DESYREL 100 mg 30 tablet Kısa Ürün Bilgisi

Trazodon Hcl }

Sinir Sistemi > Antidepresanlar > Trazodone
Angelini İlaç San ve Tic A.Ş | 30 December  1899

  • 1.   BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI

    DESYREL® 100 mg film tablet

  • 2.   KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM

    Etkin madde

    Trazodon HCl 100 mg

    Yardımcı maddeler

    Laktoz monohidrat (inek sütü) 169 mg

    Yardımcı maddeler için 6.1.'e bakınız.


  • 3.   FARMASÖTİK FORMU

    Film tablet.

    Pratikçe beyaz, bikonveks, bir yüzü çentikli, yuvarlak film tabletler. Tabletler iki eşit parçaya

    bölünebilir.


    4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

      4.1. Terapötik endikasyonlar

      Anksiyetenin eşlik ettiği veya etmediği depresif bozukluklar.

      4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

      Bu ilacın kullanımı erişkinlerle sınırlandırılmıştır. Tabletler, hastalığın şiddetine, hastanın kilosu, yaşı ve genel durumuna bağlı olarak kademeli doz artışına olanak sağlamak üzere çentiklidir.

      Erişkinlerde kullanımı: Başlangıç dozu, bölünmüş dozlar halinde yemeklerden sonra veya tek doz halinde akşam yatma vaktinden önce uygulanan 75-150 mg/gün'dür.

      Doz, tek doz veya bölünmüş dozlar halinde uygulanmak üzere günde 300 mg'a kadar

      artırılabilir. Bölünmüş dozun büyük kısmı yatma vakti alınmalıdır.

      Hastaneye yatırılan hastalarda doz, bölünmüş dozlar halinde günde 600 mg'a kadar artırılabilir.

      Uygulama şekli: Tedavi, akşam uygulaması ile başlamalı ve günlük dozlar zaman içinde artırılmalıdır. İlaç, en az bir aylık terapötik süreç boyunca alınmalıdır. Yan etkilerin azaltılması (rezorpsiyonun artması ve doruk plazma konsantrasyonunun azalması), DESYREL®'in yemekten sonra alınmasıyla sağlanabilir.

      Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek yetmezliği:

      Genellikle dozaj ayarlaması gerekmemektedir, ancak ağır böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalara reçete edilirken dikkatli olunmalıdır. Ayrıca “

      4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

      †ve “

      5.2. Farmakokinetik özellikler

      †bölümlerine bakınız.

      Karaciğer yetmezliği:

      Trazodon karaciğerde kapsamlı metabolizmaya uğrar (“

      5.2. Farmakokinetik özellikler

      †bölümüne bakınız) ve hepatotoksisite ile de ilişkili bulunmuştur (“

      4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

      †ve “

      4.8. İstenmeyen etkiler

      †bölümlerine bakınız). Bu nedenle, karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalara reçete edilirken, özellikle de ağır karaciğer fonksiyon bozukluğu vakalarında dikkatli olunmalıdır. Karaciğer fonksiyonunun periyodik olarak izlenmesi düşünülebilir.

      Pediyatrik popülasyon:

      Güvenliliğe ilişkin veri bulunmaması nedeniyle, trazodonun 18 yaşından küçük çocuklarda kullanılması önerilmemektedir. Çocuklarda ve ergenlerde kontrendikedir. (bkz. Bölüm 4.3 Kontrendikasyonlar)

      Geriyatrik popülasyon:

      Çok yaşlı veya zayıf hastalarda önerilen başlangıç dozu, bölünmüş dozlar halinde veya tek doz halinde yatma vaktinde uygulanan 100 mg/gün'dür. Bu doz, tolerans ve etkinliğe bağlı olarak, “Erişkinlerde kullanımı†başlığı altında açıklandığı şekilde, gözetim altında aşamalı olarak artırılabilir. Bu hastalarda genel olarak bir seferde 100 mg'ın üzerindeki dozların kullanımından kaçınılmalıdır. Dozların günde 300 mg'ın üzerine çıkılması olası değildir.

      4.3. Kontrendikasyonlar

        Trazodon veya bölüm 6.1'de listelenmiş yardımcı maddelerden herhangi birine karşı bilinen aşırı duyarlılık.

