kas-iskelet bozuklukları, bağ dokusu ve kemik hastalıkları
Yaygın olmayan: Sırt ağrısı (örn: siyatik), kas spazmları, miyalji
Seyrek: Artralji, ekstremite ağrısı, tendon ağrısı (tendinite benzer semptomlar)
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Yaygm olmayan: Böbrek fonksiyon bozukluğu (akut böbrek yetmezliği dahil)
Genel bozukluklar ve uygulama yerine ilişkin hastalıklar
Yaygın olmayan: Göğüs ağrısı, asteni (halsizlik)
Seyrek: Grip benzeri hastalık
Araştırmalar
Kanda kreatinin artışı
Hemoglobinde azalma, kanda ürik asit artışı, hepatik enzimlerdi yükselme, kanda kreatin fosfokİnaz artışı
Yaygm olmayan:
Seyrek
f,?,3,4, Daha fazla açıklama iç İn lütfen "Seçilen advers etkilerle ilgili açıklamalar
bakınız.
" kısmına
Secilen advers etkilerle ilgili açıklamalar
Sepsis:
PRoFESS çalışmasında, telmisartan kullanımı ile sepsis insidansında, plaseboya ğöre, artış gözlenmiştir. Bu durum tesadüfi olabilir veya henüz bilinmeyen bir mekanizmaya bağlı oluşabilir (Bkz. 5.1).
Hipotansiyon:
Bu advers etki, kan basıncı kontrol altında olan ve kardiyovasküler morbiditenin azaltı ması için standart bakıma ek olarak telmisartan ile tedavi edilen hastalarda "yaygın" olarak bildirilmiştir.
Hepatik fonksiyonlarda anormallik / karaciğer bozukluğu:
Telmisartanla elde edilen pazarlama sonrası deneyimlerde, hepatik fonksiyonlarda anormallik/karaciğer bozukluğu, çoğunlukla Japon hastalarda görülmüştür. Japon hasılalarda bu advers etkilerin görülme olasılığı daha yüksektir.
İnterstisyel akciğer hastalığı:
Pazarlama sonrası deneyimlerde telmisartan kullanan hastalarda interstisyel akciğer vakalan bildirilmiş ve bu vakalar zamansal olarak telmisartan alımı ile ilişkili bul Bununla birlikte bir nedensellik ilişkisi belirlenmemiştir.
hastalığı
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
İnsanlarda doz aşımına ilişkin sınırlı veri bulunmaktadır.
Semptomlar:
Telmisartan doz aşımının en göze çarpan belirtileri hipotansiyon ve taşikardi idi. £ sersemleme, serum kreatininde artma ve akut renal yetmezlik de bildirilmiştir.
radikardi,
Tedavi:
Telmisartan hemodiyalizle uzaklaştırılamaz. Hasta yakından izlenmeli, tedavi semptomatik ve destekleyici olmalıdır. Müdahale, ilacm alınmasından itibaren geçen süreye ve semptomların şiddetine bağlıdır. Tavsiye edilen önlemler arasında kusturma ve/veya mide yıkanması bulunur. Aktif kömür kullanılması faydalı olabilir. Serum elektolitleri ve kreatinin düzeyleri sık aralıklarla izlenmelidir. Eğer hipotansiyon oluşursa hasta supin pozisyonda tutulmalı vç hızla tuz ve sıvı replasmanı yapılmalıdır.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Anjiyotensin II Antagonistleri ATC kodu: C09CA07
Etki mekanizması:
Telmisartan oral yoldan etkili ve spesifik bir anjiyotensin II reseptör (AT] tipi) antagonistidir. Telmisartan, anjiyotensin H’nİn bilinen etkilerinden sorumlu olan ATj reseptör alt tipindeki bağlanma bölgesine çok yüksek bir afınite gösterir ve anjiyotensin II ile yer değiştirir. Telmisartan AT] reseptöründe herhangi bir kısmi agonist etki göstermez. Telmisartan ATj reseptörüne selektif olarak bağlanmaktadır. Bu bağlanma uzun sürelidir.
