ELIQUIS 5 mg 60 film kaplı tablet Kısa Ürün Bilgisi

Apiksaban }

Kan ve Kan Yapıcı Organlar > Antitrombotik İlaçlar
Bristol-Myers Squibb İlaçları Inc. | 16 August  2013

  • 1.   BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI

    ELİQUİS® 5 mg film kaplı tablet

  • 2.   KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM

    Etkin madde

    Apiksaban: 5 mg

    Yardımcı maddeler

    Susuz laktoz: 100,5 mg

    Laktoz monohidrat: 2,48 mg/tablet

    Ürün, sığır kaynaklı susuz laktoz ve laktoz monohidrat içermektedir. Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.


  • 3.   FARMASÖTİK FORMU

    Film kaplı tablet

    Bir tarafında 894, diğer tarafında 5 baskısı olan, pembe, oval tabletler.


    4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

      4.1. Terapötik endikasyonlar

      Geçirilmiş inme veya geçici iskemik atak (GİA), 75 ve üzeri yaş, hipertansiyon, diyabet, semptomatik kalp yetmezliği (NYHA Sınıf II ve üzeri) gibi bir veya daha fazla risk faktörü bulunan nonvalvüler atriyal fibrilasyonlu (NVAF) yetişkin hastalarda inme ve sistemik embolizmin önlenmesi.

      Yetişkinlerde derin ven trombozu (DVT) ve pulmoner embolinin (PE) tedavisi ve tekrarlayan DVT ve PE'nin önlenmesi (hemodinamik olarak stabil olmayan PE hastaları için bkz. bölüm 4.4).

      4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

      Nonvalvüler atriyal fibrilasyonlu (NVAF) hastalarda inme ve sistemik embolizmin önlenmesi Tavsiye edilen ELİQUİS dozu günde iki kez oral yolla alınan 5 mg'dır.

      Doz azaltılması:

      Atriyal fibrilasyonu olan hastalarda; ≥80 yaş, ≤60 kg vücut ağırlığı veya ≥1,5 mg/dL serum kreatinin (133 mikromol/L) kriterlerinden en az ikisi bulunanlar için tavsiye edilen ELİQUİS dozu günde iki kez 2,5 mg'dır. Tedaviye uzun dönem devam edilmelidir.

      DVT tedavisi, PE tedavisi ve tekrarlayan DVT ve PE'nin önlenmesi (VTE tedavisi)

      ELİQUİS'in akut DVT tedavisi ve PE tedavisi için önerilen dozu ilk 7 gün oral olarak günde iki kez 10 mg ve takiben oral olarak günde iki kez 5 mg'dır. Medikal kılavuzlara göre; kısa tedavi süresi (en az 3 ay) geçici risk faktörleri (örn. yakın zamanda geçirilmiş operasyon, travma, immobilizasyon) varlığında düşünülmelidir.

      DVT ile PE'nin tekrarının önlenmesinde önerilen doz günde 2 kere 2.5 mg apiksabandır. DVT ile PE'nin tekrarının önlenmesi endikasyonunda, aşağıdaki tabloda belirtildiği gibi günde iki kez 5 mg ELİQUİS ya da başka bir antikoagülan ile yapılan 6 aylık DVT ve PE tedavisi sonrasında, günde iki kez 2,5 mg ELİQUİS başlanmalıdır (ayrıca bkz. bölüm 5.1).

      Tablo 1: VTE tedavisi için doz önerisi

      Doz şeması

      Maksimum günlük doz

      DVT veya PE tedavisi

      İlk 7 gün günde iki kez 10 mg

      20 mg

      Takiben günde iki kez 5 mg

      10 mg

      DVT veya PE için 6 aylık tedavinin tamamlanmasını takiben tekrarlayan DVT ve/veya PE'nin önlenmesi

      Günde iki kez 2,5 mg

      5 mg

      Toplam tedavi süresi, tedavi yararının kanama riskine göre dikkatle değerlendirilmesinden sonra bireyselleştirilmelidir (bkz. bölüm 4.4).

      Uygulama şekli:

      Oral kullanım içindir.

      ELİQUİS yemeklerle birlikte veya tek başına su ile alınmalıdır.

      Tabletleri bütün olarak yutamayan hastalar için ELİQUİS tabletler ezilip suda veya su içinde %5'lik glukoz çözeltisinde (G5W) veya elma suyu içinde süspansiyon haline getirildikten veya elma püresi ile karıştırıldıktan hemen sonra içilebilir (bkz. bölüm 5.2). Alternatif olarak, ELİQUİS tabletler ezilip 60 mL su veya G5W içinde süspansiyon haline getirildikten hemen sonra nazogastrik bir tüp aracılığı ile verilebilir (bkz. bölüm 5.2). Ezilmiş ELİQUİS tabletler su, G5W, elma suyu ve elma püresi içinde 4 saate kadar stabildir.

      Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

      Böbrek yetmezliği:

      Hafif veya orta böbrek yetmezliği olan hastalarda aşağıdaki öneriler geçerlidir:

        DVT tedavisi, PE tedavisi, tekrarlayan DVT ve PE önlenmesi için doz ayarlaması gerekli değildir (bkz. bölüm 5.2).

        4.3. Kontrendikasyonlar

          Etkin bileşen veya bölüm 6.1'de listelenen yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılık.

          4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

          Kanama riski

          Diğer antikoagülanlar ile olduğu gibi, ELİQUİS kullanan hastalar da kanama belirtileri açısından dikkatle izlenmelidir. Aktif kanama riski barındıran rahatsızlıkları olan hastalarda ELİQUİS'in dikkatle kullanılması tavsiye edilir. Şiddetli kanama görülürse ELİQUİS kullanımı durdurulmalıdır (bkz. bölüm 4.8 ve 4.9).

          ELİQUİS ile tedavi maruziyetinin rutin izlenmesi gerekmese de kalibre edilmiş kantitatif bir anti- Faktör Xa miktar tayini, ELİQUİS maruziyeti bilgisinin faydalı olabileceği, doz aşımı veya acil cerrahi gibi klinik kararların verilmesi gibi istisnai durumlarda yararlı olabilir (bkz. bölüm 5.1).

          Apiksabanın anti-faktör Xa aktivitesini tersine çeviren bir ajan mevcuttur. Hemostazı etkileyen diğer tıbbi ürünler ile etkileşim

          Artmış kanama riski nedeniyle, herhangi bir başka antikoagülan ile birlikte kullanım kontrendikedir (bkz. bölüm 4.3).

          ELİQUİS'in antitrombosit ajanlarla eş zamanlı kullanımı kanama riskini arttırır (bkz. bölüm 4.5).

          Hastalara, selektif serotonin geri alım inhibitörleri (SSRIs), serotonin norepinefrin geri alım inhibitörleri (SNRI) veya asetil salisilik asiti de içeren non-steroidal anti-inflamatuvar ilaçlar (NSAİİ) eş zamanlı uygulandığında dikkatli olunmalıdır.

          Cerrahi bir işlemin ardından, diğer trombosit agregasyon inhibitörlerinin ELİQUİS ile eş zamanlı uygulanması tavsiye edilmez (bkz. bölüm 4.5).