        4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

        Çocuklarda ve 18 yaşından küçük adolesanlarda kullanımı

        DESYREL®, çocuklarda ve 18 yaşından küçük adolesanlarda kullanılmamalıdır. Antidepresanla tedavi edilen çocuklarda ve adolesanlarda yapılan klinik araştırmada intihar davranışı (intihar teşebbüsü veya intiharın planlanması) ve düşmanlık duygusu (esas itibarıyla saldırganlık, inatlaşma ve öfke) plaseboya oranla daha sık gözlenmiştir. Bunun dışında çocuk ve adolesanlarda büyüme, olgunlaşma, bilişsel ve davranışsal gelişme ile ilgili uzun süreli güvenlik verileri bulunmamaktadır.

        image

        İNTİHAR/İNTİHAR DÜŞÜNCELERİ

        Depresyon, intihar düşünceleri, kendine zarar verme ve intihar (intiharla ilişkili olaylar) riskinde artışla bağlantılıdır. Bu risk anlamlı remisyon meydana gelinceye kadar devam eder. Tedavinin ilk birkaç haftası veya daha uzun süre düzelme görülmeyebileceğinden, hastalar bu düzelme meydana gelinceye kadar yakından izlenmelidir. Genel klinik deneyim, intihar riskinin iyileşmenin erken evrelerinde artabildiği yönündedir.

        İntiharla ilişkili olaylar öyküsü olan hastalar ya da tedaviye başlanmadan önce anlamlı derecede intihar düşüncesi sergileyen hastaların intihar düşünceleri ya da intihar girişimleri açısından daha büyük risk altında olduğu bilinmektedir ve bu hastalar tedavi sırasında dikkatle izlenmelidir. Psikiyatrik bozukluklarda antidepresan ilaçlarla yapılan plasebo kontrollü klinik çalışmaların meta-analizi, 25 yaşın altındaki hastalarda intihar davranışı riskinin plaseboya kıyasla antidepresanlarla arttığını göstermiştir.

        Aşağıdaki hastalıkları olan hastalarda dikkatli doz uygulaması ve düzenli izleme yapılması

        önerilmektedir:

          Epilepsi (özellikle dozajda ani artış veya azalmalardan kaçınılmalıdır),

          4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

          Genel:

          Antipsikotiklerin, hipnotiklerin, sedatiflerin, anksiyolitiklerin ve antihistaminik ilaçların sedatif etkileri şiddetlenebilir; bu tip durumlarda dozajın azaltılması önerilmektedir.

          Oral kontraseptifler, fenitoin, karbamazepin ve barbitüratların hepatik etkileri nedeniyle antidepresanların metabolizması hızlanır. Antidepresanların metabolizması, simetidin ve diğer bazı antipsikotikler tarafından inhibe edilir.

          Oral antikoagülan ve/veya antiplatelet ajanlar: Nadiren artmış kanama ile birlikte antikoagülan fonksiyonlarda (laboratuvar değerleri ve/veya klinik belirti ve semptomlar) değişiklik bildirilmiştir.

          CYP3A4 inhibitörleri:

          İlaç metabolizması ile ilgili in vitro çalışmalar, trazodon eritromisin, ketokonazol, itrakonazol, ritonavir, indinavir ve nefazodon gibi güçlü sitokrom CYP3A4 inhibitörleriyle birlikte verildiğinde ilaç etkileşimi potansiyelinin bulunduğunu göstermektedir. Güçlü CYP3A4 inhibitörlerinin (proteaz inhibitörleri, SSRİ'ler) trazodonun plazma konsantrasyonunda belirgin artışa yol açması olasıdır. Sağlıklı gönüllülerdeki in vivo çalışmalarda, günde 2 kez 200 mg ritonavir dozunun trazodonun plazma düzeylerini iki kattan fazla artırarak bulantı, senkop ve hipotansiyona yol açtığı doğrulanmıştır.

          Trazodonun güçlü bir CYP3A4 inhibitörü ile birlikte kullanılması durumunda, daha düşük bir trazodon dozu düşünülmelidir.

          Ancak, trazodon ile güçlü CYP3A4 inhibitörlerinin birlikte uygulanmasından mümkün olduğunca kaçınılmalıdır.

