KOMPLIA 25 mg sert kapsül (21 adet) Kısa Ürün Bilgisi

Lenalidomid }

  • 1.   BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI

    KOMPLİA 25 mg sert kapsül Sitotoksik

  • 2.   KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM

    Etkin madde

    Her bir sert kapsül 25 mg lenalidomid içerir.

    Yardımcı maddeler

    Susuz laktoz 167,30 mg Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.


  • 3.   FARMASÖTİK FORMU

    Sert kapsül

    Beyaz ile kırık beyaz renkli toz içeren opak beyaz renkli, siyah mürekkep ile “LENALIDOMIDE†baskılı kapak ve opak beyaz renkli, yeşil mürekkep ile “25 mg†baskılı gövdeye sahip boyut “0†sert jelatin kapsül

    veya 4. derece trombositopeni, RVd kolunda Rd karşılaştırma koluna göre daha yüksek sıklıkta gözlenmiştir (%17,2'e karşı %9,4).

      Yeni tanı almış multipl miyelom: Otolog kök hücre transplantasyonuna (OKHT) uygun olmayan hastalarda hastalık progresyonuna kadar lenalidomid ile düşük doz deksametazon kombinasyonu

    veya 4. derece trombositopeni, karşılaştırma koluna kıyasla Rd ve Rd18 kollarında daha düşük sıklıkta gözlenmiştir (sırasıyla %8,1'e karşı %11,1).

      Yeni tanı almış multipl miyelom: Otolog Kök hücre transplantasyona (OKTH) uygun olmayan hastalarda melfalan ve prednizon ile lenalidomid kombinasyonu

    derece ve 4. derece trombositopeni insidansı ile ilişkilidir (MPp+p ile tedavi edilen hastalarda

    %13,7 ile karşılaştırıldığında MPR+R/MPR+p ile tedavi edilen hastalarda %40,4; bkz. Bölüm 4.8).

      Multipl miyelom: önceden en az bir tedavi almış hastalar

      Deksametazon ile lenalidomid kombinasyonu, önceden en az bir tedavi almış multipl miyelom hastalarında daha yüksek 4. derece nötropeni insidansıyla ilişkilidir (plasebo/deksametazon ile tedavi edilen hastalardaki %0,6'ya kıyasla lenalidomid/deksametazon ile tedavi edilen hastalarda %5,1; bkz. Bölüm 4.8). 4. derece febril (ateşli) nötropeni atakları seyrek olarak gözlemlenmiştir (plasebo/deksametazon ile tedavi edilen hastalardaki %0'a kıyasla lenalidomid/deksametazon ile tedavi edilen hastalarda %0,6; bkz. Bölüm 4.8).

      Multipl miyelom hastalarında deksametazon ile lenalidomid kombinasyonu daha yüksek 3. derece ve

    veya 4. derece trombositopeni, RVd koluna kıyasla ve Rd karşılaştırma koluna göre daha yüksek sıklıkta gözlenmiştir (%17,2'e karşı %9,4).

      Yeni tanı almış multipl miyelom: transplantasyona uygun olmayan düşük doz deksametazon ile kombinasyon halinde lenalidomid ile tedavi edilen hastalar

    veya 4. derece trombositopeni, karşılaştırma koluna kıyasla Rd ve Rd18 kollarında daha düşük sıklıkta gözlenmiştir (sırasıyla MPT kolunda %11'e karşı Rd ve Rd18 kollarında %8,1).

      Yeni tanı almış multipl miyelom: transplantasyona uygun olmayan düşük doz melfalan ve prednizon ile kombinasyon halinde lenalidomid ile tedavi edilen hastalar

      Yeni tanı almış multipl miyelom hastalarında lenalidomidin melfalan ve prednizon ile kombinasyonu, MPp+p'ye (%7,8) kıyasla daha yüksek 4. derece nötropeni sıklığı (MPR+R/MPR+p'de %34,1) ile ilişkilidir. 4. derece febril nötropeni görülme sıklığı daha yüksekti (MPp+p'de %0'a kıyasla MPr+R/MPR+p'de %1,7).

      Lenalidomidin yeni tanı konmuş multipl miyelom hastalarında melfalan ve prednizon ile kombinasyonu, MPp+p'ye (%13,7) kıyasla daha yüksek 3. derece ve 4. derece trombositopeni (MPR+R/MPR+p'de %40,4) ile ilişkilidir.

      Önceden en az bir tedavi almış multipl miyelom hastaları

      Deksametazon ile lenalidomid kombinasyonu, multipl miyelom hastalarında daha yüksek 4. derece nötropeni insidansıyla ilişkilidir (plasebo/deksametazon ile tedavi edilen hastalardaki %0,6'ya kıyasla lenalidomid/deksametazon ile tedavi edilen hastalarda %5,1). 4. derece febril (ateşli) nötropeni atakları seyrek olarak gözlemlenmiştir (plasebo/deksametazon ile tedavi edilen hastalardaki %0'a kıyasla lenalidomid/deksametazon ile tedavi edilen hastalarda %0,6).

      Multipl miyelom hastalarında deksametazon ile lenalidomid kombinasyonu daha yüksek 3. derece ve


    4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

      4.1. Terapötik endikasyonlar

      Multipl Miyelom (MM)

      KOMPLİA, otolog kök hücre transplantasyonu uygulanmış olan yeni tanı multipl miyelomlu yetişkin hastaların idame tedavisinde endikedir.

      KOMPLİA, deksametazon veya bortezomib ve deksametazon veya melfalan ve prednizon ile kombinasyon halinde kök hücre transplanstasyonuna uygun olmayan, daha önceden tedavi olmamış multipl miyelomlu yetişkin hastaların tedavisinde endikedir (bkz. Bölüm 4.2).

      KOMPLİA, deksametazon ile kombinasyon halinde, daha önce en az bir tedavi almış yetişkin hastalarda multipl miyelomun tedavisi için endikedir.

      Miyelodisplastik Sendrom (MDS)

      KOMPLİA monoterapi olarak, diğer tedavi seçenekleri yetersiz kaldığında veya elverişsiz olduğunda izole delesyon 5q sitogenetik anormalliğiyle ilişkili düşük veya orta-1 riskteki miyelodisplastik sendromlar nedeniyle transfüzyona bağımlı anemisi olan yetişkin hastaların tedavisi için endikedir.

      Mantle Hücreli Lenfoma (MHL)

      KOMPLİA, tek başına nüks veya dirençli mantle hücreli lenfomalı yetişkin hastaların tedavisinde diğer tedavi seçeneklerinin yetersiz kaldığı veya elverişsiz olduğu durumlarda endikedir (bkz. Bölüm 4.4 ve 5.1).

      Foliküler Lenfoma (FL)

      KOMPLİA, rituksimab (anti-CD20 antikoru) ile kombinasyon halinde, önceden tedavi edilmiş foliküler lenfomalı (Derece 1-3a) yetişkin hastaların tedavisi için endikedir.

      4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

      KOMPLİA tedavisi, anti-kanser tedavilerinin uygulamasında deneyimli bir hekim tarafından yönetilmelidir (bkz. Bölüm 4.4).

      Aşağıda tanımlanan tüm endikasyonlar için:

        Doz klinik ve laboratuvar bulgularına göre değiştirilir (bkz. Bölüm 4.4).

        Tedavi sırasında ve tedaviye tekrar başlandığında, KOMPLİA ile ilişkili olduğu düşünülen 3. veya 4. derece trombositopeni, nötropeni veya 3. veya 4. derece diğer toksisiteyi yönetmek için doz ayarlamaları önerilmektedir.

        Nötropeni durumunda, hastanın tedavisinde büyüme faktörlerinin kullanımı göz önünde bulundurulmalıdır.

        Eğer unutulan dozdan sonra 12 saatten az bir süre geçmişse hasta dozu alabilir. Eğer bir dozun alınması normal zamanından 12 saatten fazla gecikmişse hasta bu dozu almamalı; fakat bir sonraki dozu ertesi gün normal zamanında almalıdır.

        Multipl Miyelom

        Yeni Tanı Almış Multipl Miyelom

          Otolog kök hücre transplantasyonuna (OKHT) uygun olmayan hastalarda hastalık progresyonuna kadar deksametazon ile lenalidomid kombinasyonu

          Eğer Mutlak Nötrofil Sayısı (MNS) <1 x 10/L ve/veya trombosit sayısı <50 x 10/L ise lenalidomid tedavisine başlanmamalıdır.

          Önerilen doz

          Lenalidomid için önerilen başlangıç dozu, tekrarlanan 28 günlük siklusların 1-21. günlerinde, günde bir defa oral yolla uygulanan 25 mg'dır.

          Önerilen deksametazon dozu, tekrarlanan 28 günlük siklusların 1, 8, 15 ve 22. günlerinde, günde bir defa oral yolla uygulanan 40 mg'dır. Hastalar, hastalık progresyonuna veya intoleransa kadar lenalidomid ve deksametazon tedavisine devam edebilirler.

          Doz azaltma basamakları:

          Lenalidomid

          Deksametazon

          Başlangıç dozu

          25 mg

          40 mg

          Doz düzeyi -1

          20 mg

          20 mg

          Doz düzeyi -2

          15 mg

          12 mg

          Doz düzeyi -3

          10 mg

          8 mg

          Doz düzeyi -4

          5 mg

          4 mg

          Doz düzeyi -5

          2,5 mg

          Geçerli değil

          Trombositopeni

          Trombositler

          Önerilen tedavi şekli

          İlk kez <25 x 10/L'ye düştüğünde

          ≥50 x 10/L'ye döner ise

          Tedavi siklusunun geri kalanı için lenalidomid dozajı durdurulur.

          Lenalidomid tedavisine bir sonraki daha düşük doz düzeyinden tekrar başlanır.

          Mutlak Nötrofil Sayısı (MNS)-Nötropeni

          MNS

          Önerilen tedavi şekli

          İlk kez <0,5 x 10/L'ye düştüğünde

          ≥1 x 10/L'ye döner ise ve nötropeni gözlemlenen tek toksisite olduğunda

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa ilk başlangıç dozundan tekrar başlanır.

          ≥0,5 x 10/L'ye döner ise ve nötropeni dışında doza bağlı hematolojik toksisiteler gözlendiğinde

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa bir sonraki daha düşük doz düzeyinden tekrar başlanır (doz düzeyi -1).

          Takip eden <0,5 x 10/L altına her bir düşüşte

          ≥0,5 x 10/L'ye döner ise

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa bir sonraki daha düşük doz düzeyinden tekrar başlanır.

          Eğer herhangi bir doz düzeyinde nötropeni tek toksisite ise hekimin kararına göre granülosit koloni stimülan faktör (G-CSF) eklenir ve lenalidomid doz düzeyi korunur.

          Hematolojik toksisite için lenalidomid dozu, kemik iliği fonksiyonunda iyileşmeyi takiben (en az 2 ardışık kür boyunca hematolojik toksisitenin olmadığı: yeni kürün başlangıcında MNS ≥1,5 x 10/L ve trombosit sayısı ≥ 100 x 10/L) bir sonraki daha yüksek doz düzeyinde (başlangıç dozuna kadar) yeniden başlatılabilir.

          Kök hücre nakline uygun olmayan hastalarda lenalidomidin bortezomib ve deksametazon ile kombine kullanımı ve hastalık progresyonuna kadar deksametazon ile lenalidomid kombinasyonu

          Başlangıç tedavisi: Lenalidomidin bortezomib ve deksametazon ile kombine kullanımı

          Eğer Mutlak Nötrofil Sayısı (MNS) <1 x 10/L ve/veya trombosit sayısı <50 x 10/L ise lenalidomid, bortezomib ve deksametazon kombinasyonu başlatılmamalıdır.

          Önerilen başlangıç dozu, bortezomib ve deksametazon ile kombinasyon halinde, her 21 günlük siklusun 1-14. günler arası günde bir defa ağızdan 25 mg lenalidomiddir. Bortezomib (1,3 mg/m) her 21 günün 1, 4, 8, ve 11. günlerinde hafta iki kere olmak üzere subkutan olarak uygulanır. Lenalidomid ile kombinasyon halinde uygulanan tıbbi ürünlerin dozu, kullanım süresi ve doz ayarlamaları ile ilgili ilave bilgi için Bölüm 5.1 ve ilgili tıbbi ürünlerin Kısa Ürün Bilgileri'ne bakınız.

          21 günlük sekiz tedavi siklusuna kadar (24 haftalık ilk tedavi) önerilir.

          Tedavinin Devamı: Lenalidomidin deksametazon ile hastalık progresyonuna kadar kombinasyon halinde kullanımı.

          Lenalidomid dozu, deksametazon ile kombinasyon halinde tekrarlanan 28 günlük siklusların 1-21. günlerinde, günde bir defa oral yolla uygulanan 25 mg'dır. Tedavi hastalık progresyonuna ya da kabul edilemez toksisiteye kadar devam etmelidir.

          Doz azaltma basamakları

          Lenalidomid

          Başlangıç dozu

          25 mg

          Doz düzeyi -1

          20 mg

          Doz düzeyi -2

          15 mg

          Doz düzeyi -3

          10 mg

          Doz düzeyi -4

          5 mg

          Doz düzeyi -5

          2,5 mg

          Trombositopeni

          Trombositler

          Önerilen tedavi şekli

          <30 x 10 /L'ye düştüğünde

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          ≥50 x10/L'ye döner ise

          Lenalidomide günde bir kez doz düzeyi -1'den tekrar başlanır.

          Takip eden 30 x 10 /L altına her bir düşüşte

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          ≥50 x 10/L'ye döner ise

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa bir sonraki daha düşük doz düzeyinden tekrar başlanır.

          Mutlak Nötrofil Sayısı (MNS)-nötropeni

          MNS

          Önerilen tedavi şekli

          İlk kez <0,5 x 10/L'ye düştüğünde

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          ≥1 x 10/L'ye döner ise ve nötropeni gözlemlenen tek toksisite olduğunda

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa ilk başlangıç dozundan tekrar başlanır.

          ≥0,5 x 10/L'ye döner ise ve nötropeni dışında

          doza bağlı hematolojik toksisitelerin gözlenmesi halinde

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa doz düzeyi - 1'den tekrar başlanır.

          Takip eden <0,5 x 10/L altına her bir düşüşte

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          ≥0,5 x 10/L'ye döner ise

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa bir sonraki daha düşük doz düzeyinden tekrar başlanır.

            Organ nakli için uygun olmayan hastalarda Lenalidomidin melfalan ve prednizon ile kombinasyonunu takiben lenalidomid idamesi

            Eğer MNS <1,5 x 10/L ve/veya trombosit sayısı <75 x 10/L ise lenalidomid tedavisine başlanmamalıdır.

            Önerilen doz

            Önerilen başlangıç dozu; 9 siklusa kadar tekrarlanan 28 günlük siklusların 1.-21. günlerinde oral yoldan uygulanan günde bir kez 10 mg lenalidomid, tekrarlanan 28 günlük siklusların 1.- 4. günlerinde oral yoldan uygulanan 0,18 mg/kg melfalan, tekrarlanan 28 günlük siklusların 1.- 4. günlerinde oral yoldan uygulanan 2 mg/kg prednizondur. 9 siklusu tamamlayan veya intolerans nedeniyle kombinasyon tedavisini tamamlayamayan hastalar tek başına lenalidomid ile aşağıdaki şekilde tedavi edilir: Hastalık progresyonuna kadar verilen tekrarlanan 28 günlük siklusların 1.- 21. günlerinde günde bir kez oral yoldan uygulanan 10 mg.

            Doz azaltma basamakları

            Lenalidomid

            Melfalan

            Prednizon

            Başlangıç dozu

            10 mg

            0,18 mg/kg

            2 mg/kg

            Doz düzeyi -1

            7,5 mg

            0,14 mg/kg

            1 mg/kg

            Doz düzeyi -2

            5 mg

            0,10 mg/kg

            0,5 mg/kg

            Doz düzeyi -3

            2,5 mg

            Geçerli değil

            0,25 mg/kg

            Trombositopeni

            Trombositler

            Önerilen tedavi şekli

            İlk kez <25 x 10 /L'ye düştüğünde

            ≥ 25 x10/L'ye döner ise

            Lenalidomid tedavisine ara verilir.