Telmisartan AT2 ve özellikleri daha az bilinen başka AT reseptörleri dahil, diğer reseptörlere karşı afinite göstermez. Bu reseptörlerin fonksiyonel rolleri ve bunların telmisartan nedeniyle düzeyi artan anjiyotensin II tarafından olası aşırı stimülasyonlarının etkileri bilinmemektedir. Telmisartan ile plazma aldosteron düzeyleri azalır. Telmisartan insan plazmasındaki renıni inhibe etmez veya iyon kanallarını bloke etmez. Telmisartan bradikinini de parçalayan enzim olan anjiyotensin dönüştürücü enzimi (kininaz II) inhibe etmez. Bu nedenle bradikininin aracılık ettiği İstenmeyen etkileri şiddetlendirmesi beklenmez.
İnsanlarda 80 mg’lık telmisartan dozu, anjiyotensin II ile ortaya çıkan kan basıncı artışını hemen hemen tamamen inhibe eder. İnhibitör etki 24 saat boyunca devam eder ve 48 saate kadar halen daha ölçülebilir durumdadır.
Klinik etkililik ve güvenlilik
Esansiyel hipertansiyonun tedavisi:
İlk telmisartan dozundan sonra antihipertansif aktivite basamaklı olarak 3 saat içinde belirgin hale gelir. Kan basıncındaki maksimum azalma, genellikle tedaviye başlandıktan 4-8 nafta sonra elde edilir ve uzun süreli tedavi boyunca kalıcı olur.
Antihipertansif etki, ilaç alındıktan sonraki 24 saat boyunca sabit olarak devam eder ve ambulatuar kan basıncı ölçümlerinde gösterildiği gibi, bir sonraki dozdan önceki 4
saati de kapsar. Bu özellik, plasebo kontrollü klinik çalışmalarda 40 ve 80 mg’lık telmisartan dozlarından sonra çukur-doruk oranının sürekli olarak %80’in üzerinde görülmesiyle doğrulanmıştır
Başlangıç dönemindeki sistolik kan basıncına geri dönülme süresi ile doz arasında açık bir ilişki eğilimi vardır. Bu konuda dİyastolik kan basıncını ilgilendiren veriler tutarlı değildir.
Hipertansiyonu olan hastalarda telmisartan, nabız hızını etkilemeksizin, hem sistolic hem de diyastolik kan basıncını düşürür. İlacın diüretik ve natriüretik etkilerinin hipotansif etkisine katkısı henüz tanımlanmamıştır. Telmisartanın antihipertansif etkililiği, diğer antihipertansif ilaç sınıflarındaki ilaçlarla benzerdir (klinik çalışmalarda telmisartan ile amlodipin, atenolol, enalapril, hidroklorotiyazid ve lizinopril karşılaştınlmıştır).
Telmisartan tedavisinin aniden kesilmesi sonrasında kan basıncı, rebound hipertansiyon belirtileri olmaksızın, birkaç günlük bir süre içinde basamaklı olarak tedavi öncesi değerlere döner.
İki antihipertansif tedaviyi doğrudan karşılaştıran klinik çalışmalarda, telmisartan İle tedavi edilen hastalarda kuru öksürük insidansının, anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörlerine göre, anlamlı derecede daha düşük olduğu gösterilmiştir.
Kardiyovasküler olayların önlenmesi:
ONTARGET (ONgoing Telmisartan Alone and in Combination with RamiprjU Endpoint Trial / Tek Başma Telmisartan ve Ramipril Kombinasyonuyla Sürekli Global Sonlanım Noktaları Araştırması), telmisartan, ramipril ve telmisartan ve kombinasyonunun kardiyovasküler sonuçlar üzerindeki etkilerini, kardiyovasküler açısmdan risk altındaki bir popülasyonda, yani, 55 yaşında veya daha yaşlı, koro hastalığı, inme, TIA, periferik arter hastalığı veya Tip 2 diyabeti olan ve uç organ retinopati, sol ventriküler hipertrofi, makroalbüminüri veya mikroalbuminüri) kanıtlanmış, 25620 hastada karşılaştırmıştır.