          Karbamazepin:

          Karbamazepin ile birlikte uygulama trazodonun plazma konsantrasyonlarında azalmayla sonuçlanmaktadır. Günde 400 mg karbamazepin ile eşzamanlı kullanım, trazodon ve aktif metaboliti m-klorofenilpiperazinin plazma konsantrasyonlarında sırasıyla %76 ve %60 oranında azalmaya yol açmıştır. Trazodon dozajında bir artış gerekip gerekmediğini saptamak üzere hastalar yakından izlenmelidir.

          Trisiklik antidepresanlar:

          Etkileşim riskinden dolayı eşzamanlı uygulamadan kaçınılmalıdır. Serotonin sendromu ve

          kardiyovasküler yan etkilere çok dikkat edilmelidir.

          Fluoksetin:

          Trazodon bir CYP1A2/2D6 inhibitörü olan fluoksetin ile birlikte kullanıldığında yükselmiş trazodon plazma düzeyleri ve advers etkilere ilişkin nadir vakalar bildirilmiştir. Bir farmakokinetik etkileşimin altında yatan mekanizma tam olarak anlaşılmış değildir. Farmakodinamik etkileşim (serotonin sendromu) olasılığı dışlanamaz.

          Monoamin oksidaz inhibitörleri (MAOİ):

          MAOİ ile olası etkileşim zaman zaman bildirilmiştir. Bazı klinisyenler ikisini aynı zamanda verse de, trazodonun MAOİ ile eşzamanlı olarak ya da bu maddelerle tedavinin sonlandırılmasından sonraki iki hafta içinde kullanılması önerilmemektedir. Trazodon tedavisinin sonlandırılmasından sonraki bir hafta içinde MAOİ'lerinin uygulanması da önerilmemektedir.

          Fenotiazinler:

          Trazodonun klorpromazin, flufenazin, levomepromazin, perfenazin gibi fenotiazinler ile birlikte kullanılması durumunda şiddetli ortostatik hipotansiyon gözlenmiştir.

          Anestezikler/kas gevşeticiler:

          Trazodon hidroklorür kas gevşeticilerin ve uçucu anesteziklerin etkisini arttırabilir ve bu tip durumlarda dikkatli olunmalıdır.

          Alkol:

          Trazodon alkolün sedatif etkilerini şiddetlendirmektedir. Trazodon tedavisi sırasında alkolden kaçınılmalıdır.

          Levodopa:

          Antidepresanlar levodopanın metabolizmasını hızlandırabilir.

          Diğer:

          Trazodonun QT aralığını uzattığı bilinen ilaçlarla birlikte kullanımı torsade de pointes dahil olmak üzere ventriküler aritmi riskini arttırabilir. Bu ilaçlar trazodon ile birlikte uygulandığında dikkatli olunmalıdır.

          Trazodon yalnızca çok zayıf bir noradrenalin geri alım inhibitörü olduğundan ve tiramine kan basıncı yanıtını değiştirmediğinden, guanetidin benzeri bileşiklerin hipotansif etkisiyle etkileşim olası değildir. Bununla birlikte, laboratuvar hayvanlarında yapılan çalışmalar, trazodonun klonidinin akut etkilerinin çoğunu inhibe edebileceğini düşündürmektedir. Diğer antihipertansif ilaç tipleri söz konusu olduğunda, hiçbir klinik etkileşim bildirilmemişse de, etkide güçlenme olasılığı dikkate alınmalıdır.

          Trazodon Hypericum perforatum (St. John's Wort), içeren preparatlarla birlikte

          uygulandığında istenmeyen etkiler daha sık olabilir.

          Trazodon ve varfarini aynı zamanda alan hastalarda protrombin zamanında değişiklikler bildirilmiştir.

          Trazodon ile eşzamanlı kullanım digoksin veya fenitoinin serum düzeylerinde artışla sonuçlanabilir. Bu hastalarda serum düzeylerinin izlenmesi düşünülmelidir.

          Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

          Özel popülasyonlara ilişkin etkileşim çalışması yapılmamıştır.

          Pediyatrik popülasyon:

          Pediyatrik popülasyona ilişkin etkileşim çalışması yapılmamıştır.

