CIPROXIN Xr 1000 Mg Modifiye Salım tablet Klinik Özellikler

 }

Bayer Türk Kimya San. Tic. Ltd. Şti.

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

4.1.   Terapötik endikasy onlar

CIPROXIN XR,

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

Pozoloji/ uygulama sıklığı ve süresi:

Hekim tarafından başka şekilde önerilmediği taktirde, komplike üriner sistem enfeksiyonlannda ve komplike olmayan akut piyelonefrit tedavisinde, 7-14 gün boyunca, günde 1 tablet 1000 mg CIPROXIN XR uygulanır.

Tedavi süresi:

Tedavi süresi hastalığın ciddiyeti İle klinik ve bakteriyolojik seyrine bağlıdır. Esasen, tedaviye ateşin düşmesi veya klinik belirtilerin kaybolmasından sonra, 3 gün daha devam edilmelidir.

Komplike üriner sistem enfeksiyonlannda veya komplike olmayan akut piyolenefrit tedavisinde CIPROXIN XR ile ortalama tedavi süresi, 7-14 gündür.

Uygulama şekli:

Tabletler, kullanım için ezilmemeli, kırılmamak ya da çiğnenmemelidir. Tabletler, bir miktar sıvı ile bütün olarak yutulmalıdır.

Yemek zamanlanndan bağımsız olarak alınabilir.

Aç kamına alındığında etkin madde daha hızlı absorbe edilir. Bu durumda, siprofloksasin ile süt ürünleri veya mineral katkılı içeceklerin (örn: süt, yoğurt, kalsiyum destekli portakal suyu) aynı anda kullanılması siprofloksasinin absorpsiyonunu azaltabilir. Bu yüzden, siprofloksasinin bu şekilde kullanımından kaçınılmalıdır. Bununla birlikte, Öğün sırasında alman kalsiyum, siprofloksasinin absorpsiyonunu anlamlı derecede etkilemez.

Hastalığa bağlı veya diğer nedenlerle tablet alamayan hastalara intravenöz formda siprofloksasin verilmesi önerilir. İntravenöz uygulamadan sonra tedavi, oral yolla sürdürülebilir.

Özel popülasvonlara ilişkin ek bilgiler:

Böbrek yetmezliği:

Kreatinin klerensinin 31-60 ml/dak/1.73 m2 veya serum kreatinin konsantrasyonunun

1.4 -1.9 mg/100 mİ olduğu durumlarda, CIPROXIN XR için doz ayarlamasına gerek yoktur.

Kreatinin klerensinin 30 ml/dak/1.73 m2 ye eşit veya daha az veya serum kreatinin konsantrasyonunun 2.0 mg/100 mİ’ye eşit veya daha yüksek olduğu hasta popülasyonunda kullanımı önerilmez.

Böbrek yetmezliği + hemodiyaliz:

Kreatinin klerensinin 30 ml/dak/1.73 m2 ye eşit veya daha az veya serum kreatinin konsantrasyonunun 2.0 mg/100 ml’ye eşit veya daha yüksek olduğu hasta popülasyonunda kullanımı önerilmez.

Böbrek yetmezliği + SAPD (Sürekli Ayaktan Periton Diyaliz):

Kullanımı önerilmez.

Karaciğer yetmezliği:

Doz ayarlamasına gerek yoktur.

Böbrek ve karaciğer yetmezliği birlikte olduğunda:

Kreatinin klerensinin 31-60 ml/dak/1.73 m2 veya serum kreatinin konsantrasyonunun 1.4-1.9 mg/100 mİ olduğu durumlarda doz ayarlamasına gerek yoktur.

Kreatinin klerensinin 30 ml/dak/1.73 m2,ye eşit veya daha az veya serum kreatinin konsantrasyonunun 2.0 mg/100 ml’ye eşit veya daha yüksek olduğu hasta popülasyonunda kullanımı önerilmez.