            Lenalidomid ve melfalana doz düzeyi -1'den tekrar başlanır.

            Takip eden 30 x 10/L altına her bir düşüşte

            ≥ 30 x 10/L'ye döner ise

            Lenalidomid tedavisine ara verilir.

            Lenalidomid tedavisine günde bir defa bir sonraki daha

            düşük doz düzeyinden (doz düzeyi -2 veya -3) tekrar başlanır.

            Mutlak Nötrofil Sayısı (MNS)-nötropeni

            MNS

            Önerilen tedavi şekli

            İlk kez <0,5 x 10/L'ye düştüğünde

            Lenalidomid tedavisine ara verilir.

            ≥0,5 x 10/L'ye döner ise ve nötropeni gözlemlenen tek toksisite olduğunda

            Lenalidomid tedavisine günde bir defa ilk başlangıç dozundan tekrar başlanır.

            ≥0,5 x 10/L'ye döner ise ve nötropeni dışında doza bağlı hematolojik toksisitelerin

            gözlenmesi halinde

            Lenalidomid tedavisine günde bir defa doz düzeyi - 1'den tekrar başlanır.

            Takip eden <0,5 x 10/L altına her bir düşüşte

            Lenalidomid tedavisine ara verilir.

            ≥0,5 x 10/L'ye döner ise

            Lenalidomid tedavisine günde bir defa bir sonraki daha düşük doz düzeyinden tekrar başlanır.

            Otolog kök hücre transplantasyonu (OKHT) geçiren hastalarda lenalidomid idamesi Lenalidomid ile idame, progresyon bulgusu olmayan hastalarda OKHT sonrasında yeterli hematolojik iyileşme sonrasında başlatılmalıdır. Eğer Mutlak Nötrofil Sayısı (MNS) <1 x 10/L ve/veya trombosit sayısı <75 x 10/L ise lenalidomid başlatılmamalıdır.

          Önerilen doz

          Lenalidomid için önerilen başlangıç dozu, hastalık progresyonuna veya intoleransa kadar sürekli olarak günde bir kez oral yolla uygulanan 10 mg'dır (tekrarlanan 28 günlük siklusların 1-28. günlerinde). 3 siklus boyunca lenalidomid idamesinden sonra, tolere edilebilmesi durumunda, doz günde bir kez oral olarak uygulanan 15 mg'a yükseltilebilir.

          Doz azaltma basamakları:

          Başlangıç dozu (10 mg)

          Doz arttırılırsa (15 mg)

          Doz düzeyi – 1

          5 mg

          10 mg

          Doz düzeyi – 2

          5 mg (28 günde bir 1-21. günler)

          5 mg

          Doz düzeyi – 3

          Geçerli değil

          5 mg (28 günde bir 1- 21. günler)

          5 mg'ın altında doz alınmaz (28 günde bir 1-21. günler)

          Trombositopeni

          Trombositler

          Önerilen tedavi şekli

          <30 x 10/L'ye düştüğünde

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          ≥30 x 10/L'ye döner ise

          Lenalidomide günde bir kez doz düzeyi -1'den tekrar başlanır.

          Takip eden 30 x 10/L altına her bir düşüşte

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          ≥30 x 10/L'ye döner ise

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa bir sonraki daha düşük doz düzeyinden tekrar başlanır.

          Mutlak Nötrofil Sayısı (MNS)-nötropeni

          MNS

          Önerilen tedavi şekli

          <0,5 x 10/L'ye düştüğünde

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          ≥0,5 x 10/L'ye döner ise

          Lenalidomide günde bir kez doz düzeyi -1'den tekrar başlanır.

          Takip eden 0,5 x 10/L altına her bir düşüşte

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          ≥0,5 x 10/L'ye döner ise

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa bir sonraki daha düşük doz düzeyinden tekrar başlanır.

          Eğer herhangi bir doz düzeyinde nötropeni tek toksisite ise hekimin kararına göre granülosit koloni stimülan faktör (G-CSF) eklenir ve lenalidomid doz düzeyi korunur.

          Önceden En Az Bir Tedavi Almış Multipl Miyelom

          Eğer MNS <1 x 10/L ve/veya trombosit sayısı <75 x 10/L veya plazma hücreleri tarafından kemik iliği infiltrasyonuna bağlı olarak, trombosit sayısı <30 x 10/L ise lenalidomid tedavisine başlanmamalıdır.

          Önerilen doz

          Lenalidomid için önerilen başlangıç dozu, tekrarlanan 28 günlük siklusların 1-21. günlerinde, günde bir defa oral yolla uygulanan 25 mg'dır. Önerilen deksametazon dozu, tedavinin ilk 4 siklusu için 28 günlük her bir siklusun 1-4, 9-12, 17-20. günlerinde günde bir defa oral yolla uygulanan 40 mg ve ardından her 28 günde bir 1-4. günlerinde, günde bir defa oral yolla uygulanan 40 mg'dır.

          İlacı reçete eden hekim, hastanın koşullarını ve hastalık durumunu göz önünde bulundurarak, deksametazonun hangi dozunun kullanılacağını dikkatli bir şekilde değerlendirmelidir.

          Doz azaltma basamakları:

          Başlangıç dozu

          25 mg

          Doz düzeyi -1

          15 mg

          Doz düzeyi -2

          10 mg

          Doz düzeyi -3

          5 mg

          Trombositopeni

          Trombositler

          Önerilen tedavi şekli

          İlk kez <30 x 10/L'ye düştüğünde

          ≥30 x 10/L'ye döner ise

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          Lenalidomid tedavisine doz düzeyi -1'den tekrar başlanır.

          Takip eden <30 x 10/L altına her bir düşüşte

          ≥30 x 10/L'ye döner ise

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa bir sonraki daha düşük doz düzeyinden tekrar başlanır (doz düzeyi -2 veya -3). Günde 5 mg'ın altında doz alınmaz.

          Mutlak Nötrofil Sayısı (MNS)-nötrofiller

          MNS

          Önerilen tedavi şekli

          İlk kez <0,5 x 10/L'ye düştüğünde

          ≥0,5 x 10/L'ye döner ise ve nötropeni gözlemlenen tek toksisite olduğunda

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa başlangıç dozundan tekrar başlanır.

          ≥0,5 x 10/L'ye döner ise ve nötropeni dışındaki doza bağlı diğer hematolojik toksisitelerin gözlenmesi halinde

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa doz düzeyi - 1'den tekrar başlanır.

          Takip eden <0,5 x 10/L altına her bir düşüşte

          ≥0,5 x 10/L'ye döner ise

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          Lenalidomid tedavisine günde bir defa bir sonraki daha düşük doz düzeyinden tekrar başlanır (doz düzeyi -1, -2 veya -3).

          Günde 5 mg'ın altında doz alınmaz.

          Miyelodisplastik Sendrom

          Mutlak nötrofil sayısı <0,5 x 10/L ve/veya trombosit sayısı <25 x 10/L ise lenalidomid tedavisine başlanmamalıdır.

          Önerilen doz

          Lenalidomidin önerilen başlangıç dozu, tekrarlanan 28 günlük sikluslar 1-21. günlerinde, günde bir defa oral yolla uygulanan 10 mg'dır.

          Doz azaltma basamakları:

          Başlangıç Dozu

          Her 28 günlük siklusun 1-21. günlerinde; günde 1 defa 10 mg

          Doz düzeyi -1

          Her 28 günlük siklusun 1-28. günlerinde; günde 1 defa 5 mg

          Doz düzeyi -2

          Her 28 günlük siklusun 1-28. günlerinde; günde 1 defa 2,5 mg

          Doz düzeyi -3

          Her 28 günlük siklusun 1-28. günlerinde; gün aşırı 2,5 mg

          Trombositopeni

          Trombositler

          Önerilen tedavi şekli

          <25 x 10/L'ye düşer ise

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          ≥7 gün boyunca en az 2 ölçümde

          ≥25 x 10/L - <50 x 10/L'ye döner ise ya da herhangi bir zamanda trombosit sayısı tekrar

          ≥50 x 10/L'ye yükselir ise

          Bir sonraki düşük doz düzeyinde Lenalidomid tekrar başlanır (doz düzeyi -1, -2 veya -3).

          Mutlak Nötrofil Sayısı (MNS)-nötropeni

          MNS

          Önerilen tedavi şekli

          <0,5 x 10/L'ye düşer ise

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          ≥ 0,5 x 10/L'ye döner ise

          Bir sonraki düşük doz düzeyinde lenalidomid tekrar başlanır (doz düzeyi -1, -2 veya -3).

          Lenalidomidin bırakılması

          Tedaviye başlandıktan sonraki 4 ay içinde, transfüzyon gereksiniminde en az %50'lik bir azalma ile gösterilen minör eritroid yanıt alınmazsa ya da transfüzyon uygulanmayan hastalarda hemoglobinde 1 g/dL artış olmazsa lenalidomid tedavisi bırakılmalıdır.

          Mantle hücreli lenfoma (MHL) Önerilen doz

          Lenalidomid için önerilen başlangıç dozu, tekrarlanan 28 günlük siklusların 1-21. günlerinde günde bir defa oral yolla uygulanan 25 mg'dır.

          Doz azaltma basamakları:

          Başlangıç Dozu

          Her 28 günlük siklusun 1-21. günlerinde: günde 1 defa 25 mg

          Doz düzeyi-1

          Her 28 günlük siklusun 1-21. günlerinde: günde 1 defa 20 mg

          Doz düzeyi-2

          Her 28 günlük siklusun 1-21. günlerinde: günde 1 defa 15 mg

          Doz düzeyi-3

          Her 28 günlük siklusun 1-21. günlerinde: günde 1 defa 10 mg

          Doz düzeyi-4

          Her 28 günlük siklusun 1-21. günlerinde: günde 1 defa 5 mg

          Doz düzeyi-5

          Her 28 günlük siklusun 1-21. günlerinde: günde 1 defa 2,5 mg veya Her 28 günlük siklusun 1-21. günlerinde: gün aşırı 5 mg

          Trombositopeni

          Trombositler

          Önerilen tedavi şekli

          <50 x 10/L'ye düştüğünde

          Lenalidomid tedavisine ara verilir ve en az her 7 günde bir tam kan sayımı (TKS) takibi yapılır.

          ≥60 x 10/L'ye döner ise

          Bir sonraki düşük doz düzeyinde lenalidomid tedavisine tekrar başlanır (doz düzeyi -1).

          50 x 10/L'nin altına her bir ardışık düşüşte

          ≥60 x 10/L'ye döner ise

          Lenalidomid tedavisine ara verilir ve en az her 7 günde bir TKS takibi yapılır.

          Bir sonraki düşük doz düzeyinde lenalidomid tedavisine tekrar başlanır (doz düzeyi-2, -3, - 4, - 5). Doz düzeyi -5'in altına düşürülemez.

          Mutlak Nötrofil Sayısı (MNS)-nötropeni

          Nötrofiller

          Önerilen tedavi şekli

          En az 7 gün boyunca Ë‚1 x 10/L'ye düştüğünde veya ≥38,5°C'lik ateş ile ilişkili olarak 1 x 10/L'ye düştüğünde veya

          0,5 x 10/L'ye düştüğünde

          Lenalidomid tedavisine ara verilir ve en az her 7 günde bir TKS takibi yapılır.

          ≥1 x 10/L'ye döndüğünde

          Bir sonraki düşük doz düzeyinde lenalidomid tedavisine tekrar başlanır (doz düzeyi -1).

          En az 7 gün boyunca 1 x 10/L'nin altınaher bir ardışık düşüşte veya ≥38,5°C'lik ateş ile

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          ilişkili olarak 1 x 10/L'ye düştüğünde veya 0,5 x 10/L'ye düştüğünde

          ≥1 x 10 /L'ye döndüğünde

          Bir sonraki düşük doz düzeyinde lenalidomid tedavisine tekrar başlanır (doz düzeyi -2, -3, -4,

          -5). Doz düzeyi -5'in altına düşürülemez.

          Foliküler lenfoma (FL)

          Lenfomanın kemik iliğini infiltrasyonuna sekonder olmadıkça, MNS 1 x 10/L ve/veya trombosit sayısı 50 x 10/L ise, lenalidomid tedavisi başlatılmamalıdır.

          Önerilen doz

          Lenalidomidin önerilen başlangıç dozu, 12 siklusa kadar tekrarlanan 28 günlük siklusların 1 ila 21. günlerinde günde bir kez oral yolla uygulanan 20 mg'dır. Rituksimabın önerilen başlangıç dozu 1. siklusta her hafta (1., 8., 15. ve 22. günler) ve 2. ila 5. sikluslarda her 28 günlük siklusun 1. gününde intravenöz (IV) olarak 375 mg /m'dir.

          Doz azaltma basamakları:

          Başlangıç Dozu

          Her 28 günlük siklusun 1-21. günlerinde: günde 1 defa 20 mg

          Doz düzeyi-1

          Her 28 günlük siklusun 1-21. günlerinde: günde 1 defa 15 mg

          Doz düzeyi-2

          Her 28 günlük siklusun 1-21. günlerinde: günde 1 defa 10 mg

          Doz düzeyi-3

          Her 28 günlük siklusun 1-21. günlerinde: günde 1 defa 5 mg

          Rituksimab ile toksisiteye bağlı doz ayarlamaları için, ilgili ürünün Kısa Ürün Bilgisi (KÜB)'ne bakın.

          Trombositopeni

          Trombositler

          Önerilen tedavi şekli

          <50 x 10/L'ye düştüğünde

          Lenalidomid tedavisine ara verilir ve en az her 7 günde bir TKS takibi yapılır.

          ≥50 x 10/L'ye döner ise

          Bir sonraki düşük doz düzeyinde lenalidomid tedavisine tekrar başlanır (doz düzeyi -1).

          50 x 10/L'nin altına her bir ardışık düşüşte

          ≥50 x 10/L'ye döner ise

          Lenalidomid tedavisine ara verilir ve en az her 7 günde bir TKS takibi yapılır.

          Bir sonraki düşük doz düzeyinde lenalidomid tedavisine tekrar başlanır (doz düzeyi-2, -3). Doz düzeyi -3'ün altına düşürülemez.

          Mutlak Nötrofil Sayısı (MNS)-nötropeni

          Nötrofiller

          Önerilen tedavi şekli

          En az 7 gün boyunca Ë‚1 x 10/L'ye düştüğünde veya ≥38,5°C'lik ateş ile ilişkili olarak 1 x 10/L'ye düştüğünde veya

          0,5 x 10/L'ye düştüğünde

          Lenalidomid tedavisine ara verilir ve en az her 7 günde bir TKS takibi yapılır.

          ≥1 x 10/L'ye döndüğünde

          Bir sonraki düşük doz düzeyinde lenalidomid tedavisine tekrar başlanır (doz düzeyi -1).

          En az 7 gün boyunca 1 x 10/L'nin altınaher bir ardışık düşüşte veya ≥38,5°C'lik ateş ile ilişkili olarak 1 x 10/L'ye düştüğünde veya 0,5 x 10/L'ye düştüğünde

          Lenalidomid tedavisine ara verilir.

          Bir sonraki düşük doz düzeyinde lenalidomid

          ≥1 x 10 /L'ye döndüğünde

          tedavisine tekrar başlanır (doz düzeyi -2, -3). Doz düzeyi -3'ün altına düşürülemez.

          aHekimin takdirine bağlı olarak, herhangi bir doz düzeyinde tek toksisite nötropeni ise GCSF ekleyin.