Global Tedavide ramipril olaylar ner arter sarı (öm: bulunduğu
ha;
Hastalar, 3 tedavi grubuna randomize edilmiştir: Telmisartan 80 mg (n=8542), ramipril 10 mg(n=8576) veya telmisartan 80 mg ile ramipril 10 mg kombinasyonu (n= 8502). Eu gruplar ortalama olarak 4.5 yıl gözlenmiştir.
Telmisartan, kardiyovasküler ölüm, ölümle sonuçlanmayan miyokart enfarktüsü sonuçlanmayan inme veya konjestif kalp yetmezliği nedeniyle hastaneye yatma birincil birleşik sonlanım noktalarının azaltılması açısmdan ramipril ile benzer etki gö Birincil sonlanım noktası insidansı telmisartan (%16.7) ve ramipril (%16.5) grupları i< bulunmuştur. Telmisartanla ramiprili kıyaslayan tehlike oranı, 1.01 (%97.5 GA, p(üstünlük yok)=0.0019; 1.13 sınırında) bulunmuştur. Tüm nedenlere bağlı morta telmisartan ve ramipril tedavisi gören hastalarda, sırasıyla, %11.6 ve % 11.8 idi.
ölümle peklindeki Şterm iştir, in benzer (.93-1.10, ite oranı,
ölümle misartan, 0.0004]. evention Öalışması)
Pr
Önceden tanımlanmış İkincil sonlanım noktaları olan kardiyovasküler ölüm sonuçlanmayan miyokard enfarktüsü ve ölümle sonuçlanmayan inme açısından te ramipril ile benzer etkilikte bulunmuştur [0.99 (%97.5 GA 0.90-1.08), p(üstünlük yok) Bunlar, ramiprili plasebo ile kıyaslayan referans HOPE (The Heart Outcomes Evaluation Study / Kardiyak Sonuçlananların Önlenmesini Değerlendirme çalışmasındaki primer sonlanım noktasıdır.
TRANSCEND çalışması, ACE-I toleransı olmayan hastaları randomize etmiştir. Bu grubun dahil edilme kriterleri, diğer açılardan, telmisartan 80 mg (n=2954) veya plasebo (n=2972)
gruplarının yer aldığı ONTARGBT çalışmasındaki dahil edilme kriterlerine benzerdi İlaç da standart tedaviye ek olarak verilmiştir. Ortalama izleme süresi 4 yıl ve 8 ayc birleşik sonlanım noktalarının (kardiyovasküler ölüm, Ölümle sonuçlanmayan enfarktüsü, ölümle sonuçlanmayan İnme veya konjestif kalp yetmezliği nedeniyle yatma) insidansında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştır [telmisartan %15.7 ve plasebo grubunda %17.0, tehlike oranı 0.92 (%95 GA 0.81-1.05, p= 0.22)] belirlenmiş ikincil birleşik sonlanım noktası açısından (kardiyovasküler ölürr sonuçlanmayan miyokart enfarktüsü ve ölümle sonuçlanmayan inme) telmisartan p daha yararlı bulunmuştur [0.87 (%95 GA 0.76-1.00, p=0.048)]. Kardiyovasküler üzerinde bir yararla ilgili kanıt yoktur (tehlike oranı 1.03, %95 GA 0.85-1.24).
Her iki ı. Birincil miyokart hastaneye grubunda Önceden , ölümle
)oya göre mortalite
Öksürük ve anjiyoödem, telmisartanla tedavi edilen hastalarda ramipril tedavisi görenle re kıyasla daha az sıklıkta bildirilmiştir. Hipotansiyon İse telmisartan ile daha sık bildirilmiştir.
Telmisartan ve ramiprilin kombine edilmesi, bu maddelerin tek başlarına kullanılması na kıyasla ek bir yarar sağlamamıştır. Kardiyovasküler mortalite ve tüm nedenlere bağlı mortalite kombinasyonla sayısal olarak daha yüksek bulunmuştur. Ek olarak, kombinasyon grubunda, hiperkalemi, renal yetmezlik, hipotansiyon ve senkop insidansı anlamlı derecede daha yüksek bulunmuştur. Bu nedenle, telmisartan ve ramipril kombinasyonunun kullanımı bu hasta grubunda önerilmez.
