Hekime danışmadan kullanılmamalıdır. Puregon solüsyonu diğer başka ilaçlarla karıştırılmamalıdır.
Genel: Aşağıda belirtilen doz önerileri üriner FSH için önerilen dozlara benzerdir. Bu dozlar Puregon ve üriner FSH'ın kullanıldığı karşılaştırmalık klinik çalışmamalarda da uygulanmıştır. Bu çalışmalarda Puregon 'un üriner FSH'a göre daha etkili olduğu gösterilmiştir. Preovulatuar şartlarını sağlanmasında Puregon ile daha düşük total dozda daha kısa tedavi süresine gerek duyulmuştur. Bu sayede optimal foliküler gelişiminin sağlanmasının yanında istenmeyen overyel hiperstimulasyon riskide en aza indirilmiş olacaktır.
Pozoloji: Overlerin dışardan verilen gonadotropinlere karşı oluşturduğu yanıt kişiden kişiye ve kişinin kendi içinde büyük değişiklikler göstermektedir. Bu da standart bir doz şemasını imkansız kılar. Uygulanan doz overlerin yanıtına bağlı olarak hastaya göre düzenlenmelidir. Bu şekilde doz ayarlamasında ultrosonografi ve estrojen düzeylerinin takibi önemli rol oynar. GnRH agonisti ile hipofizin duyarsızlaştırılmasından sonra yeterli folikül yanıtı oluşturabilmek için daha yüksek dozlarda Puregon vermek gerekebilir. Puregon ile elde deilen klinik tecrübeler, her iki endikasyonda da üç tedavi siklusundan sağlanan verilerle oluşturulmaktadır. IVF ile elde edilen genel tecrübeler ilk dört denemede başarı oranının sabit kaldığını, daha sonraki denemelerde ise başarı oranının gittikçe düştüğünü göstermektedir
. Anovulasyon: Genelde, ardışık tedavi şeması önerilmektedir. Uygulamaya genellikle günlük 75 IU FSH aktivitesi ala başlanır. Bu başlangıç dozuna en az yedi gün süre ile devam edilir. Şayet overlerde cevap elde edilmezse folikül gelişimi ve /veya plazma estradiol düzeyleri yeterli farmakodinamik yanıtı gösterene kadar günlük doz kademeli olarak artırılır. Estradiol düzeylerindeki günlük artışın %40-100olması optimal kabul edilir. Ultrasonografide en az 18 mm çapında bir dominant folikülün görülmesi ve/veya plazma estradiol düzeylerinin 300-900 pikogram/ml ( 1000-3000 pmol/L)'ye ulaşması pre-ovulatuar koşulların sağlandığını gösteren kıstaslardır. Bu duruma ulaşmak için genellikle 7-14 günlük tedavi yeterlidir. Daha sonra Puregon uygulaması kesilerek insan koriyonik gonadotropini (hCG) ile ovülasyon sağlanmaya çalışılır. Yanıt veren polikül sayısı çok fazlaysa ya da estradiyol düzeyleri çok hızlı artış gösteriyorsa (yani ardışık 2-3 gün, günlük iki katından fazla artarsa) günlük dozun azaltılması gerekir. 14 mm'den büyük foliküller gebeliği sağlayabildiği için 14 mm'den büyük 1'den fazla pre-ovulatuar folikülün olması çoğul gebelik riski taşır. Bu durumda hCG verilmemeli, çoğul gebeliği önlediği için de siklusta gebelikten kaçınmalıdır.
Yardımla üreme programlarında kontrollü overhiperstimulasyonu: Bu amaçla pek çok protokol uygulanmaktadır. Başlangıç dozu olarak en az ilk 4 gün boyunca 150-225 IU önerilir. Daha sonra, over cevabına bakılarak doz hastaya göre ayarlanır. Klinik çalışmalarda 75-375 IU'lik idame dozunun 6-12 gün devam edilmesi yeterli bulunmuştur. Bazen tedavi süresinin uzatılması gerekebilir. Puregon tek başına verilebildiği gibi, erken luteinizasyonu önlemek için GnRH agonistiyle kombine edilerek de verilebilir. Bu durumda kullanılan Puregon'un toplam dozu artabilir. Overlerin verdiği yanıt ultrasonografi ve plazma estradiul düzeylerinin ölçümüyle takip edilir. Ultrasonografi ile değerlendirmede 16-20 mm arasında en az 3 folikül saptandığında ve iyi bir estradiul yanıtı izlenirse [(18 mm'den büyük olan her folikül için plazma düzeyleri 300-400 pikogram/ml (1000-1300 pmol/1)] folikül olgunlaşmasının son fazı hCG verilerek indüklenir. Oosit toplanması 34-35 saat sonra planlanır.