          Mantle hücreli lenfoma (MHL) veya foliküler lenfoma (FL)

          Tümör lizis sendromu (TLS)

          Tüm hastalar TLS profilaksisi (allopurinol, rasburikaz veya kurumsal kılavuzlara göre eşdeğeri) almalı ve ilk siklusun ilk haftasında veya klinik olarak endike ise daha uzun bir süre boyunca iyice hidrate edilmelidir (oral olarak). TLS'yi izlemek için, hastalara ilk siklus sırasında ve klinik olarak belirtildiği gibi haftalık olarak bir kimya paneli çizilmelidir.

          Laboratuvar TLS'si veya 1. derece klinik TLS'si olan hastalarda lenalidomide devam edilebilir (mevcut doz sürdürülür) veya hekimin kararına bağlı olarak, dozu bir seviye azaltılarak lenalidomid kullanımına devam edilebilir. Elektrolit anormallikleri düzeltilene kadar şiddetli intravenöz hidrasyon sağlanmalı ve yerel bakım standardına göre uygun tıbbi tedavi sağlanmalıdır. Hiperürisemiyi azaltmak için rasburikaz tedavisi gerekebilir. Hastanın hastaneye kaldırılması hekimin kararına bağlı olacaktır.

          2. - 4. derece klinik TLS'si olan hastalarda lenalidomide ara verin ve haftalık veya klinik olarak belirtildiği gibi bir kimya paneli alın. Elektrolit anormallikleri düzeltilene kadar şiddetli intravenöz hidrasyon sağlanmalı ve yerel bakım standardına göre uygun tıbbi tedavi sağlanmalıdır. Rasburikaz tedavisi ve hastaneye yatış hekimin kararına bağlı olacaktır. TLS 0. dereceye geri döndüğünde, lenalidomid hekimin takdirine göre bir sonraki daha düşük dozda yeniden başlatılır (bkz. Bölüm 4.4).

          Tümör alevlenme reaksiyonu

          Hekimin kararına bağlı olarak, ara verme veya değişiklik olmaksızın, 1. derece ya da 2. derece tümör alevlenme reaksiyonunun (TAR) olduğu hastalarda lenalidomid tedavisine devam edilebilir. Hekimin kararına bağlı olarak, nonsteroidal antienflamatuvar ilaçlar (NSAİİ'ler), sınırlı süreli kortikosteroidler ve/veya narkotik analjeziklerle tedavi uygulanabilir. 3 veya 4. derece TAR'li hastalarda, lenalidomid ile tedavi durdurulur ve NSAİİ'ler, kortikosteroidler ve/veya narkotik analjeziklerle tedavi başlanır. TAR ≤1. dereceye gerilediğinde, lenalidomid tedavisine siklusun geri kalanı için aynı doz seviyesinde yeniden başlanır. Hastalar, 1. ve 2. derece TAR'ye yönelik olarak kılavuzlara uygun şekilde semptomların kontrol altına alınması için tedavi edilebilirler (bkz. Bölüm 4.4).

          Tüm endikasyonlar

          Lenalidomid ile ilişkili olduğu düşünülen 3. veya 4. derece diğer toksisitelerde tedavi durdurulur ve hekimin kararına göre toksisite 2. veya daha düşük dereceye döndüğünde bir sonraki daha düşük doz düzeyinde tedavi yeniden başlatılır.

          2. veya 3. derece deri döküntüsü geliştiğinde lenalidomid tedavisine ara verilmesi veya tedavinin kesilmesi düşünülmelidir. Anjiyoödem, 4. derece döküntü, eksfoliyatif veya büllöz döküntü durumunda veya Stevens-Johnson sendromu (SJS), toksik epidermal nekroliz (TEN) ya da Eozinofili ve Sistemik Semptomlar ile Seyreden İlaç Reaksiyonları (DRESS) şüphesi olduğunda lenalidomid tedavisi durdurulmalı ve bu reaksiyonların düzelmesinin ardından tekrar başlatılmamalıdır.

          Uygulama şekli:

          KOMPLİA kapsül, her günün yaklaşık aynı saatinde oral yolla alınmalıdır. Kapsüller açılmamalı, kırılmamalı ya da çiğnenmemelidir.

          Kapsüller bir bütün halinde, tercihen suyla birlikte, gıda ile birlikte veya yalnız başına yutulmalıdır.

          Blisterden çıkarmak için kapsülün yalnızca bir ucuna bastırmanız önerilmektedir; bu şekilde kapsül deformasyonu ya da kırılma riski azalacaktır.

          Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

          Böbrek yetmezliği:

          Lenalidomid esas olarak böbreklerden değişmeden atılır; daha yüksek derecedeki böbrek yetmezliği olan hastalar bozulmuş tedavi toleransına sahip olabilirler (bkz. Bölüm 4.4). Bu nedenle, bu hasta grubunda doz seçimine dikkat edilmelidir ve böbrek fonksiyonlarının takip edilmesi önerilmektedir.

          Hafif böbrek yetmezlikli multipl miyelomu, miyelodisplastik sendromu, mantle hücreli lenfoması veya foliküler lenfoması olan hastalarda doz ayarlaması gerekli değildir. Aşağıda yer alan doz ayarlamaları orta veya ağır derecede böbrek bozukluğu (Kl<30 mL/dakika) veya son evre böbrek Hastalığı (ESRD) olan hastalar için tedavinin başlangıcında ve tedavi boyunca önerilmektedir. ESRD (Kl<30 mL/dakika, diyaliz gerektiren) ile faz 3 klinik deneyimler mevcut değildir.

          Multipl Miyelom

          Böbrek fonksiyonu (Kl)

          Doz ayarlaması

          Orta derecede böbrek bozukluğunda

          (30 ≤ Kl<50 mL/dakika)

          Günde bir defa 10 mg

          Ağır derecede böbrek bozukluğunda

          (Kl<30 mL/dakika, diyaliz gerektirmeyen)

          Günde 1 defa 7,5 mg Gün aşırı 15 mg

          Son Evre Böbrek Hastalığı (ESRD)

          (Kl<30 mL/dakika, diyaliz gerektiren)

          Günde bir defa 5 mg. Diyaliz günlerinde doz, diyalizden sonra uygulanmalıdır.

          Miyelodisplastik Sendrom

          Böbrek fonksiyonu (Kl)

          Doz ayarlaması

          Orta derecede böbrek bozukluğunda (30 ≤ Kl<50 mL/dakika)

          Başlangıç dozu

          Günde bir defa 5 mg

          (tekrarlanan 28 günlük siklusların 1.-21. günlerinde)

          Doz düzeyi -1*

          Günde bir defa 2,5 mg (tekrarlanan 28 günlük siklusların 1.-28. günlerinde)

          Doz düzeyi -2*

          Gün aşırı 2,5 mg

          (tekrarlanan 28 günlük siklusların 1.-28. günlerinde)

          Ağır derecede böbrek bozukluğunda

          (Kl<30 mL/dakika, diyaliz gerektirmeyen)

          Başlangıç dozu

          Günde bir defa 2,5 mg (tekrarlanan 28 günlük siklusların 1.-21. günlerinde)

          Doz düzeyi -1*

          Gün aşırı 2,5 mg

          (tekrarlanan 28 günlük siklusların 1.-28. günlerinde)

          Doz düzeyi -2*

          Haftada iki defa 2,5 mg (tekrarlanan 28 günlük siklusların 1.-28. günlerinde)

          Son Evre Böbrek Hastalığı (ESRD)

          (Kl<30 mL/dakika, diyaliz gerektiren)

          Başlangıç dozu

          Günde bir defa 2,5 mg (tekrarlanan 28 günlük siklusların

          Diyaliz günlerinde doz, diyalizden sonra uygulanmalıdır.

          1.-21. günlerinde)

          Doz düzeyi -1*

          Gün aşırı 2,5 mg

          (tekrarlanan 28 günlük siklusların 1.-28. günlerinde)

          Doz düzeyi -2*

          Haftada iki defa 2,5 mg (tekrarlanan 28 günlük siklusların 1.-28. günlerinde)

          *Yukarıda tanımlandığı üzere lenalidomid ile ilişkili olduğu düşünülen 3. veya 4. derece nötropeni veya trombositopeni veya 3. veya 4. derece diğer toksisiteyi yönetmek için tedavi sırasında ve tedaviye yeniden başlanması için önerilen doz azaltma basamakları

          Mantle Hücreli Lenfoma

          Böbrek fonksiyonu (Kl)

          Doz ayarlaması

          (tekrarlanan 28 günlük siklusların 1 ila 21. günlerinde)

          Orta derecede böbrek bozukluğunda

          (30 ≤ Kl<50 mL/dakika)

          Günde bir defa 10 mg

          Ağır derecede böbrek bozukluğunda

          Kl<30 mL/dakika (diyaliz gerektirmeyen)

          Günde bir defa 7,5 mg

          Gün aşırı 15 mg

          Son Evre Böbrek Hastalığı

          Kl<30 mL/dakika (diyaliz gerektiren)

          Günde bir defa 5 mg. Diyaliz günlerinde doz, diyalizden sonra uygulanmalıdır.

          Foliküler Lenfoma

          Böbrek fonksiyonu (KI)

          Doz ayarlaması

          (tekrarlanan 28 günlük siklusların 1 ila 21. günlerinde)

          Orta derecede böbrek bozukluğunda

          (30 ≤ Kl<60 mL/dakika)

          Günde bir defa 10 mg

          Ağır derecede böbrek bozukluğunda

          Kl<30 mL/dakika (diyaliz gerektirmeyen)

          Günde bir defa 5 mg

          Son Evre Böbrek Hastalığı (ESRD)

          Kl<30 mL/dakika (diyaliz gerektiren)

          Günde bir defa 5 mg. Diyaliz günlerinde doz, diyalizden sonra uygulanmalıdır.

          Böbrek bozukluğu olan hastalarda, lenalidomid tedavisine başlandıktan sonraki lenalidomid doz modifikasyonları, yukarıda açıklandığı şekilde hastanın tedaviye olan toleransını temel alarak yapılmalıdır.

          Karaciğer yetmezliği:

          Lenalidomid karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda çalışılmamıştır ve herhangi bir özel doz önerisi yoktur.

          Pediyatrik popülasyon:

          Lenalidomid güvenlilik kaygıları nedeniyle 18 yaşın altındaki çocuk ve ergenlerde kullanılmamalıdır (bkz. Bölüm 5.1).

          Geriyatrik popülasyon:

          Halihazırda mevcut olan farmakokinetik veriler, bölüm 5.2'de açıklanmaktadır. Lenalidomid, 91 yaşına kadar multipl miyelomlu hastalarda, 95 yaşına kadar miyelodisplastik sendromlu hastalarda ve 88 yaşına kadar mantle hücreli lenfoma hastalarında klinik çalışmalarda kullanılmıştır (bkz. Bölüm 5.1).

          Yaşlı hastalarda böbrek fonksiyonlarında azalma olasılığı olduğu için doz seçimine dikkat edilmelidir. Böbrek fonksiyonu dikkatle izlenmelidir.

          Yeni Tanı Almış Multipl Miyelom

          Tedavi planlanmadan önce 75 yaş ve üzeri yeni multipl miyelom tanısı konmuş hastalar dikkatle değerlendirilmelidir (bkz. Bölüm 4.4).

          75 yaş üzeri hastalar için, deksametazon başlangıç dozu, tekrarlanan 28 günlük siklusların 1, 8, 15 ve

          22. günlerinde, günde bir defa oral yolla uygulanan 20 mg'dır.

          Melfalan ve prednizon ile kombinasyon halinde lenalidomid ile tedavi edilen 75 yaşından büyük hastalar için herhangi bir doz ayarlaması önerilmemektedir.

          Lenalidomid alan 75 yaş ve üstü yeni tanı almış multipl miyelomlu hastalarda, tedavinin kesilmesine yol açan ciddi advers reaksiyonların daha yüksek bir insidansı vardır.

          Lenalidomid kombine tedavi, yeni teşhis edilen multipl miyelom hastalarında genç nüfusa kıyasla 75 yaşından büyük hastalarda daha az tolere edilir. İntolerans (3 veya 4. derece yan etkiler ve ciddi yan etkiler) nedeniyle 75 yaşından küçük hastalara oranla bu hastalarda tedavi kesilmesi daha yüksek orandadır.

          Önceden En Az Bir Tedavi Almış Multipl Miyelom

          65 yaş veya üzeri multipl miyelom hastalarının oranı, lenalidomid/deksametazon ve plasebo/deksametazon grupları arasında anlamlı olarak farklı değildir. Bu hastalarla daha genç hastalar arasında güvenlilik ve etkililikte genel bir farklılık gözlenmemektedir; bununla birlikte yaşlı kişilerin daha yatkın olduğu göz ardı edilmemelidir.

          Miyelodisplastik Sendrom

          Lenalidomid ile tedavi edilen miyelodisplastik sendrom hastalarında, 65 yaş üzeri hastalar ile daha genç hastalar arasında güvenlilik ve etkililikte genel bir farklılık gözlenmemiştir.

          Mantle hücreli lenfoma

          Lenalidomid ile tedavi edilen mantle hücreli lenfoma hastaları için 65 yaşın altındaki hastalarla karşılaştırıldığında 65 yaş ve üstü hastalarda etkililik ve güvenlilikte genel bir farklılık gözlenmemiştir.

          Foliküler lenfoma

          Rituksimab ile kombinasyon halinde lenalidomid ile tedavi edilen foliküler lenfoma hastaları için, advers olayların genel oranı 65 yaşın altındaki hastalarla karşılaştırıldığında 65 yaş ve üstü hastalarda benzerdir. İki yaş grubu arasında etkililik açısından genel bir fark gözlenmemiştir.

          4.3. Kontrendikasyonlar

            Etkin madde

            Gebe kadınlar,

            Gebelik Önleme Programı'nın tüm koşullarına uyulmayan durumlarda, çocuk doğurma

            potansiyeli olan kadınlar (bkz. Bölüm 4.4 ve 4.6).

          4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

          Lenalidomid diğer tıbbi ürünlerle kombinasyon halinde verildiğinde, tedaviye başlamadan önce ilgili KÜB'üne bakılmalıdır.

          Gebelik uyarısı

          Lenalidomid yapısal olarak talidomide benzerdir. Talidomid, insanlarda teratojenik etkisi olduğu bilinen ve yaşamı tehdit edici ciddi doğumsal kusurlara neden olan etkin bir maddedir.

          Lenalidomid maymunlarda, talidomid kullanımında tanımlananlara benzer malformasyonları indüklemiştir (bkz. Bölüm 4.6 ve 5.3). Eğer gebelik sırasında alınırsa, lenalidomidin insanlarda teratojenik bir etki göstermesi beklenir.

          Çocuk doğurma potansiyeli olmadığını gösteren güvenilir kanıtlara sahip hastaların dışındaki tüm hastalarda, Gebelik Önleme Programı koşullarına mutlaka tam olarak uyulmalıdır.

          Çocuk doğurma potansiyeli olmayan kadınlar için kriterler:

          Aşağıdaki kriterlerden en az biri bulunmadıkça, erkek hastanın eşinin ya da kadın hastanın çocuk doğurma potansiyelinin olduğu düşünülür:

            Yaş ≥50 ve doğal olarak ≥1 yıl amenore durumunda (kanser tedavisini takip eden veya laktasyon sürecindeki amenore, çocuk doğurma potansiyelini dışlamaz),

            Uzman bir jinekolog tarafından onaylanan prematüre over yetmezliği,

            Geçirilmiş bilateral salpingo-ooferektomi veya histerektomi,

            XY genotipi, Turner sendromu, uterus agenezisi.