          Atriyal fibrilasyonu olan ve mono veya dual antitrombosit tedavisi gereken hastalarda, bu tedavi ELİQUİS ile birleştirilmeden önce potansiyel yararlar, potansiyel risklere karşı dikkatli şekilde değerlendirilmelidir.

          Atriyal fibrilasyonu olan hastalara ilişkin bir klinik çalışmada; ASA'nın eş zamanlı kullanımı, ELİQUİS ile majör kanama riskini yılda %1,8'den yılda %3,4'e arttırmıştır ve varfarin ile kanama riskini yılda %2,7'den yılda %4,6'ya arttırmıştır. Bu klinik çalışmada, eş zamanlı dual antitrombosit tedavisinin kullanımı kısıtlı olmuştur (%2,1) (bkz. bölüm 5.1).

          AKS'si olan ve / veya PKG uygulanan, bir P2Y12 inhibitörü (ASA ile birlikte veya hariç) ve bir oral antikoagülan ile (apiksaban veya VKA) tedavi süreci planlanmış atriyal fibrilasyon hastaları 6 ay boyunca bir klinik çalışmaya dahil edilmiştir. ASA'nın birlikte kullanılması, ISTH (Uluslararası Tromboz ve Hemostaz Derneği) majör veya CRNM (klinik olarak anlamlı non-majör) kanama riskini apiksaban ile tedavi edilen hastalarda yıllık %16,4'den %33,1'e yükseltmiştir (bkz bölüm 5.1).

          ASA veya ASA ile klopidogrel kombinasyonu alan, birden fazla kardiyak ve kardiyak olmayan komorbidite ile karakterize yüksek riskli post akut koroner sendromlu olup atriyal fibrilasyonu olmayan hastalara ilişkin bir klinik çalışmada, plaseboya (yılda %2,04) kıyasla ELİQUİS (yılda

          %5,13) için ISTH majör kanama riskinde anlamlı bir artış bildirilmiştir.

          Akut iskemik inme tedavisinde trombolitik ajanların kullanımı

          ELİQUİS uygulanan hastalarda akut iskemik inmenin tedavisi için trombolitik ajanların kullanımı ile ilgili deneyim oldukça sınırlıdır (bkz. bölüm 4.5).

          Prostetik kalp kapağı bulunan hastalar

          Atriyal fibrasyonu olsun ya da olmasın, prostetik kalp kapağı bulunan hastalarda ELİQUİS'in güvenlilik ve etkililiği çalışılmamıştır. Bu nedenle bu grup için ELİQUİS kullanımı tavsiye edilmez.

          Antifosfolipid sendromu

          Tromboz öyküsü olan ve antifosfolipid sendromu (APS) tanısı almış hastalarda apiksabanın da dahil olduğu Non-Vitamin K Oral Antikoagülan (NOAK) ajanlar iletedavi önerilmez. Özellikle üçlü pozitif (lupus antikoagülan, antikardiyolipin antikorları ve anti-beta 2 glikoprotein I antikorları için) olan hastalarda NOAK tedavisi, K vitamini antagonisti ile tedaviye kıyasla rekürren trombotik olaylarda artış ile ilişkilendirilebilir.

          Cerrahi ve invaziv prosedürler

          ELİQUİS, orta veya yüksek kanama riski bulunan elektif cerrahiden veya invaziv prosedürlerden en az 48 saat önce sonlandırılmalıdır. Bu prosedürler, klinik olarak anlamlı kanama olasılığının göz ardı edilemediği veya kanama riskinin kabul edilemez olduğu girişimleri içerir.

          ELİQUİS, düşük kanama riski bulunan elektif cerrahiden veya invaziv prosedürlerden en az 24 saat önce sonlandırılmalıdır. Bu prosedürler, söz konusu herhangi bir kanamanın minimum düzeyde olmasının, kritik bölgede olmamasının veya kolaylıkla kontrol altına alınmasının beklendiği girişimleri içerir.

          Cerrahi veya invaziv prosedürler ertelenemiyorsa, kanama riskindeki artış dikkate alınarak uygun tedbirler alınmalıdır. Kanama riski, girişimin aciliyetine karşı değerlendirilmelidir.

          İnvaziv veya cerrahi müdahale sonrası, klinik durumun uygun olduğu ve uygun hemeostazın sağlanabildiği en yakın zamanda ELİQUİS'e tekrar başlanmalıdır (kardiyoversiyon için bkz. bölüm 4.2).

          Atrial fibrilasyon için katater ablasyonu geçirecek hastalarda ELİQUİS tedavisinin kesilmesi gerekmez (bkz. bölüm 4.2, 4.3, ve 4.5).

          Geçici olarak sonlandırma

          Aktif kanama, elektif cerrahi veya invaziv prosedürler için ELİQUİS dahil antikoagülanların sonlandırılması, hastalarda yüksek tromboz riski oluşturur. Tedaviye ara verilmesinden kaçınılmalıdır ve herhangi bir nedenle ELİQUİS ile antikoagülasyonun geçici olarak sonlandırılması gerekiyorsa, mümkün olan en kısa sürede tedavi tekrar başlatılmalıdır.

          Hemodinamik olarak stabil olmayan PE hastaları veya tromboliz veya pulmoner embolektomi gereken hastalar

          Hemodinamik olarak stabil olmayan veya tromboliz veya pulmoner embolektomi uygulanabilecek PE'li hastalarda ELİQUİS'in güvenliliği ve etkililiği bilinmediğinden fraksiyone olmamış heparine alternatif olarak ELİQUİS önerilmemektedir.

          Aktif kanserli hastalar

          Aktif kanseri olan hastalar hem VTE hemde kanama olayları açısından yüksek risk altında olabilirler. ELİQUİS'in, kanser hastalarında DVT veya PE tedavisinde kullanılması düşünüldüğünde, elde edilecek yararlar risklere karşı dikkatli bir şekilde değerlendirilmelidir (bkz. bölüm 4.3).

          Böbrek yetmezliği olan hastalar

          Şiddetli böbrek yetmezliği (kreatinin klirensi 15-29 mL/dk) olan hastalardaki sınırlı klinik veriler, bu hasta popülasyonunda ELİQUİS'in plazma konsantrasyonunun arttığını göstermektedir. Bu durum kanama riskinde artışa yol açabilir.

          Şiddetli böbrek yetmezliği (kreatinin klirensi 15-29 mL/dk) olan hastalarda DVT tedavisi, PE tedavisi, tekrarlayan DVT ve PE önlenmesi için ELİQUİS dikkatli kullanılmalıdır (bkz. bölüm 4.2 ve 5.2).

          Nonvalvüler atriyal fibrilasyonlu (NVAF) hastalarda inme ve sistemik embolinin önlenmesinde, şiddetli böbrek yetmezliği (kreatinin klirensi 15-29 mL/dk) olan hastalarda ve serum kreatinin düzeyi

          ≥1,5 mg/dL (133 mikromol/L) olan ve beraberinde yaş ≥80 olması veya vücut ağırlığı ≤60 kg olan hastalarda ELİQUİS günde iki kez 2,5 mg'lık düşük doza düşürülmelidir (bkz. bölüm 4.2).

          Kreatinin klirensi <15 mL/dk olan ve diyalize giren hastalarda klinik deneyim olmadığından, ELİQUİS bu hastalarda tavsiye edilmemektedir (bkz. bölüm 4.2 ve 5.2).