          4.6. Gebelik ve laktasyon

          Gebelik kategorisi: C'dir.

          Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon) DESYREL®'in çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlarda kullanımına ilişkin bir öneri bulunmamaktadır.

          Gebelik dönemi

          Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik /ve-veya/ embriyonal/fetal gelişim /ve veya/ doğum /ve-veya/ doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir (bkz. kısım 5.3). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.

          Trazodona maruz kalınan sınırlı sayıda (< 200) gebeliğe ilişkin veriler trazodonun gebelik üzerinde ya da fetus/yenidoğan çocuğun sağlığı üzerinde herhangi bir advers etkisini göstermemektedir. Bugüne kadar, başka hiçbir ilgili epidemiyolojik veri alanı mevcut değildir. Hayvanlarda yapılan çalışmalar terapötik dozlarda gebelik, embriyonal/fetal gelişim, doğum veya postnatal gelişim ile ilgili olarak doğrudan veya dolaylı zararlı etkilere işaret etmemektedir (“

          5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

          †bölümüne bakınız).

          Gebe kadınlara reçete edilirken dikkatli olunmalıdır. Trazodon doğuma kadar kullanıldığında, yenidoğanlar yoksunluk semptomlarının ortaya çıkması açısından izlenmelidir.

          Laktasyon dönemi

          Sınırlı veriler, trazodonun insanlarda meme sütüne geçişinin düşük olduğunu göstermektedir, ancak aktif metabolitin düzeyleri bilinmemektedir. Yeterli veri bulunmadığından, emzirmenin sürdürülmesi/kesilmesi ya da trazodon ile tedavinin sürdürülmesi/kesilmesi konusundaki karar, emzirmenin çocuğa yararı ve trazodon tedavisinin anneye yararı dikkate alınarak verilmelidir.

          Üreme yeteneği/Fertilite

          Sıçanlarda 300 mg/kg/gün'e kadar varan dozlarda fertilite üzerinde herhangi bir etki gözlenmemiştir (“

          5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

          †bölümüne bakınız).

          4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

          Trazodon araç ve makine kullanma yeteneği üzerinde hafif veya orta dereceli etkiye sahiptir. Hastalar uyuşukluk hali, sedasyon, baş dönmesi, konfüzyonel durumlar veya bulanık görmeden etkilenmediklerine emin oluncaya kadar araç veya makine kullanmanın risklerine karşı uyarılmalıdır.

          4.8. İstenmeyen etkiler

          Trazodon tedavisi sırasında veya tedavi kesildikten sonraki erken dönemde intihar düşüncesi ve intihar davranışları vakaları bildirilmiştir (“

          4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

          †bölümüne bakınız).

          Bazıları tedavi edilmeyen depresyon vakalarında yaygın olarak bildirilen aşağıdaki semptomlar trazodon tedavisi alan hastalarda da kaydedilmiştir.

          Sıklıklar şu şekilde tanımlanır:

          Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (≥1/1.000 ila <1/100); seyrek (≥1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

          Kan ve lenf sistemi hastalıkları

          Bilinmiyor: Kan diskrazileri (agranülositoz, trombositopeni, eozinofili, lökopeni ve anemi

          dahil)

          Bağışıklık sistemi hastalıkları

          Bilinmiyor: Alerjik reaksiyonlar

          Endokrin hastalıklar

          Bilinmiyor: Uygunsuz antidiüretik hormon salgılanması sendromu

          Metabolizma ve beslenme hastalıkları

          Bilinmiyor: Hiponatremi1, kilo kaybı, anoreksi, iştah artışı

          Psikiyatrik hastalıklar

          Bilinmiyor: İntihar düşüncesi veya intihar davranışları2, konfüzyonel durum, insomnia, dezoryantasyon, mani, anksiyete, sinirlilik, ajitasyon (çok seyrek olarak deliryuma alevlenir), delüzyon, saldırgan reaksiyon, halüsinasyonlar, kabuslar, libidoda azalma, yoksunluk sendromu