            Danışmanlık

            Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar için aşağıdakilerin tümü sağlanmadıkça lenalidomid kullanımı kontrendikedir:

            Doğmamış çocuk için beklenen teratojenik riski anlaması,

            Tedaviye başlamadan en az 4 hafta önce, tüm tedavi boyunca ve tedavinin sonlanmasından en az 4 hafta sonrasına kadar etkili bir doğum kontrol yönteminin kesintisiz olarak uygulanması gerektiğini anlaması,

            Çocuk doğurma potansiyeli bulunan bir kadın amenore olsa bile etkili doğum kontrolü konusundaki tüm önerileri izlemelidir,

            Etkili doğum kontrol yöntemlerine uyabilme kapasitesinde olması,

            Gebeliğin potansiyel sonuçlarını ve gebelik riski bulunuyorsa hemen hekimine danışmasının gerekliliği konusunda bilgi verilmesi ve bunu anlaması,

            Negatif bir gebelik testini takiben kadın hastaya lenalidomid teslim edilir edilmez hastanın tedaviye başlaması gerektiğini anlaması,

            Teyit edilmiş tubal sterilizasyon haricinde, en az her 4 haftada bir gebelik testi yapılması gereğini anlaması ve kabul etmesi,

            Lenalidomid kullanımı ile ilgili tehlikeleri ve gerekli önlemleri anladığını belirtmesi.

            Lenalidomid alan erkek hastalar için farmakokinetik veriler, tedavi sırasında lenalidomidin insan semeninde aşırı derecede düşük düzeylerde bulunduğunu ve sağlıklı gönüllülerde, ilaç kesildikten 3 gün sonra insan semeninde tespit edilemediğini göstermiştir (bkz. Bölüm 5.2). Önlem olarak ve böbrek yetmezliği gibi uzamış eliminasyon zamanına sahip özel popülasyonlar dikkate alınarak, lenalidomid alan tüm erkek hastalar aşağıdaki koşulları sağlamalıdır:

            Gebe veya çocuk doğurma potansiyeli olan bir kadınla cinsel ilişkiye girmesi durumunda

            beklenen teratojenik riski anlamalı,

            Tedavi sırasında ve dozlara ara verildikten ve/veya tedavi kesildikten sonra en az 7 gün süreyle gebe bir kadınla veya etkili bir doğum yöntemi kullanmayan çocuk doğurma potansiyeli olan bir kadınla cinsel ilişkiye girmesi durumunda prezervatif kullanması (erkek vazektomi geçirmiş olsa dahi) gerektiğini anlamalı,

            Lenalidomid kullandığı süre içinde ya da lenalidomid kullanmayı bıraktıktan kısa bir süre sonra eğer eşi gebe kalırsa, derhal tedaviden sorumlu hekime haber vermesi gerektiğini ve eşi için, değerlendirme ve tavsiye amacıyla teratoloji konusunda uzman ya da deneyimli bir hekime başvurması gerektiğini anlamalıdır.

            İlacı reçete eden hekim, çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar için şunları sağlamalıdır:

            Hastanın Gebelik Önleme Programı'nın koşullarını yeterli derecede anlama kapasitesine sahip olduğundan ve bu koşullara uygun davranacağından emin olması,

            Hastanın önceden bahsedilen bu koşulları onaylamış olması.

            Doğum Kontrolü

            Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar tedavinin en az 4 hafta öncesinden başlayarak, tedavi sırasında, lenalidomid tedavisinden en az 4 hafta sonrasına kadar ve doza ara verildiğinde bile; hasta cinsel ilişkiden bütünüyle ve sürekli olarak uzak duracağını her ay taahhüt etmedikçe, etkili doğum kontrol yöntemlerinden en az birini kullanmalıdır. Etkili bir yöntem belirlenmediyse, hasta etkili bir korunmanın başlatılması için uygun şekilde eğitim almış bir sağlık profesyoneline yönlendirilmelidir.

            Aşağıdakiler uygun doğum kontrol yöntemlerine örnek olarak değerlendirilebilir:

            İmplant

            Levonorgestrel salan rahim içi araçlar (RİA)

            Medroksiprogesteron asetat depo

            Tubal sterilizasyon

            Sadece vazektomi edilmiş erkek partner ile cinsel ilişki; vazektomi iki negatif semen analiziyle doğrulanmalıdır.

            Sadece progesteron içeren ovülasyon inhibitörü haplar (örneğin, desogestrel).

          Kombinasyon halinde lenalidomid alan multipl miyelomlu hastalarda ve daha düşük düzeyde olmak üzere lenalidomid monoterapisi alan multipl miyelomlu, miyelodisplastik sendromlu ve mantle hücreli lenfomalı hastalarda artan venöz tromboembolizm riski nedeniyle, kombine oral kontraseptif haplar önerilmemektedir (bkz. Bölüm 4.5). Eğer hasta kombine bir oral kontraseptif kullanıyorsa, yukarıda listelenen etkili yöntemlerden birine geçmelidir. Venöz tromboembolizm riski kombine oral kontrasepsiyonun kesilmesi sonrası 4-6 hafta boyunca sürer. Deksametazon ile birlikte kullanılması kontraseptif steroidlerin etkililiğini azaltabilir (bkz. Bölüm 4.5).

          İmplantlar ve levonorgestrel salan rahim içi sistemler, düzensiz vajinal kanama ve yerleştirme anında artmış enfeksiyon riski ile ilişkilidir. Özellikle nötropenili hastalarda profilaktik antibiyotiklerin kullanılması düşünülmelidir.

          Bakır salan rahim içi araçlar, yerleştirme sırasında olası enfeksiyon riski ve nötropeni veya trombositopenili hastaları tehlikeye sokabilecek menstrüel kan kaybı nedeniyle genellikle önerilmez.

          Gebelik testi

          Yerel uygulamaya göre, çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar için minimum 25 mIU/mL hassasiyetli tıbbi olarak denetlenmiş gebelik testleri aşağıda belirtildiği şekilde uygulanmalıdır. Bu gereklilik, bütünüyle ve sürekli olarak cinsel ilişkiden uzak duracağını taahhüt eden çocuk doğurma potansiyelindeki kadınları da kapsar. İdeal olarak gebelik testi, reçetenin yazılması ve ilacın verilmesi

          aynı gün içinde olmalıdır. Çocuk doğurma potansiyelinde olan kadınlara lenalidomid temin edilmesi, reçete tarihinden itibaren 7 gün içinde gerçekleşmelidir.

          Tedaviye başlanmadan önce

          Tıbbi olarak doğrulanmış gebelik testi, lenalidomid reçetelendiği konsültasyon sırasında uygulanmalı veya en az 4 hafta boyunca etkili bir korunma yöntemi kullanan hastanın reçeteyi yazacak hekimi ziyaret etmesinden önceki 3 gün içinde uygulanmalıdır. Bu test, hasta lenalidomid ile tedaviye başladığında gebelik olmadığını göstermelidir.

          İzleme ve tedavinin sona ermesi

          Onaylanmış tubal sterilizasyon durumu hariç, tıbbi olarak doğrulanmış gebelik testi, tedavinin sona ermesinden sonraki en az 4 hafta dahil en az her 4 haftada bir tekrarlanmalıdır. Bu gebelik testleri ilacın reçetelendiği gün veya reçeteyi yazacak hekimi ziyaretten önceki 3 gün içinde uygulanmış olmalıdır.

          Ek önlemler

          Hastalar, bu ilacı başka bir kişiye kesinlikle vermemeleri gerektiği ve kullanılmayan kapsüllerin tedavi sonunda güvenli olarak imha edilmesi için eczacılara teslim edilmesi gerektiği konusunda bilgilendirilmelidir.

          Hastalar tedavi boyunca ya da lenalidomidin kesilmesinden en az 7 gün sonrasına kadar kan, semen ya da sperm bağışı yapmamalıdır.

          Sağlık çalışanları ve bakıcılar, blister veya kapsülü tutarken tek kullanımlık eldivenler giymelidir. Hamile olan veya hamile olabileceğinden şüphelenen kadınlar, blister veya kapsülü ellememelidir (bkz. Bölüm 6.6).

          Eğitim malzemeleri, reçeteleme ve dağıtım kısıtlamaları

          Lenalidomidin fetal maruziyetini önlemede hastalara yardımcı olmak amacıyla, ruhsat sahibi, lenalidomidin beklenen teratojenisitesi konusundaki uyarıları vurgulamak, tedaviye başlanmadan önce doğum kontrolü konusunda tavsiye sağlamak ve gebelik testinin gerekliliği konusunda rehberlik sağlamak için sağlık profesyonellerine eğitim malzemesi temin edecektir. İlacı reçete eden kişi beklenen teratojenik risk hakkında ve Gebelik Önleme Programı'nda belirtilen sıkı gebelik önleme tedbirleri hakkında erkek ve kadın hastaları bilgilendirmelidir ve hastalara uygun hasta eğitim broşürü, hasta kartı ve/veya ülkede uygulanan hasta kartı sistemine göre eşdeğer bir materyal sağlamalıdır. Her bir Ulusal Sağlık Otoritesi ile iş birliği içerisinde ulusal kontrollü dağıtım sistemi uygulamaya koyulmuştur. Bu kontrollü dağıtım sistemi, reçete edilme ve/veya dağıtım için hasta kartı ve/veya eşdeğer bir materyalin kullanımını ve ulusal bölge içindeki endikasyon dışı kullanımları yakından takip etmek için endikasyon ile ilgili detaylı bilginin toplanmasını içermektedir. Tercihen gebelik testi ve reçete yazma ile ilaç dağıtım işlemleri aynı gün olmalıdır. Lenalidomidin çocuk doğurma potansiyeli olan bir kadına dağıtımı, reçetenin yazılmasını takip eden 7 gün içinde ve tıbbi gözetim altında yapılan negatif sonuç veren bir gebelik testini takiben olmalıdır. Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar için reçeteler onaylanmış endikasyon doz rejimlerine göre maksimum 4 haftalık tedavi süresi için olabilir (bkz. Bölüm 4.2) ve diğer tüm hastalar için reçeteler maksimum 12 haftalık tedavi süresin için olabilir.

          Diğer özel uyarılar ve kullanım tedbirleri

          Miyokard enfarktüsü

          Miyokard enfarktüsü, özellikle bilinen risk faktörlerine sahip olan ve deksametazon ile kombinasyon halinde lenalidomid alan hastalarda ilk 12 ay içinde bildirilmiştir. Bilinen risk faktörleri olan hastalar önceden geçirilmiş tromboz hali de dahil edilerek yakından izlenmeli ve tüm değiştirilebilir risk faktörlerinin (örn. sigara kullanımı, hipertansiyon ve hiperlipidemi) minimum düzeye indirilmesi için önlemler alınmalıdır.

          Venöz ve arteriyel tromboembolik olaylar

          Multipl miyelomlu hastalarda, lenalidomidin deksametazon ile kombinasyonu, artmış venöz tromboemboli (ağırlıklı olarak derin ven trombozu ve pulmoner emboli) riski ile ilişkilidir. Venöz tromboemboli riski lenalidomidin prednisolon ve melfalan ile kombinasyonunda daha az görülür.

          Multipl miyelom, miyelodisplastik sendrom ve mantle hücreli lenfoma hastalarında, lenalidomid monoterapisi ile tedavi, lenalidomid ile kombinasyon tedavisi ile tedavi olan multipl miyelom hastalarına göre daha düşük venöz tromboembolizm (başlıca derin ven trombozu ve pulmoner embolizm) riski ile ilişkilendirilmiştir (bkz. Bölüm 4.5 ve 4.8).

          Multipl miyelomlu hastalarda, lenalidomidin deksametazon ile kombinasyonu, artmış arteriyel tromboembolizm (ağırlıklı olarak miyokard enfarktüsü ve serebrovasküler olay) riski ile ilişkilidir ve lenalidomidin prednizon ve melfalan ile kombinasyonunda daha az görülür. Lenalidomid kombinasyon tedavisi ile tedavi edilenlere kıyasla lenalidomid monoterapisi ile tedavi edilen multipl miyelom hastalarında arteriyel tromboemboli riski daha düşüktür.

          Sonuç olarak, tromboembolizm için bilinen risk faktörleri olan hastalar – önceden geçirilmiş tromboz hali de dahil edilerek – yakından izlenmelidir. Değiştirilebilecek tüm risk faktörlerini en aza indirmek üzere gereken yapılmalıdır (örn. sigara kullanımı, hipertansiyon ve hiperlipidemi). Eş zamanlı eritropoetik ilaç kullanımı veya geçirilmiş tromboembolik olay öyküsü de bu hastalarda trombotik riski artırabilir. Bu nedenle, eritropoetik ilaçlar veya hormon replasman tedavisi gibi tromboz riskini artırabilen diğer ilaçlar, deksametazon ile birlikte lenalidomid kullanan multipl miyelom hastalarında dikkatle kullanılmalıdır. 12 g/dL üzerindeki hemoglobin konsantrasyonu eritropoetik ilaçların bırakılmasına neden olmalıdır.

          Hekimlere ve hastalara tromboembolizm belirtileri ve semptomları açısından dikkatli olmaları tavsiye edilmelidir. Hastalara, nefes darlığı, göğüs ağrısı, kol veya bacakta şişlik gibi semptomların gelişmesi durumunda tıbbi yardım almaları söylenmelidir. Özellikle ilave trombotik risk faktörlerine sahip hastalarda profilaktik antitrombotik ilaçlar önerilmelidir. Bireylerin hastalıklarının altında yatan faktörler dikkatlice değerlendirildikten sonra antitrombotik profilaktik önlem kararı verilmelidir.

          Hasta tromboembolik olay yaşarsa, tedavi bırakılmalı ve standart antikoagülasyon tedavisi başlatılmalıdır. Hastanın durumu antikogülasyon tedavisi ile stabil hale geldiğinde ve tromboembolik olay komplikasyonları kontrol altına alındığında, lenalidomid tedavisi risk yarar değerlendirmesine bağlı olarak orijinal dozda tekrar başlatılabilir. Hasta, lenalidomid tedavisi sırasında antikoagülasyon tedavisine devam etmelidir.

          Pulmoner hipertansiyon

          Lenalidomid ile tedavi edilen hastalarda bazıları ölümcül olan pulmoner hipertansiyon vakaları bildirilmiştir. Lenalidomid tedavisine başlamadan önce ve tedavi sırasında hastalar altta yatan kardiyopulmoner hastalığın belirti ve semptomları açısından değerlendirilmelidir.

          Nötropeni ve trombositopeni

          Lenalidomidin en büyük doz kısıtlayıcı toksisitesi nötropeni ve trombositopenidir. Lenalidomid tedavisinin başlangıcında, ilk 8 hafta boyunca her hafta ve ardından ayda bir kez sitopenileri izlemek amacıyla diferansiyel sayımı ile lökosit sayımı, trombosit sayımı, hemoglobin ve hematokrit dahil tam kan sayımı yapılmalıdır. Mantle hücreli lenfoma hastalarında, takip programı 3. ve 4. sikluslarda her 2 haftada bir ve ardından her siklusun başlangıcında olmalıdır. Foliküler lenfomada, izleme şeması 1. siklusun ilk 3 haftası (28 gün) için haftalık olarak, 2 ile 4. sikluslar arasında 2 haftada bir ve daha sonra her siklusun başlangıcında olmalıdır. Dozda kesilme ve/veya dozda azaltma gerekebilir (bkz. Bölüm 4.2).

          Nötropeni durumunda hekim tedavide büyüme faktörlerinin kullanılmasını düşünmelidir. Hastalara febril nöbetlerini derhal bildirmeleri tavsiye edilmelidir.

          Hastalara ve hekimlere, özellikle kanamaya neden olabilen ilaçların eş zamanlı kullanıldığı hastalarda (bkz. Bölüm 4.8 Hemorajik hastalıklar) peteşi ve epistaksis dahil, kanama belirtileri ve semptomları açısından dikkatli olmaları tavsiye edilmektedir.

          Lenalidomidin diğer miyelosüpresif ilaçlarla birlikte uygulanmasında dikkatli olunmalıdır.

            Yeni tanı almış multipl miyelom: Otolog kök hücre transplantasyonu (OKHT) geçiren hastalarda lenalidomid idamesi

            CALGB 100104'ten elde edilen advers reaksiyonlar, yüksek doz melfalan ve OKHT (YDM/OKHT) sonrası bildirilen advers olayların yanı sıra idame tedavisi periyodundaki olayları da içermektedir.

            İkinci bir analiz, idame tedavisi başladıktan sonra ortaya çıkan olayları tanımlamıştır. IFM 2005- 02'deki advers reaksiyonlar sadece idame tedavisi periyodundaki olaylardır.