          Yaşlı hastalar

          Yaş artışı hemoraji riskini arttırabilir (bkz. bölüm 5.2).

          Ayrıca, yaşlı hastalarda potansiyel yüksek kanama riski nedeniyle, ELİQUİS ve asetil salisilik asit (ASA) eş zamanlı uygulanırken dikkatli olunmalıdır.

          Vücut ağırlığı

          Düşük vücut ağırlığı (<60 kg) hemoraji riskini arttırabilir (bkz. bölüm 5.2).

          Karaciğer yetmezliği olan hastalar

          Koagülopati ve klinik önem taşıyan kanama riski ile ilişkili karaciğer hastalığı olanlarda ELİQUİS kontrendikedir (bkz. bölüm 4.3).

          ELİQUİS şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda tavsiye edilmemektedir (bkz. bölüm 5.2).

          ELİQUİS, hafif veya orta karaciğer yetmezliği (Child Pugh A veya B) olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır (bkz. bölüm 4.2 ve 5.2).

          Artmış karaciğer enzimleri (ALT/AST >2xNÜS) veya total bilirubin ≥1,5xNÜS olan hastalar, klinik çalışmalara dahil edilmemiştir. Bu nedenle ELİQUİS bu popülasyonda dikkatli kullanılmalıdır (bkz. bölüm 5.2). ELİQUİS başlanmadan önce, karaciğer fonksiyon testleri yapılmalıdır.

          Sitokrom P450 3A4 (CYP3A4) ve P-glikoprotein (P-gp) inhibitörleri ile etkileşim

          Azol-antimikotikleri (ör. ketokonazol, itrakonazol, vorikonazol ve posakonazol) ve HIV proteaz inhibitörleri (ör. ritonavir) gibi hem CYP3A4 hem de P-gp'nin güçlü inhibitörleri olan ilaçlarla sistemik tedavi alan hastalarda ELİQUİS kullanımı önerilmemektedir. Bu tıbbi ürünler ELİQUİS maruziyetini 2 kat arttırabilir (bkz. bölüm 4.5). Ek faktörler mevcudiyetinde (ör. şiddetli böbrek yetmezliği) bu oran daha da fazla artabilir.

          CYP3A4 ve P-gp indükleyicileri ile etkileşim

          ELİQUİS'in hem CYP3A4 hem de P-gp'nin güçlü indükleyicileri (ör. rifampisin, fenitoin, karbamazepin, fenobarbital veya St. John's Wort (Hypericum perforatum)) ile eş zamanlı kullanımı ELİQUİS maruziyetinde yaklaşık %50 oranında azalmaya neden olabilir. Atriyal fibrilasyonu olan hastalarda yapılan bir klinik çalışmada; ELİQUİS'in tek başına kullanımı ile karşılaştırıldığında hem CYP3A4 hem de P-gp'nin güçlü indükleyicileri ile ELİQUİS'in birlikte uygulanması sonucunda azalmış etkililik ve daha yüksek kanama riski gözlenmiştir.

          CYP3A4 ve P-gp'nin güçlü indükleyicileri ile eş zamanlı sistemik tedavi alan hastalarda aşağıdaki öneriler geçerlidir (bkz. bölüm 4.5):

            Nonvalvüler atriyal fibrilasyonlu (NVAF) hastalarda inme ve sistemik embolinin önlenmesi ve tekrarlayan DVT ve PE önlenmesi için ELİQUİS dikkatli kullanılmalıdır;

            4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

            CYP3A4 ve P-gp inhibitörleri

            Hem CYP3A4 hem de P-gp'nin güçlü bir inhibitörü olan ketokonazol (günde bir kez 400 mg) ile ELİQUİS'in birlikte kullanımı, ortalama ELİQUİS Eğri Altında Kalan Alan (EAA)'ında 2 kat artış ve ortalama ELİQUİS Cdeğerinde 1,6 kat artışa neden olmuştur.

            Azol-antimikotikleri (ör. ketokonazol, itrakonazol, vorikonazol ve posakonazol) ve HIV proteaz inhibitörleri (ör. ritonavir) gibi hem CYP3A4 hem de P-gp'nin güçlü inhibitörleri olan ilaçlarla sistemik tedavi alan hastalarda ELİQUİS kullanımı önerilmemektedir (bkz. bölüm 4.4).

            Hem CYP3A4 hem de P-gp'nin güçlü inhibitörleri olarak kabul edilmeyen aktif maddelerin (ör. amiodaron, klaritromisin, diltiazem, flukonazol, naproksen, kinidin verapamil) ELİQUİS plazma konsantrasyonlarını daha az yükseltmeleri beklenir. Hem CYP3A4 hem de P-gp'nin güçlü inhibitörleri olmayan ajanlar ile birlikte uygulandığında ELİQUİS için doz ayarlaması gerekli değildir. Örneğin, orta derece CYP3A4 ve zayıf P-gp inhibitörü olarak görülmekte olan diltiazem (günde bir kez 360 mg), ortalama ELİQUİS EAA değerinde 1,4 kat ve ortalama Cdeğerinde 1,3 kat artışa neden olmuştur. P-gp'nin inhibitörü olup CYP3A4'ü inhibe etmeyen naproksen (500 mg, tek doz), ortalama ELİQUİS EAA ve Cdeğerlerinde sırasıyla 1,5 kat ve 1,6 kat artışa neden olmuştur.

            P-gp'nin inhibitörü ve CYP3A4'ün güçlü bir inhibitörü olan klaritromisin (500 mg, günde iki kez), ortalama ELİQUİS EAA ve Cdeğerlerinde sırasıyla 1,6 kat ve 1,3 kat artışa neden olmuştur.

            CYP3A4 ve P-gp indükleyicileri

            Hem CYP3A4 hem de P-gp'nin güçlü bir indükleyicisi olan rifampisin ile ELİQUİS'in birlikte kullanımı, ortalama ELİQUİS EAA ve Cdeğerlerinde sırasıyla %54 ve %42 oranında azalmaya neden olmuştur. ELİQUİS'in diğer kuvvetli CYP3A4 ve P-gp indükleyicileri (ör. fenitoin, karbamazepin, fenobarbital veya St. John's Wort) ile eş zamanlı kullanımı da ELİQUİS plazma konsantrasyonlarını düşürebilir. Bu ajanlarla eş zamanlı tedavi süresince ELİQUİS dozunun ayarlanması gerekli değildir, ancak hem CYP3A4 hem de P-gp'nin kuvvetli indükleyicileri ile eş zamanlı sistemik tedavi alan hastalarda; elektif kalça veya diz replasmanı operasyonunda VTE önlenmesi, nonvalvüler atriyal fibrilasyonlu (NVAF) hastalarda inme ve sistemik embolinin önlenmesi ve tekrarlayan DVT ve PE önlenmesi için ELİQUİS dikkatle kullanılmalıdır. Hem CYP3A4 hem de P-gp'nin kuvvetli indükleyicileri ile eş zamanlı sistemik tedavi alan hastalarda etkililik değişebileceğinden DVT ve PE tedavisi için ELİQUİS önerilmemektedir (bkz. bölüm 4.4).

