COVADRIN 7.5 mg film kaplý tablet (56 tablet) Klinik Özellikler

Biofarma İlaç Sanayi Ltd. Şti.

[ 8 March  2022 ]

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

    4.1. Terapötik endikasyonlar

    Koroner arter hastalığı tedavisinde:

    Sinüs ritminde olan ve koroner arter hastalığına bağlı kronik stabil angina pektorisin semptomatik tedavisinde aşağıdaki şartlarda endikedir:

    4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

    Koroner arter hastalığı tedavisinde:

    Kronik stabil angina pektorisin semptomatik tedavisinde, tedaviye başlama veya doz titrasyonu kararının seri kalp hızı ölçümü, EKG veya 24 saat ambulatuvar gözlem yapılarak verilmesi önerilir. COVADRİN'in tavsiye edilen başlangıç dozu 75 yaşın altındaki hastalarda günde iki kez 5 mg'ı geçmemelidir. Üç ila dört hafta tedavi sonrasında, hastanın semptomları hala devam ediyorsa, başlangıç dozu iyi tolere edilmişse ve istirahat kalp hızı 60 vuruş/dakikanın üzerinde seyrediyorsa doz, günde iki kez 2,5 mg ya da 5 mg alan hastalarda bir sonraki doza yükseltilebilir. İdame dozu günde iki kez 7,5 mg'ı

    aşmamalıdır. Eğer, tedaviye başladıktan sonra 3 ay içerisinde anjina semptomlarında bir düzelme olmazsa, ivabradin tedavisi sonlandırılmalıdır. Ayrıca, semptomatik yanıt sınırlı kaldıysa ve 3 ay içerisinde istirahat kalp hızında klinik açıdan anlamlı bir azalma yoksa tedavinin kesilmesi düşünülmelidir. Eğer tedavi sırasında, dinlenme halinde kalp atım hızı dakikada 50 vuruşun altına düşerse veya hasta bradikardiye ilişkin semptomlar, örneğin baş dönmesi, yorgunluk hissi veya hipotansiyon yaşarsa, doz, en düşük doz olan günde iki kez 2,5 mg'a kadar azaltılmalıdır (günde iki kez çentikten ikiye bölünmüş 5 mg tablet). Doz azaltımından sonra, kalp hızı izlenmelidir (bkz. bölüm 4.4). Eğer doz azaltımına rağmen kalp atım hızı dakikada 50 vuruşun altında kalmaya devam eder veya bradikardi semptomları sürerse, tedavi kesilmelidir.

    Kronik kalp yetmezliği tedavisinde:

    Tedavi, yalnızca stabil kalp yetmezliği olan hastada başlatılmalıdır. Tedavi uygulayan

    hekimin kronik kalp yetmezliği tedavisinde deneyimli olması önerilmektedir.

    COVADRİN'in tavsiye edilen başlangıç dozu günde iki kez 5 mg'dır. Tedavinin ikinci haftasından sonra istirahat kalp hızı 50 atım/dak ve 60 atım/dak arasındaysa tedaviye günde iki kez 5 mg ile devam edilmeli, 60 atım/dak üzerindeyse doz günde iki kere 7,5 mg'a artırılmalı veya istirahat kalp hızı sürekli olarak 50 atım/dak altında veya hastada baş dönmesi, yorgunluk, hipotansiyon gibi bradikardi belirtileri varsa doz günde iki kere 2,5 mg'a (günde iki kez çentikten ikiye bölünmüş 5 mg tablet) indirilmelidir.

    Prensip olarak tedavi sürecinde istirahat kalp hızı sürekli olarak 50 atım/dak altındaysa veya hasta bradikardi ile ilgili belirtiler yaşıyorsa günde iki kere 7,5 mg veya 5 mg alan kişilerde tedavi dozu, bir önceki doza titre edilerek düşürülmelidir. Eğer tedavi sürecinde istirahat kalp hızı sürekli olarak 60 atım/dak üzerindeyse günde iki kere 2,5 mg veya 5 mg alan kişilerde doz bu defa, bir sonraki doza titre edilerek artırılmalıdır. Eğer tedavi sürecinde en düşük tedavi dozuna rağmen (günde 2 defa 2,5 mg) istirahat kalp hızı 50 atım/ dak altında kalırsa veya bradikardi belirtileri geçmezse tedavi sonlandırılmalıdır (bkz. Bölüm 4.4).