Pediyatrik popülasyon:

CIPROXIN XR’nin çocuklarda ve 18 yaşın altındaki gençlerde kullanımının güvenliliği ve etkililiği gösterilmemiştir (bkz. 4.4 özel kullanım uyarılan ve önlemleri).

Geriyatrik popülasyon f> 65 yaş):

4.3. Kontrendikasyonlar

Siprofloksasin etkin maddesine veya diğer kinolon türevi kemoterapötiklere ya da ürünün herhangi bir bileşenine karşı aşırı duyarlılık durumunda kullanılmamalıdır (bkz. 6.1 Yardımcı Maddeler)

Siprofloksasin ve tizanidinin birlikte kullanılması, serum tizanidin konsantrasyonlarındaki istenmeyen bir artış sonucu, klinik olarak tizanidine bağlı yan etkiler (hipotansiyon, uyku hali, sersemlik) görülebileceğinden kontrendikedir (bkz.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Böbrek yetmezliği

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

Pediyatrik kullanım

Aynı gruptaki diğer tıbbi ürünler gibi siprofloksasinin gelişmemiş hayvanların ağırlık taşıyan eklemleri üzerinde artropatiye neden olduğu gösterilmiştir. Çoğunluğu kistik fıbrozis olan 18 yaşından küçük hastalarda siprofloksasin kullanımı (modifıye salım tableti dışındaki siprofloksasin formülasyonlan, süspansiyon ve infuzyon çözeltileri) ile ilgili güvenlilik verilerinin analizinde ilaca bağlı kıkırdak hasarı veya artiküler hasar görülmemiştir.

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

Hepatobilier sistem

4.8. İstenmeyen etkiler

”). Karaciğer hastalığının herhangi bir belirti ve bulgusunun (anoreksi, sanlık, idrarda koyulaşma, kaşıntı veya hassas abdomen) bulunması durumunda, tedavi kesilmelidir.

Direnç

Siprofloksasin tedavisi sırasında veya tedavi sürecinin ardından, klinik olarak aşikar süper enfeksiyonla birlikte veya süper enfeksiyon olmaksızın siprofloksasine direnç gösteren bakteriler izole edilebilir. Uzun süreli tedaviler sırasında ve hastane enfeksiyonları ve/veya Staphylococcus ve Pseudomonas türlerinin neden olduğu enfeksiyonlar tedavi edilirken siprofloksasin seçilmesi siprofloksasine dirençli bakteriler açısından farklı bir risk oluşturabilir.

Glukoz-6-fosfat dehidrojenaz yetmezliği

Glukoz-6-fosfat dehidrojenaz yetmezliği bulunan hastalarda siprofloksasin ile hemolitik reaksiyonlar bildirilmiştir. Potansiyel faydasının olası riske ağır bastığı düşünülmedikçe, bu hastalarda siprofloksasin kullanımından kaçınılmalıdır. Bu durumda, olasılıkla gerçekleşebilecek hemoliz durumu izlenmelidir.

Kardiyak bozukluklar

Siprofloksasin QT uzaması olgularıyla ilişküendirilmektedir (bakınız kısım 4.8). Yaşlı hastalar QT intervali üzerindeki ilaçla ilişkili etkilere genellikle daha duyarlı olabilirler. Siprofloksasinin QT intervalinde uzamaya neden olabilen ilaçlarla (ör, sınıf IA ya da III antiaritmikler) eşzamanlı kullanımında ya da torsade de pointes açısından risk taşıyan hastalarda (ör, bilinen QT uzaması, düzeltilememiş hipokalemi) gerekli önlemler alınmalıdır.

Aşın duyarlılık

Bazı durumlarda ilk uygulamadan sonra aşırı duyarlılık ve alerjik reaksiyonlar hemen ortaya çıkabilir. Bu gibi durumlarda derhal hekime bilgi verilmelidir.