          Sinir sistemi hastalıkları

          Bilinmiyor: Serotonin sendromu, konvülsiyon, nöroleptik malign sendrom, baş dönmesi, vertigo, baş ağrısı, uyuşukluk hali3, huzursuzluk, azalmış uyanıklık, tremor, bulanık görme, hafıza bozukluğu, miyoklonus, ifade güçlüğü, parestezi, distoni, tat alma duyusunda değişiklik

          Kardiyak hastalıklar

          Bilinmiyor: Kardiyak aritmiler4 (Torsade de Pointes, palpitasyonlar, prematüre ventriküler kontraksiyonlar, ventriküler ikili vurular, ventriküler taşikardi dahil), bradikardi, taşikardi, EKG anormallikleri (QT uzaması)2

          Vasküler hastalıklar

          Bilinmiyor: Ortostatik hipotansiyon, hipertansiyon, senkop

          Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar

          Bilinmiyor: Nazal konjesyon, dispne

          Gastrointestinal hastalıklar

          Bilinmiyor: Bulantı, kusma, ağız kuruluğu, konstipasyon, diyare, dispepsi, mide ağrısı,

          gastroenterit, artmış salivasyon, paralitik ileus

          Hepatobiliyer hastalıklar

          Bilinmiyor: Karaciğer fonksiyon anormallikleri (sarılık ve hepatoselüler hasar dahil)5, intrahepatik kolestaz

          Deri ve deri altı doku hastalıkları

          Bilinmiyor: Deri döküntüsü, pruritus, hiperhidroz

          Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları

          Bilinmiyor: Ekstremitelerde ağrı, sırt ağrısı, miyalji, artralji

          Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

          Bilinmiyor: Miktürisyon bozukluğu, idrar kaçırma, idrar yapamama (üriner retansiyon)

          Üreme sistemi ve meme bozuklukları

          Bilinmiyor: Priapizm6

          Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

          Bilinmiyor: Zayıflık, ödem, influenza-benzeri semptomlar, bitkinlik, göğüs ağrısı, ateş

          Araştırmalar

          Bilinmiyor: Yükselmiş karaciğer enzimleri

          1 Semptomatik hastalarda sıvı ve elektrolit durumu izlenmelidir.

          2 Ayrıca “

          4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

          †bölümüne bakınız.

          3 Trazodon, tedavinin ilk günleri sırasında görülen, genellikle devam eden tedaviyle birlikte

          ortadan kalkan uyuşukluk haline neden olabilen sedatif özelliklere sahip bir antidepresandır.

          4 Hayvanlarda yapılan çalışmalar, trazodonun trisiklik antidepresanlardan daha az kardiyotoksik olduğunu göstermiştir ve klinik çalışmalar bu ilacın insanlarda kardiyak aritmilere neden olma ihtimalinin daha düşük olabileceğini düşündürmektedir. Önceden kardiyak hastalığı bulunan hastalarda yapılan klinik çalışmalar, trazodonun bu popülasyondaki bazı hastalarda aritmojenik olabileceğini göstermektedir.

          5 Karaciğer fonksiyonu üzerinde bazen şiddetli olan advers etkiler nadiren bildirilmiştir. Bu

          tip etkilerin meydana gelmesi halinde, trazodon derhal kesilmelidir.

          6 Ayrıca “

          4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

          †bölümüne bakınız.

          Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

          Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).

          4.9. Doz aşımı ve tedavisi

          Toksisite özellikleri:

          En sık bildirilen doz aşımı reaksiyonları uyuşukluk hali, baş dönmesi, bulantı ve kusmayı içermektedir. Daha ciddi vakalarda koma, taşikardi, hipotansiyon, hipernatremi, konvülsiyonlar ve solunum yetersizliği bildirilmiştir. Kardiyak özellikte olanlar bradikardi, QT uzaması ve torsade de pointes'i içerebilir. Semptomlar doz aşımından sonra 24 saat veya daha uzun bir zaman içinde ortaya çıkabilir.

          Diğer antidepresanlarla kombinasyon halindeki trazodonun doz aşımı serotonin sendromuna

          neden olabilir.

          Tedavisi:

          Trazodonun spesifik bir antidotu yoktur. Bir gramdan fazla trazodon almış erişkinlerde ya da 150 mg'dan fazla trazodon almış çocuklarda başvurudan sonra 1 saat içinde aktif kömür uygulaması düşünülmelidir. Alternatif olarak, erişkinlerde potansiyel olarak yaşamı tehdit edici bir aşırı dozun alınmasını takiben 1 saat içinde gastrik lavaj düşünülebilir.