            Genel olarak OKHT geçirmiş yeni tanı almış multipl miyelom hastalarında lenalidomid idamesinin değerlendirildiği 2 çalışmada, lenalidomid idame kollarında, plasebo idame kolları ile karşılaştırıldığında (sırasıyla; CALGB 100104'te %32,1 karşısında %26,7 [idame tedavisinden sonra

            %16,1 karşısında %1,8] ve IFM 2005-02'de %16,4 karşısında %0,7), 4. derece nötropeni daha yüksek bir sıklıkla gözlenmiştir. Tedaviden kaynaklanan ve lenalidomidin kesilmesine neden olan nötropeni advers olayları sırasıyla CALGB 100104'te hastaların %2,2'sinde ve IFM 2005-02'de hastaların

            %2,4'ünde bildirilmiştir. 4. derece febril (ateşli) nötropeni her iki çalışmada da lenalidomid idame kolları ile plasebo idame kolları arasında benzer sıklıklarda bildirilmiştir (sırasıyla; CALGB 100104'te, %0,4 karşısında %0,5 [idame tedavisi başladıktan sonra %0,4 karşısında %0,5] ve IFM 2005-02'de %0,3 karşısında %0). Hastalara, ateşli epizodu derhal bildirmeleri söylenmelidir; tedaviye ara vermek ve/veya dozu azaltmak gerekli olabilir (bkz. Bölüm 4.2).

            Otolog kök hücre transplantasyonu geçirmiş olan yeni tanı almış multipl miyelom hastalarında lenalidomid idamesini değerlendiren çalışmalarda lenalidomid idame kollarında, plasebo idame kolları ile karşılaştırıldığında, 3. veya 4. derece trombositopeni daha yüksek bir sıklıkla gözlenmiştir (sırasıyla; CALGB 100104'te %37,5 karşısında %30,3 [idame tedavisi başladıktan sonra %17,9 karşısında %4,1] ve IFM 2005-02'de %13,0 karşısında %2,9). Özellikle kanamaya neden olabilen ilaçların eş zamanlı kullanıldığı hastalarda olmak üzere, hastalara ve hekimlere peteşi (küçük kırmızı cilt kanamaları) ve epistaksis (burun kanamaları) dahil kanama belirtileri ve semptomları açısından dikkatli olmaları tavsiye edilmektedir. (bkz. Bölüm 4.8 Hemorajik hastalıklar).

            Yeni tanı almış multipl miyelom: Kök hücre transplantasyonuna (OKHT) uygun olmayan hastalarda bortezomib, deksametazon ile lenalidomid kombinasyonu

          4. derece nötropeni, SWOG S0777 çalışmasında lenalidomidin bortezomib ve deksametazon ile kombinasyonu (RVd) kolunda Rd karşılaştırma koluna göre daha düşük sıklıkta görülmüştür (%2,7'ye karşı %5,9). 4. derece febril nötropeni RVd ve Rd kolda benzer sıklıkta rapor edilmiştir (%0'a karşı %0,4). Hastalara febril epizodları derhal bildirmeleri tavsiye edilmelidir; bir tedavi kesintisi ve/veya doz azaltımı gerekebilir (bkz. Bölüm 4.2).

            veya 4. derece trombositopeni, RVd kolunda Rd karşılaştırma koluna göre daha yüksek sıklıkta gözlenmiştir (%17,2'e karşı %9,4).

              Yeni tanı almış multipl miyelom: Otolog kök hücre transplantasyonuna (OKHT) uygun olmayan hastalarda hastalık progresyonuna kadar lenalidomid ile düşük doz deksametazon kombinasyonu

            derece nötropeni, karşılaştırma koluna kıyasla düşük doz deksametazonla kombinasyon halinde lenalidomid uygulanan kollarda daha az sıklıkta gözlenmiştir (Melfalan/prednizon/talidomid kolunda

            derece trombositopeni insidansıyla ilişkilidir (plasebo/deksametazon ile tedavi edilen hastalardaki sırasıyla %2,3 ve %0'a kıyasla lenalidomid/deksametazon ile tedavi edilen hastalarda sırasıyla %9,9 ve %1,4; bkz. Bölüm 4.8).

              Miyelodisplastik sendrom

              Lenalidomid tedavisi miyelodisplastik sendrom hastalarında, plasebo uygulanan hastalar ile karşılaştırıldığında daha yüksek oranda 3. ve 4. derece nötropeni ve trombositopeni insidansıyla ilişkilidir (bkz. Bölüm 4.8).

              Mantle hücreli lenfoma

              Mantle hücreli lenfoma hastalarında lenalidomid tedavisi, kontrol kolundaki hastalar ile karşılaştırıldığında daha yüksek oranda 3. ve 4. derece nötropeni ve trombositopeni insidansıyla ilişkilidir (bkz. Bölüm 4.8).

              Foliküler lenfoma

              Foliküler lenfoma hastalarında lenalidomidin rituksimab ile kombinasyonu, plasebo/rituksimab kolundaki hastalar ile karşılaştırıldığında daha yüksek bir oranda 3. veya 4. derece nötropeni insidansı ile ilişkilidir. Febril nötropeni ve 3. veya 4. derece trombositopeni, lenalidomid/rituksimab kolunda

              daha yaygın olarak gözlenmiştir (bkz. Bölüm 4.8).

              Tiroid bozuklukları

              Hipotiroidizm ve hipertiroidizm olguları bildirilmiştir. Tedaviye başlamadan önce tiroid fonksiyonunu etkileyen eşlik eden koşulların optimal kontrolü önerilir. Başlangıçta ve devamlı olarak tiroid fonksiyonunun izlemi önerilir.

              Periferik nöropati

              Lenalidomid yapısal olarak, ağır periferik nöropatiyi indüklediği bilinen talidomide benzerdir.

              Yeni tanı almış multipl miyelomun tedavisinde lenalidomidin deksametazon ya da melfalan ve prednizon ile kombine tedavisi ya da lenalidomid monoterapisi ya da uzun süreli lenalidomid kullanımına bağlı olarak periferal nöropatide herhangi bir artış olmamıştır.

              Multipl miyelom hastalarında lenalidomidin intravenöz bortezomib ve deksametazon ile kombinasyonu, daha yüksek bir periferik nöropati sıklığı ile ilişkilidir. Bortezomib subkutan olarak uygulandığında sıklığı daha düşüktür. Ek bilgi için bölüm 4.8 ve bortezomib KÜB'ne bakınız.

              Tümör alevlenme reaksiyonu ve tümör lizis sendromu

              Lenalidomid anti-neoplastik aktiviteye sahip olduğu için, tümör lizis sendromunun (TLS) komplikasyonları meydana gelebilir. Ölümcül vakalar da dahil olmak üzere, TLS ve tümör alevlenme reaksiyonu (TAR) vakaları rapor edilmiştir (bkz bölüm 4.8). TLS ve TAR riski taşıyan hastalar, tedavi öncesinde yüksek tümör yükü bulunan hastalardır. Bu hastalarda lenalidomide başlanırken dikkatli olunmalıdır. Bu hastalar, özellikle ilk siklus veya doz yükseltme sırasında yakından takip edilmeli ve uygun tedbirler alınmalıdır.

              Mantle hücreli lenfoma

              TAR için dikkatli bir takip ve değerlendirme önerilmektedir. Tanıda mantle hücreli lenfoma Uluslararası Prognostik İndeks'i (MIPI) yüksek olan ya da başlangıçta kitlesel hastalığı (en uzun çapı

              ≥7 cm olan en az bir lezyon) olan hastalar TAR riski altında olabilirler. Tümör alevlenme reaksiyonu hastalık ilerlemesini taklit edebilir. MHL-001 ve MHL-002 çalışmalarında 1. derece ve 2. derece TAR gelişmiş hastalar, TAR semptomlarına yönelik olarak kortikosteroidler, nonsteroidal antienflamatuar ilaçlar (NSAİİ'ler) ve/veya narkotik analjezikler ile tedavi edilmiştir. TAR için terapötik önlem alma kararı, her bir hastada dikkatli bir klinik değerlendirme yapıldıktan sonra alınmalıdır (bkz. Bölüm 4.2).

                Foliküler lenfoma

                TAR için dikkatli bir takip ve değerlendirme önerilmektedir. Tümör alevlenmesi hastalık ilerlemesini taklit edebilir. 1 ve 2. derece TAR gelişmiş hastalar, TAR semptomlarına yönelik olarak kortikosteroidler, NSAİİ'ler ve/veya narkotik analjeziklerle tedavi edilmiştir. TAR için terapötik önlemler alma kararı, her bir hastanın dikkatli klinik değerlendirmesinden sonra verilmelidir (bkz. Bölüm 4.2 ve 4.8).

                TLS için dikkatli bir takip ve değerlendirme önerilmektedir. Hastalar, klinik olarak belirtildiği gibi ilk siklus sırasında veya daha uzun süre boyunca haftalık kimya panellerine ek olarak iyi hidrate edilmeli ve TLS profilaksisi almalıdır (bkz. Bölüm 4.2 ve 4.8).

                Tümör yükü

              4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

              Eritropoetik ilaçlar veya hormon replasman tedavisi gibi tromboz riskini artırabilen diğer ilaçlar, deksametazon ile birlikte lenalidomid almakta olan multipl miyelom hastalarında dikkatle kullanılmalıdır (bkz. Bölüm 4.4 ve 4.8).

              Oral kontraseptifler

              Oral kontraseptiflerle hiçbir etkileşim çalışması yapılmamıştır. Lenalidomid bir enzim indükleyicisi değildir. İnsan hepatositleriyle yapılan bir in vitro çalışmada lenalidomid, test edilen çeşitli konsantrasyonlarda CYP1A2, CYP2B6, CYP2C9, CYP2C19 ve CYP3A4/5'i indüklememiştir. Bu nedenle, lenalidomidin tek başına uygulandığı durumlarda, hormonal kontraseptifler dahil olmak üzere ilaçların etkililiğinde azalmaya yol açan indüksiyon beklenmemektedir. Bununla birlikte, deksametazonun zayıf ila orta derecede CYP3A4 indükleyicisi olduğu bilinmektedir ve ayrıca taşıyıcıların yanı sıra diğer enzimleri de etkilemesi olasıdır. Tedavi süresince oral kontraseptiflerin etkililiği azalabilir. Gebeliği önlemek için etkili önlemler alınmalıdır (bkz. Bölüm 4.4 ve 4.6).

              Varfarin

              Birden fazla 10 mg dozda lenalidomidin tek doz (25 mg) varfarin ile birlikte uygulanmasının toplam lenalidomidin veya R- ve S- varfarinin farmakokinetiği üzerine herhangi bir etkisi olmamıştır. Bununla birlikte, klinik kullanım sırasında (deksametazon ile birlikte tedavi) bir etkileşim bulunup bulunmadığı bilinmemektedir. Deksametazon zayıf ila orta derecede enzim indükleyicisidir ve varfarin üzerine etkisi bilinmemektedir. Tedavi sırasında varfarin konsantrasyonunun yakın takibi önerilmektedir.

              Digoksin

              Günde bir kez lenalidomid 10 mg ile birlikte uygulanması, digoksinin (0,5 mg, tek doz) plazma konsantrasyonunu %90 GA (güven aralığı) ile %14 artırmıştır; [%0,52 - %28,2]). Etkinin klinik kullanımda (daha yüksek lenalidomid dozları ve deksametazon ile birlikte tedavi) farklı olup olmayacağı bilinmemektedir. Bu nedenle, lenalidomid tedavisi sırasında digoksin konsantrasyonlarının izlenmesi tavsiye edilmektedir.

              Statinler

              Statinler lenalidomid ile uygulandığında aditif olabilecek, artmış bir rabdomiyoliz riski söz konusudur. Tedavinin ilk haftalarında artırılmış klinik ve laboratuvar takip gerekmektedir.

              Deksametazon

              Tek ya da çoklu deksametazon dozunun (günde bir kez 40 mg) eş zamanlı uygulanmasının, lenalidomidin (günde bir kez 25 mg) çoklu doz farmakokinetiği üzerinde klinik açıdan anlamlı bir etkisi olmamıştır.

              P-glikoprotein (P-gp) inhibitörleri ile etkileşimler

              Lenalidomid, in vitro bir P-gp substratıdır; fakat bir P-gp inhibitörü değildir. Sağlıklı gönüllülerde, güçlü P-gp inhibitörü olan kinidinin (600 mg, günde iki defa) çoklu dozlarının ya da orta derecede P-gp inhibitörü/substratı olan temsirolimusun (25 mg), lenalidomid (25 mg) ile eş zamanlı uygulanmasının lenalidomid farmokinetiği üzerinde klinik açıdan anlamlı bir etkiye neden olmamıştır. Lenalidomidin eş zamanlı uygulanması, temsirolimusun farmakokinetiklerini değiştirmemektedir.

              Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler

              Veri bulunmamaktadır.

              Pediyatrik popülasyon:

              Veri bulunmamaktadır.

              4.6. Gebelik ve laktasyon

              Gebelik kategorisi X'tir.

              Teratojenik etkisi nedeniyle, hastanın çocuk doğurma potansiyeline sahip olmadığını gösteren güvenilir bir kanıt bulunmuyorsa, lenalidomid Gebelik Önleme Programı (bkz. Bölüm 4.4) kapsamında reçete edilmelidir.

              Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

              Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar tedavinin 4 hafta öncesinden başlayarak, tedavi süresince ve tedavinin ardından 4 haftaya kadar etkili doğum kontrol yöntemi uygulamak zorundadır. Eğer lenalidomid ile tedavi gören kadınlarda gebelik oluşursa, tedavi durdurulmalı ve hasta değerlendirme ve öneriler için teratoloji konusunda tecrübeli veya uzman bir hekime yönlendirilmelidir.

              Eğer, lenalidomid alan bir erkek hastanın eşinde gebelik oluşursa, kadın partner değerlendirme ve öneriler için teratoloji konusunda tecrübeli veya uzman bir hekime yönlendirilmelidir.

              Lenalidomid ile tedavi sırasında, ilaç insan semeninde aşırı derecede düşük düzeylerde bulunmaktadır ve sağlıklı gönüllülerde ilaç kesildikten 3 gün sonra insan semeninde tespit edilememektedir (bkz. Bölüm 5.2). Önlem olarak ve böbrek yetmezliği gibi eliminasyon süresinin uzun olduğu özel popülasyonlar göz önünde bulundurularak, lenalidomid alan tüm erkek hastalar, eşlerinin gebe ya da çocuk doğurma potansiyelinin olması ve herhangi bir doğum kontrol yöntemi kullanmaması durumunda tedavi süresince, tedaviye ara verilmesi sırasında ve tedavi kesildikten sonra 1 hafta boyunca prezervatif kullanmalıdır.

              Gebelik dönemi

              Lenalidomid yapısal olarak talidomide benzerdir. Talidomid insanlarda teratojenik olduğu bilinen ve yaşamı tehdit eden ciddi doğum kusurlarına neden olan bir etkin maddedir.

              Lenalidomid maymunlarda, talidomid kullanımında tanımlananlara benzer malformasyonları indüklemiştir (bkz. Bölüm 5.3). Bu nedenle, lenalidomidin teratojenik etki göstermesi beklenir ve lenalidomid gebelik sırasında kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3).

              Laktasyon dönemi

              Lenalidomidin anne sütüyle atılıp atılmadığı bilinmemektedir. Bu nedenle lenalidomid tedavisi sırasında emzirmeye ara verilmelidir.

              Üreme Yeteneği/Fertilite

              500 mg/kg'a (vücut yüzey alanına göre 25 mg ve 10 mg insan dozlarının sırasıyla yaklaşık 200- 500 katı) kadar olan lenalidomid dozları ile sıçanlarda yapılan bir fertilite çalışması fertilite ve parenteral toksisite üzerinde herhangi bir advers etkiye neden olmamıştır.