Anafılaktik/anafilaktoid reaksiyonlar çok ender olarak hayati şok durumuna kadar ilerleyebilir. Bu olay bazı durumlarda ilk uygulamadan sonra görülebilir. Bu gibi durumlarda siprofloksasin kesilmeli ve tıbbi tedaviye (şok tedavisi) geçilmelidir.

Gastrointestinal sistem

Tedavi sırasında veya daha sonra ciddi ve inatçı diyare görüldüğünde, bu belirti ciddi intestinal hastalığı gizleyebileceğinden (ölümle sonuçlanabilen hayati psödomembranöz kolit) ve hemen tedavi edilmesi gerekeceğinden hekime başvurulmalıdır. Bu gibi durumlarda siprofloksasin kesilmeli ve uygun tedaviye geçilmelidir (oral 4 x 250 mg/gün vankomisin). Peristaltik hareketi inhibe eden tıbbi ürünler ise bu durumda kontrendikedir.

Bilhassa önceden karaciğer hasarı olmuş hastalarda transaminaz, alkalen fosfataz ve kolestatik sanlık geçici olarak artabilir.

Kas-iskelet sistemi

Herhangi bir tendinit belirtisi (örneğin ağrılı şişlik, inflamasyon) durumunda, bir doktora danışılmalı ve antibiyotik tedavisi kesilmelidir. Etkilenen ekstremiteyi istirahat halinde tutmak ve uygun olmayan herhangi bir fiziksel egzersizden kaçınmak önemlidir (aksi halde tendon kopması riski artabilir).

Çoğunlukla yaşlılarda ya da önceden glukokortikoid ilaçlarla sistemik tedavi görenlerde tendon yırtılması (özellikle aşil tendonu) bildirilmiştir.

Siprofloksasin, kinolon tedavisi ile ilişkili tendon bozukluğu geçmişi olan hastalarda dikkatli bir şekilde kullanılmalıdır.

Myasthenia Gravis’in şiddetlenmesi:

Florokinolonlar nöromüsküler blokaj aktivitesine sahiptirler ve myasthenia gravisli hastalarda kas güçsüzlüğünü şiddetlendirebilirler. Florokinolon kullanan myasthenia gravisli hastalarda, ventilator destek ihtiyacı ve ölümü kapsayan post marketing ciddi advers olaylar florokinolonla ilişkilendiri 1 miştir. Öyküsünde myasthenia gravis bulunan hastalar, florokinolon kullanımından kaçınmalıdır.

Santral Sinir sistemi (SSS)

Siprofloksasin, epileptik hastalarda daha önce santral sinir sistemi (SSS) bozukluğu olan (örn. düşük konvülsiyon eşiği, anamnezde konvülsıyon, azalmış serebral kan akımı, beyinde yapısal değişim veya inme) hastalarda, olası santral sinir sistemi yan etkileri nedeniyle, ancak tedavinin fayda/risk oranı gözetilerek kullanılmalıdır.

SSS reaksiyonları bazı durumlarda ilk uygulamadan hemen sonra ortaya çıkabilir. Nadir vakalarda depresyon veya psikoz hastanın kendisi için tehlikeli olacak şekilde ilerleyebilir. Bu gibi durumlarda siprofloksasin kesilmeli ve derhal hekim bilgilendirilmelidir.

Cilt

Siprofloksasinin ışığa duyarlılık reaksiyonlarına neden olduğu gösterilmiştir. Bu nedenle siprofloksasin alan hastalar doğrudan gün ışığına veya UV ışığına maruz bırakılmamalı ve ışığa duyarlılık reaksiyonları (güneş yanığına benzer cilt reaksiyonları) ortaya çıktığında tedavi kesilmelidir.