    Uygulama şekli:

    Tabletler, bir kez sabah, bir kez akşam yemeklerle birlikte olmak üzere, günde iki kez oral

    yoldan alınmalıdır (bkz. Bölüm 5.2).

    Özel popülasyona ilişkin ek bilgiler:

    Böbrek yetmezliği:

    Böbrek yetmezliği ve kreatinin klirensi 15 ml/dak'nın üzerinde olan hastalarda doz ayarlamasına gerek yoktur (bkz. Bölüm 5.2). Kreatinin klirensi 15 ml/dak'nın altında olan hastalarda veri yoktur. Dolayısıyla bu popülasyonda ivabradinin dikkatle kullanımı önerilmektedir.

    Karaciğer yetmezliği:

    Hafif karaciğer yetmezliği olan hastalarda doz ayarlamasına gerek yoktur. Orta düzeyde karaciğer yetmezliği olan hastalarda ivabradin dikkatle kullanılmalıdır. Ancak, şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda, bu popülasyonda çalışma yapılmadığı ve sistemik

    maruz kalmada ciddi artış beklentisi olduğu için ivabradin kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3 ve 5.2).

    Pediyatrik popülasyon:

    18 yaş altı çocuklarda ivabradinin etkililiği ve güvenliliği tanımlanmamıştır.

    Kronik kalp yetmezliği tedavisi için mevcut veriler Bölüm 5.1. ve 5.2.'de yer almakta olup

    pozolojiye ilişkin bir öneri yapılamaz.

    Kronik stabil angina pektorisin semptomatik tedavisi için veri yoktur.

    Geriyatrik popülasyon:

    75 yaş ve üzerindeki hastalarda, başlangıç olarak öncelikle düşük doz (günde iki kez 2,5 mg, yani günde iki kez 5 mg tabletin yarısı) düşünülmeli, daha sonra gerekirse tedavi dozu artırılmalıdır.

    4.3. Kontrendikasyonlar

    4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

    Kronik stabil anjina pektoris semptomları olan hastalarda klinik sonlanımlar üzerine yararın yetersizliği:

    İvabradin, miyokart infarktüsü veya kardiyovasküler ölüm gibi kardiyovasküler sonlanımlar üzerinde yararlı olmaması sebebiyle yalnızca, kronik stabil anjina pektorisin semptomatik tedavisinde endikedir (bkz. Bölüm 5.1).

    Kalp hızı ölçümü:

    Zaman içinde kalp hızının önemli ölçüde değişkenlik gösterebileceğinden, ivabradin ile tedaviye başlarken ya da tedavi sırasında titrasyon düşünüldüğünde, kalp hızını belirlemek için seri kalp hızı ölçümleri, EKG ya da 24 saat ambulatuvar gözlem düşünülmelidir. Bu uygulamalar aynı zamanda, özellikle kalp hızı 50 atım/dak'nın altına düştüğünde ya da doz azaltıldıktan sonra kalp hızı düşük seyreden hastalara da yapılır (bkz. Bölüm 4.2).

    Kardiyak aritmiler:

    İvabradin kardiyak aritminin önlenmesinde veya tedavisinde etkin değildir ve muhtemelen taşiaritmi oluştuğunda (örneğin ventriküler veya supraventriküler taşikardi) etkinliğini yitirebilmektedir. Dolayısıyla atriyal fibrilasyonu olan veya sinüs düğümü fonksiyonu ile etkileşen diğer kardiyak aritmisi olan hastalarda önerilmemektedir.

    İvabradin ile tedavi edilen hastalarda, atriyal fibrilasyon gelişme riski artmıştır (bkz. Bölüm 4.8). Atriyal fibrilasyon, eş zamanlı amiodaron veya güçlü sınıf I anti aritmik kullanan hastalarda daha yaygın olmuştur. İvabradin ile tedavi edilen hastaların, atriyal fibrilasyon (süregelen veya paroksismal) oluşumu açısından klinik olarak ve eğer endikasyon varsa (şiddetlenen anjina, çarpıntı, düzensiz nabız) düzenli olarak EKG ile takibi önerilmektedir. Hastalar, atriyal fibrilasyonun belirtileri ve semptomları hakkında bilgilendirilmeli ve bunlar meydana geldiğinde doktorlarına başvurmaları tavsiye edilmelidir. Tedavi süresince atriyal fibrilasyon gelişirse, ivabradin tedavisine devam

    edilmesinin yarar-risk dengesi dikkatlice yeniden değerlendirilmelidir.