          Hasta aşırı doz alınmasından sonra en az 6 saat (veya eğer sürekli salımlı bir preparat alınmışsa 12 saat) süreyle gözlenmelidir. Kan basıncı, nabız ve Glasgow Koma Ölçeği (GCS) izlenmelidir. Eğer GCS düşerse oksijen satürasyonu izlenmelidir. Semptomatik hastalarda kardiyak izleme uygundur.

          Tek kısa konvülsiyonlar tedavi gerektirmez. Sık veya uzayan konvülsiyonlar intravenöz diazepam (0,1-0,3 mg/kg vücut ağırlığı) ya da lorazepam (erişkinde 4 mg ve çocukta 0,05 mg/kg) ile kontrol edilmelidir. Eğer bu önlemler nöbetleri kontrol etmezse, bir intravenöz fenitoin infüzyonu yararlı olabilir. Oksijen verilmeli, asit-baz ve metabolik bozukluklar gerektiği şekilde düzeltilmelidir.

          Tedavi, hipotansiyon ve aşırı sedasyon durumunda semptomatik ve destekleyici olmalıdır. Şiddetli hipotansiyonun devam etmesi halinde inotropik ajanların (örneğin; dopamin veya dobutamin) kullanılması düşünülmelidir.


          5.   FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER

            5.1. Farmakodinamik özellikler

            Farmakoterapötik grubu: Psikoanaleptik, antidepresan, ATC kodu: N06AX05

            Trazodon, anksiyete ve uyku bozukluklarının eşlik ettiği depresyon gibi depresif bozuklukların tedavisinde etkili olan ve kısa etki başlangıcıyla (yaklaşık bir hafta) karakterize bir triazolopiridin türevidir.

            Trazodon, bir serotonin geri-alım inhibitörüdür; aktivasyonu çoğunlukla uykusuzluk, anksiyete, psikomotor ajitasyon ve cinsel fonksiyonda değişikliklerle ilişkili bulunan 5-HTreseptörlerinin bir antagonistidir.

            Diğer psikotrop ilaçların tersine, trazodon, glokomda ve idrar bozukluklarında kontrendike değildir; ekstrapiramidal etkileri yoktur ve adrenerjik iletiyi kuvvetlendirmemektedir; trazodon, antikolinerjik etkinlikten yoksun olmasından dolayı, trisiklik antidepresanların kalp fonksiyonu üzerindeki tipik etkilerine sahip değildir.

            5.2. Farmakokinetik özellikler

            Emilim

            Trazodon oral uygulamayı takiben gastrointestinal sistemden tamamen emilir.

            Genç hastalarda 100 mg trazodon hemen salım sağlayan tabletin tek oral dozu uygulandıktan sonra, 1 saatte elde edilen bir tile 1,2 ï­g/ml'lik bir Cdeğerine ulaşılmaktadır. AUC, 7,3 ï­g/ml/saattir.

            Yaşlı hastalarda 100 mg trazodon hemen salım sağlayan tabletin tek oral dozundan sonra, uygulamadan yaklaşık 1,5 saat sonra elde edilen bir tile 1,6 ï­g/ml'lik bir Cdeğerine ve yaklaşık 17 ï­g/ml/saat civarında bir AUCdeğerine ulaşılmaktadır. Tekrarlanan uygulamalardan sonra tve AUC değerleri, hemen hemen hiç değişmeden kalır ve Cdeğeri yaklaşık 2 ï­g/ml'dir.

            Dağılım:

            İn vitro koşullar altında, trazodon terapötik konsantrasyonlarda plazma proteinlerine %89 ila

            %95 oranında bağlanır.

            Trazodon dağılımı, yaşları 18 ile 76 arasında değişen 43 sağlıklı deneğe 25 mg intravenöz ve 50 mg oral doz uygulamalarından sonra değerlendirilmiştir. Ortaya çıkan dağılım hacmi 0,9 l/kg ile 1,5 l/kg arasındadır ve değerler genellikle yaşlılarda gençlerden daha yüksektir.