Sitokrom P450

Siprofloksasin, CYP 450 1A2 enzimlerinin orta derecede bir inhibitörü olarak bilinmektedir. Aynı enzimatik yolu kullanarak metabolize olan diğer tıbbi ürünlerle (Örn. teofilin, metilksantinler, kafein, duloksetin, klozapin) birlikte uygulandığında dikkatli olunmalıdır. Metabolik klerenslerinin siprofloksasin tarafından inhibisyonuna bağlı olarak artan plazma konsantrasyonları ile ilişkili ilaç spesifik yan etkiler gözlenebilir (Aynca “4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşim ve diğer etkileşim türleri” bölümüne bakınız).

Testlerle etkileşim

Siprofloksasinin in vitro potensi mikobakteriyel üremeyi baskılayarak Mycobacterium spp. kültür testiyle etkileşebilir ve siprofloksasin kullanmakta olan hastalardan alınan örneklerde yanlış negatif sonuçlara neden olabilir.

Uzun QT sendromu / Torsades de Pointes’e neden olabilen ilaçlar ile birlikte kullanıldığında uzun QT sendromu veya Torsades de Pointes oluşma riskini arttırabilirler. Bu nedenle bu tür ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır.

4.5.   Diğer tıbbi ürünler ile etkileşim ve diğer etkileşim şekilleri

Sınıf 1A ya da III antiaritmikler

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

Şelasyon kompleksi formülasyonları

Oral yolla siprofloksasin ile birlikte multivalen katyon içeren tıbbi ürünler ve mineral ilaveleri (öm. kalsiyum, magnezyum, alüminyum, demir), polimerik fosfat bağlayıcılar (öm. sevelamer, lantanyum karbonat), sukralfat veya antasitler ve kuvvetli tamponlanmış ilaçlar (öm. didanozin tablet) alındığında siprofloksasin absorbsiyonu azalır. Birlikte kullanımı gerektiğinde siprofloksasin diğer ilaçlardan 1-2 saat önce veya en az 4 saat sonra verilmelidir.

Bu sınırlama H2 reseptör blokeri sınıfı antasit ilaçlar için geçerli değildir,

Gıda ve süt ürünleri

Siprofloksasin ile sadece süt ürünleri veya mineral katkılı içeceklerin (öm: süt, yoğurt, kalsiyum destekli portakal suyu) aynı anda kullanılması, siprofloksasinin absorpsiyonunu azaltabilir. Bu yüzden, siprofloksasinin bu şekilde kullanımından kaçınılmalıdır. Bununla birlikte, öğün sırasında alınan kalsiyum, siprofloksasinin absorpsiyonunu anlamlı derecede etkilemez.

Probenesid

Probenesid, siprofloksasinin renal atılımım engeller. Probenesid içeren tıbbi ürünler ile siproksasinin birlikte kullanımı siprofloksasinin serum konsantrasyonunun yükselmesine yol açar.

Metoklopramid

Metoklopramid, oral siprofloksasinin absorbsiyonunu hızlandırır ve maksimum kan düzeyine daha kısa sürede ulaşmasına neden olur. Ancak siprofloksasinin biyoyararlanımı üzerine etkisi yoktur.

Omeprazol

Siprofloksasin ile omeprazol içeren tıbbi ürünlerin birlikte uygulanması, siprofloksasinin CmakS ve EAA değerlerinde hafif bir düşüşe yol açabilir.

Tizanidin

4.3. Kontrendikasyonlar

” bölümüne bakınız).

Teofilin

Siprofloksasin ve teofilin içeren tıbbi ürünlerin birlikte uygulanmaları serum teofilin düzeyinde arzu edilmeyen artışa yol açabilir. Bu durumda teofıline ait yan etkiler ortaya çıkabilir ve nadiren bu etkiler hayati veya öldürücü olabilir. Eğer iki tıbbi ürünün birlikte kullanımı gerekiyorsa serum teofilin düzeyi izlenmeli ve teofilin dozu uygun şekilde azaltılmalıdır (bkz. 4.4 Özel kullanım uyarılan ve önlemleri).