    İntraventriküler iletim kusurları (sol ve/veya sağ dal bloğu) ve ventriküler senkronizasyon bozukluğu bulunan kronik kalp yetmezliği hastaları yakından izlenmelidir.

    2. derece AV-bloğu olan hastalarda kullanım:

    2. derece AV-bloğu olan hastalarda ivabradin kullanımı önerilmemektedir.

    Kalp atım hızı düşük hastalarda kullanımı:

    Tedavi öncesinde dinlenme halinde kalp atım hızı 70 atım/dak'nın altına düşerse ivabradin ile tedaviye başlanmamalıdır (bkz. Bölüm 4.3).

    Eğer tedavi sırasında, dinlenme halinde kalp atım hızı sürekli olarak 50 atım/dak'nın altına düşerse veya hasta bradikardiye ilişkin semptomlar, örneğin baş dönmesi, yorgunluk hissi veya hipotansiyon yaşarsa, doz azaltılmalı veya kalp atım hızı 50 atım/dak'nın altında kalmaya devam eder veya bradikardi semptomları sürerse, tedavi kesilmelidir (bkz. Bölüm 4.2).

    Kalsiyum kanal blokerleri ile birlikte kullanımı:

    İvabradinin verapamil veya diltiazem gibi kalp atım hızını düşüren kalsiyum kanal blokerleri ile birlikte kullanımı kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3 ve 4.5). İvabradinin nitratlar veya amlodipin gibi dihidropiridin türevi kalsiyum kanal blokerleri ile birlikte kullanımı konusunda güvenlilik açısından bir soruna rastlanmamıştır (bkz. Bölüm 4.2 ve 4.5). İvabradinin dihidropiridin türevi kalsiyum kanal blokerleri ile kombinasyonunda ilave etkinliği saptanmamıştır (bkz. Bölüm 5.1).

    Kronik kalp yetmezliği:

    İvabradin tedavisi düşünülmeden önce kalp yetmezliği stabil olmalıdır. İvabradin, NYHA fonksiyonel sınıflaması IV olan kalp yetmezliği hastalarında verilerin sınırlı olması nedeniyle dikkatli kullanılmalıdır.

    İnme:

    Bu gibi durumlarda yeterli veri olmadığından, yakın zamanda inme geçirmiş hastalarda ivabradin kullanımı önerilmemektedir.

    Görsel fonksiyon:

    İvabradin, retinal fonksiyonu etkilemektedir. Uzun dönem ivabradin tedavisinin retina üzerine toksik etkisine ilişkin bir kanıt yoktur (bkz. Bölüm 5.1). Eğer görsel fonksiyonda beklenmedik bir kötüleşme gözlenirse, tedavinin kesilmesi düşünülmelidir. Pigmenter retinit hastası olanlarda dikkatli olunmalıdır.

    Hipotansiyonu olan hastalar:

    Hafif ve orta hipotansiyonu olan hastalarda veri kısıtlıdır ve dolayısıyla bu hastalarda ivabradin dikkatle kullanılmalıdır. Şiddetli hipotansiyonu olan hastalarda (kan basıncı

    <90/50 mmHg) ivabradin kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3).

    Atriyal fibrilasyon-kardiyak aritmiler:

    İvabradin ile tedavi edilen hastalarda farmakolojik kardiyoversiyon başladığında sinüs ritme dönüşte (aşırı) bradikardi riski olduğuna ilişkin kanıt yoktur. Ancak, daha ileri derece veri bulunmadığından, acil olmayan DC-kardiyoversiyon son ivabradin dozundan 24 saat sonra düşünülmelidir.

    Konjenital QT sendromu olan veya QT uzatan tıbbi ürünler ile tedavi gören hastalarda: Konjenital QT sendromu olan veya QT aralığını uzatan ilaçlar ile tedavi gören hastalarda ivabradin kullanımından kaçınılmalıdır (bkz. Bölüm 4.5). Eğer kombinasyon gerekli görülürse, yakın kardiyak gözlem gereklidir.

    İvabradinin yol açtığı kalp hızında azalma QT uzamasına neden olarak şiddetli aritmilere

    yol açabilir, özellikle Torsade de pointes.

    Kan basıncı tedavisinde değişiklikler gereken hipertansif hastalar:

    İvabradin uygulanan kronik kalp yetmezliği olan hastalarda kan basıncı tedavilerinde değişiklik yapıldığında, kan basıncı uygun aralıklarla izlenmelidir (bkz. Bölüm 4.8).