5.2. Farmakokinetik özellikler
Emilim:
Absorbe olan miktar değişmekle birlikte telmisartanın absorpsiyonu hızlıdır. Telılnisartanın ortalama mutlak biyoyararlanımı %50 civarındadır.
Telmisartan yiyeceklerle birlikte alındığında, plazma konsantrasyon-zaman eğrisi altında kalan alandaki (EAA0j») azalma yaklaşık %6 (40 mg doz) ile yaklaşık %19 (160 mg doz) arasında değişir. İster aç karına, ister yiyeceklerle birlikte alınsın, uygulamadan 3 saat sonra telmisartan plazma konsantrasyonları benzerdir.
Dağılım:
Telmisartan esas olarak albümin ve alfa-1 asit glikoprotein olmak üzere plazma pre teinlerine yüksek oranda bağlanmaktadır (>%99.5).
Kararlı durumda ortalama görünür dağılım hacmi (vdss)
yaklaşık 500
L’dir.
Biyotransformasyon:
Telmisartan, ana bileşiğin glukuronidine konjugasyonu ile metabolize olur. Konjugat jçin hiçbir farmakolojik aktivite gösterilmemiştir.
Eliminasyon:
Telmisartan terminal eliminasyon yarı ömrü >20 saat olan bieksponansiye azalma farmakokinetiği ile karakterİzedir. Maksimum plazma konsantrasyonu (Cma^) ve daha düşük oranda olmak üzere, plazma konsantrasyonu-zaman eğrisi altında kalan alan (EAAl), doz ile orantısız olarak artan Telmisartan önerilen dozlarda alındığında, klinik açıdan önemli bir birikmeyi gösteren veri bulunmamaktadır. Plazma konsantrasyonlan kadınlarda erkeklere göre daha yüksektir. Ancak bu durumun etkililik üzerine bir etkisi yoktur.
Oral (ve intravenöz) uygulamadan sonra telmisartan, hemen hemen yalnız feçes tamamen değişmemiş bileşik halinde atılır. Kümülatif üriner atılımı, dozun %1’inden Total plazma klerensi (CLtot) (yaklaşık 1000 mİ /dk), hepatik kan akımı (yaklaşık 1500 karşılaştırıldığında yüksektir.
yoluyla ve ı azdır, ılnl /dk) ile
Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:
Eğri altında kalan alandaki (EAA) küçük azalmanın terapötik etkide bir azalmaya nedjen olması beklenmez.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Cinsiyet:
Plazma konsantrasyonlarında farklılıklar gözlenmiştir. Kadınlarda erkeklere göre Cmak|s ve EAA değerlerinde, yaklaşık olarak sırasıyla, 3 ve 2 kat daha yüksek değerler elde edilmiştir.
Yaşlı hastalar
:
Telmisartanın farmakokinetiği yaşlılar ve 65 yaşından genç hastalarda birbirinden farkll değildir. Böbrek yetmezliği:
Hafıf-orta ve şiddetli böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda, plazma konsantrasyonlarının 2 katma çıktığı gözlenmiştir. Bununla birlikte, diyaliz uygulanan böbrek yetmezliği hastalannda daha düşük plazma konsantrasyonları gözlenmiştir. Telmisartan böbrek yetmezliği olan hastalarda, plazma proteinlerine yüksek oranda bağlanır ve diyaliz ile uzaklaştırılaman Böbrek bozukluğu olan hastalarda eliminasyon yanlanma Ömrü değişmemektedir.