Diğer ksantin türevleri

Siprofloksasin ve kafein ya da pentoksifilin (okspentifilin) içeren ürünler eşzamanlı kullanıldığında, söz konusu ksantin türevlerinin serum konsantrasyonlannın arttığı bildirilmiştir.

Metotreksat

Siprofloksasin ile metotreksatın aynı anda uygulanması, metotreksatm renal tübüllerden transportunu inhibe ederek metotreksatın plazma düzeylerinde artışa yol açabilir. Bu metotreksat ile bağlantılı toksİk reaksiyonlann riskini arttırabilir. Bu yüzden, metotreksat ile tedavi gören hastalar, aynı anda siprofloksasin tedavisi endike olduğunda dikkatle izlenmelidir.

NSAİI (Non-steroidal antiinflamatuvar ilaçlar)

Hayvan çalışmalarında çok yüksek dozlarda kinolonların (giraz inhibitörleri) ve bazı nonsteroidal antienflamatuvar ilaçlann (asetilsalisilik asit hariç) kombine kullanımının konvülsiyonlan tetiklediği görülmüştür.

Siklosporin

Eş zamanlı siprofloksasin ve siklosporin içeren tıbbi ürünler verildiğinde serum kreatinin düzeyinde geçici yükselme gözlenmiştir. Bu nedenle bu hastaların serum kreatinin düzeyleri haftada iki kere kontrol edilmelidir.

Vitamin K antagonistleri

Siprofloksasinin bir vitamin K antagonistiyle eşzamanlı uygulaması antikoagülan etkilerini artırabilir. Söz konusu risk, altta yatan enfeksiyona, hastanın yaş ve genel durumuna bağlı olarak değişebilir; dolayısıyla siprofloksasinin INR (uluslararası normalize edilmiş oran) artışına katkısını belirlemek güçtür. Siprofloksasinin bir vitamin K antagonistiyle (ör, varfarin, asenokumarol, fenprokumon ya da fluindion) birlikte uygulandığı sırada ya da bu uygulamadan hemen sonra INR sık sık izlenmelidir.

Glibenklamid

Özel vakalarda birlikte siprofloksasin ile glibenklamid içeren tıbbi ürünlerin kullanımı, glibenklamidin etkisini (hipoglisemi) arttırabilir.

Duloksetin

Klinik çalışmalar duloksetinin fluvoksamin gibi güçlü CYP 450 1A2 izozim inhibitörleri ile eş zamanlı kullanımının, duloksetinin EAA ve Cmaks değerlerinde artışa yol açabileceğini göstermiştir. Siprofloksasin ile olası bir etkileşime ait hiçbir klinik veri olmamasına rağmen, eş zamanlı kullanımda benzer etkiler beklenebilir (bkz. 4.4 Özel kullanım uyarılan ve önlemleri).

Ropinirol

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

Lidokain

Sağlıklı gönüllülerde lidokain içeren tıbbi ürünlerin CYP450 1A2 izozimi inhibitörü olan siprofloksasin ile eşzamanlı kullanımının, intravenöz lidokain klerensini % 22 azalttığı gösterilmiştir. Lidokain tedavisi iyi tolere edilmesine karşın, vaka raporlannda eşzamanlı uygulamada ortaya çıkabilecek siprofloksasin ile ilişkili muhtemel yan etkiler bildirilmektedir.

Klozapin

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

Sildenafil

Sildenafılin Cmaks ve EAA değerleri sağlıklı bireylerde, 500 mg siprofloksasinle eşzamanlı uygulanan 50 mg’lık oral dozu takiben yaklaşık iki kat artmıştır. Dolayısıyla siprofloksasinin sildenafılle birlikte reçete edildiği durumda riskler ve yararlar göz önünde bulundurulmalıdır.

Fenitoin

4.6. Gebelik ve laktasyon

Genel tavsiye: Siprofloksasinin gebelik kategorisi C’dir.

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrascpsiyon):

Siprofloksasinin çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Önlem olarak, uygun bir kontrasepsiyon yöntemi kullanılması önerilmektedir.