    Laktoz intoleransı:

    Tabletler laktoz içerdiğinden, nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

    4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

    Farmakodinamik etkileşimler:

    Birlikte kullanımı önerilmeyenler:

    QT uzatan tıbbi ürünler

    4.6. Gebelik ve laktasyon

    Gebelik kategorisi: X‌

    Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon) Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar tedavi süresince uygun doğum kontrol yöntemi uygulamalıdır (bkz. Bölüm 4.3).

    Gebelik dönemi

    Gebelerde ivabradin kullanımına ilişkin yeterli veri bulunmamaktadır. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar üreme toksisitesi göstermiştir. Bu çalışmalarda embriyotoksik ve teratojenik etkiler gözlenmiştir (bkz. Bölüm 5.3). İnsanlarda potansiyel risk bilinmemektedir. Dolayısıyla, gebelik sırasında ivabradin kullanımı kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3).

    Laktasyon dönemi

    Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar ivabradinin anne sütüne geçtiğini göstermektedir. Dolayısıyla, ivabradin emziren kadınlarda kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3).

    İvabradin ile tedavi gerekliyse emzirme kesilmeli ve bebek için farklı beslenme

    alternatifleri seçilmelidir.

    Üreme yeteneği/Fertilite

    Sıçanlar üzerinde yapılan çalışmalar, dişi ve erkeklerde üreme yeteneği/fertilite üzerinde etki göstermemiştir (bkz. Bölüm 5.3).

    4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

    İvabradinin araç ve makine kullanımı üzerinde etkisi yoktur veya etkisi önemsizdir. İvabradinin araç kullanma performansı üzerindeki olası etkisini değerlendirmek için sağlıklı gönüllülerde spesifik bir çalışma yapılmıştır ve araç kullanma performansının değişmediği kanıtlanmıştır. Bununla birlikte, pazarlama sonrası deneyimlerde, görme ile ilgili semptomlar nedeniyle araç kullanma kapasitesinin azaldığı vakalar bildirilmiştir. İvabradin, genelde fosfenlerden oluşan, ışığa bağlı geçici olaylara yol açabilir (bkz. Bölüm 4.8). Araç ve makine kullanımı sırasında özellikle de gece araç kullanırken, ışık yoğunluğunda oluşabilecek ani değişimler sonucunda bu tür ışığa bağlı olayların

    gerçekleşebileceği dikkate alınmalıdır.

    4.8. İstenmeyen etkiler

    Güvenlilik profil özeti:

    İvabradin ile en sık rastlanan istenmeyen etkiler ışığa bağlı olaylar (fosfenler) (%14,5) ve

    bradikardidir (%3,3). Bunlar, doza bağlı ve tıbbi ürünün farmakolojik etkisiyle ilgilidir.

    Advers reaksiyonların tablolaştırılmış listesi:

    Aşağıdaki advers etkiler veya olaylar klinik çalışmalar sırasında bildirilmiştir ve belirtilen aralıklara göre sınıflandırılmıştır: Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (≥1/1.000 ila <1/100); seyrek (≥1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

    Organ sistemi ile

    sınıflandırma

    Sıklık

    Advers Etki

    Kan ve lenf sistemi

    hastalıkları

    Yaygın olmayan

    Eozinofili

    Metabolizma ve beslenme

    hastalıkları

    Yaygın olmayan

    Hiperürisemi

    Sinir sistemi hastalıkları

    Yaygın

    Başağrısı, genellikle tedavinin ilk ayında

    Başdönmesi: muhtemelen bradikardiye

    bağlı olarak

    Yaygın olmayan*

    Senkop, muhtemelen bradikardiye bağlı

    Göz hastalıkları

    Çok yaygın

    Işığa bağlı olaylar (fosfenler)

    Yaygın

    Bulanık görme

    Yaygın olmayan*

    Diplopi

    Görme bozukluğu

    Kulak ve iç kulak

    hastalıkları

    Yaygın olmayan

    Vertigo

    Kardiyak hastalıklar

    Yaygın

    Bradikardi

    1. derece AV blok (EKG'de uzamış PQ

    intervali)