            Antikoagülanlar, trombosit agregasyon inhibitörleri, SSRI/SNRI'lar ve NSAİİ'ler

            Açık bir santral venöz veya arteriyel kateteri korumak için gerekli dozlarda fraksiyone olmayan heparin (UFH) verildiğinde veya atriyal fibrilasyon için kateter ablasyonu sırasında UFH verildiği durumlar gibi antikoagülan tedaviye geçiş yapılması gereken haller dışında artmış kanama riskine bağlı olarak, başka herhangi bir antikoagülan ile birlikte tedavi kontrendikedir (bkz. bölüm 4.3).

            Enoksaparinin (40 mg tek doz) ELİQUİS (5 mg tek doz) ile kombine uygulamasından sonra, anti- Faktör Xa aktivitesi üzerinde aditif bir etki görülmüştür.

            ELİQUİS günde bir defa 325 mg ASA ile birlikte kullanıldığında farmakokinetik veya farmakodinamik bir etkileşim görülmemiştir.

            ELİQUİS olmaksızın uygulanan antitrombosit ajanlara kıyasla, Faz I çalışmalarında klopidogrel (75 mg günde bir kez) veya günde bir kez klopidogrel 75 mg ve ASA 162 mg kombinasyonu veya prasugrel (60 mg'lık dozu takip eden günde 1 kez 10 mg) ile uygulanan ELİQUİS ile kanama zamanında önemli bir artış veya trombosit agregasyonunda daha fazla inhibisyon görülmemiştir. Pıhtılaşma testlerindeki (PT, INR ve aPTT) artışlar, tek başına ELİQUİS'in etkileriyle tutarlı olmuştur.

            P-gp'nin bir inhibitörü olan naproksen (500 mg), ortalama ELİQUİS EAA ve Cdeğerlerinde sırasıyla 1,5 kat ve 1,6 kat artışa neden olmuştur. Pıhtılaşma testlerinde ELİQUİS için benzer artışlar görülmüştür. Naproksenin, araşidonik asit tarafından indüklenen trombosit agregasyonu üzerinde bir etkisi görülmemiştir ve ELİQUİS ile naproksenin eş zamanlı uygulamasını takiben kanama zamanında klinik olarak anlamlı bir uzama tespit edilmemiştir.

            Bu bulgulara rağmen, antitrombosit ajanlar ELİQUİS ile birlikte verildiğinde daha belirgin farmakodinamik cevap veren kişiler olabilir. SSRI/SNRI'lar, NSAİİ'ler, ASA'lar ve/veya P2Y12 inhibitörleri ile eş zamanlı tedavide ELİQUİS dikkatli kullanılmalıdır, çünkü bu tıbbi ürünler tipik olarak kanama riskini artırırlar (bkz. bölüm 4.4).

            Diğer trombosit agregasyon inhibitör ajanları (GPIIb/IIIa reseptör antagonistleri, dipiridamol, dekstran veya sülfinpirazon gibi) veya trombolitik ajanlar ile birlikte kullanımı konusunda sınırlı deneyim mevcuttur. Bu ajanların kanama riskini arttırdığından ELİQUİS ile birlikte kullanımı önerilmemektedir (bkz. bölüm 4.4).

            Diğer eş zamanlı tedaviler

            ELİQUİS, atenolol veya famotidin ile birlikte kullanıldığında, klinik önem taşıyan farmakokinetik veya farmakodinamik etkileşimler görülmemiştir. 10 mg ELİQUİS'in 100 mg atenolol ile birlikte kullanımının ELİQUİS farmakokinetiği üzerinde klinik olarak anlamlı bir etkisi olmamıştır. İki ilacın birlikte uygulanmasını takiben, ortalama ELİQUİS EAA ve Cdeğerleri tek başına uygulamaya kıyasla sırasıyla %15 ve %18 azalmıştır. 10 mg ELİQUİS 40 mg famotidin ile kullanımının ELİQUİS EAA veya Cdeğerleri üzerinde bir etkisi yoktur.

            ELİQUİS'in diğer ilaçlar üzerindeki etkileri

            İn vitro ELİQUİS çalışmalarında CYP1A2, CYP2A6, CYP2B6, CYP2C8, CYP2C9, CYP2D6 veya CYP3A4 (IC50>45 ï­M) aktivitesi üzerinde inhibe edici bir etki görülmemiş ve hastalarda görülen plazma konsantrasyonlarının pik plazma konsantrasyonundan anlamlı ölçüde fazla olduğu durumlarda CYP2C19 (IC50>20 ï­M) aktivitesi üzerinde zayıf inhibe edici etki tespit edilmiştir. ELİQUİS, 20 ï­M'ye kadar olan konsantrasyonlarda CYP1A2, CYP2B6, CYP3A4/5'i indüklememiştir. Bu nedenle, ELİQUİS'in bu enzimler tarafından metabolize edilen ilaçların metabolik klirensini etkilemesi beklenmez. ELİQUİS belirgin bir P-gp inhibitörü değildir.

            Sağlıklı gönüllülerde yapılan çalışmalarda, aşağıda açıklandığı gibi ELİQUİS digoksin, naproksen veya atenololün farmakokinetiğini anlamlı şekilde değiştirmemiştir.

            Digoksin: ELİQUİS (günde bir kez 20 mg) ile bir P-gp substratı olan digoksinin (günde bir kez 0,25 mg) birlikte kullanımı digoksin EAA veya Cdeğerlerini etkilememiştir. Yani ELİQUİS P-gp aracılı substrat taşınmasını etkilememektedir.

            Naproksen: Tek doz ELİQUİS (10 mg) ile yaygın olarak kullanılan bir NSAİİ olan naproksenin (500 mg) tek doz olarak birlikte kullanımının naproksen EAA veya Cdeğerleri üzerinde bir etkisi yoktur.

            Atenolol: ELİQUİS (10 mg) ile yaygın kullanılan bir beta-blokör olan atenololün (100 mg) birlikte kullanımı atenolol farmakokinetiğini etkilememiştir.

            Aktif kömür

            Aktif kömür uygulaması ELİQUİS maruziyetini azaltır (bkz. bölüm 4.9).

            Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler

            Pediyatrik popülasyon:

            Etkileşim çalışmaları sadece yetişkinlerde yapılmıştır.

            4.6. Gebelik ve laktasyon

            Gebelik kategorisi: B

            Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

            Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınların, apiksaban tedavisi süresince etkili bir doğum kontrol yöntemi kullanmaları tavsiye edilir.

            Gebelik dönemi

            Önlem olarak ELİQUİS'in gebelik sırasında kullanımından kaçınılması tercih edilir. ELİQUİS'in gebelikte kullanımına ilişkin veri yoktur.

            Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, üreme toksisitesi ile ilgili olarak doğrudan veya dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir (bkz. bölüm 5.3).

            Laktasyon dönemi

            ELİQUİS'in veya metabolitlerinin insan sütüyle atılıp atılmadığı bilinmemektedir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, ELİQUİS'in sütle atıldığını göstermektedir (bkz. bölüm 5.3). Emzirme dönemindeki çocuklarda risk göz ardı edilemez.

            Emzirmenin durdurulup durdurulmayacağına veya apiksaban ile tedavinin kesilmesine ya da hiç başlanmamasına karar verilmelidir. Bu karar verilirken emzirmenin çocuk açısından yararı ve tedavinin anne için gerekliliği konuları göz önünde bulundurulmalıdır.