            Biyotransformasyon

            Trazodon, insan ve hayvanlarda benzer bir metabolik yol ile büyük ölçüde metabolize edilir.

            Metabolizmanın ana ürünleri, özellikle safrada glukuronid konjugatı olarak bulunan ve ilaca bağlı toplam maruziyetin ağırlık bazında %3'ten azını ve molar bazda %5'ten azını oluşturan oksotriazolo-piridinpropiyonik asit ve 1-m-klorofenilpiperazin dahil olmak üzere hidroksillenmiş türevler ve oksidasyon türevleridir

            İnsan karaciğer mikrozomlarında yapılan in vitro çalışmalar, trazodonun esas olarak sitokrom

            P450 3A4 (CYP3A4) tarafından metabolize edildiğini göstermektedir.

            Eliminasyon:

            Renal atılım, uygulanan dozun yaklaşık %70'ini oluşturan trazodon metabolitlerinin ana

            eliminasyon yoludur, geri kalan miktar ise feçes yoluyla atılır.

            Trazodonun görünür eliminasyon yarı ömrü yaklaşık 9 saat (tok alındığında) ila 11 sa (aç

            alındığında).

            Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:

            Günde iki kez 50, 100 ve 150 mg'lık tekrarlanan oral uygulamalardan sonra, trazodon tüm doz

            aralıklarında lineer farmakokinetik göstermiştir.

            5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

            Akut toksisite: Oral yoldan uygulanan trazodonun LDdozu farelerde 610 mg/kg, sıçanlarda 486 mg/kg ve tavşanlarda 560 mg/kg'dır. Gözlenen etkiler sedasyon, salivasyon, palpebral pitoz ve klonik konvülsiyonlardan oluşmaktadır.

            Tekrarlanan toksisite: Sıçan, tavşan ve köpeklerde subkronik araştırmalar; sıçan, köpek ve maymunlarda kronik araştırmalar yapılmıştır. Uygulanan oral dozlar, sıçanlarda 15-450 mg/kg/gün, tavşanlarda 15-100 mg/kg/gün, köpeklerde 3-100 mg/kg/gün ve maymunlarda 20-

            80 mg/kg/gün arasında değişmiştir. Sıçanlar üzerinde yapılan araştırmalarda, tedavi düz endoplazmik retikulum ve hepatositlerin hipertrofisine neden olmuş ve hepatomegali ile sonuçlanmıştır. Bu etki detoksifikasyon mekanizmasının bir sonucudur ve patolojik bir olay olarak yorumlanamaz. Bunun yanı sıra, ölümle sonuçlanan dozlar da akut toksisite araştırmalarında daha önceden gözlenmiş olan etkilere yol açmıştır. Geçerli NOEL (Hiç Advers Etki Gözlenmeyen Düzey) 30 mg/kg/gün olarak saptanmıştır. Yalnızca tavşanlarda 50 mg/kg/gün gibi bir nispi NOEL ile MSS'yi baskılayıcı etkiler gözlenmiştir. Köpeklerde, akut intoksikasyonla daha önceden gözlenmiş olan semptomlar tekrarlanan uygulamalarla kötüleşmiş ve geçerli NOEL 10 mg/kg/gün olarak saptanmıştır. Maymunların köpeklere kıyasla daha dirençli olup, yalnızca farmakodinamik bozukluklar gösterdiği görülmüştür. NOEL, 20 mg/kg/gün olarak saptanmıştır.

            Üreme toksisitesi: Sıçanlarda 300 mg/kg/gün'e kadar varan dozlarda fertilite üzerinde herhangi bir etki gözlenmemiştir. Sıçanlardaki teratojenisite araştırmaları, yalnızca maternal organizma için toksik olan dozlarda (300-450 mg/kg/gün) embriyoletal etkilerde bir artış olduğunu göstermiştir. Tavşanlarda yalnızca anneler için toksik olan dozlarda (150-450 mg/kg/gün) embriyoletal etkiler ve nadir konjenital anomali olguları gözlenmiştir. Trazodonun plasentaya geçişine ilişkin sıçanlarda yapılan araştırmalarda, embriyo üzerinde doğrudan etkiler olmadığı doğrulanmıştır: Embriyo dokuları ve amniyotik sıvıda yalnızca ihmal edilebilir ilaç konsantrasyonları gözlenmiştir. Sıçanlardaki peri- ve post-natal araştırmalar, 30 mg/kg/gün'ün üzerindeki dozlarda yalnızca yavruların vücut ağırlığı artışında bir azalma olduğunu göstermiştir.