              4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

              Lenalidomidin araç ve makine kullanım yeteneği üzerine hafif ya da orta derecede etkisi bulunmaktadır. Lenalidomid kullanımında yorgunluk, sersemlik, uyku hali, baş dönmesi, vertigo ve bulanık görme bildirilmiştir. Bu nedenle, araç ve makine kullanırken dikkat edilmesi önerilir.

              4.8. İstenmeyen etkiler

              Güvenlilik profili özeti

              Yeni tanı konmuş multipl miyelom: OKHT geçirmiş lenalidomid idamesi ile tedavi edilen hastalar CALGB 100104'ten elde edilen advers reaksiyonların tespiti için konservatif bir yaklaşım uygulanmıştır. Tablo 1'de listelenen advers reaksiyonlar, HDM/OKHT sonrasında bildirilen olayların yanı sıra idame tedavisi periyodundaki olayları da içermektedir. İdame tedavisi başladıktan sonra meydana gelen olayları tanımlayan ikinci bir analiz, Tablo 1'de tarif edilen sıklıkların, idame tedavisi sırasında gerçekte gözlenenden aslında daha yüksek olabileceğini düşündürmektedir. IFM 2005- 02'deki advers reaksiyonlar sadece idame tedavisi periyodundandır.

              Plaseboya kıyasla lenalidomid ile daha sık gözlenen ciddi advers reaksiyonlar (≥%5) şunlardır:

                Pnömoniler (%10,6; kombine dönem) IFM 2005-02'den

                Akciğer enfeksiyonu (%9,4 [idame tedavisi başladıktan sonra %9,4]) CALGB 100104'ten

                IFM 2005-02 çalışmasında plaseboya kıyasla lenalidomid idamesi ile daha sık gözlenen advers reaksiyonlar nötropeni (%60,8), bronşit (%47,4), ishal (%38,9), nazofarenjit (%34,8), kas spazmları

                (%33,4), lökopeni (%31,7), asteni (%29,7), öksürük (%27,3), trombositopeni (%23,5), gastroenterit

                (%22,5) ve pireksi (%20,5) olmuştur.

                CALGB 100104 çalışmasında plaseboya kıyasla lenalidomid idamesi ile daha sık gözlenen advers reaksiyonlar nötropeni (%79 [idame tedavisi başladıktan sonra %71,9]), trombositopeni (%72,3 [%61,6]), ishal (%54,5 [%46,4]), döküntü (%31,7 [%25]), üst solunum yolu enfeksiyonu (%26,8

                [%26,8]), yorgunluk (%22,8 [%17,9]), lökopeni (%22,8 [%18,8]) ve anemi (%21 [%13,8]) olmuştur.

                Bortezomib ve deksametazonun lenalidomid ile kombinasyonu ile tedavi edilen, kök hücre nakline uygun olmayan yeni tanı almış multipl miyelom hastalarında

                SWOG S0777 çalışmasında, lenalidomid-deksametazon kombinasyonuna göre lenalidomidin intravenöz bortezomib ve deksametazon ile kombinasyonunda daha sık görülen ciddi advers reaksiyon (≥%5):

                Hipotansiyon (%6,5), akciğer enfeksiyonu (%5,7), dehidrasyon (%5)

                Lenalidomid-deksametazon kombinasyonuna göre lenalidomid-bortezomib-deksametazon kombinasyonunda daha sık görülen advers reaksiyonlar: Yorgunluk (%73,7), periferik nöropati (%71,8), trombositopeni (%57,6), kabızlık (%56,1), hipokalsemi (%50).

                Düşük doz deksametazon ve lenalidomid kombinasyonu ile tedavi edilen, OKHT uygun olmayan yeni tanı almış multipl miyelom hastalarında

                Melfalan, prednizon ve talidomid (MPT) ile karşılaştırıldığında düşük doz deksametazon (Rd ve Rd18) ile kombinasyon halinde lenalidomid ile daha sık görülen ciddi advers reaksiyonlar (≥%5):

                Pnömoni (%9,8)

                Böbrek yetmezliği (akut dahil) (%6,3)

                Rd veya Rd18 ile MPT'den daha sık görülen istenmeyen etkiler: ishal (%45,5), yorgunluk (%32,8), sırt ağrısı (%32), asteni (%28,2), uykusuzluk (%27,6), döküntü (%24,3), iştah azalması (%23,1),

                öksürük (%22,7), pireksi (%21,4) ve kas spazmları (%20,5)

                Yeni tanı konmuş multipl miyelom: melfalan ve prednizon ile kombinasyon halinde lenalidomid ile tedavi edilen transplant için uygun olmayan hastalar

                Melfalan, prednizon ve lenalidomidin ardından lenalidomid idamesi (MPR+R) veya melfalan, prednizon ve lenalidomidin ardından plasebo (MPR+p) ile melfalan, prednizon ve plasebo ve

                ardından plasebo (MPp+p) ile daha sık (≥ %5) gözlenen ciddi advers reaksiyonlar şunlardır:

                  Febril (ateşli) nötropeni (%6)

                  Anemi (%5,3)

                MPR+R veya MPR+p ile MPp+p'den daha sık gözlenen advers reaksiyonlar şunlardır: nötropeni (%83,3), anemi (%70,7), trombositopeni (%70), lökopeni (%38,8), kabızlık (%34), ishal (%33,3),

                döküntü (%28,9), pireksi (%27), periferik ödem (%25), öksürük (%24), iştah azalması (%23,7) ve

                asteni (%22).

                Önceden en az bir tedavi almış multipl miyelom

                İki adet faz 3 plasebo-kontrollü çalışmada, multipl miyelomlu 353 hastaya lenalidomid/deksametazon kombinasyonu ve 351 hastaya plasebo/deksametazon kombinasyonu uygulanmıştır.

                Plasebo/deksametazon kombinasyonununa göre lenalidomid/deksametazon kombinasyonunda daha sık gözlenen en şiddetli advers reaksiyonlar şunlardır:

                derece nötropeni, karşılaştırma koluna kıyasla düşük doz deksametazonla kombinasyon halinde lenalidomid uygulanan kollarda daha düşük düzeyde gözlenmiştir (Melfalan/prednizon/talidomid kolunda %15'e karşı Rd'de [sürekli tedavi] ve Rd18'de [dört haftalık 18 siklüs tedavi boyunca]

                derece trombositopeni insidansıyla ilişkilidir (plasebo/deksametazon ile tedavi edilen hastalardaki sırasıyla %2,3 ve %0'a kıyasla lenalidomid/deksametazon ile tedavi edilen hastalarda sırasıyla %9,9 ve %1,4).

                  Miyelodisplastik sendrom hastaları

                  Lenalidomid miyelodisplastik sendrom hastalarında, daha yüksek 3. veya 4. derece nötropeni insidansı ile ilişkilidir (faz 3 çalışmasında plasebo alan hastalardaki %14,9'a kıyasla lenalidomid ile tedavi edilen hastalarda %74,6). 3. veya 4. derece febril nötropeni atakları plasebo alan hastalardaki

                  %0'a kıyasla lenalidomid ile tedavi edilen hastaların %2,2'sinde gözlenmiştir. Lenalidomid daha yüksek 3. veya 4. derece trombositopeni insidansı ile ilişkilidir (faz 3 çalışmasında plasebo alan hastalardaki %1,5'e kıyasla lenalidomid ile tedavi edilen hastalarda %37).

                  Mantle hücreli lenfoma hastaları

                  Mantle hücreli lenfoma hastalarında, lenalidomid daha yüksek 3. veya 4. derece nötropeni insidansıyla ilişkilidir (faz 2 çalışmasında kontrol kolundaki hastaların %33,7'siyle karşılaştırıldığında lenalidomid ile tedavi edilen hastaların %43,7'sinde). 3. veya 4. derece febril nötropeni atakları, kontrol kolundaki hastaların %2,4'ünde gözlenirken, lenalidomid ile tedavi edilen hastaların %6'sında gözlenmiştir.

                  Foliküler lenfoma hastaları

                4.9. Doz aşımı ve tedavisi

                Her ne kadar doz aralığı çalışmalarında bazı hastalar 150 mg'a kadar doza ve tekli doz çalışmalarında, bazı hastalar 400 mg doza maruz kalmışlarsa da, hastalarda lenalidomid doz aşımının tedavisi konusunda herhangi bir özel deneyim bulunmamaktadır. Bu çalışmalardaki doz kısıtlayıcı toksisite esas olarak hematolojiktir. Aşırı doz durumunda, destekleyici tedaviler önerilir.


                5.   FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER

                  5.1. Farmakodinamik özellikler

                  Farmakoterapötik grup: Diğer immünosupresanlar ATC kodu: L04AX04.

                  Etki mekanizması:

                  Lenalidomid, deoksiribonükleik asit (DNA) hasar bağlayıcı protein 1 (DDB1), cullin 4 (CUL4) ve cullins 1 (Roc1) düzenleyicisini içeren bir cullin halkası E3 ubiquitin ligaz enzim kompleksinin bir bileşeni olan sereblona doğrudan bağlanır. Hematopoietik hücrelerde, sereblona lenalidomid bağlanması substrat proteinleri Aiolos ve Ikaros'u, lenfoid transkripsiyon faktörlerini toplayarak bunların her yerde bulunmasına ve ardından doğrudan sitotoksik ve immünomodülatör etkilere neden olan degradasyona yol açar.

                  Spesifik olarak, lenalidomid belirli tümör hücrelerinin proliferasyonunu inhibe eder ve apoptozunu arttırır (MM plazma tümör hücreleri ve kromozom 5 delesyonları bulunanlar dahil), T hücresi ve Natural Killer (NK) hücresinin düzenlediği bağışıklığı güçlendirir ve T ve NK T hücrelerinin sayısını artırır. MDS (del 5q)'da lenalidomidin, 5q delesyonu olan hücrelerin apoptozunu artırarak anormal klonu seçici olarak inhibe ettiği gösterilmiştir.

                  Lenalidomid ve rituksimab kombinasyonu, ADCC'yi arttırır ve foliküler lenfoma hücrelerinde tümör apoptozunu yönlendirir.

                  Lenalidomid etki mekanizması ayrıca anti-anjiyojenik ve pro-eritropoietik özellikler gibi ek aktiviteleri içerir. Lenalidomid, endotel hücrelerinin göçünü ve adezyonunu, mikrodamarların oluşumunu engelleyerek anjiyogenezi inhibe eder, CD34+ hematopoetik kök hücreleri aracılığıyla fetal hemoglobin üretimini artırır ve monositler aracılığıyla pro-inflamatuar sitokinlerin (örneğin, TNF-α ve IL-6) üretimini inhibe eder.

                  Klinik etkililik ve güvenlilik

                  Lenalidomidin etkililiği ve güvenliliği, aşağıda açıklandığı gibi yeni teşhis edilen multipl miyelomda altı faz 3 çalışmasında, relaps refrakter multipl miyelomda iki faz 3 çalışmasında, miyelodisplastik sendromda bir faz 3 çalışmasında ve bir faz 2 çalışmasında ve mantle hücreli lenfomada bir faz 2 çalışmasında ve iNHL bir faz 3 ve bir faz 3b çalışmasında değerlendirilmiştir.

                  Yeni teşhis edilen multipl miyelom

                    Otolog kök hücre transplantasyonu geçirmiş hastalarda lenalidomid idamesi

                    Lenalidomid idamesinin etkililiği ve güvenliliği iki faz 3, çok merkezli, randomize, çift kör, iki kollu, paralel gruplu, plasebo kontrollü çalışmada değerlendirilmiştir: CALGB 100104 ve IFM 2005-02.

                    CALGB 100104

                    Tedavi gerektiren aktif multipl miyelomu olan ve başlangıç tedavisi sonrasında progresyonu olmayan 18 ve 70 yaş arası hastalar çalışmaya dahil edilmiştir.

                    Hastalar OKHT'ten sonraki 90-100 gün içinde lenalidomid veya plasebo idamesi almak üzere 1:1 randomize edilmiştir. İdame dozu, tekrarlanan 28 günlük siklusların 1-28. günlerinde günde bir defa 10 mg'dır (doz sınırlayıcı toksisite olmaması durumunda doz 3 ay sonra günde bir defa 15 mg'a kadar yükseltilmiştir) ve hastalık progresyonuna kadar tedaviye devam edilmiştir.

                    Çalışmadaki birincil sonlanım noktası, randomizasyondan hangisi daha önce gerçekleşirse progresyon tarihine kadar progresyonsuz sağkalım (PFS) veya ölümdür; çalışma genel sağkalım sonlanım noktasını karşılaştırmak için dizayn edilmemiştir. Toplamda 460 hasta randomize edilmiştir: 231 hasta lenalidomid ve 229 hasta plasebo. Demografik özellikler ve hastalıkla ilişkili karakteristikler iki kol arasında dengeli dağılmıştır.

                    Önceden planlanan ara PFS analizi için eşik aşıldıktan sonra veri izleme komitesinin önerileri üzerine çalışmanın körlüğü kaldırılmıştır. Körleme kaldırıldıktan sonra plasebo kolundaki hastaların hastalık progresyonundan önce lenalidomid almak üzere çapraz geçiş yapmalarına izin verilmiştir.

                    Önceden planlanmış olan bir ara analiz sonrasında, körlemenin kaldırıldığı zamanda 17 Aralık 2009 veri kesim tarihinin kullanıldığı PFS sonuçları (15,5 aylık takip sonrası) hastalık progresyonu ve ölüm riskinde lenalidomid lehine %62'lik bir azalma göstermiştir (Tehlike oranı = 0,38; %95 GA 0,27; 0,54; p <0,001). Medyan genel PFS, lenalidomid kolunda 33,9 ay (%95 GA tahmin edilemez, tahmin edilemez), plasebo kolunda ise 19 ay (%95 GA 16,2;25,6) olarak bulunmuştur.

                    PFS yararı hem tam yanıtlı hasta alt grubunda hem de bir tam yanıta ulaşmayan hasta alt grubunda gözlenmiştir.

                    1 Şubat 2016 veri kesim tarihli çalışma sonuçları Tablo 7'de sunulmaktadır.

                    Tablo 7: Genel etkililik verilerinin özeti

                    Lenalidomid (N=231)

                    Plasebo (N=229)

                    Araştırmacının değerlendirdiği PFS

                    Medyan PFS süresi, ay (%95 GA)

                    56,9 (41,9; 71,7)

                    29,4 (20,7; 35,5)

                    HR [%95 GA]; p değeri

                    0,61 (0,48; 0,76); <0,001

                    PFS2

                    Medyan PFS2 süresi, ay (%95 GA)

                    80,2 (63,3; 101,8)

                    52,8 (41,3; 64)

                    HR [%95 GA]; p değeri

                    0,61 (0,48; 0,78); <0,001

                    Genel sağkalım

                    Medyan OS süresi, ay (%95 GA)

                    111 (101,8, NE)

                    84,2 (71; 102,7)

                    8 yıllık sağkalım oranı, %(SE)

                    60,9 (3,78)

                    44,6 (3,98)

                    HR [%95 GA]; p değeri

                    0,61 (0,46; 0,81); <0,001

                    Takip

                    Medyan (min, maks), ay: sağ kalan tüm hastalar

                    81,9 (0; 119,8)

                    81 (4,1; 119,5)

                    GA = güven aralığı; HR = tehlike oranı; maks = maksimum; min = minimum; NE = tahmin edilemez; OS = genel sağkalım; PFS = progresyonsuz sağkalım; SE=standart hata

                    Veri kesme noktaları: 17 Aralık 2009 ve 1 Şubat 2016

                    IFM 2005-02

                    Tanı zamanında <65 yaşında olan, OKHT geçirmiş ve hematolojik düzelme zamanında en az stabil hastalık yanıtına ulaşan hastalar çalışmaya dahil edilmiştir. Hastalar 2 kür lenalidomid konsolidasyonu (25 mg/gün, 28 günlük siklusların 1-21. günlerinde) sonrasında, lenalidomid veya plasebo idamesi almak üzere 1:1 randomize edilmiştir (tekrarlanan 28 günlük siklusların 1-28. günlerinde günde bir defa 10 mg, doz sınırlayıcı toksisite olmaması durumunda doz 3 ay sonra günde bir defa 15 mg'a kadar yükseltilmiştir). Tedavinin hastalık progresyonuna kadar sürdürülmesi planlanmıştır.