            Üreme yeteneği/Fertilite:

            Apiksaban uygulanan hayvanlarda yapılan çalışmalar fertilite üzerinde bir etki göstermemiştir (bkz. bölüm 5.3).

            4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

            ELİQUİS'in araç veya makine kullanımı üzerine herhangi bir etkisi yoktur veya önemsiz düzeydedir.

            4.8. İstenmeyen etkiler

            Güvenlilik profilinin özeti

            ELİQUİS'in güvenliliği, 15.000'den fazla hastayı içeren 4 Faz III çalışmasında araştırılmıştır: NVAF çalışmalarında 11.000'den fazla hasta ve VTE tedavisi çalışmalarında 4.000'den fazla hasta; ortalama total maruziyet sırasıyla 1,7 yıl ve 221 gündür (bkz. bölüm 5.1).

            Yaygın olarak görülen yan etkiler hemoraji, kontüzyon, epistaksis ve hematom olmuştur. Yan etki profili aşağıda endikasyon bazında verilmiştir.

            NVAF çalışmalarında, ELİQUİS ile görülen kanamayla ilişkili advers reaksiyonların genel insidansı, ELİQUİS'e karşı varfarin çalışmasında %24,3 ve ELİQUİS'e karşı asetil salisilik asit çalışmasında %9,6 olmuştur.

            ELİQUİS'e karşı varfarin çalışmasında, ELİQUİS ile ISTH majör gastrointestinal kanamaların (üst GİS, alt GİS ve rektal kanama dahil) insidansı yılda %0,76 olmuştur. ELİQUİS ile ISTH majör intraoküler kanama insidansı yılda %0,18 olmuştur.

            VTE tedavisi çalışmalarında, ELİQUİS ile görülen kanama ile bağlantılı yan etkilerin genel insidansı, ELİQUİS'e karşı enoksaparin/varfarin çalışmasında %15,6 ve ELİQUİS'e karşı plasebo çalışmasında %13,3 olmuştur (bkz. bölüm 5.1).

            Yan etkilerin listesi

            Sistem organ sınıfı başlıkları altında ve aşağıdaki sıklıklara göre sıralanan yan etkiler:

            Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (≥1/1000 ila <1/100); seyrek (≥1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

            Tablo 2: Yan etki tablosu

            Sistem organ sınıfı

            Bir veya daha fazla risk faktörü bulunan NVAF'lı yetişkin hastalarda inme ve sistemik embolizmin önlenmesi

            DVT ve PE tedavisi, ve tekrarlayan DVT ve PE'nin önlenmesi (VTE tedavisi)

            Kan ve lenf sistemi hastalıkları

            Anemi

            Yaygın

            Yaygın

            Trombositopeni

            Yaygın Olmayan

            Yaygın

            Bağışıklık sistemi hastalıkları

            Aşırı duyarlılık, alerjik ödem ve anafilaksi

            Yaygın Olmayan

            Yaygın Olmayan

            Kaşıntı

            Yaygın Olmayan

            Yaygın Olmayan*

            Anjiyoödem

            Bilinmiyor

            Bilinmiyor

            Sinir sistemi hastalıkları

            Beyin hemorajisi

            Yaygın Olmayan

            Seyrek

            Göz hastalıkları

            Gözde kanama

            (konjunktival hemoraji dahil)

            Yaygın

            Yaygın Olmayan

            Vasküler hastalıklar

            Hemoraji, hematom

            Yaygın

            Yaygın

            Hipotansiyon (prosedürel hipotansiyon dahil)

            Yaygın

            Yaygın Olmayan

            İntra-abdominal hemoraji

            Yaygın Olmayan

            Bilinmiyor

            Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar

            Epistaksis

            Yaygın

            Yaygın

            Hemoptizi

            Yaygın Olmayan

            Yaygın Olmayan

            Solunum yolu hemorajisi

            Seyrek

            Seyrek

            Gastrointestinal hastalıklar

            Bulantı

            Yaygın

            Yaygın

            Gastrointestinal hemoraji

            Yaygın

            Yaygın

            Hemoroidal hemoraji

            Yaygın Olmayan

            Yaygın Olmayan

            Ağız hemorajisi

            Yaygın Olmayan

            Yaygın

            Hematokezya

            Yaygın Olmayan

            Yaygın Olmayan

            Rektal hemoraji, dişeti kanaması (jinjival kanama)

            Yaygın

            Yaygın

            Retroperitoneal hemoraji

            Seyrek

            Bilinmiyor

            Hepato-biliyer hastalıklar

            Anormal karaciğer fonksiyon testleri, aspartat aminotransferazda artış, kan alkalin fosfatazında artış, kan bilirubin düzeyinde artış

            Yaygın Olmayan

            Yaygın Olmayan

            Gamma-glutamiltransferazda artış

            Yaygın

            Yaygın

            Alanin aminotransferazda artış

            Yaygın Olmayan

            Yaygın

            Deri ve deri altı doku hastalıkları

            Deri döküntüsü

            Yaygın Olmayan

            Yaygın

            Alopesi

            Yaygın olmayan

            Yaygın olmayan

            Sistem organ sınıfı

            Bir veya daha fazla risk faktörü bulunan NVAF'lı yetişkin hastalarda inme ve sistemik embolizmin önlenmesi

            DVT ve PE tedavisi, ve tekrarlayan DVT ve PE'nin önlenmesi (VTE tedavisi)

            Eritem multiforme

            Çok seyrek

            Bilinmiyor

            Kutanöz vaskülit

            Bilinmiyor

            Bilinmiyor

            Kas-iskelet hastalıkları, bağ doku ve kemik hastalıkları

            Kas hemorajisi

            Seyrek

            Yaygın Olmayan

            Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

            Hematüri

            Yaygın

            Yaygın

            Üreme sistemi ve meme hastalıkları

            Anormal vajinal hemoraji, ürogenital hemoraji

            Yaygın Olmayan

            Yaygın

            Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

            Uygulama bölgesinde kanama

            Yaygın Olmayan

            Yaygın Olmayan

            Araştırmalar

            Gizli kan pozitif

            Yaygın Olmayan

            Yaygın Olmayan

            Yaralanma ve zehirlenme Cerrahi ve tıbbi prosedürler

            Kontüzyon

            Yaygın

            Yaygın

            Prosedür sonrası hemoraji (prosedür sonrası hematom,yara kanaması, damar giriş bölgesi hematomu ve kateter bölgesi hematomu dahil), yara sızıntısı, kesi bölgesi kanaması (kesi bölgesi hematomu dahil), operatif kanama

            Yaygın Olmayan

            Yaygın Olmayan

            Travmatik hemoraji

            Yaygın Olmayan

            Yaygın Olmayan

            *CV185057 çalışmasında (uzun dönem VTE koruması) genel kaşıntı ortaya çıkmamıştır.

            † “Beyin kanaması†terimi tüm intrakraniyal ve intraspinal hemorajileri (yani hemorajik inme veya putamen, serebral intraventriküler veya subdural hemorajiler) kapsar.

            Diğer antikoagülanlar ile olduğu gibi, ELİQUİS herhangi bir doku veya organdan kaynaklanan artmış gizli veya aşırı kanama riski ile ilişkili olabilir ve bunlar post-hemorajik anemiye neden olabilmektedir. Belirtiler, semptomlar ve ciddiyet kanama yeri ve derecesi veya kapsamına göre değişkenlik gösterir (bkz. bölüm 4.4 ve 5.1).

            Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

            Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)

            4.9. Doz aşımı ve tedavisi

            ELİQUİS doz aşımı daha yüksek kanama riskine neden olabilir. Hemorajik komplikasyonlar görüldüğünde tedavi kesilmeli ve kanamanın kaynağı incelenmelidir. Cerrahi hemostaz, taze donmuş plazma transfüzyonu veya faktör Xa inhibitörleri için tersine çevirme ajanı uygulaması gibi uygun bir tedaviye başlanması düşünülmelidir.

            Kontrollü klinik çalışmalarda, 3 ila 7 gün arasında 50 mg'a kadar olan dozlarda (7 gün süresince günde iki kez (bid) 25 mg veya 3 gün süresince günde bir kez (od) 50 mg) oral yolla kullanılan ELİQUİS'in sağlıklı gönüllülerde klinik olarak anlamlı advers reaksiyonlar görülmemiştir.

            Sağlıklı gönüllülerde 20 mg ELİQUİS kullanımından 2 ve 6 saat sonra aktif kömür uygulaması, ortalama ELİQUİS EAA değerini sırasıyla %50 ve %27 azaltmıştır ve Cüzerinde etki göstermemiştir. ELİQUİS tek başına uygulandığında 13,4 saat olan ortalama yarılanma ömrü, ELİQUİS'den 2 ve 6 saat sonra aktif kömür uygulanması ardından sırasıyla 5,3 saate ve 4,9 saate düşmüştür. Bu nedenle, ELİQUİS doz aşımının veya yanlışlıkla kullanımının tedavisinde aktif kömür uygulanması yararlı olabilir.

            Hayatı tehdit edici veya kontrol altına alınamayan kanamadan dolayı, antikoagülasyonu tersine çevirme gerekliliği olduğu durumlar için faktör Xa inhibitörlerinin etkisini tersine çeviren bir ajan mevcuttur (bkz. bölüm 4.4). Ayrıca protrombin kompleks konsantratları (PCC) veya rekombinant faktör VIIa uygulanması da düşünülebilir. Sağlıklı gönüllülerde 4-faktörlü bir PCC'nin 30 dakikalık infüzyonunun sonunda, trombin üretim tayinindeki değişikliklerle gösterilen ELİQUİS'in farmakodinamik etkilerinin tersine döndüğü görülmüştür ve infüzyonun başlamasından sonra 4 saat içinde başlangıç değerlerine ulaşılmıştır. Ancak ELİQUİS alan kişilerde 4-faktörlü PCC ürünleri kullanımının kanamayı geri çevirebileceğine dair klinik deneyim bulunmamaktadır. Henüz ELİQUİS alan hastalarda rekombinant faktör VIIa kullanımı ile ilgili bir deneyim bulunmamaktadır. Kanamanın düzelme derecesine göre faktör VIIa ile tekrar doz ayarlaması ve titrasyon düşünülebilir.

            Lokal şartlara bağlı olarak majör kanama durumunda bir hematoloğa danışılması düşünülebilir.

            Son evre böbrek hastalığı olan hastalarda, oral yoldan tek doz ELİQUİS 5 mg uygulandığında hemodiyaliz ELİQUİS'in EAA'ını %14 oranında düşürmüştür. Bu nedenle, hemodiyalizin ELİQUİS doz aşımı tedavisinde etkili olması beklenmez.


            5.   FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER

              5.1. Farmakodinamik özellikler

              Farmakoterapötik grup: Antitrombotik ajanlar, Direkt faktör Xa inhibitörleri ATC kodu: B01AF02‌

              Etki mekanizması

              ELİQUİS kuvvetli, oral, reverzibl, direkt ve yüksek seçiciliğe sahip bir faktör Xa aktif bölge inhibitörüdür. Antitrombotik aktivite için antitrombin III'e ihtiyaç duymaz. ELİQUİS serbest ve pıhtıya bağlı faktör Xa'yı ve protrombinaz aktivitesini inhibe eder. ELİQUİS'in trombosit agregasyonu üzerinde doğrudan bir etkisi yoktur ancak trombin aracılığıyla trombosit agregasyonunu dolaylı yoldan inhibe eder. Faktör Xa'yı inhibe ederek, ELİQUİS trombin üretimini ve trombüs gelişimini engeller. Hayvan modellerinde ELİQUİS'in kullanıldığı klinik öncesi çalışmalarda, hemostazı koruyan dozlarda arteryel ve venöz trombozların engellendiği gösterilmiştir.

              Farmakodinamik etkiler

              ELİQUİS'in farmakodinamik etkileri etki mekanizmasının (FXa inhibisyonu) bir yansımasıdır. FXa inhibisyonunun bir sonucu olarak, ELİQUİS protrombin zamanı (PT), INR ve aktive parsiyel tromboplastin zamanı (aPTT) gibi pıhtılaşma testlerinin süresini uzatır. Beklenen terapötik dozlarda bu pıhtılaşma testlerinde görülen değişimler az olur ve büyük oranda değişkenlik gösterir. ELİQUİS'in farmakodinamik etkilerini değerlendirmek için bu testlerin kullanılması önerilmez. Trombin üretimi tayininde apiksaban, insan plazmasında trombin üretiminin bir ölçütü olan endojen trombin potansiyelini azaltmıştır.

              ELİQUİS, birden fazla ticari anti-Faktör Xa kitinde, Faktör Xa enzim aktivitesinde azalmayla kanıtlandığı gibi, anti-Faktör Xa aktivitesi gösterir ancak bulgular, kitler arasında farklılık gösterir. Klinik çalışmalardan elde edilen veriler sadece Rotachrom Heparin kromojenik testi için mevcuttur ve sonuçlar aşağıda verilmiştir. Anti-Faktör Xa aktivitesi ELİQUİS plazma konsantrasyonları ile yakın doğrusal ilişki göstererek, ELİQUİS pik plazma konsantrasyonlarında maksimum değerlere ulaşır. ELİQUİS konsantrasyonu ve anti-Faktör Xa aktivitesi arasındaki ilişki geniş bir ELİQUİS doz aralığında doğrusaldır.

              Aşağıdaki tablo beklenen kararlı durum maruziyetini ve anti-FXa aktivitesini göstermektedir. İnme veya sistemik embolizmin önlenmesi için ELİQUİS alan NVAF hastalarında sonuçlar tepe/çukur seviyelerinde 1,7 kattan daha az bir dalgalanma olduğunu göstermektedir. DVT ve PE tedavisi veya tekrarlayan DVT ve PE önlenmesi için ELİQUİS alan hastalarda sonuçlar tepe/çukur seviyelerinde 2,2 kattan daha az bir dalgalanma göstermiştir.