            Mutajenisite: In vitro mutajenisite testleri (bakteriyel hücrelerde, Çin hamsterlerinin V77 hücrelerinde, murin lenfoma hücrelerinde, CHO'da kromozom aberasyonları, CHL/IU hücreleri ve insan lenfositlerinde) ve in vivo mutajenisite testleri (farelerde mikronükleus ve sıçanlarda kromozom metafazı analizi) herhangi bir mutajenik etki göstermemiştir.

            Karsinojenik potansiyel: Fare ve sıçanlarda yapılan araştırmalar herhangi bir potansiyel tümör riskini ortaya koymamıştır.

            Antijenlik: Trazodonun antijenik aktivitesinin olmadığı gösterilmiştir.

            Kardiyotoksisite: Trazodonun kardiyovasküler etkileri sıçan, kobay, kedi ve köpeklerde araştırılmıştır. Hipotansif olmayan dozlarda EKG traselerinde herhangi bir değişikliğe neden olmadığından, ilaç kardiyotoksisite riski hemen hemen hiç taşımamaktaydı.

            Hormonal etkiler: Dişi sıçanlara periton içi yolla uygulanan 20 mg/kg üzerindeki tek dozlar prolaktin düzeylerinde hafif bir artışa neden olmuştur. Bu etki, diyet içinde kronik uygulamalarla ortadan kalkmıştır.

            İlaca bağımlık: Sıçanlarda yapılan iki araştırma bulgusu, ilaca bağımlılık potansiyelinin olmadığını göstermiştir.

            6.   FARMASÖTİK ÖZELLİKLER

                6.1. Yardımcı maddelerin listesi

                Laktoz monohidrat (inek sütünden elde edilmiştir) Kalsiyum fosfat dibazik

                Mısır nişastası Polivinil pirolidon Mikrokristalin selüloz

                Sodyum karboksimetil nişasta

                Magnezyum stearat Etil selüloz

                Hint yağı Balık nefsi Talk

                6.2. Geçimsizlikler

                DESYREL®'in “

                4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

                †bölümünde bahsedilen ilaçlar dışında yaygın olarak kullanılan ilaç veya diğer ilaçlarla geçimsizliği bulunmamaktadır.

                6.3. Raf ömrü

                48 aydır.

                6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler

                25°C'nin altındaki oda sıcaklığında, ambalajında saklayınız.

                6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği

                30 tabletlik blister ambalajlarda sunulmaktadır.

                6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler

            Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeligi†ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeligiâ€ne uygun olarak imha edilmelidir.

            Diyabet Hastalığı Diyabet Hastalığı Diyabet, insülin hormonu ile ilgili problemlerden kaynaklanan bir hastalıktır. Parkinson  Hastalığı Parkinson Hastalığı Hastalık ilk kez 1817 de İngiliz doktor James Parkinson tarafından tanımlanmış ve Dr. Parkinson hastalığı “sallayıcı felç” olarak kaleme almış.

    İLAÇ GENEL BİLGİLERİİlaç Bilgileri

    Angelini İlaç San ve Tic A.Ş
    Geri Ödeme KoduA02258
    Satış Fiyatı 92.01 TL [ 22 Apr 2024 ]
    Önceki Satış Fiyatı 92.01 TL [ 15 Apr 2024 ]
    Original / JenerikJenerik İlaç
    Reçete DurumuNormal Reçeteli bir ilaçdır.
    Barkodu8699565093620
    Etkin Madde Trazodon Hcl
    ATC Kodu N06AX05
    Birim Miktar 100
    Birim Cinsi MG
    Ambalaj Miktarı 30
    Sinir Sistemi > Antidepresanlar > Trazodone
    Yerli ve Beşeri bir ilaçdır. 
    DESYREL 100 mg 30 tablet Barkodu