Gebelik dönemi:

Siprofloksasinin gebe kadınlardaki güvenliliği belirlenmediğinden ve hayvan çalışmaları temelinde ilacın ımmatür fetal organizmada artiküler kıkırdak üzerinde hasar oluşturabilmesi muhtemel olduğundan (bakınız 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri) siprofloksasin gebe kadınlara reçete edilmemelidir.

Hayvan çalışmalarında teratojen etki (malformasyonlar) görülmemiştir.

Laktasyon dönemi:

Siprofloksasin anne sütüne geçer. Olası artiküler hasar riskine bağlı olarak, siprofloksasin emzirme sırasında kullanılmamalıdır (bakınız 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri).

Üreme yeteneği / Fertilite:

4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

4.8. İstenmeyen etkiler

Siprofloksasinle (oral veya parenteral) yürütülen klinik çalışmalarda görülen advers reaksiyonlar (ADR) CIOMSIII sıklık kategorisine göre sınıflandırılmıştır (n= 51721 hasta, 15.05.2005).

Siprofloksasin kullanımında bildirilen ADR sıklıkları aşağıdaki tabloda özetlenmiştir. Her sıklık grubunda, istenmeyen etkiler azalan ciddiyet sıralamasına göre sunulmuştur. Çok yaygın
(>1/10);
yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1,000 ila <1/100); seyrek (>1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000), bilinmiyor (mevcut verilerden tahmin edilememiştir).

Yalnızca pazarlama sonrası sürveyans sırasında tanımlanan ve sıklığı kestirilemeyen ADR’ler “bilinmeyen” başlığı altında sıralanmıştır.

Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar

Yaygın olmayan: Mikotik süper enfeksiyonlar

Seyrek: Antibiyotik kaynaklı kolit (çok nadiren ölümle sonuçlanabilen)

Kan ve lenf sistemi hastalıkları

Yaygın olmayan: Eozinofili

Seyrek: Lökopeni, anemi, nötropeni, lökositoz, trombositopeni, trombositemi

Çok seyrek: Hemolitik anemi, agranülositoz, pansitopeni (hayatı tehdit eden), kemik iliği depresyonu (hayatı tehdit eden)

Bağışıklık sistemi hastalıkları

Seyrek: Alerjik reaksiyon, alerjik ödem / anjiyoödem

Çok seyrek: Anafılaktik reaksiyon, anafilaktik şok (hayatı tehdit eden), serum

hastalığı benzeri reaksiyon

Metabolizma ve beslenme hastalıkları

Yaygın olmayan: Anoreksi Seyrek: Hiperglisemi

Psikiyatrik hastalıklar

Yaygın olmayan: Psikomotor hiperaktivite/ajitasyon

Seyrek: Konfüzyon ve oryantasyon bozukluğu, anksiyete reaksiyonları, anormal rüyalar, depresyon, halüsinasyon Çok seyrek: Psikotik reaksiyonlar

Sinir sistemi hastalıkları

Yaygın olmayan: Baş ağrısı, baş dönmesi, uyku bozuklukları, tat bozuklukları Seyrek: Parestezi ve disestezi, hipoestezi, tremor (titreme), nöbetler, vertigo Çok seyrek: Migren, koordinasyon bozukluğu, koku bozuklukları, hiperestezi, intrakraniyal hipertansiyon Bilinmiyor: Periferal nöropati ve polinöropati

Göz hastalıkları

Seyrek: Görsel bozukluk

Çok seyrek: Görsel renk bozuklukları

Kulak ve iç kulak hastalıkları

Seyrek: Kulak çınlaması, işitme kaybı Çok seyrek: İşitme azalması

Kardiyak hastalıklar

Seyrek: Taşikardi

Bilinmiyor: QT uzaması, ventriküler aritmi, torsades de pointes*

Vasküler hastalıklar

Seyrek: Vazodilatasyon, hipotansiyon, senkop Çok seyrek: Vaskülit

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar

Seyrek: Dispne (astımla ilgili durumlar dahil)