Karaciğer yetmezliği:
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Klinik Öncesi güvenlilik çalışmalarında, normotansif hayvanlarda, klinikteki terapötik aralık ile benzer bir ilaç maruziyeti sağlayan dozlar, kırmızı hücrelere ilişkin parametrelerde (eritrositler, hemoglobin, hematokrit) azalmaya, böbrek hemodinamiğinde değişmelere (kan üre azotu ve kreatininde yükselme) ve aynı zamanda serum potasyumunda artışa neden olmuştur. Köpeklerde renal tübüler dilatasyon ve atrofı gözlenmiştir. Sıçanlarda ve köpeklerde, aynı zamanda, mide mukozasında yaralanma (erozyon, ülser ya da enflamasyon) kaydedilmiştir. Gerek anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörleri, gerekse anjiyotensin II antagonistleri ile yürütülen klinik öncesi çalışmalardan önlenmiştir.
bilinen bu farmakolojik yan etkiler, ağızdan serum fizyolojik desteğiyle
Her iki türde de, plazma renin akli vites inde artış ve renal jukstaglomerüler hücrelerde hipertrofı/hiperplazi gözlenmiştir. ACE inhibitörlerinin ve öteki anjiyotensin II antagonistleri nin de gösterdiği bir sınıf etkisi olan bu değişiklikler, klinik anlamlılığa sahip gibi görünmemektedir
Teratojenik etki açısından açık bir kanıt gözlenmemiştir. Bununla birlikte, telmisartajnın toksik doz düzeylerinde, yavruların doğum sonrası gelişmesi üzerinde, daha düşük vücut ağırlığı ve göz açılmasında gecikme gibi etkiler gözlenmiştir.
In vitro
çalışmalarda hiçbir mutajenisite ve ilgili klastojenik aktivite verisi yoktu. Sıçanlarda ve farelerde karsİnojenisiteye yönelik veri bulunmamaktaydı.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1. Yardımcı maddelerin listesi
6.2. Geçimsizlikler
Geçerli değil.
6.3. Raf ömrü
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Özel bir gereklilik yoktur.
Kullanılmamış olan ürün ya da atık materyaller, "Tıbbi Atıkların Kontrolü" ve Atıklarının Kontrolü" yönetmeliklerine uygun olarak imha edilmelidir.
"Ambalaj
Madde 4.2’ye bakınız.
Diyabet Hastalığı Diyabet, insülin hormonu ile ilgili problemlerden kaynaklanan bir hastalıktır. | Yüksek Tansiyon Hipertansiyon sürekli anormal derecede yüksek olan kan basıncıdır. Tansiyon atardamarlarınızdaki kanın basıncıdır. |
İLAÇ EŞDEĞERLERİ
Eşdeğer İlaç Adı | Barkodu | İlaç Fiyatı |
---|---|---|
MICATOR | 8680760010161 | |
PRITOR | 8699522016174 | |
QUALTAN | 8699517014123 | |
TELMITEK | 8699262010104 | |
TELVIS | 8697936011174 | |
Diğer Eşdeğer İlaçlar |
Yüksek Tansiyon Hipertansiyon sürekli anormal derecede yüksek olan kan basıncıdır. Tansiyon atardamarlarınızdaki kanın basıncıdır. |
|
İnme İnme, beynin hasar görmesinin sonucudur. Bu hasar, beynin bir kısmındaki ya bir kanama ya da akut kan eksikliği nedeniyle o kısmın geçici ya da kalıcı olarak işlevini yapamamasına yol açar. |
|
Kalp Krizi Kalbe giden kan akışı durduğunda kalp krizi meydana gelir. |
İLAÇ GENEL BİLGİLERİ
Pharmactive İlaç Sanayi ve Tic A.Ş.Satış Fiyatı | 68.26 TL [ 22 Sep 2023 ] |
Önceki Satış Fiyatı | 68.26 TL [ 15 Sep 2023 ] |
Original / Jenerik | Jenerik İlaç |
Reçete Durumu | Normal Reçeteli bir ilaçdır. |
Barkodu | 8680760010161 |
Etkin Madde | Telmisartan |
ATC Kodu | C09CA07 |
Birim Miktar | 40 |
Birim Cinsi | MG |
Ambalaj Miktarı | 28 |
Kalp Damar Sistemi > Anjiyotensin II Antagonistleri > Telmisartan |
Yerli ve Beşeri bir ilaçdır. |