                    Birincil sonlanım noktası, randomizasyondan hangisi daha önce gerçekleşirse progresyon tarihine kadar progresyonsuz sağkalım (PFS) veya ölümdür; çalışma genel sağkalım sonlanım noktasını karşılaştırmak için dizayn edilmemiştir. Toplamda 614 hasta randomize edilmiştir: 307 hasta lenalidomid ve 307 hasta plasebo.

                    Önceden planlanan ara PFS analizi için eşik aşıldıktan sonra veri izleme komitesinin önerileri üzerine çalışmanın körlüğü kaldırılmıştır. Körleme kaldırıldıktan sonra, plasebo almakta olan hastalar hastalık progresyonundan önce lenalidomid tedavisine çapraz geçiş yapmamışlardır. İkinci primer malignitelerde bir dengesizlik gözlemlendikten sonra lenalidomid kolu proaktif bir güvenlilik tedbiri olarak sonlandırılmıştır (bkz. Bölüm 4.4).

                    Önceden planlanmış olan bir ara analiz sonrasında körlemenin kaldırıldığı zamanda 7 Temmuz 2010 veri kesim tarihli PFS sonuçları (31,4 aylık takip sonrasında) hastalık progresyonu ve ölüm riskinde lenalidomid lehine %48'lik bir azalma göstermiştir (Tehlike oranı = 0,52; %95 GA 0,41; 0,66; p

                    <0,001). Medyan genel PFS lenalidomid kolunda 40,1 ay (%95 GA 35,7; 42,4), plasebo kolunda ise

                    22,8 aydır (%95 GA 20,7; 27,4).

                    PFS yararı tam yanıtlı hasta alt grubunda, tam yanıta ulaşmayan hasta alt grubuna göre daha az olmuştur.

                    1 Şubat 2016 veri kesim tarihli güncellenmiş PFS sonuçları (96,7 aylık takip sonrasında), PFS avantajının devam ettiğini göstermektedir: Tehlike oranı = 0,57 (%95 GA 0,47; 0,68; p <0,001).

                    Medyan genel PFS, lenalidomid kolunda 44,4 ay (39,6; 52) iken plasebo kolunda 23,8 aydır (%95 GA 21,2; 27,3). PFS2 için gözlenen tehlike oranı plaseboya göre lenalidomid için 0,80'dir (%95 GA 0,66; 0,98; p = 0,026). Medyan genel PFS2, lenalidomid kolunda 69,9 ay (%95 GA 58,1; 80) iken plasebo kolunda 58,4 aydır (%95 GA 51,1; 65). Genel sağkalım için gözlenen tehlike oranı, plaseboya göre lenalidomid için 0,90'dur (%95 GA 0,72; 1,13; p = 0,355). Medyan genel sağkalım lenalidomid kolunda 105,9 ay (%95 GA 88,8, tahmin edilemez), plasebo kolunda ise 88,1 aydır (%95

                    GA 80,7; 108,4).

                    Kök hücre transplantasyonuna uygun olmayan yeni tanı almış multipl miyelom hastalarında lenalidomid, bortezomib ve deksametazon kombinasyonu

                    SWOG S0777 çalışmasında, daha önce hiç multipl miyelom tedavisi almamış ve kök hücre tedavisine uygun olmayan ya da yakın zamanda kök hücre tedavisi olmayı planlamayan hastalarda başlangıç tedavisi olarak bortezomibin, lenalidomid ve deksametazon kombinasyonuna eklenmesi ve sonrasında progresyon gelişene kadar lenalidomid deksematazon kombinasyonu kullanabilmesi

                    değerlendirildi.

                    Lenalidomid, bortezomib ve deksametazon (RVd) kolunda olan hastalar, en fazla sekiz 21 günlük tedavi siklusunda (24 haftalık), 21 günde bir tekrarlanan tedavinin 1 ve 14. günleri arasında ağızdan günde 25 mg lenalidomid, 1, 4, 8, ve 11. günlerinde 1,3 mg/m intravenöz bortezomib ve 1, 2, 4, 5,

                    8, 9, 11 ve 12. günde ağızdan 20 mg deksametazon aldılar. Lenalidomid ve deksametazon (Rd) kolunda olan hastalar, en fazla altı 28-günlük tadavi siklusunda (24 haftalık), her 28 günlük siklusun 1 ve 21. günler arası günde bir defa ağızdan 25 mg lenalidomid ve 1, 8, 15 ve 22. günlerinde ağızdan 40 mg deksametazon aldılar. Her iki kolda yer alan hastalar, tekrarlanan 28 günlük siklusun 1 ve 21. günler arası günde bir defa ağızdan 25 mg lenalidomid ve 1, 8, 15 ve 22. günlerinde ağızdan 40 mg deksametazon alarak Rd koluna devam ettiler. Tedavi progresyon gelişene kadar devam ettirildi.

                    Birincil etkililik sonlanım noktası olan progresyonsuz sağkalımdır (PFS). Toplamda 523 hasta çalışmaya katıldı, bunlardan 263 hasta RVd koluna, 260 hasta Rd koluna randomize edildi. Hastaların demografik özellikleri ve hastalığa bağlı temel özellikleri kollar arasında iyi dengelendi.

                    Veri kesim tarihi olan 5 Kasım 2015'te (50,6 aylık takip) IRAC tarafından araştırılan primer analizde PFS sonuçları RVd lehine hastalık progresyonu veya ölümde %24 azalma gösterilmiştir (HR = 0,76;

                    %95 GA 0,61; 0,94; p = 0,01). Medyan genel PFS, RVd kolunda 42,5 ay (%95 GA 34; 54,8), Rd kolunda 29,9 aydır (%95 GA 25,6; 38,2). Kök hücre nakli için uygunluk ne olursa olsun fayda gözlenmiştir.

                    Çalışmanın sonuçları, 01 Aralık 2016'da hayatta kalan tüm denekler için medyan takip süresinin 69 ay olduğu bir kesim kullanılarak Tablo 8'de sunulmuştur. Kök hücre nakline uygunluktan bağımsız olarak fayda RVd lehineydi.

                    Tablo 8: Etkililik Sonuçlarının Genel Özeti

                    Başlangıç tedavisi

                    RVd

                    (3-haftalık siklus x 8) (N = 263)

                    Rd

                    (4-haftalık siklus x 6) (N = 260)

                    PFS- IRAC değerlendirmesi (ay)

                    Medyan PFS zamanı, ay (%95 GA)

                    41,7 (33,1; 51,5)

                    29,7 (24,2; 37,8)

                    HR [%95 GA]; p-değeri

                    0,76 (0,62; 0,94); 0,010

                    Genel sağkalım (Ay)

                    Medyan OS zamanı, ay (%95 GA)

                    89,1 (76,1; NE)

                    67,2 (58,4; 90,8)

                    HR [%95 GA]; p-değeri

                    0,72 (0,56; 0,94); 0,013

                    Yanıt – n (%)

                    Genel Yanıt: CR, VGPR, ya da PR

                    199 (75,7)

                    170 (65,4)

                    ≥ VGPR

                    153 (58,2)

                    83 (31,9)

                    Takip (ay)

                    Medyan (min, maks): bütün hastalar

                    61,6 (0,2; 99,4)

                    59,4 (0,4; 99,1)

                    GA = güven aralığı; HR = tehlike oranı; maks = maksimum; min = minimum; NE = tahmin edilemez; OS = genel sağkalım; PFS = progresyonsuz sağkalım; IRAC = Bağımsız Yanıt Karar Verme Komitesi

                    01 Mayıs 2018 (Hayatta kalan denekler için 84,2 aylık medyan takibi) tarihli veri kesimi kullanılarak güncellenmiş genel sağkalım sonuçları, RVd kolunu destekleyen bir genel sağkalım avantajı göstermeye devam etmektedir: HR=0,73 (%95 GA 0,57; 0394; p=0,014). RVd kolunda 7 yıl sonra canlı kalan deneklerin oranı %54,7, Rd kolunda %44,7'dir.

                    Otolog kök hücre transplantasyonuna (OKHT) uygun olmayan yeni tanı almış multipl miyelom hastalarında lenalidomid deksametazon kombinasyonu

                    Lenalidomidin güvenliliği ve etkililiği, en az 65 yaşında veya daha büyük olan veya 65 yaşından küçükse stem için aday olmayan hastalarda (kök hücre naklini reddeden veya maliyeti ya da diğer sebeplerden dolayı kök hücre naklinin ulaşılabilir olmadığı hastalarda) yapılan faz 3, çok merkezli, randomize, açık etiketli, 3 kollu (MM-020) bir çalışmada değerlendirilmiştir. Çalışma (MM- 020), maksimum on iki 42 günlük siklus için melfalan, prednizon ve talidomide (MPT) 2 farklı süre yani, progresif hastalığa [Rd kolu] kadar veya on sekiz 28 günlük siklusa [72 hafta, Rd18 kolu] kadar) boyunca verilen lenalidomid ve deksametazon (Rd) ile karşılaştırıldı. Hastalar 3 tedavi kolundan birine randomize edildi (1:1:1). Hastalar, yaşa (≤75'e karşı >75 yaş), evreye (ISS evre I ve II'ye karşılık evre III) ve ülkeye göre katmanlandırılarak randomize edilmiştir.

                    Sürekli Rd ve Rd18 kolundaki hastalar, lenalidomid 25 mg'ı 28 günlük siklusların 1-21. günlerinde günde bir defa almıştır. Deksametazon 40 mg dozda, her 28 günlük siklusun 1, 8, 15 ve 22. günlerinde günde bir defa verilmiştir. Sürekli Rd ve Rd 18 kollarında başlangıç dozu ve tedavi rejimleri yaşa ve böbrek fonksiyonlarına göre ayarlanmıştır (bkz. Bölüm 4.2). >75 yaşındaki hastalar için deksametazonun başlangıç dozu, günde bir defa 20 mg'dır ve tekrarlayan 28 günlük siklusların 1, 8, 15 ve 22. günlerinde verilmiştir. Çalışma sırasında tüm hastalara profilaktik antikoagülasyon (düşük moleküler ağırlıklı heparin, varfarin, heparin, düşük doz aspirin) verilmiştir.

                    Çalışmadaki birincil etkililik son noktası, progresyonsuz sağkalımdır (PFS). Toplam 1623 hasta çalışmaya alınmış, 535 hasta Rd'ye, 541 hasta Rd18'e ve 547 hasta MPT'ye randomize edilmiştir. Hastaların demografik özellikleri ve hastalıkla ilgili temel özellikleri, her 3 kolda da iyi dengelenmiştir. Genel olarak, hastalarda ileri evre hastalığı mevcuttur: toplam çalışma popülasyonunun %41'inde ISS evre III, %9'unda ciddi böbrek yetmezliği bulunmaktadır (kreatinin klirensi [Kl] <30 mL/dk). Ortanca yaş 3 çalışma kolunda 73'tür.

                    Hayatta kalan tüm hastalar için medyan takip süresinin 45,5 ay olduğu 3 Mart 2014 tarihli bir çalışma kullanılarak PFS, PFS2 ve OS'nin güncellenmiş bir analizinde, çalışmanın sonuçları Tablo 9'da sunulmuştur:

                    Tablo 9: Etkililik Sonuçlarının Genel Özeti

                    Rd

                    (N = 535)

                    Rd18 (N = 541)

                    MPT (N = 547)

                    PFS Araştırmacı değerlendirmesi (ay)

                    Medyan PFS süresi, ay (%95 GA)

                    26 (20,7; 29,7)

                    21 (19,7; 22,4)

                    21,9 (19,8; 23,9)

                    HR [%95 GA]; p-değeri

                    Rd'ye karşı MPT

                    0,69 (0,59; 0,80); <0,001

                    Rd'ye karşı Rd18

                    0,71 (0,61; 0,83); <0,001

                    Rd18'ye karşı MPT

                    0,99 (0,86; 1,14); 0,866

                    PFS2(ay)

                    Medyan PFS2 zamanı, ay (%95 GA)

                    42,9 (38,1; 47,4)

                    40 (36,2; 44,2)

                    35 (30,4; 37,8)

                    HR [%95 GA]; p-değeri

                    Rd'ye karşı MPT

                    0,74 (0,63; 0,86); <0,001

                    Rd

                    (N = 535)

                    Rd18 (N = 541)

                    MPT (N = 547)

                    Rd'ye karşı Rd18

                    0,92 (0,78; 1,08); 0,316

                    Rd18'ye karşı MPT

                    0,80 (0,69; 0,93); 0,004

                    Genel sağkalım (Ay)

                    Medyan OS süresi, ay (%95 GA)

                    58,9 (56;NE)

                    56,7 (50,1; NE)

                    48,5 (44,2; 52)

                    HR [%95 GA]; p-değeri

                    Rd'ye karşı MPT

                    0,75 (0,62 ; 0,9); 0,002

                    Rd'ye karşı Rd18

                    0,91 (0,75; 1,09); 0,305

                    Rd18'ye karşı MPT

                    0,83 (0,69; 0,99); 0,034

                    Takip (Ay)

                    Medyan (min, maks): bütün hastalar

                    40,8 (0; 65,9)

                    40,1 (0,4; 65,7)

                    38,7 (0; 64,2)

                    Miyelom cevabın (%)

                    CR

                    81 (15,1)

                    77 (14,2)

                    51 (9,3)

                    VGPR

                    152 (28,4)

                    154 (28,5)

                    103 (18,8)

                    PR

                    169 (31,6)

                    166 (30,7)

                    187 (34,2)

                    Genel yanıt: CR, VGPR ya da PR

                    402 (75,1)

                    397 (73,4)

                    341 (62,3)

                    Yanıt Süresi (ay)

                    Medyan (%95 GA)

                    35 (27,9; 43,4)

                    22,1 (20,3; 24)

                    22,3 (20,2; 24,9)

                    CR = tam yanıt; d = düşük doz deksametazon; GA; Güven aralığı; HR = tehlike oranı; M = melfalan; NE= tahmin edilemez; OS = genel sağkalım; P = prednizon; PFS = progresyonsuz sağkalım; PR = kısmi yanıt; R = lenalidomid; sürekli Rd = hastalık progresyonunun dokümantasyonuna kadar uygulanan Rd; Rd18 = ≤ 18 siklus uygulanan Rd; T= talidomid; VGPR = çok iyi kısmi yanıt;

                      Melfalan ve prednizon ile kombinasyon halinde lenalidomid ve ardından nakil için uygun olmayan hastalarda idame tedavisi

                    5.2. Farmakokinetik özellikler

                    Genel özellikler

                    Lenalidomidin bir asimetrik karbon atomu vardır ve bu nedenle optikçe aktif S(-) ve R(+) formlar gösterir. Lenalidomid rasemik bir karışım olarak üretilir. Lenalidomid genellikle organik çözücülerde daha fazla çözünür fakat en fazla çözünürlüğü 0,1 N HCl tamponu içerisinde gösterir.

                    Emilim:

                    Sağlıklı gönüllülerde, açlık koşulları altında ağızdan uygulamayı takiben maksimum plazma konsantrasyonuna dozdan sonra 0,5 ve 2 saat arasında ulaşacak şekilde lenalidomid hızla emilir. Hastalarda, sağlıklı gönüllülerde olduğu gibi, maksimum konsantrasyon (C) ve konsantrasyon- zaman eğrisinin altındaki alan (EAA) dozun artmasıyla orantısal olarak artar. Çoklu dozlar belirgin tıbbi ürün birikmesine neden olmaz. Plazmada, lenalidomidin S ve R enantiomerlerinin göreceli açığa çıkması sırasıyla yaklaşık %56 ve %44'tür.