Gastrointestinal hastalıklar

Yaygın: Bulantı, diyare

Yaygın olmayan: Kusma, gastrointestinal ve abdominal ağrı, dispepsi, gaz şişkinliği Çok seyrek: Pankreatit

Hepatobiliyer hastalıklar

Yaygın olmayan: Transaminaz seviyelerinde artış, bilirubin artışı Seyrek: Hepatik yetmezlik, sanlık, hepatit (infektif olmayan)

Çok seyrek: Karaciğer nekrozu (çok nadiren hayatı tehdit eden karaciğer yetmezliğine ilerleyebilir)

Deri ve deri altı doku hastalıkları

Yaygın olmayan: Döküntü, kaşıntı, ürtiker

Seyrek: Işığa duyarlılık reaksiyonları, spesifik olmayan veziküller

Çok seyrek: Peteşi, eritema multiforme minör, eri tema nodosum, Stevens-Johnson

sendromu (hayatı tehdit edici), toksik epidermal nekroliz (hayatı tehdit edici)

Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları

Yaygın olmayan: Artralji

Seyrek: Miyalji, artrit, kas tonusunda artış ve kramp

Çok seyrek: Kas güçsüzlüğü, tendinit, tendon rüptürü (çoğunlukla aşil tendonu), myasthenia gravis şiddetlenmesi

Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

Yaygın olmayan: Renal yetmezlik

Seyrek: Renal bozukluk, hematüri, kristalüri, tübülointerstisyel nefrit

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

Yaygın olmayan: Spesifik olmayan ağn, rahatsızlık hissi, ateş Seyıek: Ödem, terleme (hiperhidrozis)

Çok seyrek: Yürüyüş bozukluğu

Araştırmalar

Yaygın olmayan: Alkalen fosfataz düzeyinde artış Seyrek: Anormal protrombin seviyesi, amilaz artışı

* Bu olaylar pazarlama sonrası dönemde rapor edilmiş ve çoğunlukla QT uzaması diğer risk faktörlerine sahip olan hastalar arasında gözlenmiştir.

Aşağıdaki istenmeyen yan etkiler intravenöz veya ardışık (intravenöz-oral) tedavi uygulanan hasta alt gruplannda daha yüksek bir sıklık kategorisine girmektedir.

Yaygın

olmayan

Kusma, transaminazlarda geçici artış, döküntü

Yaygın

Trombositopeni, trombositemi, konfüzyon ve oıyantasyon bozukluğu, halüsinasyon, parestezi ve disestezi, nöbetler, vertigo, görme bozukluklan, işitme kaybı, taşikardi, vazodilatasyon, hipotansiyon, geçici hepatik yetmezlik, sanlık, renal yetmezlik, ödem

Seyrek

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

Bazı durumlarda akut, aşın doz belirtisi olarak reversibl renal toksisite bildirilmiştir. Bu nedenle rutin acil önlemlerin dışında renal fonksiyonun izlenmesi ve siprofloksasın absorbsiyonunun azalması için magnezyum veya kalsiyum içeren antasitlerin verilmesi önerilir.

Hemodiyaliz veya peritonal diyaliz ile sadece az miktarda (< % 10) siprofloksasin uzaklaştırılabilir.

Lösemi Kan Kanseri Lösemi Kan Kanseri Lösemi, kan kanseridir ve vücudunun kan oluşturan dokularının hastalanması anlamına gelir. Birçok lösemi türü vardır; bazı lösemi türleri çocuklarda bazıları da yetişkinlerde sık görülür. HIV ve Aids HIV ve Aids HIV, Human Immunodeficiency Virus’dür (İnsanlarda Bağışıklık Sistemini Bozan Virüsdür). Bu virüs AIDS hastalığına sebep olur.