              Tablo 3: Beklenen ELİQUİS kararlı durum maruziyeti ve anti-Faktör Xa aktivitesi

              ELİQUİS

              C(ng/mL)

              ELİQUİS

              C(ng/mL)

              ELİQUİS

              anti-Faktör Xa aktivitesi

              Maks (IU/mL)

              ELİQUİS

              anti-Faktör Xa aktivitesi

              Min (IU/mL)

              Medyan [5., 95. persentil ]

              İnme veya sistemik embolizmin önlenmesi: NVAF

              Günde iki kez 2,5 mg*

              123 [69- 221]

              79 [34- 162]

              1,8 [1- 3,3]

              1,2 [0,51- 2,4]

              Günde iki kez 5

              mg

              171 [91- 321]

              103 [41- 230]

              2,6 [1,4- 4,8]

              1,5 [0,61- 3,4]

              DVT tedavisi, PE tedavisi ve tekrarlayan DVT ve PE önlenmesi (VTE tedavisi)

              Günde iki kez 2,5

              mg

              67 [30- 153]

              32 [11- 90]

              1 [0,46- 2,5]

              0,49 [0,17- 1,4]

              Günde iki kez 5

              mg

              132 [59- 302]

              63 [22- 177]

              2,1 [0,91- 5,2]

              1 [0,33- 2,9]

              Günde iki kez 10

              mg

              251 [111- 572]

              120 [41- 335]

              4,2 [1,8- 10,8]

              1,9 [0,64- 5,8]

              *ARISTOTLE çalışmasında doz ayarlanmış popülasyon 3 doz azaltma kriterinin 2'sine dayanmaktaydı.

              ELİQUİS ile tedavi maruziyetin rutin izlenmesini gerektirmese de; ELİQUİS maruziyetinin bilinmesinin doz aşımı ve acil cerrahi gibi klinik kararların verilmesine yardım edebileceği istisnai durumlarda kalibre edilmiş kantitatif bir anti-FXa miktar tayini faydalı olabilir.

              Klinik etkililik ve güvenlilik

              Nonvalvüler atriyal fibrilasyonlu (NVAF) hastalarda inme ve sistemik embolinin önlenmesi

              Klinik programda (ARISTOTLE: ELİQUİS'e karşı varfarin, AVERROES: ELİQUİS'e karşı ASA), 11.927 hasta ELİQUİS'e randomize edilmek üzere, toplam 23.799 hasta randomize edilmiştir. Bu program, nonvalvüler atriyal fibrilasyon (NVAF) olan ve aşağıdaki risk faktörlerinden bir veya daha fazlası bulunan hastalarda inmenin ve sistemik embolizmin önlenmesinde ELİQUİS'in etkililiğini ve güvenliliğini göstermek üzere tasarlanmıştır:

                geçirilmiş inme veya geçici iskemik atak (GİA)

                5.2. Farmakokinetik özellikler

                Genel özellikler:

                Emilim:

                10 mg'a kadar dozlarda ELİQUİS'in mutlak yararlanımı yaklaşık %50'dir. ELİQUİS hızla emilerek maksimum konsantrasyonuna (C) tablet alımını takip eden 3 ila 4 saat içinde ulaşır. Besinler ile birlikte alınması 10 mg dozunda ELİQUİS EAA veya Cdeğerlerini etkilemez. ELİQUİS besinler ile birlikte veya tek başına alınabilir.

                ELİQUİS 10 mg'a kadar oral dozlarda, maruziyet üzerinde doz orantısal artış ile lineer farmakokinetik özellik gösterir. ELİQUİS, ≥ 25 mg dozlarda dissolüsyon ile sınırlı emilim ile azalmış biyoyararlanım gösterir. Birey içi ve bireyler arası sırasıyla ~ %20 ve ~ %30 varyasyon katsayısı (CV) ile de gösterildiği gibi ELİQUİS'in maruziyet parametreleri düşük ila orta derece değişkenlik gösterir.

                10 mg apiksabanın; 30 mL su içinde 2 adet 5 mg ezilmiş tablet süspansiyonu halinde oral yoldan uygulanmasını takiben gözlenen maruziyet, 2 adet bütün 5 mg tabletin oral alımı sonrası gözlenen

                maruziyet ile karşılaştırılabilirdir. 10 mg apiksabanın; 30 g elma püresi ile 2 adet 5 mg ezilmiş tablet halinde oral yoldan uygulanmasını takiben gözlenen Cve EAA; 2 adet bütün 5 mg tablet alımı ile karşılaştırıldığında sırasıyla %21 ve %16 daha düşük bulunmuştur. Maruziyetteki azalma klinik açıdan belirgin değildir.

                60 mL G5W içinde süspansiyon haline getirilen bir adet ezilmiş 5 mg apiksaban tabletin nazogastrik bir tüp aracılığı ile uygulanmasını takiben gözlenen maruziyet, oral tek doz 5 mg apiksaban tablet alan sağlıklı gönüllülerin dahil olduğu diğer klinik çalışmalarda gözlenenlere benzerdir.

                Apiksabanın tahmin edilebilen, doz orantısal farmakokinetik profiline dayanarak; yapılan çalışmalardan elde edilen biyoyararlanım sonuçları apiksabanın düşük dozları için de geçerlidir.

                Dağılım:

                İnsanlarda plazma proteinlerine bağlanması yaklaşık %87 oranındadır. Dağılım hacmi (Vss) yaklaşık 21 litredir.

                Biyotransformasyon:

                3-oksopiperidinil fonksiyonel grubunun O-demetilasyonu ve hidroksilasyonu majör biyotransformasyon bölgeleridir. ELİQUİS büyük oranda CYP3A4/5 tarafından metabolize edilir ve CYP1A2, 2C8, 2C9, 2C19 ve 2J2 de küçük oranda katkıda bulunur. Değişmemiş ELİQUİS insan plazmasında bulunan majör etkin madde ile ilişkili bileşendir ve dolaşımda aktif metabolitler görülmez.

                Eliminasyon

                ELİQUİS'in birçok eliminasyon yolu vardır. İnsanlara uygulanan ELİQUİS dozunun yaklaşık %25'i metabolitler olarak, çoğunluğu feçes ile atılır. ELİQUİS'in renal atılımı toplam klirensin yaklaşık

                %27'sinden sorumludur. Biliyer ve doğrudan intestinal atılımdan ilave katkı sırasıyla klinik ve klinik dışı çalışmalarda izlenmiştir. ELİQUİS taşıma proteinleri, P-gp ve meme kanseri direnç proteini (BSRP) için sübstrattır.

                ELİQUİS'in toplam klirensi 3,3 L/sa olup yarılanma ömrü yaklaşık 12 saattir. Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:

                ELİQUİS farmakokinetiği doğrusaldır ve 10 mg'a kadar olan oral dozlarda maruziyet ile orantısal artış gösterir. ELİQUİS, 25 mg dozlarında, çözünme ile sınırlı emilim ile biyoyararlanımda azalma gösterir.

                Hastalardaki karakteristik özellikler

                Böbrek yetmezliği:

                Bozulmuş renal fonksiyonun ELİQUİS pik konsantrasyonu üzerinde bir etkisi görülmemiştir. Ölçülen kreatinin klirensi ile değerlendirildiği üzere, ELİQUİS maruziyetinde renal fonksiyonda azalma ile ilişkili bir artış görülmüştür. Hafif (kreatinin klirensi 51 – 80 mL/dk), orta (kreatinin klirensi 30 – 50 mL/dk) ve ağır (kreatinin klirensi 15 – 29 mL/dk) böbrek yetmezliği olan hastalarda, ELİQUİS plazma konsantrasyonları (EAA) normal kreatinin klirensi olan kişilere kıyasla sırasıyla

                %16, 29 ve 44 oranında artmıştır. Böbrek yetmezliğinin ELİQUİS plazma konsantrasyonu ve anti- Faktör Xa aktivitesi arasındaki ilişki üzerinde belirgin bir etkisi yoktur.