                    Sağlıklı gönüllülerde, yağdan zengin ve yüksek kalorili öğünle eş zamanlı uygulanması emilim derecesini azaltarak, konsantrasyon zaman eğrisinin altındaki alanda (EAA) yaklaşık %20 oranında bir azalmaya ve plazmadaki C'ta %50 oranında bir azalmaya neden olur. Ancak, lenalidomid için etkililik ve güvenliliğin belirlendiği öncü multipl miyelom ve miyelodisplastik sendrom kayıt çalışmalarında tıbbi ürün besin alımından bağımsız olarak uygulanmıştır. Bu nedenle, lenalidomid yemeklerle birlikte veya yemeklerden ayrı alınabilir.

                    Popülasyon farmakokinetiği analizleri, lenalidomidin oral emilim oranının MM, MDS ve MHL hastalarında benzer olduğunu göstermektedir.

                    Dağılım:

                    In vitro (C)-lenalidomidin plazma proteinlerine bağlanması düşüktür, plazma proteinlerine ortalama bağlanma oranı multipl miyelom hastalarında ve sağlıklı gönüllülerde sırasıyla %23 ve

                    %29'dur.

                    Lenalidomid günde 25 mg uygulandıktan sonra insan semeninde bulunmaktadır (dozun <%0,01'i) ve sağlıklı gönüllülerde tıbbi ürün kesildikten 3 gün sonra semende tespit edilememektedir (bkz. Bölüm 4.4).

                    Metabolizma:

                    İnsan in vitro metabolizma çalışmalarından elde edilen bulgular, lenalidomidin sitokrom P450 enzimleri ile metabolize edilmediğini göstermektedir; bu durum, lenalidomidin sitokrom P450

                    enzimlerini inhibe eden tıbbi ürünlerle birlikte uygulanmasının insanlarda metabolizma açısında etkileşimlere yol açmayacağını düşündürmektedir. In vitro çalışmalar, lenalidomidin CYP1A2, CYP2C9, CYP2C19, CYP2D6, CYP2E1, CYP3A ya da UGT1A1 üzerinde inhibitör bir etkisi olmadığını göstermektedir. Bu nedenle, lenalidomidin, bu enzimlerin substratları ile eş zamanlı olarak uygulandığında klinik açıdan anlamlı tıbbi ürün etkileşimlerine yol açması olası değildir.

                    In vitro çalışmalar lenalidomidin, insan meme kanseri direnç proteini (BCRP), çoklu ilaç direnç proteini (MRP) taşıyıcıları MRP1, MRP2 ya da MRP3, organik anyon taşıyıcıları (OAT) OAT1 ve OAT3, organik anyon taşıyıcı polipeptit 1B1 (OATP1B1), organik katyon taşıyıcılar (OCT) OCT1 ve OCT2, çoklu ilaç ve toksin ekstrüzyon proteini (MATE) MATE1 ve organik katyon taşıyıcıları yeni (OCTN) OCTN1 ve OCTN2'nin bir substratı olmadığını göstermektedir.

                    In vitro çalışmalar, lenalidomidin, insan safra tuzu dışarı atım pompası (BSEP), BCRP, MRP2, OAT1, OAT3, OATP1B1, OATP1B3 ve OCT2 üzerinde herhangi bir etkisinin olmadığını göstermektedir.

                    Eliminasyon:

                    Lenalidomidin çoğunluğu idrarla atılır. Böbrek fonksiyonu normal gönüllülerde böbrek atılımının toplam klirense katkısı %90 iken, lenalidomidin %4'ü feçesle atılır.

                    Lenalidomid az metabolize edilir ve dozun %82'si idrarla değişmeden atılır. Hidroksi-lenalidomid ve N-asetil-lenalidomid itrah edilen dozun sırasıyla %4,59'unu ve %1,83'ünü temsil eder. Lenalidomidin böbrek klirensi glomerüler filtrasyon hızını aşar ve bu nedenle en azından belli bir derecede aktif olarak atılır.

                    5-25 mg/gün dozlarda, plazmadaki yarılanma ömrü sağlıklı gönüllülerde yaklaşık 3 saat ve multipl miyelom ve miyelodisplastik sendrom hastalarında ise 3 saat-5 saat arasında değişmektedir.

                    Hastalardaki karakteristik özellikler

                    Geriyatrik popülasyon:

                    Lenalidomid farmakokinetiğini değerlendirmek için yaşlılara özgü klinik çalışmalar yapılmamıştır. Popülasyon farmakokinetiği analizleri, 39-85 yaşları arasındaki hastaları kapsamaktadır ve yaşın lenalidomid klirensini (plazmada maruziyet) etkilemediğini göstermektedir. Yaşlılarda böbrek fonksiyonunda azalma daha olası olduğundan, doz seçiminde dikkatli olunmalıdır ve tedbir amaçlı böbrek fonksiyonu takip edilmelidir.

                    Böbrek yetmezliği:

                    Lenalidomid farmakokinetiği, malign olmayan durumlar nedeniyle böbrek yetmezliği olan hastalarda çalışılmıştır. Bu çalışmada böbrek fonksiyonunu sınıflandırmak için iki yöntem kullanılmıştır: 24 saatlik sürede ölçülen üriner kreatinin klerensi ve Cockcroft-Gault formülü ile hesaplanan kreatinin klirensi. Sonuçlar böbrek fonksiyonu azaldıkça (<50 mL/dakika) toplam lenalidomid klirensinin orantılı olarak azaldığını ve EAA'da artış görüldüğünü göstermiştir. Normal böbrek fonksiyonuna sahip hastalar ile hafif böbrek yetmezliği olan hastaların birleştirildiği grup ile karşılaştırıldığında orta dereceli böbrek yetmezliği, şiddetli böbrek yetmezliği ve son dönem böbrek hastalığı olan gönüllülerde EAA değeri sırasıyla 2,5, 4 ve 5 kat artmıştır. Lenalidomid yarılanma ömrü, kreatinin klirensi>50 mL/dakika olan gönüllülerde yaklaşık olarak 3,5 saat iken böbrek fonksiyonu <50 mL/dakikaya azalmış gönüllülerde 9 saatin üzerine çıkmıştır. Buna karşılık böbrek bozukluğu, lenalidomidin oral emilimini değiştirmemiştir. Cböbrek bozukluğu olan hastalar ve sağlıklı gönüllüler arasında benzerdir. Vücuttaki tıbbi ürünün yaklaşık %30'u 4 saatlik tek bir diyaliz seansı sırasında uzaklaştırılmıştır. Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda önerilen doz ayarlaması bölüm 4.2'de tanımlıdır.

                    Karaciğer yetmezliği:

                    Popülasyon farmakokinetiği analizleri, hafif karaciğer yetmezliği (N=16, toplam bilirubin >1 - ≤1,5 x ULN (Normal değerin üst sınırı) ya da AST>ULN) olan hastaları da kapsamaktadır ve hafif karaciğer yetmezliğinin lenalidomid klirensini (plazmada maruziyet) etkilemediğini göstermektedir. Orta ila şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalar için veri mevcut değildir.

                    Diğer intrinsik faktörler:

                    Popülasyon farmakokinetiği analizleri, vücut ağırlığı (33-135 kg)'nın, cinsiyetin, ırkın ya da hematolojik malignite tipinin (MM, MDS veya MHL), yetişkin hastalarda lenalidomid klirensi üzerinde klinik açıdan anlamlı bir etkisinin olmadığını göstermektedir.

                    Doğrusal/Doğrusal olmayan durum:

                    Lenalidomid farmakokinetiği, nüks ya da tedaviye cevap vermeyen multipl miyelomlu hastalarda 2 Faz 1/2 çalışma ile karakterize edilmiştir. Farmakokinetiğin belirlenmesi için 1. ve 28. günler arasında gerçekleştirilen dozlamadan sonraki 24 saatlik süre boyunca seri kan örnekleri alınmıştır. Her iki çalışmadan alınan sonuçlar da lenalidomidin oral absorpsiyonunun hızlı olduğunu, Cdeğerine de hem 1. günde hem de 28. gündeki dozlamadan ortalama olarak 1-2 saat sonra ulaşıldığını göstermiştir. Multipl miyelom hastalarında lenalidomid farmakokinetiği doğrusal bir profil sergilemekte, EAA ve Cda ilk dozda (1. gün) ve çoklu dozlar sonrasında (28. gün) doz aralığına orantısal bir şekilde artış göstermiştir.

                    5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

                    0,5 ile en yüksek 4 mg/kg/gün dozlarda lenalidomid uygulanan maymunlarda bir embriyofetal gelişim çalışması yürütülmüştür. Bu çalışmada elde edilen bulgular, lenalidomidin, gebelik sırasında etkin maddenin uygulandığı dişi maymunların yavrularında non-patent anüs ve üst ve alt ekstremitelerde malformasyonlar (ekstremitelerde kıvrıklık, kısalık, oluşum bozukluğu, rotasyon kusuru ve/veya bir kısmının eksik olması, oligo ve/veya polidaktili) dahil olmak üzere dış malformasyonlara neden olduğunu göstermektedir.

                    Tek fetüste çeşitli viseral etkiler de (renk değişimi, farklı organlarda kırmızı odaklar, atrio- ventriküler kapakçık üzerinde küçük renksiz kitle, küçük safra kesesi, malforme diyafram) gözlenmiştir.

                    Lenalidomidin akut toksisite potansiyeli bulunmaktadır. Kemirgenlerde oral uygulama sonrasında minimum letal dozlar >2000 mg/kg/gündür. 26 haftaya varan sürelerle sıçanlara 75, 150 ve 300 mg/kg/gün tekrarlayan şekilde oral uygulama, en belirgin olarak dişilerde olmak üzere, her 3 dozda böbrek pelvisi mineralizasyonunda tedavi ile ilişkili geri dönüşümlü bir artış meydana getirmiştir. Hiç advers etki görülmeyen seviyenin (No Observed Advers Effect Level- NOAEL) 75 mg/kg/günden daha düşük olduğu ve EAA maruziyetine dayanarak insan günlük dozundan yaklaşık 25 kat daha fazla olduğu değerlendirilmiştir. 20 haftaya varan süreyle maymunlara 4 ve 6 mg/kg/gün tekrarlayan şekilde oral uygulama, mortalite ve önemli toksisite (belirgin kilo kaybı, alyuvar, akyuvar ve trombosit sayılarında azalma, çoklu organ kanaması, gastrointestinal sistem inflamasyonu, lenfoid ve kemik iliği atrofisi) meydana getirmiştir. 1 yıla varan süreyle maymunlara 1 ve 2 mg/kg/gün tekrarlayan şekilde oral uygulama, kemik iliği sellülaritesinde geri dönüşlü değişiklikler, miyeloid:eritroid hücre oranında çok az bir azalma ve timik atrofi ile sonuçlanmıştır. EAA karşılaştırmasına dayanarak yaklaşık olarak aynı insan dozuna karşılık gelen 1 mg/kg/gün dozunda akyuvar hücre sayımında hafif baskılanma görülmüştür.

                    In vitro (bakteriyel mutasyon, insan lenfositleri, fare lenfoması, syrian hamster embriyo hücresi transformasyonu) ve in vivo (rat mikronükleusu) mutajenite çalışmaları ne gen ne de kromozom seviyesinde ilaca bağlı herhangi bir etkinin bulunmadığını ortaya koymuştur. Lenalidomid ile

                    karsinojenite çalışmaları gerçekleştirilmemiştir.

                    Gelişimsel toksisite çalışmaları daha önce tavşanlarda yürütülmüştür. Bu çalışmalarda, tavşanlara oral yolla 3, 10 ve 20 mg/kg/gün dozlar uygulanmıştır. 10 ve 20 mg/kg/gün dozda doza bağlı olarak akciğer ara lobunun bulunmadığı, 20 mg/kg/gün dozda ise böbreklerin konumunun değişmiş olduğu saptanmıştır. Bunlar maternotoksik düzeylerde gözlenmiş olsa da direkt bir etkiye dayandırılabilir. 10 ve 20 mg/kg/gün dozda, fetüslerde yumuşak doku ve iskelet varyasyonları da gözlenmiştir.

                    6.   FARMASÖTİK ÖZELLİKLER

                      6.1. Yardımcı maddelerin listesi

                      Susuz laktoz (Sığır sütünden elde edilmiştir) Mikrokristalin selüloz

                      Kroskarmelloz sodyum Magnezyum stearat Kolloidal susuz silika

                      Kapsül kabuğundaki yardımcı maddeler Jelatin (Sığırdan elde edilmiştir) Titanyum dioksit (E171)

                      Saf su

                      Kapsül mürekkebindeki yardımcı maddeler

                      Şellak (E904)

                      Etanol, susuz (E1510) İzopropil alkol Bütanol

                      Propilen glikol (E1520)

                      Güçlü amonyak çözeltisi (E527) Siyah demir oksit (E172) Potasyum hidroksit (E525)

                      Saf su

                      Titanyum dioksit (E171) Sarı demir oksit (E172) İndigo karmin (E132)

                      6.2. Geçimsizlikler

                      Yeterli veri yoktur.

                      6.3. Raf ömrü

                      24 ay

                      6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler

                      25°C altındaki oda sıcaklığında saklayınız.

                      6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği

                      Kapsüller karton kutular içindedir. Her bir kutu her biri 7 kapsül içeren, üç adet OPA-AL-PVC alüminyum folyo blister içerir. Bu toplam 21 kapsüle karşılık gelir.

                      6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler

                      Kapsüller açılmamalı ya da ezilmemelidir. Eğer lenalidomid tozu deriyle temas ederse deri derhal sabun ve suyla iyice yıkanmalıdır. Eğer lenalidomid mukoz membranlara temas ederse bol su ile

                      iyice yıkanmalıdır.

                      Sağlık çalışanları ve bakıcılar, blister veya kapsülü tutarken tek kullanımlık eldivenler giymelidir. Daha sonra, cildin maruz kalmasını önlemek için eldivenler dikkatlice çıkarılmalı, sızdırmaz bir plastik polietilen poşete yerleştirilmeli ve yerel gerekliliklere uygun olarak atılmalıdır. Eller daha sonra su ve sabunla iyice yıkanmalıdır. Hamile olan veya hamile olabileceğinden şüphelenen kadınlar, blister veya kapsülü ellememelidir (bkz. Bölüm 4.4).

                      Kullanılmamış kapsüller

                      Hastalara, bu tıbbi ürünü kesinlikle başka bir kişiye vermemeleri ve varsa, kullanılmamış kapsülleri tedavi sonunda eczacılarına iade etmeleri söylenmelidir.

                      Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği†ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği†ne uygun olarak imha edilmelidir.

                      Ağız Kanseri Ağız Kanseri Ağız kanserinin en yaygın türleri, dudak, dil, dişetidir. Nadiren yanak içi veya damak bölgelerini de içine alır. Omurilik zedelenmeleri Omurilik zedelenmeleri Omurilik zedelenmesini takip eden birkaç gün içinde, hiçkimse hasarin ne kadar olacagini tahmin edemez. Buradaki sorun, omuriligin herhangi bir zedelenmesinden hemen sonra, bir omurilik sokunun olusmasidir.

    İLAÇ GENEL BİLGİLERİİlaç Bilgileri

    Turgut İlaç A.Ş.
    Satış Fiyatı 42174.98 TL [ 26 Apr 2024 ]
    Önceki Satış Fiyatı 42174.98 TL [ 22 Apr 2024 ]
    Original / JenerikOriginal İlaç
    Reçete DurumuNormal Reçeteli bir ilaçdır.
    Barkodu8699519150218
    Etkin Madde Lenalidomid
    ATC Kodu L04AX04
    Birim Miktar 25
    Birim Cinsi MG
    Ambalaj Miktarı 21
    Antineoplastik ve İmmünomodülatör Ajanlar > İmmünsupresif Ajanlar > Lenalidomid 
    İthal ( ref. ülke : Isvicre ) ve Beşeri bir ilaçdır. 
    KOMPLIA 25 mg sert kapsül (21 adet) Barkodu