    Ventriküler ekstrasistol

    Atriyal fibrilasyon

    Yaygın olmayan

    Çarpıntı, supraventriküler ekstrasistol, EKG uzamış QT aralığı

    Çok seyrek

    2. derece AV blok, 3. derece AV blok

    Hasta sinüs sendromu

    Vasküler hastalıklar

    Yaygın

    Kontrol altında olmayan kan basıncı

    Yaygın olmayan*

    Hipotansiyon, muhtemelen bradikardiye

    bağlı

    Solunum, göğüs hastalıkları ve mediastinal hastalıklar

    Yaygın olmayan

    Dispne

    Gastrointestinal

    hastalıklar

    Yaygın olmayan

    Bulantı

    Kabızlık

    Diyare

    Karın ağrısı*

    Deri ve deri altı doku

    hastalıkları

    Yaygın olmayan*

    Anjiyo ödem

    Döküntü

    Seyrek*

    Eritem

    Kaşıntı

    Ürtiker

    Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları

    Yaygın olmayan

    Kas spazmları

    Böbrek ve idrar yolu

    hastalıkları

    Yaygın olmayan

    Yüksek kan kreatinin düzeyi

    Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları

    Yaygın olmayan*

    Asteni, muhtemelen bradikardiye bağlı

    Yorgunluk, muhtemelen bradikardiye bağlı

    Seyrek*

    Keyifsizlik, muhtemelen bradikardiye bağlı

    olarak

    *Advers etki sıklıkları, klinik çalışmalardan elde edilen spontan raporlardan hesaplanmıştır.

    Bazı advers etkilerin tanımı:

    Işığa bağlı olaylar (fosfenler) hastaların %14,5'inde bildirilmiştir ve görsel alanın bir kısmında parlaklığın geçici olarak artışı olarak tanımlanmaktadır. Genellikle ışık yoğunluğunda ani değişimler tarafından tetiklenmektedir. Fosfenler, hale, görüntünün dağılması (stroboskopik veya kaleidoskopik etkiler), parlak renkli ışıklar veya çoklu görüntü (retinal persistans) şeklinde de tanımlanabilir. Fosfenlerin başlaması genellikle tedavinin ilk iki ayında olmaktadır, daha sonra tekrarlanabilmektedir. Fosfenler genellikle hafif ve orta derece yoğunlukta bildirilmiştir. Tüm fosfenler tedavi sırasında veya sonrasında, çoğunluğu (%77,5) tedavi sırasında olmak üzere kesilmiştir. Hastaların

    %1'inden azı fosfenler yüzünden günlük rutinini değiştirmiş veya tedaviyi bırakmıştır.

    Özellikle tedaviye başladıktan sonraki 2-3 ay içerisinde, hastaların %3,3'ünde bradikardi rapor edilmiştir. Hastaların %0,5'inde şiddetli bradikardi (40 atım/dak veya altında kalp hızı) görülmüştür.

    SIGNIFY çalışmasında, ivabradin kullanan hastalarda, plaseboya oranla daha fazla atriyal fibrilasyon gözlenmiştir (%5,3'e karşılık %3,8). 40.000'den fazla hastanın dahil edildiği, en az 3 ay süreli çift kör kontrollü Faz II/III klinik çalışmaların havuzlanmış analizinde, ivabradin ile tedavi edilen hastalarda atriyal fibrilasyon görülme sıklığı %4,86 iken, kontrol grubunda bu oran %4,08'dir (Tehlike oranı: 1,26, %95 GA 1,15-1,39).

    SHIFT çalışmasında, plasebo uygulanan hastalara (%6,1) kıyasla ivabradin uygulanan hastalarda (%7,1) daha fazla kan basıncı artış epizotları gözlenmiştir. Bu epizotlar en sık olarak, kan basıncı tedavisi değişiminden kısa süre sonra meydana gelmiş, geçici olmuş ve ivabradinin tedavi edici etkisini değiştirmemiştir.

    Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması:

    Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonların raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0312 218 35

    99).

    4.9. Doz aşımı ve tedavisi

    Semptomlar:

    Doz aşımı şiddetli ve uzun süren bradikardiye yol açabilir (bkz. Bölüm 4.8).

    Tedavi:

    Şiddetli bradikardi semptomatik olarak bu konuda uzman kurumlarda tedavi edilmelidir. Zayıf hemodinamik toleransının eşlik ettiği bradikardi durumunda, isoprenalin gibi intravenöz beta adrenerjik reseptör agonisti ajanlar ile semptomatik tedavi düşünülmelidir. Gerekli görülürse, geçici kardiyak pacemaker kullanılmalıdır.