                Son evre böbrek hastalığı (SEBH) olan hastalarda, hemodiyalizden hemen sonra tek doz 5 mg ELİQUİS uygulandığında, renal fonksiyonu normal olan kişilere kıyasla ELİQUİS'in EAA'ı %36 artmıştır. Tek doz 5 mg ELİQUİS uygulamasından 2 saat sonra başlatılan hemodiyaliz, bu SEBH olan hastalarda ELİQUİS diyaliz klirensi 18 mL/dk olacak şekilde ELİQUİS EAA'ını %14 düşürmüştür. Bu nedenle, hemodiyalizin ELİQUİS doz aşımı tedavisinde etkili olması beklenmez.

                Karaciğer yetmezliği:

                Hafif karaciğer yetmezliği olan 8 hasta Child-Pugh A skor 5 (n=6) ve skor 6 (n=2), ve orta karaciğer yetmezliği olan 8 hastanın Child-Pugh B skor 7 (n=6) ve skor 8 (n=2) 16 sağlıklı gönüllü ile karşılaştırıldığı bir çalışmada, ELİQUİS 5 mg tek dozunun farmakokinetik ve farmakodinamiği karaciğer yetmezliği olan deneklerde farklı görülmemiştir. Anti-faktör Xa aktivitesi ve INR'de görülen değişimler, hafif-orta derece karaciğer yetmezliği olanlar ile sağlıklı gönüllüler arasında benzerdir.

                Geriyatrik popülasyon:

                Yaşlı hastalarda (65 yaş üzeri) görülen plazma konsantrasyonları genç hastalardakinden yüksek olup ortalama EAA değeri yaklaşık %32 daha fazladır ve C'da herhangi bir değişiklik yoktur.

                Cinsiyet:

                ELİQUİS maruziyeti erkeklere kıyasla kadınlarda yaklaşık %18 daha fazladır.

                Etnik köken ve ırk:

                Faz 1 çalışmalar arasında karşılaştırılan sonuçlarda, beyaz, asyalı ve siyah ırktan gönüllüler arasında ELİQUİS farmakokinetiği bakımından belirgin bir fark görülmemiştir. Elektif kalça veya diz replasmanı ameliyatı ardından ELİQUİS alan hastaları içeren bir popülasyon bazlı farmakokinetik analizin sonuçları da faz 1 çalışmalar ile tutarlıdır.

                Vücut ağırlığı:

                Vücut ağırlığı 65 ila 85 kg arasında olan hastalardaki ELİQUİS maruziyetine kıyasla, >120 kg vücut ağırlığı yaklaşık %30 oranında daha az maruziyet ve <50 kg vücut ağırlığı yaklaşık %30 oranında daha fazla maruziyet ile ilişkilidir.

                Farmakokinetik/farmakodinamik ilişki

                ELİQUİS plazma konsantrasyonu ve birçok farmakodinamik sonlanım noktası (anti-Faktör Xa aktivitesi, INR, PT, aPTT) arasındaki farmakokinetik/farmakodinamik (PK/PD) ilişki, geniş bir aralıkta bulunan dozların (0,5 mg – 50 mg) uygulanmasını takiben incelenmiştir. ELİQUİS konsantrasyonu ve anti-Faktör Xa aktivitesi arasındaki ilişki doğrusal bir model ile tanımlanmıştır. Hastalarda gözlenen PK/PD ilişkisi, sağlıklı gönüllülerde gösterilen ile tutarlıdır.

                5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

                Güvenlilik farmakolojisi, tekrarlanan doz toksisitesi, genotoksisite, karsinojenik potansiyel, fertilite ve embriyo-fötal gelişim ve jüvenil toksisite üzerinde yapılan konvansiyonel çalışmalardan edinilen klinik öncesi veriler insanlar için özel bir tehlike olduğunu göstermemektedir.

                Tekrarlanan doz toksisite çalışmalarında gözlenen majör etkiler ELİQUİS'in kan koagülasyon parametreleri üzerine farmakodinamik etkileri ile ilişkilidir. Toksisite çalışmalarında, kanama eğiliminde ya az artış olmuş ya da hiç olmamıştır. Ancak, bu durum insanlarla karşılaştırıldığında klinik olmayan türlerin daha düşük bir duyarlılıkta olmasına bağlı olabileceğinden, bu sonuç insanlara uyarlanırken dikkatli olunmalıdır.

                Sıçan sütünde muhtemelen aktif transport ile taşınmasından, süt-maternal plazma oranı (Cyaklaşık 8; EAA yaklaşık 30) daha yüksek bulunmuştur.

                6.   FARMASÖTİK ÖZELLİKLER

                  6.1. Yardımcı maddelerin listesi

                  Tablet çekirdeği:

                  Susuz laktoz (sığır kaynaklı) Mikrokristalin selüloz (E460) Kroskarmelloz sodyum (E468) Sodyum lauril sülfat (E487) Magnezyum stearat (E470b)

                  Film kaplama:

                  Opadry II Pembe şu bileşenleri içermektedir: Laktoz monohidrat (sığır kaynaklı) Hipromelloz (E464)

                  Titanyum dioksit (E171) Triasetin

                  Kırmızı demir oksit (E172ii)

                  6.2. Geçimsizlikler

                  Geçerli değildir.

                  6.3. Raf ömrü

                  36 ay

                  6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler

                  25°C altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.

                  6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği

                  Alü-PVC/PVdC blisterler. 56 film kaplı tablet

                  6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler

                  Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller, “Tıbbi Atıkların Kontrolü yönetmeliği†ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelikâ€lerine uygun olarak imha edilmelidir.

                  Şizofrenlik Şizofrenlik Şizofrenliğin psikiatrik teşhisi hakkında çok fazla anlaşmazlık vardır. Bu sayfadaki bilgiler, şizofrenliğin teşhisi, nedenleri ve tedavisi hakkındaki faklı teoriler hakkında bilgi verecektir. Dış Gebelik Dış Gebelik Dış gebelik, her 100 gebelikten birini etkileyen, sık görülen ve ölüme sebep olabilecek bir durumdur. Bu, döllenen yumurta, rahimin dışına yerleşirse, oluşan bir durumdur. Gebelik ilerledikçe, ağrıya ve kanamalara sebep olur.

    İLAÇ GENEL BİLGİLERİİlaç Bilgileri

    Bristol-Myers Squibb İlaçları Inc.
    Geri Ödeme KoduA14640
    Satış Fiyatı TL
    Önceki Satış Fiyatı
    Original / JenerikOriginal İlaç
    Reçete DurumuNormal Reçeteli bir ilaçdır.
    Barkodu8699726095500
    Etkin Madde Apiksaban
    ATC Kodu B01AF02
    Birim Miktar 5
    Birim Cinsi MG
    Ambalaj Miktarı 60
    Kan ve Kan Yapıcı Organlar > Antitrombotik İlaçlar
    Yerli ve Beşeri bir ilaçdır. 
    ELIQUIS 5 mg 60 film kaplı tablet Barkodu